Yaþamak mý sonsuzluk yoksa ölüm mü? Sonu var mý? Ölüme sonsuzluðun kapýsý diyoruz deðil mi? Peki ölüme ulaþmak için yaþamdan kurtulmamýz gerekmiyor mu? Neden sonsuzluða ulaþmak için yaþamýn çýkmazýný göz ardý ediyoruz. Evet, yaþamýn çýkmazý diyorum. Çünkü ölümün sonsuzluðundan önce yaþamýn girdabý var. Düþtükçe uzayan dibi olmayan derin kuyu hayatýn hýzýna öyle kaptýrýyoruz ki kendimizi. Aþk, aile, dostluk, iþ diyerek koþuþtururken bir anda ayaðýmýz sendeliyor ve kendimizi kuyuda sona çarpmak için beklerken buluyoruz. Yaþadýðýmýz acýlarý, kýrgýnlýklarý hayatýmýzýn sonu sanarken aslýnda hayatýn yeni baþladýðýný, büyük bir çýkmaza girdiðimizin farkýna varýyoruz. Ýþin garip yaný ne biliyor musunuz? Hepimiz er ya da geç o çýkmaza giriyoruz,giriyoruz girmesine de neden yollarýmýz kesiþmiyor? O kadar büyük mü bu çýkmaz? Beni korkutuyor bu derinlik, bu ulaþýlmazlýk, bu çýkýþsýzlýk. Ama sonra düþünüyorum içinde "çýkýþ" olan bir kelimenin sonu olmalý, aydýnlýpý olmalý diyorum. Sanýrým ben o aydýnlýða ulaþýyorum biri benim için ýþýk tutuyor. Ben yaþamýn çýkýþsýzlýðýndan çýkýyorum. Ve bundan sonra hayatýmda sonsuzluk deðil de güzel olan sonlar istiyorum. Eðer sizde sýkýldýysanýz sonsuzluktan sadece gözlerinizi kapatýn ve sizi kuyunun dibinde bekleyen ýþýðýnýzý hayal edin. Çünkü umut ýþýðýnýz hep en karanlýkta yanýnýza gelir. Hayal edin ve bekleyin. Sonsuzluðun bile sonu vardýr.