Kitaplarla dolu bir oda, ruhlu bir beden gibidir. -Cicero |
|
||||||||||
|
-Baba, bana bu senin Badi konuþmalarý dinliyor gibi geldi. Öyleyse ne dediðimizi de anlýyordur. Ýçimizde bütün dikkatini konuþana yönelten tek dinleyici o, dedi. Kenan Baba: -Badi'den her þey umulur. Anlýyorsa, bu beni þaþýrtmaz, diye cevap verdi. Bu diyalog da benim için bir uyarý oldu ve baþkalarýnýn dikkatini çekmeyecek þekilde davranmaya karar verdim. Bu arada Tüccar: -Arkadaþlar Badi'nin þu duruþunu çekmek istiyorum deyip elinde cep telefonu ile bana yaklaþtý. Parlak bir ýþýk yanýp söndü. Yerine oturdu. Doktor, yüksek bir sesle: -Badi madinin hayranlarý çoðaldý. Þýmartmayýn þunu, sonra baþýmýza çýkar, dedi bir yudum içki içti, ardýndan bir köfte yedi ve devam etti: -Doðan her canlýya, bu dünyada bir bilet kesilir. Her biletteki varýlacak istasyon aynýdýr; sadece bu istasyona varmak için katedilecek mesafe farklýdýr. Hayvanlar, istasyona neden geç ya da erken vardým diye hayýflanmazlar. Oysa insanlarýn çoðu bu varýþ süresini uzatmak için akla hayale gelmeyecek yollara baþvururlar. Hatta bazýlarý baþkalarýnýn biletlerini çalmayý bile deneyebilirler. Çalarlar da. Çalsýnlar, fark eden bir þey olmaz; çünkü biletler o canlýnýn adýna kesilmiþtir. Doktor, giderek sesinin þiddetini artýrýyor, diðer kiþileri rahatsýz ettiðini fark etmiyordu. Ya da ediyor da umarsamýyordu. Kadehindeki içkiyi bitirdi. Konuþmaya devam edecekti: -Yaþamayý hak eden güçlülerdir. Zayýflarýn böyle bir hakký yoktur. Olsaydý anormal bir durum ortaya çýkardý. Zayýflar, doðanýn imkanlarýný tüketen gereksiz yaratýklardýr. Varlýklarý diðer canlýlar için zarardýr. Yok edilmeleri gerekir. Onlarýn da yaþama haklarý olduðunu söylemek çok saçma bir iddiadýr. Onlar yaþamayý hak edenlere yüktür, bu yüklerden bir an önce kurtulmak güçlülerin ivedilikle yapmasý gereken bir iþtir. Yazýktýr, bu suçsuz insanlara kýyýlýr mý, ne kadar da masumlar... gibi saçma sapan gerekçelerle bunu önlemeye çalýþmak, güçlü insana ihanettir. Masummuþ, bir aslanýn avladýðý, diþlerini boðazýna geçirdiði ceylanýn bakýþlarýna dikkat edin. O bakýþlar, o yüz masum deðil mi? Aslan bunu dikkate alýyor mu ceylaný boðazlarken? Hayvanlar arasýndaki doðal ayýklama zayýflarý, sakatlarý, hastalarý temizliyor. Geriye sadece o türün saðlam, saðlýklý olanlarý kalýp yaþama hakkýna sahip oluyor. Ýnsanlar için neden ayný yol izlenmesin? Konu Doktor hariç hepsinin canýný sýkmýþtý, böyle iç karartýcý bir konuda konuþmaktansa dereden tepeden bahsetmeyi bile tercih edebilirlerdi. Hoca bu konuyu kapatmak amacýyla son noktayý koydu: -Bana göre, iyilerin dünyaya geliþ ve gidiþleri sessizdir. Bu nedenle çoðu bir iz de býrakmazlar. Kötülerin dünyaya geliþi de sessizdir, ama yaþantýlarý ve gidiþleri gürültülüdür. O nedenle iz býrakýrlar, ama bu leke izidir. Arkadaþlarý gittikten sonra Kenan Baba, bilgisayarýn baþýna oturdu, bir müddet yazdý. Yorulunca bilgisayarýn yanýndan ayrýlýrken bana: -Badi arkadaþým, yukarýda biraz uzanýp dinleneceðim, sonra yazmaya devam etmek istiyorum. Ýstersen sen burada kalabilirsin, dedi ve merdivenlere doðru yürüdü. Çok zaman geçmesine raðmen geri gelmedi, merak ettim. Yukarý çýkýp baktým, yataðýnda horul horul uyuyordu. Aþaðýya indim, o uyurken burayý terk edemezdim, oturarak nasýl vakit geçirecektim? Bilgisayarla uðraþmaya karar verdim. Önce gene patimle fareyi oraya buraya gezdirdim, oynadýðým oyun zevkliydi. Buna raðmen býkýnca Kenan Baba'nýn en son yazdýðýný okudum: “Evren sevgi enerjisiyle doludur. Güzel olan, hoþ olan her þey var: Mutluluk, dostluk, neþe... Dolayýsýyla bu güzellikler evrenin bir parçasý olan dünyamýzýn da içinde saklýdýr. Bir taþta, bir otta, bir çiçekte, bir aðaçta, bir yiyecekte, bir damla suda, gökyüzündeki bulutta, ciðerlerimize doldurduðumuz havada... Hatta insanda.. Sen yeter ki bakmasýný bil; önünde sonunda mutlaka göreceksin.” Yazdýklarý, bu geceki tartýþmaya bir cevap gibi geldi bana. ● ● ● (Devam edecek...) Ömer Faruk Hüsmüllü
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |