En büyük mutluluk ve en büyük sýkýntý anlarýnda sanatçýya gereksinme duyarýz. -Goethe |
|
||||||||||
|
Makalenin baþlýðýný okuyan birçok insanýn þu ifadeyi kullanacaðýndan eminim. Ýnsanlarýn kavga ve münakaþalarýnýn sebebini bilmeyen mi var. Ancak biraz derin ve bilimsel çerçeveden bakýldýðýnda, düþünme yeteneðine sahip insanýn esasýnda kavga etmemesi gerekiyor. Çünkü insaný diðer hayvan türlerinden ayýran en büyük özelliði düþünebilmesidir. Düþünmek demek neyin neden ve nasýl yapýlýp yapýlmamasýný bilmektir. Kavga vb. olaylarýnýn sonucunun kötü olduðunu bilen bir varlýðýn, bunu sürdürmesi demek ya insan olmadýðýný gösterir veya hayvandan daha aþaðý bir varlýktýr. Düþünüp konuþarak anlaþma yeteneðinin olmasýna raðmen, hâlâ büyük ve küçük çaplý sürekli kavgalar bitmiyorsa, demek ki çoðu insanýn düþünme yeteneði güdük kalmýþtýr. O zaman suçu önce kendimizde sonra da bizi temsil eden sistemlerde arayýp, bu insanlýk dýþý yaþam anlayýþýndan bir an evvel kurtulmak gerekmez mi? Dünyada yaþayan sekiz milyar insanýn en az %90'ýnýn yaþama sadece içgüdüsel süperegoist duyguyla baktýðýný rahatlýkla ifade edebiliriz. Bunun kanýtýysa, doðru ve gerçek þekilde düþünüp konuþan insanýn, (Üst Ýnsan) kavga etmeyeceðini bütün bilim dallarýnýn belirtmesidir. Üst Ýnsan; esas kavgasýný bilimsel araþtýrmalarda yapýp, doðruyu ve güzelliði paylaþandýr. Ýnsanýn güdük düþünce aþamasýndan kurtulup “Üst Ýnsan” olabilmesinin tek çözümü, felsefenin ne olduðunu bilmesine baðlýdýr. Felsefe tüm bilimlerin anasý ve anahtarýdýr. Ýnsanýn varoluþtan günümüze kadar nasýl düþündüðünü, bundan sonra nasýl düþünmesi gerektiðini öðreten derslerin baþýnda felsefe gelir. Felsefe bilmeden ya da öðrenmeden yaþamak, sadece hayvandan bir adým ileride olmaktýr. Hayvan örneði yanlýþ anlaþýlmamalý, hayvanlarý aþaðýladýðýmýzdan deðil. Hayvanlar sadece doðal içgüdüsel yeteneklerine göre hareket ettiklerinden örnek verilmekte. Aklý baþýnda kendine insaným diyen herkesin, hayvani noktayý çoktan aþmasý gerekirdi. Çaðýmýz insanýnýn hâlâ egoyu tatmin noktasýnda kalmasýnýn en büyük sebebi, çoðu devlet sistemlerinin felsefeyi okullarda eðitim dersi olarak çocuklara öðretmemeleridir. Veya felsefe dersi veren çoðu ülkelerin, felsefeyi gerçek ana temasýnýn dýþýnda yüzeysel, kendi egoist duygularýna uygun olacak biçimde öðretirler. Felsefeden uzak durarak düþünmek, hayvani içgüdüsel duygunun aktifleþmiþ þekliyle yarým düþünmektir. Bu yüzden eksik düþünen insan, doðal hayvani içgüdüselliðine sadece süperegoist duyguyu ekleyebilmiþtir. Henüz bunun ötesine geçmiþ deðil. Süperegoist insanýn tek düþüncesi, çevresinde herkesten üstün olup hükmetmek için para, rütbe ve makam hastalýðýyla, hem kendi kendine hem de çevresiyle sürekli çatýþarak yaþamaktan baþka bir karakter özelliði taþýmaz.. Bütün bunlara sebep olansa, baþta devlet