..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Deney, herkesin hatalarýna verdiði addýr. -Oscar Wilde
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Soyut > Baran Yurdakul




26 Ocak 2003
Boþluk  
Baran Yurdakul
Çok büyük ve çok yoðun tutkular veya fazla þiddetli saplantýlar, insanýn hayatýný bir düþ haline getirir. Ya da düþü gerçek hayata aktarýr..


:BDAI:
Sabah olmuþtu bile.. Okula gitme vakti her zaman olduðu geç kalmamýþ, beni bekliyordu. Okula gitmek için her hazýrlanmaya baþladýðýmda, aklýma yerli yersiz, saçma ya da mantýklý, bir þekilde bir soru takýlýrdý. Günün sorusu, "ben mi bu þehire alýþamamýþtým, þehir mi bana?"
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþüne hazýrlamýþtým kendimi.. Bu okul yürüyüþlerini spordan sayýp, kendi kendimi kandýrýyordum. Abimin bana verdiði egzersiz aletlerini bu þehire geldiðimden beri sarýlý olduklarý Mart 1999 tarihli gazete paketlerinden çýkarmamýþtým bile.. Halbuki, her aynanýn karþýsýna geçtiðim zaman, kendi kendime "yarýn baþlýyorum" deyiþlerim halen gözlerimin önündeydi. Bir türlü beklediðim yarýn olmamýþ, ben de beni bekleyen egzersiz aletlerini yerinden çýkarmamýþtým.. Görünüþümle ilgili bir takýntým olduðu felan yoktu.. Vücuduma aþýk da deðildim ama, dýþarýdan gelen tepkiler de beni pek de gaza getirmiyordu.. Saðlýklý ve mutsuz adam mý, yoksa saðlýksýz ve mutlu bir adam mý diye bir seçim verselerdi ellerime, saðlýklý ve mutsuz olana dönüp bakmazdým herhalde.. Bütün bu sorular ellerime sýðmazken saatin yavaþ yavaþ aleyhime iþlediðini gördüm.. Zaten ne zaman lehime bir iþ yapmýþtýki.. Kýrasým gelmiþti saati.. Ama kýrmadým.. Belki bir dahaki sefere.
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþüne hazýrlamýþtým kendimi.. Genel de yürüyerek gidiyor olsam da, arada bir de otobüse bindiðim de oluyordu. Ama otobüse binmeyi pek de sevmiyordum galiba.. Ýnsanlar otobüslerde bir farklý oluyorlar sanki.. Kimse kimsenin yüzüne bakmýyor, herkesin gözü ya yerde, ya da pencereden uzaklara, taa bilinmeyene uzanýyordu. Her otobüse biniþimde þair olma isteðim en üst seviyesine çýkýyor, ve otobüsten indiðimde kayboluyordu.. Otobüslerde ast, üst olayýmýz da vardý bizim.. Gençler oturamazlar koltuklarda.. Yer vermek zorunda onlar. Ahlak adýný verdiðimiz kavram bunu istiyormuþ.. Otobüse sonradan binen ve genellikle yaþ ortalamalarý 50 civarý olan insancýklarýn ortak konusu herzaman aynýydý.. "Ah bu zamane gençliði" diye baþlayýp, oturan genci bir takým sözlerle tahrik edip yerini kapma telaþý vardý.. En etkili silah da, "ya sen bizim yaþýmýza gelince ne yapardýn" olurdu.. Bu satýrlardan hiç de öyle asi bir genç olduðum felan çýkarma sakýn.. Tam tersine, koridor kenarýnda oturuyorsam ve yaþça benden bir kaç asýr ötede olan herhangi bir insancýða yerimi hemen veriyorum ben.. Aferin bana.. Ama, pencere kenarýnda oturuyorsam affetmem.. Bu konu hakkýnda yapýlan bir sürü yorum var, ama sanýrým bu kadar yeterli.. Abartmaya lüzum yok.. Abartrmayý hiç sevmem zaten.. Cidden sevmem.. Ýki gözüm önüme aksýn sevmem ya.. Yemin billah sevmem...
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþüne hazýrlamýþtým kendimi.. Walkmanimi hazýrlamýþtým hazýrlamasýna ama, ne dinleyeceðime karar verememiþtim.. Günün sorusuyla ilgili bir müzik olmalýydý dinlediðim.. Ya bir My Dying Bride, ya da Anathema... Aðýr melankoli kokmalýydý kulaklarým.. Yürürken kimseyi görmemeliydim. Ve bunu bir erdem saymalýydým içimden. Küçültmeliydim gözümde insancýklarý.. Zavallýlar.. Ýyi romanlardaki kötü karakterle benzemeliydim... My Dying Bride'ý seçtim.. Çok sýk olmasa da iki iþi ayný anda yapabilmeyi öðrenmiþtim.. Yürürken düþünmek gibi.. Hatta ne ikisi.. Bir de müzik dinliyordum. Etti üç.. Arada bir, bir tanesi saati felan sorarsa dört bile edebilirdi.. Çok yetenekliyim caným.. Helal olsun bana.. My Dying Bride'ýn vokalisti 32 saniyelik keman solosundan sonra aðlamaklý sesiyle baðýrmaya baþlamýþtý.. Bu arada ben farkýnda olmadan evden çýkmýþtým bile.. Ben de baðýrmýþým, farkýnda deðildim.. Arada bir olmuyor deðil kulaðýmdaki renk cümbüþüne eþlik ediþim. Yer yer aðzýmdan kaçan nakaratlar ya da ýslýkla taklit ettiðim melodiler felan. Böyle durumlarda yanýmdan geçen insanlarýn da müziðin tamamýný dinlediðin zannedip, sesimi takdir ettiklerini sanýrdým. Ta ki günün birinde olayý abartýp baðýrdýðým da kafamý kaldýrýp etrafa bakýncaya kadar sürdü bu yanýlsamam.. Teyzenin biri, elinde pazar sepeti bana insan dýþý bir yaratýkmýþým gibi bakýyordu.. Ben de ona insanmýþ gibi baktým, o anlamadý.. Ben anlamýþ gibi yaptým. Sen nerdeydin bilmiyordum...
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþünü gerçekleþtiriyordum. Günün sorusu gelmiþti aklýma.. Ben mi alýþamamýþtým bu þehire, þehir mi bana.. Sokaklar farklý, insanlar farklý. Otobüsler, arabalar, arabalarýn plakalarý, dikiz aynalarý.. Sokak kedileri, kasaplarý, iþportacýlarý.. Bozacýlarý vardý bu þehrin. Ben boza nedir bilmem ki. Gecenin bir vakti baðýrýyor avaz avaz.. Ben onlarý masal kahramaný sanýrdým, gerçeklermiþ.. Ben seni kahramanlarýn masalý sandým, ne olduðunu daha bulabilmiþ deðildim.. Güneþ bile farklý doðuyor, farklý batýyordu bu þehirde. Alýþmak güç. Alýþmalý ama.. Aklýma düþ sokaðý sakinleri geldi.. 'Beni Tanýyan Yok Bu Þehirde' diye geçirdim içimden.. My Dying Bride baðýrýyordu. Þehir yabancýydý. Aklýmda sen de vardýn.. Sen hangi þehirdeydin acaba. Sana da yabancý geliyormuydu bulunduðun þehir.. Senin de aklýna Düþ Sokaðý Sakinleri geliyormuydu acaba.. Bana o herifleri sen sevdirmiþtin, hatýrlýyormusun.. Ama konserlerine beraber gitmemiþtik. Ben gitmiþtim, sen gidecek kimseyi bulamamýþ, gelmemiþtin.. Üzülmüþtüm. Derken sabah olmuþ ve uyanmýþtým. Her sabah yaptýðým gibi.. Bir sabah gelecek ki, yapmýyacaðým bu iþlemi.. Uyanmýyacaðým iþte.. Kim bilir, belki de o zaman mutlu olurum...
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþünü daha bitirmiþtim.. Okulun önündeki simitçi yine ayný yerindeydi. Kaç sabahtýr dikkat ediyorum, herif milim þaþmýyor.. Her geldiðimde de ayný miktarda simidi kalmýþ oluyordu. Enteresan bir döngü.. My Dying Bride susmuþtu.. Kasetin diðer yüzünü çevirmeye üþendim.. Derken günün sorusu tekrardan aklýma geldi.. Ellerime aldým soruyu, avcumu bile doldurmadým.. Tuttum havaya attými yere düþmedi.. Düþünüyordum, yürümeye çalýþtým, ayaðým kaydý, boþluða düþtüm...
Walkmanimi kuþanmýþ, en güzelinden bir okul yürüyüþünün sonundaydým düþtüðümde boþluða.. Tutanamýyordum, düþüyordum ha bire... Düþüyordum..

Düþüyordum, düþüyordum, düþüyordum.. Bilmiyorum ne kadar süre düþtüm.. Belki bir kaç dakika, belki bir kaç asýr.. Düþüþümü artistik bir þekilde, bir atlet edasýnda tamamladýðýmda bayýlmadým.. Halbuki ben kesin kafamý çarpar, bayýlýrým diye düþünüyordum.. Benden baþka birisi daha vardý, hissettim.. Sen deðildin.. Hayýr hayýr, sen olamazdýn.. Annem de deðildi, babam da.. Öðretmenim, arkadaþlarým hiçbiri deðil.. Birdoksan boyundaki hayalci amcaydý orada bulunan.. Eminim, o'ydu...
Uyanýktým.. O da. Beni görmüyordu, ben ise onu görüyormuþ gibi yapýyordum. Ya kendimi kandýrýyordum, ya da onu.. Bilmiyordum.. Bildiðim hiçbir þey yoktu sanki.. Ama o biliyordu, görüyordum, bana söylemiyordu. Sen orada olsan belki sana söylerdi, ama sen orada deðildin. Sadece ben ve o..
Yeþilin binbir tonunu barýndýran, aralara bir kaç sarýnýn da karýþtýðý, dallarýný hafiften aþaðý doðru sarkýtmýþ, yaþlýca görünümlü, iri gövdeli, kalýn köklü ve tahminimce çam aðacý olan, gölgesinden yararlandýðýmýz, ihtiþamlý, heybetli, görkemli, vb. nitelikleri taþýyan bir aðaç yoktu etrafta. Ne altýmýzda, ne üstümüzde.. Ne de yanýmýzda. Sararmýþ bozkýrlarýn ortasýnda da deðildik. Çölün birinde de kaybolmamýþtýk. Etrafmýzda binalar da yoktu. Alýþamadýðým þehre hiç benzemiyordu burasý. Herhangi bir mekan yoktu anlýyacaðýn. Onun için tasvir edemiyeceðim. Olsaydý tasvir ederdim belki. Hatta üzerine duygularýmdan da biraz serpiþtirir, bilincinde, olduðundan daha da güzel þekillendirebilirdim. Severdin o zaman orayý. Hayallerini süslerdi. Ama yoktu iþte. Boþluktaydýk anlýyacaðýn. Benim tasvir etmemle de bir mekan olacaðýný sanmýyorum.. Onun için sana birþeyler tasvir edemiyorum, özür dilerim.. Belki baþka bir zaman. Zaman dedim de, zaman da yoktu bulunduðumuz yerde. Ya da biz yaratmadýk. Biz, yani o ve ben. Sen yoktun. Sen olsan yaratýrdýk belki.
Senin orada olmadýðýn bir gerçekti, ama biz senden bahsettik. Ben seni ona anlattým, o ise beni bana. Ben ona sana olan tutkumu anlattým, o ise bana benim acizliðimi. Senin güzelliðini tasvir ettim ona ellerimle, o çirkinliðimi haykýrdý yüzüme gözleriyle. Sadece o'ndan bahsetmedik. Sen olsaydýn belki o'ndan da bahsederdik. Ama söylediðim gibi, sen orada deðildin ve biz senden bahsettik. Ýnsan olmandan bahsettik. Duygularýndan, güzelliðinden, umutlarýndan, düþlerinden.. Yalan olmasýn, ben senden bahsettim, o ise benden. Ben sözü sana getirdikçe, o noktayý bende koyuyordu. Her cümlenin öznesi sen, yüklemi ben oluyordum. Düþünüyordum, o da düþünüyormuþ gibi yapýyordu. Belli ki bilge biri gibi görünmeyi sevmiyordu. Sen ne yapýyordun, bilmiyordum.
Hayallerimden bahsettim bir ara. Düþlerimden. Temelini seni koyduðum ve sýký sýkýya sarýldýðým, genel de yarým kalan düþlerimden. Hani hüzün getirenler vardý ya avuç avuç, kucak kucak.. Ýþte onlar.. Geleceðie dair beklentilerimden felan da bahsettim. Ulaþmak istediðim yer.. Edinmek istediðim kariyer. Hayattan beklentilerimden. Kendimden beklediklerimden. Senden beklemediklerimden ve ondan bekleyip beklemediðimi bilmediklerimden. Bencil olduðumu da söyledim ona, güldü. Ben de tebessüm ettim.. Zoraki yatýðýmý anladý, suratýma vurmadý. Doktorun birine özgeçmiþimi anlatýyormuþum gibi bir duygu kapladý bütün benliðimi, titredim.. Bu duygu sanki boðazýma yapýþmýþ da beni boðuyormuþ gibi geldi. Rahatlýyacaðýmý düþünürken, büsbütün kötüleþmeye baþlamýþtým. Çok içki içtiðimde de böyle oluyordu. Sana fazla baktýðýmda da. Baþým dönmeye caþlamýþtý. Düþüyordum, ta ki elini omzuma atana dek. Soðuktu eli. Elleri nasýr baðlamýþ, sanki yýllardýr çapa sallýyormuþ gibiydi. Konuþmasýna baþlamadan biraz bekledi. Düþüncelerimden sýyrýlmam için bana zaman tanýdý sanýrým. Ne kadar sürdü bilmiyorum. Bir saniye de olabilirdi bir sene de. Ne de olsa zaman yoktu. Sene ve saniyenin bizim için anlamýna baðlýydý sadece. Bir sene ya da bir saniye. O kadar da önemli deðildi. Tam konuþmaya baþlarken hafiften kafasýný kaldýrdý.. Yüzünün yarýsý nereden geldiðini bilmediðim bir ýþýk hüzmesi tarafýndan aydýnlanýyordu. Ve diðer yarýsý da nerye gittiðini bilmediðim karanlýk tarafýndan gizleniyordu. Derken konuþmaya baþladý. Düþlerimin rengini söyledi bana bütün ciddiyetiyle. "Siyah.." dedi.. Seni temeline koyduðum bütün düþler için "siyah" dedi. Ve devam etti o alýþtýðým kendinden emin sesiyle. "Hayalinin temeline baþkasýný koyduðun anda, iþin þansa kalmýþ demektir. Ve en az þansa da sana aittir bu oyunda. Hayali kuran sensin, yýkacak olan o. Yýkacak gücü kendi ellerinle vermiþsin ona. Ve unutmak, yýkmak, yapmaktan daha kolaydýr. Hem de çok daha kolay. Ve onun yýktýðý senin hayallerini onu baðlamýyacak, sana tutam tutam, kucak dolusu bir þekilde acý verecektir. Baþtan aþaðý siyaha boyamýþsýn bu hayali. Baþtan aþaðý siyah.. Siyah.." dedi.. O an senin seni sevip sevmemek arasýnda bir seçim yapmak geçti içimden. Neyi seçeceðime karar vermemiþtim ki, o devam etti bildik üslubuyla.. "Gri" dedi hayattan beklediklerim için. "Yarýsý siyah, yarýsý beyaz.. Hayat sana birþey vermez. Senin alman lazým. Ve almak istediðinde de, vermemezlik etmez. Sen istedikçe o bonkörleþir, istemediðin sürece pintileþir. Mücadele etmelisin. Yýkacak olan da, yapacak olan da sensin. Bütün güç senin.. Elinde iki kutu boya var. Ýster siyaha boyarsýn, ister beyaza.." Ve sýra baðýmsýz düþlerime geldi. Ne sana muhtaç olduðum yaþamak için, ne de bir baþkasýna.. Hayata bile ihtiyacým olmayan düþler.. Benim düþlerim. Benim, baðýmsýz düþlerim.. "Beyaz" dedi onlar için de. Nedenini söylemedi. Çok ýsrar ettim, yine de söylemedi. Sen orada olsaydýn ve sen ýsrar etseydin belki sana söylerdi.. Ama Allah kahretsin ki sen orada yoktun. Aðlamaya baþlamýþtým. Cüneyt abi... Aðlýyorum bak... Elini omzumdan çekti. Ne kadar zaman geçti bilmiyordum. Zamaný yaratacak zamanýmýz yoktu çünkü. Tasvir edilecek bir mekan da. Ve sen de yoktun. O beni görmüyor, ben o'nu görüyormuþ gibi yapýyordum. Arkasýný döndü ve yürümeye baþladý. Ansýzýn durdu.. Yüzünü çevirdi. Nerden geldiðini bilmediðim ýþýkla, nereye gittiðini bilmediðim karanlýk yine ortak bir çalýþma yürütüyordu birdoksanlýk hayalci amcanýn yüzünde. Birþeyler söylüyormuþ gibi yaptý, ne duydum, ne gördüm.. Dokunamadým bile. Ve arkasýný döndü ve gitti.. Nereye gittiðini bilmediðim karanlýðýn nereye gittiðini biliyordu sanýrým, o tarafa doðru gitti. Nereden geldiði belli olmayan ýþýk artýk ona yetiþemiyordu.. Gözden kaybolmuþtu iyiden iyiye. Ben hazýr ol bekliyordum birþeyleri. Derken az önce söyledikleri düþtü ayaklarýmýn dibine. Çömeldim aldým elime, baktým bir güzel.. "Çok büyük ve çok yoðun tutkular veya fazla þiddetli saplantýlar, insanýn hayatýný bir düþ haline getirir.* Ya da düþü gerçek hayat aktarýr**"
Ve ben de döndüm arkamý ve ben de gittim nereden geldiðini bilmediðim ýþýðýn geldiði yöne.

----------------
(*) De Quuincey : Confessions of an English opium-eater (Esrarkeþ Bir Ýngilizin Ýtiraflarý)
(**) Nerval       : Aurélia
----------------

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Çemberler
Gönderen: Guvercin / Ankara
5 Þubat 2003
Ýnsan sevdiði iþleri yapmalý ya da yaptýðý iþleri sevmeli...Ýnsan sevdiði þehirde yaþamalý ve ya yaþadýðý þehiri sevmeli...Ýnsan...Yazýnýzý okudum.Bence güzel bir anlatým yorgun bir duygu ile birleþmiþ ve nihayetinde güzel bir eser çýkmýþ ortaya tebrikler.Bazen Schöndinger\'in kedisinde olduðu gibi saçaklý teoremler oluyor hayatta."ya o ya o" deðilde "ya o ya o yada her ikisi de" olabiliyor yaþam garip.Ama bir yerde güneþ batýyorsa diðer yerlerde doðuyor oluyor.Tekrar tebrik ederim yazýnýzý çok beðendim.Yeni eserlerinde de buluþmak ümidiyle...kendinize iyi bakýn




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn soyut kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ve Bitti...
Ýnsanlar, Hayatlarý ve Maskeleri
Bir Avuç Sen, Bir Parça Ben
Ölmek Dediðin
Kayýp Kalem
dün - "bugün" - yarýn
Kayýp Ruh
Çocuk
Sokak Lambalarý
Ruhsal Tadilat - 1

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir Parça Kaðýt Bir Parça Zaman
Uyanýþ - I -
Vicdan Azabý
Bir Düþ.. Sadece Bir Düþ(tün)
Sen Beni Ciddiye Alma
Ruhsal Tadilat - 2
Her Yer Sen - 3
Senden Kaçmak
Her Yer Sen - 2
Her Yer Sen - 1

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ölüm Planlarý [Þiir]
Kaçak [Þiir]
Biraz Farklý - Biraz Ayný [Þiir]
Bir Ömür Boyu Yalnýzlýk [Þiir]
Sýra [Þiir]
Yalnýzlýk [Þiir]
Daha ne diyeyim sana [Þiir]
Özgür Aþk [Þiir]
Her Biri - Hiç Biri [Þiir]
Sensizlik [Þiir]


Baran Yurdakul kimdir?

- yazar deðilim ben

Etkilendiði Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Baran Yurdakul, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.