Mektubum sanýrým fazla uzun oldu, çünkü daha kýsa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
Kiþinin dýþýnda olup bitenler kiþiye göre deðildi. Yani dýþtakiler kiþiye göre olup bitmiyordu. Kiþiler de dýþta olup bitenlerin hamurundan suyundan oluþmakla, kiþi dýþtakilerle birlikte benzer yasalarýn inþasý olmasý nedeni ile dýþta olup bitenler de kiþiye göre olmaktan ayrý deðillerdi. Kiþiye göre olanla kiþiye göre olmayandan kaynaklý içsel bir çekme itme düzeni oluþacaktý. Bünyesel inþanýn seçme ayýklama yapmasý demek seçilenin içte yalýtýlmasýydý. Yine çekme itmenin inþasý olan bedenin dýþa yönelen ve dýþta kaçýnan bu seleksiyonlarý kiþi eylemine dönüþmektedir Çekimin zýddý çekilimdir. Benlik dýþ dünyadaki çekilimle dýþ dünyaya yönelir. Böylece kiþinin içindeki totem algýlayýþ bir istek, bir yönelme, bir çekim alaný olmakla, belirleme ve belirlenmedir. Ölçme deðerlendirmedir Dýþtaki totem algý hem öðrenme olmakla ve hem de dýþ dünyanýn kiþinin kendisine göre olmamasýyla, dýþ dünya kiþinin kendisinden baðýmsýzdý. Dýþtaki totem algý kiþisel bir karþýlanmaysa da; dýþ dünyanýn totem etkisi kiþinin bilincinden baðýmsýz olan iliþkilerin giriþicisi olmasýyla, kiþinin tam da istediði deðildir. Kiþisel yalýtým dýþ dünyanýn kiþiye göre uzak olmayan yönü, kiþi içinde hep yalýtýmlý kalýr. Ýþte kiþinin içinde yalýtýmlý kalan bu dýþ dünya kýsmý kadarla kiþi dýþ dünyayý kendisine göre olmakla algýlar. Yaþantýlar. Ýþte organizmalarýn “yalýtým içinde kalan bu yalýtma algýlarý totem algýlardý”. Kiþinin bu algýsý içte bencillikti. Dýþta da dýþýn bencilliðe göre olan algý ve etkisiydi. Pekiyi de dýþ dünyanýn kiþiye göre olan yaný kadardan çok daha fazla bir de kiþiye göre olmayan durumu vardý. Bu farklý durum neydi? Dýþ dünyanýn kiþiye göre olmayan etki basýncý, kiþilerde GROTESKÝ ilikti. Dramla-melodramýn; iyi ve güzelle-kötü ve çirkin olanýn; bir görünüp, bir yok olanla; firari eþenlerin bir arada giriþtiði büyüleyicilikti. Grotesk ilik olmazlarý olanlarýyla, inanýlmaz þekilde birleþtirip baðdaþtýran mantýk içinde; komikle yani gülünç olanla gülünç olmayan dýþ dünyanýn, yine iyiyle kötü olan kaygý sal duygularýný; haz ve elem düzeyinde bir arada algýlanýp mantýkça "kategorize" edilmesidir. Ýþte dýþ dünyadaki totem çevre ve groteski ilik, iç dünyamýzda yalýtýlan korunaný totem algý yapmanýn seçme ayýklama giriþmesi olmaktadýrlar. Ýçte yalýtýlmakla dýþ dünyayý kendisine göre gibi algýlayan totem algýlar kiþinin bencilliðidir. Ve kiþinin bu yalýtýmý korumakla bilen beni olan öznesiydi. Kiþinin iç dünyasý ile (giriþme ve giriþtirmeler alaný ile) kiþinin dýþýndaki giriþme ve giriþtirmeler dünyasý, kiþi algýsýna göre olmakla bilen, giriþen, belirsizi belirme yapan ölçüþme ve skala deðer olmasý, totem algýydý. Bilim ise içteki totem algýyla, dýþýndaki kiþisi özneden, kiþinin bilincinden baðýmsýz bir var oluþun skalar deðer olmasýyla dýþ dünyaya bakýþýmýz az çok groteski oluþtan kurtulmamýzdý. Bu nedenle bilim, bize göre olmayan dünyanýn gerçekliði içinde; dýþtaki gerçekliðe baðlý kalanla, bize göre olaný amaçlamaktý. Bu nedenle bilim de insan totemledir. Sosyo toplumsal iþleyiþler içindeki kolektif totem algýlar sürecin öyle olmasýna etki eden kiþisi algýlarýn baðýntýsýydý. Kolektif algýlar kolektif yatkýnlýk ya da kolektif yönelimdi. Kolektif yönelimler þaþýrtýlýrdý. Kolektif yönelimleri þaþýrtan tutumlar daha çok kiþi özneli bencillik olan tutumlardýr. Ve üreten hareketler üzerindedir. Azamet, algý operasyonlarý, propagandalar, manipülasyonlar (yönlendirmeler), kibir gibi duyguyu oluþturan durumlar, üretim hareketi üzerinde peyda olacaktý. Bu tür duygulara kapýlma üretim hareketi üzerine modüle olan kapýlmalar kiþilerine süreç içinde bu hissi kapýlmalara göre eðim yatkýnlýðýný, verirler. El, kolektif dönem içinde kiþileri kolektif sisteme karþý kiþileri özelleþtirme içinde olmaya mahkûm etmeyi yatkýn kýlan azametti. Propagandaydý vs. Sömüren sistemin olmasý için sömüren sistemin sürebilmesi için sistemin her zaman kolektif olmasý þarttýr. Sömürme zorunlu olarak sürecin paylaþým aþamasýna dek olan bir süre boyunca sistemin kolektif olmasý þarttýr. Sistemin kolektif ligi olmadýkça sömürü ortaya koyamazsýnýz. Sömürenlerin sayýsý, sistemin belli bir kolektif ligi olan sayýsal deðerin biraz altýndaki ve biraz üstündeki nüfus deðerleri etrafýnda deðiþken olan bir aralýk içinde stabildir. Bu kararlý yapý etrafýndaki sömürenlerin sayýsý artýkça, süreç kendi içinde rekabet koþullarýna girer. Rekabet; zayýf olaný, fazla olaný yok eder. Ya da sömüren tekeller biçiminde köleci referanslar devreye girer. Bunlar da sömüren sistemin yatkýnlýðýydý. Sömüren sistem sömürüyü sürdürmek için üretme iþini; negatif ligi artmýþ sistemle özelleþtirmenin öznelliðine baðlý kolektif yasalar içinde sürdürür. Üretim toprak, fabrika, alet edevat, bilgi, kolektif emek gücü, kolektif tasarým, hava þartlarý, tohum ve kolektif araþtýrma geliþtirme gibi birçok enerji biçimleriyle olan birçok sentez süreçlerden oluþur. Kolektif olan üretim hareketinin temeline de sübjektif olarak kiþisi mal, mülk ve para sahipliðini koyarlar. Sahipliði de daha çok kâr, daha çok ticaret, daha çok rant (faiz) sistemiyle sistem içinde dolaþtýrýrlar. Siyasetçinin dar kafalý birisi “rant olmazsa hayatta olmaz” diyordu. Öyleydi de rantý olmayan aslanlarýn, timsahlarýn vs. hayatý niye vardý? Paylaþýmý mal sahipliðine göre yaparlar. Paylaþýmý mal sahipliði takdirine göre yapmakla El adaletli köleci ve sömüren süreci elde edersiniz. Sömüren sistem ürünü paylaþým ve kullaným ederken, sistemi bir miktar kolektif tutmak zorundaydý. Sömüren sistem kolektif tuttuðu kaynaklar içinde biriken kamusal zenginlikleri de ihale, kredi, özelleþtirme, yap iþlet devret faiz gibi süreçlerle El adamlarýna göre El taksimi yapar. Kolektif ilikle, özelleþtirme süreci birbirine çeliþkiyseler de sömüren sistemin varlýðý eninde sonunda gelir kolektif iliðe dayanýr. Bu nedenle kapitalist sistemin de epey bir miktar kolektif iliðe eli mahkûmdur. El kolektif sistemi kiþileþtiren özelleþtirmeden oluþan sahipliktir. Para adamlýðý da özelleþen süreçtir. Para adamlýðý El ’in yarattýðý süreç deðildi. Anamalcý süreç, El süreçlerinin zorunlu durum evrimleriyle vardýr. Yani kapitalizm, liberalizm ve burjuvazi de vs. kiþi sel sahiplik iliþkileri doðar. Bu nedenle bu sistemler El anlayýþý içine kapsanmadýrlar. El kolektife karþý savunduðu köleci sahipliði, feodal sahipliði, burjuvaziye ait sahipliði, kapitalizme ait sahiplikle birlikte sýnýflarýný korumak zorundadýr. El, kiþisel sahipliðin ve kiþisel sahipliðin yönetim (irade) gücü olan tüm mana anlayýþlarýnýn; tüm dini anlayýþlarýnýn hepsidir. Feodal dönemde burjuvazinin fazla palazlanýp geliþmediði koþullar içinde feodaller El tarafýndan korunan sýnýftý. Feodallerin Bankerlerde ve banker tüccarlarda aldýklarý faizler, feodallere zor koþullar yaþatýyorsa; “El faizi yasaklýyordu”. Yani dinsel anlamla “faiz haramdýr” diyordu. Eðer günümüzdeki koþullarda faiz anamalcý þartlarýn bir gelir ve kazanç kaynaðý ise El, sanki enflasyon, kriz þu bu kapitalistin bir kazanç oyunu deðilmiþ gibi “enflasyon oranýnda faiz almakta beis yoktur”, diyordu. Üstelik bu gerekçe ile de enflasyona meþruiyet veriyordu. Þimdi siz Faizi yasaklayan El mi doðru? Faizi serbest býrakan El mi doðru? Gibi düz bir mantýk içinde sorunuza cevap arasanýz, yanýlýrsýnýz. Ýlah; ilahi paylaþým, kolektif yönetim ve kolektif üretimle bir bütündür. Ýlahi süreçte yönetenler her bir üreten meslek sahibi gruplardýr. Ýlahi yönetim grup temsilcisi kiþilerin müþterek kuruludurlar. Ýlahi süreçte yönetim veya kurul, grup meslek temsilcilerinden oluþmaktadýr. Kolektif olmayan daðýtým, paylaþým ve üretim þekli; El tarzý paylaþým ve yönetim þeklidir. El, kolektiften aldýðý kolektif gücün malýný, mülkünü kiþisi sahiplenme yapar. Yönetim þekli kiþisi sahiplenme üzerinde herkese vaat etmektir. Rýzk daðýtýr. Nasip rýzkýný kýsar El tarzý yönetimler, meslek sahiplerinin deðil; mülk sahibinin yönetimidir. Bu nedenle mülk sahiplerinin yönetimi monarþi gibi tekil ve oligarþi gibi çoðul yönetimlerdir. Her ikisi, El tarzý paylaþým ve El tarzý yönetimdirler. Kolektifi oluþtaki baðýntý anlamalarda olduðu gibi bir þeyin diðer þeyle baðýntý iliþkileri koptu mu, ya da kolektif gibi baðýntý süreçler görmezden gelindi mi orada, sisteme ve olup bitene yabancýlaþma baþlar. Ön ittifaklar içinde ve çok geniþleyen ittifaklar içinde ittifak çevresiyle yönetim; yönetim merkezi ile çevresi birbirine gözden ýrak kalýyordular. Ön ittifakla geniþleyen çevredeki, o çevrenin alan kontrolünü saðlamak gerekiyordu. Yönetim merkezi ile çevresinin alan içi iletilmeler yapmasý gerekiyordu. Çevre içinde bu oluþumu karþýlayacak durumla merkezin gözü, kulaðý, temsilcisi olmanýn yeni durumuyla sistem organize oldu. Organize olmak hem sürecin gereðiydi. Hem de iyiydi. Olmasý gereken zorunluluktu. Ama bu durum sürece iki bakýmdan olumsuz ve zýt etkilerini de verecekti. Bu zýt etkilerden birisi yönetim merkezi ile geniþleyen yönetimin çevresiydi. Yönetimin geniþleyen çevresiyle arasýnda yapýlan zorunlu organizasyonlardý. Bundan ötürü, yönetimin merkezi ile yönetim çevresi arasýna oluþan engeller, “yönetim merkeziyle çevresi arasýna bir zaman mekân aralýðý” da koymuþ oluyordular.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |