..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsan özgür doðar, ama her yaný zincire vurulmuþtur. -Rouesseau
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




23 Temmuz 2018
Tarihi Olan Ýlahi Adalet 11  
Bayram Kaya
Kiþi mülk sahipliðinin her iki belireninden biri yani kiþi mülk sahipliðinin olumlu belireni El ya da efendilerdi. Olumsuz belireni de köleler ve kölelikti. Kiþi sahipli mantýk ve kölelik, kolektif sahipli mantýðýn karþýtýydý. Ýþte El bu haline bakmadan köleliði ve kendisini kutsamak için kolektifi iliðe azma sapma deyip küfredecekti. Yani El ilaha söverek, ilahý kötüleyerek meþru oluyordu.


:EII:

Yeme içme, savunma, barýnma, güvende olma, iþ alaný, saðlýk, eðitim ana inþanýn baþýnda beri var olan “temel insan” saðlamasýydý. Üretim hareketi de hizmet hareketleriyle þahlanmýþtý. Sadece sosyo toplumsa yapýlarla ortaya konan ve sosyo toplumlarýn bir özelliði olan hizmet hareketi de temel insan saðlamasýný ortaya koyan yanýyla, “temeldi esastý”. Ama ikincildi.

Hizmet temel kiþi saðlamasý içinde olmakla (çocuk-yaþlý-hasta-aciz bakým hizmeti gibi bunlar) temel ve esas üretim hareketi içinde zorunlu olarak kavranandý. Ancak þarký söylemek, konser dinlemek, futbol ve hokkabazlýk izlemek, seyahat etmek vs. modern bir insanýn ihtiyacýysa da ve bu hizmetlerin de mutlaka bir üretim karþýlýðý varsa da bu hizmetler temel saðlanan hizmetler içinde ve hayatý sürdüren temel ihtiyaçlar içinde kavranmayan hizmetlerdir.

Futbol oynamaz ya da futbol seyretmezseniz ölmezsiniz. Ama yemezseniz ölürsünüz. Siz temel üretim hareketi içinde nitelikli verimli ve kolektif emekle olursunuz. Emeðin karþýlanmasýndan fazlasý olan çalýþma içinde emek gücüyle üretirsiniz. Ýþte emeðin karþýlanmasýndan fazla olan emek gücü üretimleriniz hizmetlere karþýlýktýr.

Böylece temel üretim hareketi içinde çalýþmadýðý halde doyabilen kesimler ortaya çýkýyordu. Baþka deyiþle temel üretim alanýnda çalýþanlarýn emek gücü sayesinde; temel üretim alanýnda çalýþmayanlar bambaþka iþlerle uðraþmanýn boþ zaman olanaðýný kazanýyorlardý

Sizin emek gücü fazlanýz onlarýn doymasý oluyordu. Onlar da bu emek gücünüze karþý size hizmet sunuyorlardý. Yani hizmet, doymalarý karþýlýðý size sunulandý. Emek gücü de bu hizmeti almanýz içindi. Bu nedenle hizmet (sanat) üretimi asýl olan temel üretim dediðimiz kolektif iliðin dýþýnda kalýr. Ýþte bu nedenle “kiþisel sahipliðin konusu olarak” iki süreç yine toplumsal çevrimle düzenlenebilir.

Zanaat asýl ve temel saðlasan olan üretim hareketi içindeydi. Sanatsa üreten emeðin hemen yaný baþýndaydý. Sanatýn kimi dallarý bilim teknik gibi dallarý zanaat ile çok iliþkindi. Üstelik sanat hayat ile yaþam ile birinci derecede deðilse bile çok iliþkiliydi. Yaþamýnýz için yeni damar aðlarýyla döþenmekti.

Köleci sistemde futbol, þarký türkü söyleme gibi hizmetler bu dengelerle gözetilmez. Ýþine gelmeyen eleþtiri noktalarýnda köleci sistem sanatý da gözetmez. Mücadele içinde refahtan biraz pay alýrsanýz, Köleci sistem bu futbol þarkýcý kesim gibi hizmetlerle hem bu refahý elinizde alýr. Hem bu hizmetlerle sizi borçlandýrýr.

Yani bu tür hizmet sektörleri köleyi asýl kölelik düzlemine döndürmeye ve refah payýný emisyon yapan bir sömürü araçlarýna dönüþmektedirler. Oysaki zanaat ile sanat “ne kadar ekmek o kadar köfte” eksenli mütekabiliyet ile dengeye en yakýn durumlarýn içinde olmalarý esastý.

Kolektif meþruiyet kiþileri nitelikli ve verimli emek güçleri üzerinde kitap okuma, seyahat etme gibi “kiþi sahipli hizmetler kullanýmlý tüketiminin özel sahipleri yaptý. Köleci adalet üretim aracý üzerindeki kolektif sahipliði kimi seçilmiþ kiþilerin sahipliði yapmakla sömürüyü ortaya koymuþtu.


Kolektiflik, saðlatan hareketle de vardý. Kolektif alan etkisi kiþi ile saðlatmasý arasýna yepyeni bir boþluk devinmeli oyuk alan hareketleri belirimi olarak yansýmýþtý. Bu belirim kolektif akýþa uygun olan üretim süreci olmakla, oyuk alanlar içinde mutlaka olup bitmesi gereken reaksiyonlarý oluþturtur.

Yolun tarzý buydu. Bu, üretim kadar üretim ve tüketim dengesiydi. Kabaca tüketen kadar üretendi. Üretim kadar tüketilendi. Siz tüketilenden, eþ deyiþle tüketeceðinizden; ihtiyacýnýzdan fazlasýný tüketemeyeceðinizi üretmek demek doðaya ve doðal yaþama müdahale etmek yanýnda savurganlýktý (müsriflikti-israftý).

Üretim hareketinin baþlangýcýnda arz talep yapýcý belirimlerle ve zorunlu hal ile etkisi hiç yoktu. Araz ve talep kolektif olmayan bir sistemde sýrf ticari anlayýþ la sömüren sistem içinde olasýdýr. Arz ve talep kâr eden sömüren sistemle aktif ve belirimle olabilirdi. Acýkmayla arz ve talepli deðil, güdülüydünüz.

Acýkmanýn ne arzý vardý ne talebi. Güdüydü. Güdünün de ne kâr ne ticaret hedefi olabilir. Arz ve talep daha baþtan kâr ve ticareti ön gören kurgu olmakla insanlarda psikolojik tüketme hissi uyandýrma nedenle talepler oluþturup talebi karþýlayan satýþlara da arz deniz. Kâr-ticaret üretimin hedefi deðildir. Arz ve talebin sizin doyup doymamanýzla amaca uygun kullanýp kullanmamanýzla hiçbir alakasý yoktur.

Üretici satmaya hazýr malý üretir. Buna arz denir. Sizin de hazýr olan bu malý almaya yönelmenize de talep denir. Tamamen fiyat oyunlarý olan kumpaslardýr. Üretici hayati olan kalp ilaçlarýný üretse de ilaca hasta olanlar dýþýnda talep oluþturamaz. Oysa toplum talep olmasa da kalp ilacý üretir. Ama üretici hayati olarak hiç gereði olmayan bir sakýzý hem üretip arz eder hem de çok rahat satýþ talebini oluþturur. Yani arz talep ticaridir. Temel üretim hareketi ticaret, kâr gözetmez zorunlu karþýlanmadýr.

Ticari mantýða göre siz ürünü alýn-tüketin yeterdi. Gerekli gereksiz ürünleri size aldýrdýkça buna arz diyor. Sattýkça da talebi karþýlama diyordu. Arz ve talep üretim hareketini kolektif olmaktan çýkarýr. Ajan enfeksiyonlarýyla iþin ucunu baþka yöne kaçýrtýr. Sürecin ilahi üretim sisteminden El adaletli sisteme nasýl, neden ve ne evrelerle geçtiðini gördük. Var oluþun ve bir var oluþ þekli olan sosyo toplumlarýn nasýl inþa olduklarýný az çok kavradýk.

Ýlahi keyfi daðýtmýyordu. Zorunlu bir yol üzerine inþacýydý. Ýlahi anlayýþ kendisini üretim hareketinin baþýna getiren kolektif süreçten ayrý da deðildi. Sadece totemi üreten iliþkiyi, gruplar arasý ittifaklý üretim hareketine çevirmenin iradesi olmakla daralýp genleþen bir evrimci inþa salýnýmýydý. Ýlah, üreten yolun kolektife göre olan kuralýný inþa ediyordu.

Yani ilah “öz itibarýyla kolektifi iliði gözetmek dýþýnda” sürecin geçeceði inþa aþamalarýný bilmiyordu. Ýlahý mananýn üretim hareketi içinde inþaya dair belirenlerin yanýnda, birçok belirmeyenlerinin olmasý nedenle ilahýn tam bir düþüncesi yoktu.

Ýlah, totemden gelen denemeyle inþanýn neye göre olacaðýný biliyordu. Ama ileri akan sürece göre deneyimi olmadýðý için ilerideki akýþýn nasýl olacaðýný etraflýca bilmiyordu. Süreç tam bir “Minerva’nýn baykuþu gece uçar” misaliydi. Yani “önce olaylar yaþanýlýr, sonra düþüncesi edinilirdi”.

Halbuki El, ilahi inþayý da ilahi inþa düþüncesini de ruhuna kadar iyi biliyordu. Ýyi biliyordu ki sürece de sistemin arkasýndan dolanma yapma kurnazlýðý içinde bakabiliyordu. El, kolektif oluþu gözetmiyordu. El’in mantýðý sömüren bir viral enfeksiyonun “yönetici molekülleri” gibi çalýþýyordu.

Doðadaki viral enfeksiyon kurban ile kendisinin tarihi uyumunu ortaya koyamadýðý için viralin enfekte ettiði florasý, eninde sonunda ölür. Ýþte El’in marifeti tam da buradadýr. Eli gerekmedikçe sömürdüðü köle florasýný kolay kolay öldürmez. Gerektiðinde de gözünü kýrpmadan

El, köleden florasý olan kiþileri, boðaz tokluðuna göre bir doyma içinde tutar. Ki köle floralar efendileri için yarýn yeniden çalýþýr durumda olsunlardý. El kölelerin ölmeyecek kadar yaþama baðýntýsýný gözetti. El’in hinlikle enfekte ettiði kurnazlýðýn kendisini ihya eden kurallarýna da adalet diyordu. Ýþte biz El’in bu tutumuna bakarak köleci anlamla asalak veya parazit olmayan yola yordama ilahi adalet diyebiliriz.

Oysa El’in anlayýþý herkese göre deðildi. El’in þefkati mal sahiplerinin egemenliðine göreydi. Bu neden ile El’in seçilmiþ kiþilere göre yaptýðý rýzk takdiri dýþýnda kölelere yaptýðý vaatlerle bir gözbaðýnýn göz boyamasý vardý. Eski ilahi zorunluluklar El anlayýþýnýn içinde þimdi mal sahiplerinin yönetmesi olmuþtu. El kölenin korkularýný taþeronluk üzerinde iþsizleþtirme tehdidiyle, iþsizliðe de kader demekle kontrol ediyordu.

El’in tutumu ilahýn yolu üzerinde meþrulaþma deðildi. Ýlaha göre ilah sözünün karþýtýný söylemekle meþru olmak istiyordu. Eðer El, ilahýn tutumu gibi bir yol gözetseydi; mülk sahipliði üzerinde bir paylaþma deðil, ilahýn üreten iliþkileriyle ve ilahýn üretim hareketi ile baðýntýlý olan yol üzerinde mütekabiliyeti bir meþrulaþma yapardý. Öyle olsaydý zaten El'in meþrulaþma tartýþmasý olmazdý.

Ýlahi meþruiyet takdiri herkese “vaat” olmayacak kadar gerçekti. El’in meþruiyeti ise herkese göre olmayacak kadar ADALETTÝ. Yani El köleye gerçek olmayacak kadar vaatti. El meþru olamadýðý için “kutsal kýlýnan mülke göre” olan bir” adalet” üzerinde meþru olmaya çalýþýyordu.

Ýlah ittifaký kolektife göre mütekabiliyetleydi. Ýlahýn adalet gibi sistemi arkadan dolanma adeti yoktu. Totemi temsilcilik üreten hareketle ittifak etme takdiri kullanan ilah olurken Ýlahýn kiþileri de insan (adam-Adem) olmuþtu. Ýlahlara öykünen insanlar El olmakla, insanlarý köle kýlmýþtýlar. Ýlahlar üreten iliþkilere göre mütekabiliyetiydiler. El mütekabiliyeti, olmadýðý için adaletliydi!

Kölecilik El gözünde yüceltildi. Bu yüceltmeye El uygulamalarý içinde adalet dendi. Köleler çaðlar boyunca bu adaletle yönetildiler. Firavunun adaleti. Kisra’nýn adaleti. Sezar’ýn adaleti, Halifenin adaleti. Kilisenin adaleti. Kutsal Roma Cermen ve Osmanlýnýn vs. adaleti hepsi ayný tür El adaletine uygun olan, “adil yönetimlerdi!”

Adaletli sistemlerin tümü istisnasýz köleci sistemlerdi. Sistem köleci ve kötü olduðu için adaletli olmaya zorlanýyordu. Sistem köleyi meþru kýlmakla köle emeðinin sömürüsünü ortaya koyan adaletli olan sistemlerdi.

Kölelik ve kaynak sömürüsü, sömürgecilikti. Sömürgecilik te kaynak sömürüsü ve kölelikti. Ve bu sömürgeci imparatorluklar sömürgecilikle adalettiler (ganimetle fetihçi adalettiler). Söz gelimi anlý secdeden kalkmayan ve Kanuninin Damadý olan Veziri azam Rüstem Paþa’nýn 1700 kölesi vardý. Köleciliðin fethin þiddetini anlayýnýz.

Kiþi mülk sahipliðinin her iki belireninden biri yani kiþi mülk sahipliðinin olumlu belireni El ya da efendilerdi. Olumsuz belireni de köleler ve kölelikti. Kiþi sahipli mantýk ve kölelik, kolektif sahipli mantýðýn karþýtýydý. Ýþte El bu haline bakmadan köleliði ve kendisini kutsamak için kolektifi iliðe azma sapma deyip küfredecekti. Yani El ilaha söverek, ilahý kötüleyerek meþru oluyordu.

Günümüzdeki partiler de böyle deðiller mi? Bir plan program ortaya koymazlar. Ama diðer partilere ver yansýn edip onlarý kötülerler. Yani kötülenen partilerin “yanlýþý” onlarýn “doðrusu” olmadýðý halde; bunlarý dinleyen “halk” o “yanlýþlarý” eleþtirenlerin “doðrusu” gibi algýlar. Böylece algý çarpýlmasýna uðrarlar. El geçmiþi kötüledikçe El inanýcýlarý kötülenenin zýddýný Elde adalet ve kutsallýk olmakla görüyordu.

Sosyal kolektifi mantýða göre” yani “saðlatan ve kolektife göre; daðýtan mantýða göre” ve “toplumcu kolektif mantýða göre” yani “üreten ve kolektife göre daðýtan mantýða göre” kölecilik iblis yoluydu.

Durum böyle olduðu halde; “köleci sosyal mantýk”, yani “seçilmiþ kiþilere gani gani mülk verip te genel çoðunluða zýrnýk koklatmayan mantýðýn” kendi söylediði “adalet üzerinde” köleciliðin kendi öncesine iblisin yolu diyecekti! Her kötülüðün anasý sömürü düzeni olduðu halde “içki kötülüðün anasý” diyerek hedef þaþýrtacaktý.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Anlamak Gerek 26
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.