"Yumuþak olma ezilirsin, sert olma kýrýlýrsýn." -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Tarih te ve mitoloji de; totem, ilah, El gibi mana anlamalarý arasýnda pek çok zaman farký vardýr. Bu zaman farký içinde farklý geliþme düzeyini içeren saðlama-saðlatma ve üretim iliþkileri farký vardýr. Kimi tarih tanýmýnda ve mitoloji anlatýmý içinde bu iliþkiler ayrýmýna vurgu yapýlmamaktadýr. Bu tür özensiz söylemler içindeki groteski olan, totem olan, Ýlah ve El olan mana anlayýþlarýnýn hepsi ayný bir anlam gibi söylenir. Böylece totem, ilah, El mana anlayýþý birbirine karýþýr. Bu tür belgisiz söylemler içinde kim nedir? Hangi mana ile nasýl oluþuyor? Gibi söylemlerde bunlarý anlamak kolay kolay olasý olmaz. Kendi bölgesi kendisine anlam olan totem gruplarýn, kendi bölgesi dýþýndaki doðal çevre ile pek bir iliþkisi yoktu. Evliya Çelebi gibi Macellan gibi Marko Polo gibi seyahatleri ve seyahat edenleri de yoktu. Yani saðlama yaptýðý doða da zaten bölge anlamasý içindeydi. Bu nedenle bir totem grubun dýþtan dýþ dünya ile temasý olmamasý nedenle bölge dýþýndaki olasý anlamlarý henüz, parçalý isim sel anlamlarýyla kategorize etmemiþlerdi. Ýlk isim ver me süreci ittifaklarla ortaya kondu. Yukarý yer topraðý GÖK denen yerle, aþaðý yer topraðý olan YER birbirinden ayrýldý. Yani yerle gök birbirinden ayrýldý. Veya Akad ile Sümer birbirinden ayrýldý. Her biri birbirine göre bir ad bir isim bir tanýmlama olmakla ilk kategorize ediþ ortaya çýktý. Artýk hiçbir anlama yeriyle yönüyle belli bir coðrafya oluþla kategorik tanýmlama edilmeden anlaþýlýr olmayacaktý. Ýsimsiz lige isim veren; adsýz oluþa ad veren her bir ittifaký süreçler, yine baþka bir ittifaký süreçlerin kendisine isim vermesi olan süreçlerle birbirini takip etti. En temel isim ve anlam kiþinin kendisi ve kendi benliðiydi. Yani tüzelin olan grup beni ve grup benliðiydi. Grup benliði anlama ve anlatmanýn sabit noktasýydý. Diðer taným ve anlamalar bu sabit noktaya göre taným anlama ve anlatýmlardý. Grup merkezinin yukarýsýnda aþaðýsýnda saðýnda ve solunda olanlara isimler verilecekti. Grubun (Sümer’in) yukarýsý olan Gök topraklarda An (gök) olan grup vardý. An; hem yer adý, hem yön adý, hem grup adýydý. Bu üç eþleþtirme ve baðýntý henüz birbirinden ayrýlmamýþtý. An ismi, sadece bir grubun diðer grubu; yer, yön, grup adý olmak üzere grubu bileþik durumlu söylemle anlam, anlatým yapmaktý. Kategorize ediþ henüz ayrýntý olarak kategorize ediþ te deðildi. An yani Gök olan grubun aþaðýsý olan topraklar dediði coðrafyada da KÝ ya da YER vardý. Yan Sümerler vardý. Nasýl gök yukarý topraklardaki Akadlarsa Yer de aþaðý topraklardaki Sümerlerdi. Ýttifak ilahý An Ve Ki ittifaklý olmakla tevhit AN-KÝ’ydi. Yine kendi ittifaklýsýna isim veren ittifaklardan biri Anu (gökler) ve Ea (yeryüzü) ittifaklý süreçti. Ve ilahi süreçler biraz uzun süren totemi süreçten sonra ortaya çýkmýþtý. Fakat ön ittifaklar oldukça hýzlý bir geliþmedirler. Sonunda groteski anlama üzerindeki totemi süreçler de; totemi süreçler üzerine olan totemi mana anlatýmlý baðýntý üzerindeki ön ittifaklý süreç te tamam oldu. Böylece, ilahi anlayýþ birbirinden farklý ve birbirinden ayrý yukarý olan; gökyüzü topraðý olan; tatlý su çevresi ve aþaðý yer olan KÝ, bataklýk çevresindeki yeryüzünden oluþmaktaydý. Ancak bu ön ittifaký kolektifi oluþlardan sonradýr ki El anlayýþý kiþi bencil oluþlar içinde yaratýlýþ daha yeni baþlamýþ olacaktý. Groteski mana anlayýþýndan, nelerle; nerelere gelinmiþti. Daha önceki anlatýmlar hem korundu, hem güncele uyduruldu. Ön ittifaklý ve El ittifaklý süreç kýrýnýmlarý içinde anlama ve anlatýmlar nedenle oluþan yeni anlama ve anlatýmlar içinde akýl almaz mitoslar ortaya çýkacaktý. Bunlarýn bir kýsmýnýn þöyle bir kaba sunumlarýný verelim. "Daha genç olan ilahlar anne-babalarýna karþý ayaklandýlar". Burada önce olan bir durum sonra olan bir duruma göre yeniden ele alýnmýþtýr. Önce olan ön ittifaklardý. Ön ittifaka katýlan gruplar bir zaman sonra ittifaka olan uyumsuzluklarý nedenle ya gruptan ayrýldýlar. Ya Nuh gibi gruptan sürüldüler. Gruptan ayrýlanlar kendi ilah gruplarýyla. Ayrýldýlar. Ýlah grubun ve grup aitliðinin adýydý. Grup aitliði ön ittifaký nedenle melez doðumlardan oluþan insanlardý. Sürgün yiyen ya da ittifaktan ayrýlan grup bu ilah adý ile ve etrafýndaki ilah adýný temsil eden ve ilahlar melezi olan insanlarla ayrýlýyordular. Bir kere ilk ön ittifaklarýn dilinde ana baba kavramý hiç yoktu. Ancak özel yararý gözeten El ittifakýnýn içinde ana baba kavramý oluþturuldu. Yani köleci sistemle birlikte ana baba kavramý vardý. Aile köleci sistemle ortaya kondu. Bu nedenle ön ittifaklý ayrýlýk ve sürgünler “daha önce genç olan ilahlar ana babalarýna karþý çýktý” diye söylenemezdi. Ýlahlar irade kullanan gruplardý. Olsa olsa katýlýmcý bir ilah grubu, diðer ittifak ilahlarýnýn müþterek (ortak) kararlarýna karþý yine bir irade ile karþý çýkýyorlardý. Köleci sistem hem kendi sürecini yaþýyordu. Hem de yeni yaþamlarýný hikâye ediyorlardý. Hem de kendilerine gelen kendilerinden önceki dönemi anlatan aktarým ve anlatým biçimleri olan söylemler vardý. Aktarýmlar köleci dönem öncesindendi. Köle olmayan ilahtý toplumlarýn ittifaký tarihleriydi. Aktarýmlar kendilerinin yaþamlarýna benzemez denliydi. Aradaki farklar düþünsel kýrýlmalar yarattýðý gibi anlaþýlmazlýklar ortaya koymakla kara delikler oluþmaktaydý. Anlatýlanlarý köleci dönemin diline göre anlamak ve köleci mana ile ifade etmek zorundaydýlar. Oysa erken döneme iliþkin anlatýlanlarla hayal edebildikleri veya gözlerinde canlandýrabildikleri kendi yaþamlarýydý. Anlatanlar ve dinleyenler de þimdiki köleci sistemdi. Köleci sistem ile giderek aile sahibi olundu. Hele de oligarþi yapýlar içinde aile denen ana, baba ebeveyn, amca, dayý, hala gibi geniþ ferdi oluþumlarý içindeki çocuklardan oluþuyordular. Bir de soylu olup, efendi sýnýf denen; sahipliði olan aileler vardý. Yani yeni hikâye anlatýcýlarý, hikâye içinde geçen olay durumlu olumluluklarý ve olumsuzluklarý eski dönem içindeki kolektif statüye göre deðil de köleci statüye göre anlayýp anlatacaklardý. Aktarýmlarýn her birini irade sahibi olan grup süreçlerine göre anlatamayýp, El’e karþý taat ve itaatte kusur olabilecek durumlarý isyanlar biçiminde anlatacaktý. Ön ittifakýn totem kültürden sapan her bir travmalarýný ve ittifaký günlerde yaþanan kurban þölenli travmalarýný ilk kez kullandýklarý sözcükle tufan diye söylemeleri vardý. Bu tür tufan aktarýmlarý köleci sistemde köleci dil ile doðal afetlerden oluþan tufan söylemleriyle yeniden aktarýlacaktý. Ýlahi grup ihtilaflarý (anlaþmazlýklarý) kendi oligarþin zamanlarý içindeki El kavgalarý gibi, aile kavgalarý gibi Ele karþý taat ve itaatsizliðin isyanlarý biçiminde anlatýlacaktý. Köleci sürecin kendi sosyal anlamalarýna göre kendi öncesini kendisine anlatan kulaða küpe bir hikâyelerdi Köleci süreç içindeki aile anlayýþý giderek sosyal ve toplumsal kurumlar olarak, oluþtu. Ön ittifaklar içinde olmayan aile kurumu nedenle; gelenekti anlatanlardaki ön ittifaklý özneler köleci inþadaki tekil ve çoðul özneler üzerinde anlaþýlacaktý. Bu aktarýmlar köleci mantýklý dille yazýlmakla çok amorfturlar. Çünkü ön ittifaklarda olmayan ana baba tanýmýna karþýn; An ve Ki birleþimli kuþak An ve Ki’nin melezi olmakla, An ve Ki gruplarý arasýndaki melezlerin velayet paylaþýmlý An melezleri Anunnakiler ya da Ki melezleri olan melez Kingular vardýr. Baþkaldýrma ilk etapta an ile Anunnakiler arasýnda olur. Ki bunlar An ve Ki bileþimli kuþaðýn paylaþýlan velayetle An grupla olan isimleri Anunnaki tanýmlarý asla biyolojik olarak tanýmlanmazlar ve biyolojik olarak hiç bilinmezler. Anunnakiler denen kuþak; gökten yere ineneler ile [yukarý topraklar olan Akad yurdundan yere (Sümer’e) gelip buluþma yapanlarýn ] Ki gruplu Eva çiftleþmeden doðanlardý. Ya da göðe çýkan (yukarý yurt Akad topraklarýna giden) Ki gruplu Adamlarla An gruplu Eva çiftleþmesinden doðanlar vardý. Bu melezler velayet paylaþmasý yoluyla Ki grubuna düþen melezlerdi. Yani göklerin de kararýyla gökten yere düþen (Akad yurdu tapýnak doðumlu) melez çocuklarýn Ki grubuna verilmesiyle isim alan Kingulardý. Tarihin ilk melezleri. Ama biyolojik tanýmlama olmayan, ahit çocuklarýydý.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |