"Ýnsan - iþte tüm sýr burada. Bu sýr üzerinde çalýþýyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Açlýk, ilaçla ve acýmayla tedavi edilmez. Açlýk yoksullarýn varlýklý kiþiler üzerindeki haklarýnýn teminiyle tedavi edilir. Evinde ekmeði olmayanlar, ticari filolarý olanlarý alkýþlýyorsa, kendi çocuklarýný da, komþu çocuklarýný da elleriyle cellada teslim ediyor demektir. Artýk bu tür kiþiler için çocuklarýn aðlamasýnýn, sahiplerinin seslerinin yanýnda duyulmayacaðý anlamýna gelir. Bir toplum yaðmur yaðmasýna deðil, yýldýrým düþmesin seviniyorsa, o toplum için yapýlacak en iyi þey (tabiri caizse) ahlak resetlemesine gitmek olur. Bu konuda neler yapýlabilir, pek fazla bilgim yok. Konu uzmaný kiþisel geliþimciler devreye girebilirler. Her alan için yetiþtirilmeye çalýþýlan uzmanlar... Benim kiþisel gözlemim, hangi alanda uzman artmýþsa, o alanýn cýlký çýkmýþ ve ilkel zamanlar aranmýþ. Sanýrým bu alanda da son yýllarda kiþisel geliþim uzmanlarý o kadar çok arttý ki, bu alan bir enflasyona dönüþtü. Artýk fayda deðil, zarar getiriyor topluma. Kötü yazýlmýþ bir kýsa oyunun anasýnýfý öðrencilerine oynatýlýyormuþ gibi, sahnede parende atan bu uzmanlarýn kiþisel hayatlarýna baktýðýnýz zaman, çok önemli bir kýsmý kendi kiþisel geliþimlerini tamamlayamamýþ kimseler, ya bürokrasiden bir beklenti içindeler, ya egolarýný tatmin peþindeler, ya bu iþi bir rant karþýlýðýnda topluma sunmaktalar. Yanlýþ hatýrlýyorsam bilimden ve okuyucudan özür diliyorum; bir tarihi anekdot aktarmak istiyorum. Adamýn birinin çocuðu çok fazla bal tüketiyormuþ. Balýn bu kadar tüketilmesinin bedende tahribata yol açacaðýný söyleyen dönemin doktorlarý, çocuðun ikna yoluyla bundan vazgeçirilmesi gerektiðini söylemiþler. Adam da birçok yol denemiþ, ancak baþarýlý olamamýþ. Öðütleri çok raðbet gören Ýmam Gazali’ye götürmesini salýk vermiþ dostlarý. Adam da çocuðu götürmüþ. Gazali meseleyi dinlemiþ ve "Çocuðunu þimdi götür, kýrk gün sonra getir” demiþ. Adam bir þey anlamamýþ, ama söyleneni yapmýþ. Kýrk gün dolunca tekrar getirmiþ. Gazali çocuða balýn fazlasýnýn bedene zarar verdiðini ölçüyü aþmamasý gerektiðini söylemiþ. Adam tuhaf bir þekilde "Bunu söylemek için mi kýrk gün bizi beklettiniz? Önceki geldiðimizde de bunu söyleyebilirdiniz" demiþ. Gazali "O gün ben de bal yemiþtim. Bedenimin balýn etkisinden tamamen kurtulmasýný bekledim ki, söylediðim çocuk üzerinde etkili olsun” demiþ. Þimdi, kendi keline derman bulamayanlar, el âlemin dökülen saçlarýna derman olmaya kalkýyor. Hani derler ya "Bu ne perhiz, bu ne lahana turþusu". Bu konuyu yitirilen deðerler açýsýndan eðitime baðlamak istiyorum. Bakan, bakanlýk personeli arasýnda yer alan eðitim uzmanlarý, türlü üniversitelerde kiþisel geliþim alanlarýnda eðitim alanlar, bunu okul müfredatlarýnda görmek isteyen hazýrcýlar ülkeyi düþler ülkesi, kendilerini kahraman prens, eðitim kadrolarýný eðitimsiz asker, öðrencileri de, kendi bilgileri için seçilmiþ kobaylar olarak görüyorlar. Yaþadýklarý ülkeyi görmeyen, düþündüðünü görüyormuþ gibi yapan bu sanal topluma kendi kafasýndaki mükemmelliði oturtmaya çabalayan garip varlýklardan ya tamamen kurtulmak, ya deðiþime bu varlýklardan baþlamakla bu ülke kendi reel varlýðýna dönüp, geliþmeye temelden baþlayabilir. Bir ülkenin eðitim sistemi oluþturulurken, baþka ülkelerin eðitim sistemleri alýnmaz, onlardan yararlanýlýr. Ülkenin inançlarý, coðrafi konumu, etnik yapýsý, ekonomik ve siyasi geliþimi, sanayi ve kentleþme politikalarý ve geliþim hýzý dikkate alýnarak eðitim sistemi oluþturulur. Gelen giden bakana, müsteþara, deðiþen uzmanlara göre günübirlik sistem atýlýp, yenisi alýnmaz. Biz, her alanda politika üretirken, toplumsal faydalara deðil, kiþisel rantlara bakýyoruz ülke olarak. Okuyucudan özür diliyorum, Bok kokan bir yer temizlenmedikten sonra, gül koymakla orayý gül kokutamazsýnýz. Bu ülkeyi bir yerlere getirecek isek eðer, bir þey yapmak için bir þey yapmayacaðýz. Ülke çýkarlarý neyi gerektiriyorsa, onu yapacaðýz. Eðitimde bir amaç vardýr ve bu amaç için bir sistem oluþturulur. Eðer önünüze, sürekli bir þeyler yapýyormuþ beklentileri koyup, bunu hedef haline getirirseniz, hedefler bittiðinde siz boþ kalýrsýnýz. Boþ kaldýðýnýzý sizden beklentisi olanlara göstermemek için de saçmalamaya devam edersiniz. Sözü uzatmayalým. Ranttan, makamdan, hýrstan, hak etmediðimiz mülkten, sosyal bozukluða neden olacak gereksiz çabalardan ve kendine bile faydasý olmayan uzmanlardan kurtulmadýðýmýz sürece ne dýþ, ne iç kalkýnma atýlýmlarýnda belimizi doðrultamayýz. Hak ve adaleti saðlayacak olan insan yetiþtiremezsiniz, ülkede de, dünyada da, bizim geleceðimiz olan çocuklar, açlýktan ölmeye devam edecek, bizler de aç çocuklara tok karýna verilecek ilaçlarý göndermeyi sürdüreceðiz. 21 Haziran 19 Gölcük
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Osman AKTAÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |