..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir deliyle aramda tek bir ayrým var. Ben deli deðilim. -Salvador Dali
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Toplum ve Birey > Osman AKTAÞ




4 Ekim 2018
Milli Eðitimde Sistem ve Sistem Sorunlarý  
Osman AKTAÞ
Ben, 1972’de okula baþladýðým zaman da eðitim sistemiyle ilgili sorunlar gündem tutuyordu ve hâlâ ayný sorunlar her yýl olduðu gibi gündem tutmakta. Bunun iki önemli nedeni var; biri toplumsal kutuplaþma, diðeri de bu kutuplaþmada, gelen iktidarlarýn kendi yandaþlarýný yetiþtirme, mevcut yandaþlarý ise memnun edebilme yönündeki politik düþüncelerini gerçekleþtirme çabalarý.


:HAE:
Ben, 1972’de okula baþladýðým zaman da eðitim sistemiyle ilgili sorunlar gündem tutuyordu ve hâlâ ayný sorunlar her yýl olduðu gibi gündem tutmakta. Bunun iki önemli nedeni var; biri toplumsal kutuplaþma, diðeri de bu kutuplaþmada, gelen iktidarlarýn kendi yandaþlarýný yetiþtirme, mevcut yandaþlarý ise memnun edebilme yönündeki politik düþüncelerini gerçekleþtirme çabalarý.

Bu iki sorun çözülmeden istendik eðitim seviyesine uygun nasýl bir plan ya da proje yapýlýrsa yapýlsýn uygulamaya konmasý maalesef olanaksýz görünüyor.

Beklentilerimizi gerçekleþtirip, bu sorunu aþtýðýmýzý farz edersek, eðitimin yeniden konumlandýrýlmasýnda iki aþamalý bir plana gereksinme var. Bunlar biri uzun vadeli bir plan ve köktenci bir deðiþim, ikincisi kýsa vadeli bir plan ve bu köktenci deðiþimin temellerini hazýrlama olmalý.

Kýsa vadeli yapýlacak planda, sayýn bakanýn baþlattýðý öðretmenin iade-yi itibarýnýn yeniden kazandýrýlmasý için baþlatýlan 147 þikâyet hattýnýn kapatýlmasý çalýþmalarýnýn artarak devam etmesini saðlamak. Burada üç farklý kesimin gözünde itibar kaybýna uðramýþ bir öðretmen var; bürokratik kesim ve eðitim yöneticileri, veliler ve öðrenciler... Bu itibar kaybý öðretmen üzerinde olumsuz etki yaptýðýndan, öðretmende özgüven kaybýna yol açmýþ ve kime nasýl davranmasý gerektiðini belirleyemez hale gelmiþtir. Öncelikle bu sorunun çözülmesi gerekmektedir.

Bürokratik kesime baktýðýmýz zaman ülke genelinde idareci konumunda olan kiþilerin neredeyse tamamýna yakýný ilahiyat mezunlarýndan oluþmakta. Bu tablo, makamlarýnýn gereklerinin farkýnda olmayan çoðunluðun özgüvenini artýrmýþ ve dikta bir yönetim modeli ortaya çýkarmýþtýr. Yani iþ ehlinde deðildir. Alýnan kararlar yanlýþ da olsa, bu tür kiþilerin adeta isteklerine uygun hale getirilmiþ / getirilmektedir. Bunlar sadece okul müdürlükleri deðil, bakanlýk personelinde de ayný mantýk söz konusudur. Bürokraside ikinci bir sorun da, iþlerin bu þekilde yürütüldüðünü düþünen bütün personel, yapýlan yanlýþý dile getirmek yerine amirinin nabzýna göre þerbet vermeyi hedefleyerek, ya makamýný korumaya, ya bir üst makamý elde etme çabasýna giriþmiþlerdir. Bu da, uygulamasý ya mümkün olmayan yönetmeliklerin çýkarýlmasýna, ya öðrenci ve öðretmenleri gereksiz ve boþ uðraþlarla oyalamaya mecbur býrakmýþtýr.

Veliler Hüseyin Çelik döneminde baþlayan ve sanýrým, özel okul projelerinin yürürlüðe girip, yaygýnlaþmasýný saðlamak için öðretmenin itibarsýzlaþtýrýlmasýný sürdüren bakanlarýn sürekli medyada öðretmen yetersizliklerinden bahsetmeleri, velileri, öðretmenleri bilgisiz ve beceriksiz olduklarý kanaatine vardýrýp, kendi çocuklarýnýn öðretmenden daha çok þey bildiðine inanacak duruma getirmiþtir. Dolayýsýyla okulu ziyaret eden her veli, öðretmene iþini öðretmeye kalkmýþtýr.

Bu kadar beceriksiz ve bilgisiz öðretmenden bir öðrenci ne öðrenebilir mantýðýyla öðrenci de öðretmeni gale almama ve dinlememe yoluna gitmiþtir.

Elleri, ayaklarý baðlý ve Filistin askýsýnda olan birinden çiftetelli oynamasýný beklemek kadar gülünç ise, bugün öðretmenden baþarý beklemekte bundan farklý deðildir.

Bu durumda ne yapýlmalý? Sayýn bakan dâhil üst düzey bürokratlar ve öðretmen yetiþtiren akademik personelin ekranlarda öðretmenlerin sanýldýðý gibi yetersiz olmadýðýný ve her birinin kendi alanlarýnda, her tür konuya hâkim olduklarýný anlatarak, veli ve öðrenciyi ikna etmek için çaba sarf etmeleri gerekmektedir. Sayýn bakan ve þube müdürlerin ara ara okullarda dolaþýp öðretmenlerle sorunlarý hakkýnda konuþmalarý, öðrenci ve velilerin öðretmene karþý güven tazelemelerinde oldukça etkili olacaktýr. Bu ziyaretler ve öðretmenlere hal hatýr sorulmasý, öðretmenlerde de yitirilen özgüvenin yenilenmesini saðlayacaktýr. Özgüveni olmayan kiþilere yýllarca hizmet içi eðitim verseniz de, bunun bir anlamý ve getirisi olmayacaktýr.

Bir baþka husus, okullarda eðitimin 12 yýla çýkarýlmasý ve bunun zorunlu hale getirilmesi. Devlet mevcut elemeli sistemi beðenmediði ve yeterli görmediði için eðitimi 12 yýla çýkardý ve zorunlu hale getirdi. Mantýk þu; her çocuk 12 yýl boyunca sýralarda oturacak ve önceden karatahtaya bakýyordu, þimdi akýllý tahta denilen bilgisayara bakacak. Bizi yönetenlerin eðitimden anladýklarý bu yazýk ki… Beni yönetenin eðitime bakýþ açýsý bu ise, ben doðru sistemi kime, ne kadar anlatabilirim. Yaratýlmýþ her insanýn yetiþtiði kültürel deðerler, coðrafya, çalýþma ve yaþam koþullarý farklýyken, mizaçlarý doðrultusunda algýlarý deðiþenlere ayný þart ve ayný malzemelerle farklý bir gelecek hazýrlamaya çabalýyorsunuz. Bu, eskiden masallarda anlatýlan atýn önüne et, itin önüne ot koyanlara benziyor. Ancak bir kahraman çýkýp, bilinen, ama yapýlmayan bu yanlýþlýðý düzetmesi bekleniyor. Buyurun bakalým, bu kahraman ne zaman çýkacak? O zamana kadar heder olan bu çocuklarýn günahýný kim üstlenecek?

Geçmiþte adi suçlar ya okuryazar olmayanlar tarafýndan, ya ilkokul düzeyinde olanlar tarafýndan iþleniyordu. Þimdi ise bu suçlar en az lise düzeyinde iþleniyor. Garip deðil mi? Ben bu tabloya baktýðýmda, þimdiki lise ile o yýllardaki ilkokulun seviyesini ayný görüyorum. Kýrtasiyeden alýnýp daðýtýlan diplomalar…

Siz insanlarýn temel ihtiyaçlarýný giderecek beceri ve iþ istihdamlarý oluþturmazsanýz, bu çocuklar hayatta kalmanýn yollarýný geliþtirdikleri vahþiliklerle telafi edeceklerdir. Ve ediyorlar da…

12 yýl zorunlu eðitim modelini uygulamaya aldýk. Okullarýn yeterli ölçüde ihtiyaçlarýný gideremiyoruz. Öðretmenlerden kendilerini yenilemelerini istiyoruz. Yeterli maaþ veremiyoruz. Ay sonunu zar zor getiren ve kafasýnda sürekli yarýn olan birinden hangi mantýkla kendisini yenilemesini bekleyebilirsiniz ki…

Okullarý birer iþletme konumuna getirerek, kantincilere idareci seçtirmeye varacak kadar seviyeyi düþürüyoruz. Okullar, akþam evlere gitme olmasa, kapalý ceza ve tevkif evlerine çevrilmiþ durumda. Duvarlar yetmedi üstlerine dikenli tel çekip, giriþ kapýlarýna da nöbetçi öðretmen adý altýnda gardiyanlar koyduk. Niye? Çocuklar dýþarý çýkmasýn ve kantinlerden yemek yesinler. Bu da yetmedi, Amerikan mahkûmlarý gibi tek tip kýyafet giymeyi zorunlu hale getirdik. Ne için birileri para kazansýn, diye. Bunlar meþru þeyler mi?

Ben, 1970’li yýllarda ilkokul, ortaokul ve lise okudum. Siyasi olaylar yüzünden kavga döðüþ eksik olmazdý birbirlerini sokakta vuranlar bile vardý. Ancak okullarýn çevresinde bu þekilde ne yüksek duvar, ne duvarlarýn üstünde dikenli teller, ne tek tip kýyafet, ne de dýþarý çýkmama yasaðý vardý. Teneffüste bile biz dýþarý çýkýp ders vakti geliyorduk. Kimse “Neredeydin?” diye sormadýðý gibi engel de olunmuyordu. Ki, benim okuduðum okullarýn kýz öðrenci oranýyla erkek öðrenci oraný neredeyse aynýydý. Peki, ne deðiþti? Bence sadece zihniyet ve rant… Bundan kesinlikle vazgeçilmeli.

Tablet ve akýllý tahta… Bu uygulamanýn birilerine getirisi dýþýnda öðrenci ve öðretmene getirisi ne? Ben bunu bir türlü kavrayamadým (cahilliðime verin). Bizler eðitim mi, yoksa uzay araþtýrmalarý mý yapýyoruz? Sýnýfta kalmanýn olmadýðý, okuma ve okumama isteklerinin ayný ortamda olduðu bir yerde NASA türü bir uygulama yapmaya çabalýyorsunuz. Eðitimin anlamý bu mu? Ben, Bodrum Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde çalýþtýðým zaman öðretmen tuvaletlerinin giderlerinde sýkýntý yaþandý. Gelen tamirciler binanýn tamirata karþý güvenli olmadýðýný söylediler. Okul müdürü bakanlýða yazdý ve oradan bir uzman heyet geldi. Binayý inceledi. Binanýn kullanýma uygun olmadýðýný, ama binayý yeni baþtan onarmak için yeterli bütçenin olmadýðýný bildirip gittiler. Ýþte bu binaya bile akýllý tahtalar takýldý.

Öðretmenine güvenmeyen bir bakanlýk (h)eba denilen bir program üretip, okullara akýllý tahta aracýlýðýyla sunuyor. Madem bu yeterli 900.000 öðretmene maaþ verene kadar, her eve servis yapýn, yýlda iki kere de internet üzerinden sýnav yapýn, kurtulun. Eba ve akýllý tahta getirisinden kimler ne kadar rant saðladýlar, merak ediyorum.

Bir baþka husus, bunu bir proje olarak baþlatanlar ülke deðerlerini ne kadar biliyorlar? Onlar sayesinde yitirilen deðerlerin kazandýrýlma çabasýna baþlandý.

Bana göre eðitimin mekâný yoktur. Eðitim dört duvarla sýnýrlandýrýlamaz. Eðitim her yerde vardýr. Ancak öðretim akademik danýþmanlýklar gerektirir.

Ahilik sanatýna ve eðitimine 8 yýllýk kesintisiz eðitim darbe vurdu. Çýrak, kalfa ve usta silsilesi de, yetiþme mantýðý da ortadan kalktý. Bu yetmedi. 8 yýllýk eðitimi eleþtirip imam hatiplere baðlayan zihniyet, zorunlu eðitimi 12 yýla çýkardý. Bu durum bana göre devletin kendi halkýný dolandýrmasýndan baþka bir þey deðil. Cebinde paran yok, türlü vaatler verip, dilencilik ya da ondan alýp ona vererek, günü kurtarma yoluna gidiyorsunuz. Neyi baþardýk 17 yýlda biliyor musunuz, “Yanlýþ yaptýk. 17 yýl öncesine dönelim.” demeyi. Henüz dönememiþ olsak da…

Uzun vadeli bir eðitim sistemindeki köklü deðimler için neler yapýlmalý? Öðretmen yetiþtirme konusuna öncelik verilmesinden yanayým. En köklü deðiþim bu alanda olmalý. Ben 1984’te üniversite sýnavlarýna girerken 27 üniversite vardý. Þimdi sayýyorum. Yine 27 üniversite var. Bunun on kat fazlasý yüksek lise. Lise düzeyindeki öðretmen okullarýnda bizim okuduðumuz dönemdeki gibi öðretmen yetiþtirme amacý yok. Anadolu liseleri yabancý dilde eðitim veriyorlardý þimdi yok. Meslek liseleri sýnavla en iyi öðrencileri alýyor ve gerçekten ara eleman ve mühendislik fakültelerine öðrenci yetiþtiriyorlardý, þimdi yok. O gün imam hatiplerde din ve dinsizlik konularý tartýþýlýyordu, þimdi yok. Peki, biz hangi konuda ilerleyip, eðitimi daha iyi duruma getirdik. Hâlâ kamu personelinde bile diplomasý var mý, yok mu kaygýsý içindeyiz ve bunu sorguluyoruz.

Öðretmen liselerine geri dönülmeli ve öðretmen lisesi mezunu hariç, eðitim fakültelerine öðrenci alýnmamalý. Ýhtiyaç fazlasý eðitim fakültelerinin tamamý kapatýlmalý. Eðitim fakültelerinin akademik personeli özenle seçilmeli. Mezun olan öðrenciler hiç bir gerekçe aranmaksýzýn atamalarý yapýlmalý.

Tüm eðitim kurumlarýndan müdürlük ve müdür yardýmcýlýklarý kaldýrýlmalý ve kurumlar büyüklüðüne göre resmi yazýþmalarý saðlayacak yeterli sayýda memur ve birer þef atanmalý. Kurumlarda ise memur ve bakanlýk düzeyinde yazýþmalarý yürütenlerle öðretmenler arasýndaki köprü ve sadece organizeyi saðlayacak, öðretmenlerin kendi aralarýnda seçtiði bir öðretmen yürütmeli.

Ýlçe ve illerde ise resmi yazýþmalarý saðlayacak eðitim yöneticiliði mezunlarýndan kiþilerin baþkanlýðýnda, öðretmene hiçbir müdahale haklarý olmadan, bakanlýkla kurumlar arasýndaki iletiþimi düzenlemeliler. Soruþturma gereken durumlarda yalnýzca, bakanlýk müfettiþleri devreye girmeli ve bu durumda da sendikalardan bir öðretmen temsilci mutlaka bulundurulmalý.

Bugün olduðu gibi kitaplar meccanen daðýtýlmamalý, yazarlar eskiden olduðu gibi ders kitaplarýný yazmalý ve öðretmenler kendi muhit, öðrenci seviyesi ve iþleniþ uygunluðuna göre tavsiye usulü kitaplarý aldýrmalý. Eba ve akýllý tahta uygulamasý denilen ilkel düzen de derhal vazgeçilmeli.

Bugünkü þartlarda uygulamasý ekonomik yönden çok uygun görünmüyor, ama eðer kesintisiz eðitim uygulanacaksa, düz liseler kapatýlmalý, tamamý meslek lisesine dönüþtürülmeli. Bir edebiyat lisesinden mezun olan bir öðrenci, dergi mizanpajýndan tutun da, en azýndan kýsa ve mahalli haberleri yazabilecek olgunluða gelecek bilgi ve birikime sahip olmalý. Her ana dalýn bir lisesi olmalý. Ýsteyen yine ara eleman, isteyen fakülte okuyarak kendi alanýnda profesyonelleþmeli.

Kýsa süreli eðitim deðiþikliðinde mutlaka elemeli sisteme geçilmeli, çýrak, kalfa, usta eðitimine mutlaka dönülmeli, çýraklýk eðitimleri yaygýnlaþtýrýlmalý, seçme hakký da veliye deðil, yeterli temel eðitim sonrasý öðretmenlere býrakýlmalý.

Benim önerebileceðim ve düþündüklerim bundan ibaret. Bunlarýn detaylarý zaten uygulama çalýþmalarý sýrasýnda netleþtirilebilir.

Milli Eðitim Bakaný Prof. Dr. Sayýn Ziya Selçuk Hocama ve bakanlýk çalýþanlarýna baþarýlar diliyorum.

4 Ekim 18
Gölcük



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplum ve birey kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Üç Din ve Bir Filistin
Okumak
"Hakkýn Kulu Sayýlýr Mý"
Deðiþken Düzen Kuran Deðiþmez Varlýk: Ýnsan
Türkiye'de Filistin ve Kudüs Çýkmazý
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Notlarý...
Harabat Ehline Harap Gelecek
Kiþisel Geliþim Uzmanlýðýyla Toplumda Deðerler Eðitimi
Namussuzlar
Sayýn Milli Eðitim Bakanýn Mesajýna Ýstinaden...

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Millet Olmak Ýçin Toplumsal Deðerler
Çaðýn Ütopyasý
Her Yusuf Düþüne Bir Kenan Ülkesi
Sosyal Medyada ve Tanýtým Panolarýnda Dilencilik
Ýki Katilin Dayanýþmasý
Eðitim Bakanýyla Sanal Bakýþma
Fýsýltý Ormanýnda Kýble Tespiti
Politik Arenada Kör Dövüþü
Sosyal Medyada Uzay Sempozyumu
Bu Vatan

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bir Veda Partisinde Veda Hutbesi [Þiir]
Düþ Geçiti [Þiir]
Saat Gökyüzüne Yaklaþýyor [Öykü]
Efsun [Öykü]
Sevgi Ya da Aþk Algýsý [Deneme]
Doðanýn Çýlgýn Yaratýðý ve Aþk [Deneme]
Aþkýn Tarifi [Deneme]
"Korkma Sönmez... "" Þairi [Deneme]
Bugün 23 Nisan [Deneme]
Eros'a Rekabet [Deneme]


Osman AKTAÞ kimdir?

1965 Erzurum doðdu. Gazi üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, TDE bölümünden mezun oldu. Sýrasýyla Van, Bartýn, Antalya,Bursa, Ankara, Bodrum'da öðretmen olarak görev yaptý. Halen Kocaeli'bde görev yapmakta. yaklaþýk 40 yýldýr þiir,öykü ve eleþtiri yazýlarý yazmakta. Eserleri: 1. ayArsýz; Uludað Yayýnlarý 2007 (Þiirler) 2. bermudayý tek geçmek; Cinius Yayýnlarý 2016 (Þiirler) 3. AsiMilat(ör); Cinius Yayýnlarý 2017 (Politik Denemeler) 4. (D)OKU(N)MUÞTUK; Cinius Yayýnlarý (Kitap Eleþtirileri) 5. cennet cazgýrlarý; Cinius Yayýnlarý 2017(Þiirler) 6. çorak düþler ülkesi; Cinius Yayýnlarý 2018 (Þiirler) 7. Yaðmur Yankýlarý; Artus Yayýnlarý 2018 (Öyküler) 8. Sessiz Çýðlýk; Cinius Yayýnlarý 2018(Kitap Eleþtirileri) 9. dar vakitte aþk; Cinius Yayýnlarý 2018 (Þiirler) 10. Âþýk Hüseyin Fizâhî; Cinius Yayýnlarý 2018 (Þiirler) 11. Þuaraya Elhan Olmak; Cinius Yayýnlarý 2019 (Þairler Üzerine Denemeler) 12. ναυάγιο αγάπης (enkaz-ý aþk): Cinius Yayýnlarý 2019 (Þiirler)


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Osman AKTAÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.