yönetimleri olmak üzere her düþünce ve kültürden insanlarýn, büyük ya da küçük egoist çýkar duygularýn açýk veya gizli esiri olmalarýdýr. O zaman þu soru akýllara gelmektedir. Bütün bunlar bilindiði halde, insanlar neden gerçek insanileþmeyi öðrenmez de menfaatinin arkasýnda koþup, kavga ve çatýþmalar içerisinde mutlulu olmaya çalýþýrlar? Sorunun birden çok cevabý mümkün, ancak biz özetleyerek ifade etmeye çalýþacaðýz. Çocukluktan itibaren kültür olarak hepimize aþýlanan duygu, bilgi ve düþünce, insanýn hiçbir sýnýr tanýmadan maddi varlýklara sahip olma emridir. Bunu gerçekleþtirebilmek için de güç, din, ýrk, dil ve kültür milliyetçiliði yapýlmadan asla mümkün olmayacaðý... Doðar doðmaz genlerimize enjekte edilen sahip olma egosu, öyle bir derin çirkeflik taþýyor ki, herkes elinin uzandýðý kadar çýkarýnýn peþinde koþup, yeri geldiðinde öz kardeþini öldürmekten asla çekinmemiþtir. Bunu din vb. safsatalarla kutsallaþtýrýp tanrý emriymiþ gibi çýkarcý davranmadan yaþayamayacaðýna inanýlmasý, insanýn canavarlýðýný göstermeye yetiyor. Ýþte bu aptalca baðlanma ve düþünce, içgüdüsel süperegoist seviyenin bir eseridir. Çoðu insanýn eðitim ve bilgisi bu aþamada kaldýðýndan, birçok kiþinin insanlýktan, demokrasi ve insan hakkýndan dem vurmasý dahi, bir þeyler elde edinceye kadardýr. Ýstediðine ulaþtýðý zaman her þey çok çabuk unutulur. Halbuki mütevazi ve sýnýrlý yaþamak temel kültür olarak görülse, dünyadaki birçok olumsuzluk kendiliðinden bitecektir. Ama maalesef mütevazilik ve sýnýrlý yaþam, devleti yönetenler baþta olmak üzere çoðu demokrasi savunucularýnýn aklýnýn ucundan bile geçmez.. Örneðin mevcut düzenlerin süperegoist uygulamalarýndan rahatsýz olan her insan, mütevazi ve sýnýrlý yaþamla büyük bir örnek uygulama gösterse, kaybedecekleri hiçbir þey olmaz. Þunu rahatlýkla belirtmek gerekir ki, bugüne kadar mevcut sistemler kimseye neden mütevazi yaþýyorsun diye sorup rahatsýz ettiði duyulmamýþtýr. Onun için kavgasýz, çatýþmasýz, daha huzurlu ve insancýl bir dünyada yaþamak için, her insanýn çok kolay bir þekilde yapacaðý tek þey mütevazi ve sýnýrlý yaþamayý bilmektir. Bunun gerçekleþmesi için biraz irade ve felsefi bilgi yeterlidir. Mütevazi ve sýnýrlý yaþamanýn önünde ne maddi ne de manevi herhangi bir engel söz konusu deðil. Sokrat'ýn ifade ettiði gibi “Kendini Bil”. Ýnsanýn kendini bilmesi demek, yaþamýnýn nitelikli olup olmadýðýný anlamaktýr. Toplumlarýn çoðunluðu felsefenden uzak kendi gerçekliðini bilmedikleri için, içgüdüsel süperegoist bilgiyle sürekli kavga ve çatýþma içerisinde insan olduðuna inanýr. Bu en büyük kepazelik, arsýzlýk ve utanmazlýktýr. Onun için en ufak bir kavga ve münakaþaya asla sýradan bakýlmamalýdýr. Cemal Zöngür
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cemal Zöngür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |