..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hala çevrende bulabileceðin güzellikleri bir düþün ve mutlu ol. -Anne Frank
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Toplum ve Birey > Yûþa Irmak




21 Ocak 2021
Atatürk Üzerine Bir Kaç Kelam  
Yûþa Irmak
Düþünce üretmenin “dost-düþman” kodifikasyonu altýna konulmasý, düþünce üretilmesini çok kýsýtlamakta, hatta çok kereler engellemektedir. Bunun günümüzdeki en büyük örneði, “Atatürk” ismi etrafýnda oluþturulan “cepheleþme”dir. Türkiye’nin siyasi þartlarý, Atatürk üzerinde zihinsel egzersizler yapýlmasýný cidden son derece çok zorlaþtýrmaktadýr. Bunun, normal ve sýhhatli bir durum olduðunu söylemek mümkün olamaz.


:FCF:
Düþünce üretmenin “dost-düþman” kodifikasyonu altýna konulmasý, düþünce üretilmesini çok kýsýtlamakta, hatta çok kereler engellemektedir. Bunun günümüzdeki en büyük örneði, “Atatürk” ismi etrafýnda oluþturulan “cepheleþme”dir. Türkiye’nin siyasi þartlarý, Atatürk üzerinde zihinsel egzersizler yapýlmasýný cidden son derece çok zorlaþtýrmaktadýr. Bunun, normal ve sýhhatli bir durum olduðunu söylemek mümkün olamaz. Bu durumda herkes, kendisini, resmi olarak “Atatürkçü” olduðunu ifade etmek zorunluluðunda hissetmektedir ki bu da özgürlüksüz ve samimiyetsiz bir toplum tipi ortaya çýkarmaktadýr. Atatürk, bizzat kendisi “benden sonra hiçbir dogma býrakmýyorum” dediði halde kendisi bir dogma haline getirilmiþ, bunun bir sonucu olmak üzere, “anlaþýlma”nýn ötesine taþýnarak adeta bir “iman objesi”, bir “mitos” haline dönüþtürülmüþ, “Gerçek Atatürk” ile ne derece ilgili olduðu bilinemeyen bir “Sanal Atatürk” yaratýlmýþtýr.

* * *

Atatürk, gerçekten büyük bir “lider”dir. Tarih’te, milletinin hayatýnýn her noktasýna bu derece derin, bu derece geniþ, bu derece yaygýn bir tesir ve nüfuzda bulunmuþ baþka bir lider bulmak son derece zordur. Atatürk, Hegel felsefesinde tasvir edilen “kahraman” tipinin tipik bir numunesi olarak kabul edilebilir. “Kahraman”, Tarih’in kesin sonucuna ulaþan bir aktör, Tarih’in baþarýlý bir oyuncusudur.

* * *

Her tarih yapan gibi onun da yapýp-ettiði her þeyin kritiðinin yapýlmasý icap eder. Vakýa, Jaspers’in ifadesiyle, Tarih, bir mahkeme alaný deðildir; yani, Ýnsan’dan baðýmsýz bir Tarih yoktur. O sebeple, bu kritik, Tarih içerisinde, gelecek nesillerin düþünürleri tarafýndan yapýlacaktýr.

Ancak, ilerde, günümüz Türk toplumu üzerinde araþtýrma yapacak olan düþünürlerin en fazla dikkatini çekecek olan þeyin, birbirinden çok farklý düþüncelere sahip insanlarýn tamamýnýn birden nasýl olup da ayný lidere biat ettiði, hatta biat etme hususunda çok kereler birbirleriyle yarýþ ettiði gibi garip bir vakýanýn olacaðýný söylemek kabildir. Kuþkusuz, Tarih’i tersinden okumayý becerecek sýra-üstü bir zekâ, bu olgunun, bütün ülkeyi saran derin bir otokrasi ile açýklanabileceðini görmezlik edemeyecektir. Bunun, büyük bir lidere yapýlabilecek en büyük kötülük olduðunu tereddütsüz söyleyebiliriz. Bu bir kötülüktür; zira bir lideri her türlü dürüst eleþtirinin ötesinde tutmak, onu, Tarih denen deðirmenin sert taþlarýnýn altýna atmak anlamýna gelmektedir.

* * *

Þunu kabul ve teslim etmek gerekir ki, Atatürk, her þeyden önce, tarihin son büyük Türk-Ýslam imparatorluðunun gözlerinin önünde yýkýlýþýna derin bir ýstýrap ve ciðer delen bir çaresizlik ile þahit olmuþ bir neslin temsilcisi, hayatýnýn büyük bir kýsmýnda, rahat yüzü görmemiþ büyük bir mücadele adamýdýr.

Atatürk, kesinlikle ve tartýþmasýz olarak, katýksýz bir “vatansever”dir. Onun bütün yapýp-ettiklerinin bu çerçevede deðerlendirilmesi icap eder. O, ne yapmýþ ve ne kýlmýþsa, samimiyetle, bu vatan ve bu millet için iyi ve hayýrlý olduðuna inandýðý için yapmýþ bir dava adamýdýr.

Atatürk, kesinlikle ve tartýþmasýz olarak, katýksýz bir Türk milliyetçisidir. Hatta O, modern Türk milliyetçiliðinin birçok bakýmdan en büyük lideridir.

Atatürk reformlarý gerek içeriðinin radikalliði ve gerekse de metodunun keskinliði ile Türkiye’de bir ‘gizli’ ve ‘yer-altýnda’ olan bir “Sað Muhalefet” yaratmýþtýr ki hiçbir zaman açýkça ilan edilemeyen ve ortaya ciddi bir ürün de koyamayan bu muhalefet, zamanla ortodoks/tutucu bir karakter kazanmýþ, Atatürk ile Sað arasýnda soðuk duvarlar oluþmuþtur.

Atatürk ismi etrafýnda bir “Kemalist Mitoloji” yaratýlarak onun gerçeklerden uzaklaþtýrýlmasý nasýl ki bir aþýrýlýk ise, bu gizli Ortodoks Sað Muhalefet ve onun yarattýðý “Anti-Kemalist Mitoloji” de bir baþka aþýrýlýk olmuþtur. Özellikle 1980 sonrasýnda, yabancýsý olduðu Türkiye topraðýnda bir ayrýk otu gibi boy atan, ne yerli, ne de milli olan, geleneklerden kopuk, dünyanýn hiçbir yerinde uygulanmýþ somut örneði bulunmayan, hayalî söylemlere dayalý bir siyasal Ýslam anlayýþý bu gerginliði daha da büyütmüþtür. Bu soðuk duvarlarýn teþekkülünde ve gerginliklerin artmasýnda, muhalefetin meþru yollardan ifade edilmesine engel olan, Atatürk’den daha fazla Atatürkçü, bir “tek adam” kültü yaratarak, aslýnda kendilerini O’nun arkasýna siper eden ve bir kýsmýnýn samimiyet katsayýsý da tartýþmalý olan “Ortodoks Kemalistler” kadar, iþte bu “Ortodoks Sað Anti-Kemalistler”in yetersizlik ve anlayýþsýzlýklarýnýn da büyük bir rolü olduðu açýktýr.

Gerek Ortodoks Kemalistlerin ve gerekse de Ortodoks Sað Anti-Kemalistler’in temel yanýlgýsý, Tarih’i tek deðiþkenli bir denkleme dönüþtürmek olarak da ifade edilebilecek olan, Tarih’i bütünüyle bir tek adama fatura etmek olarak özetlenebilir. Hâlbuki gerçekte, Tarih bu derece basite indirgenemez: Atatürk reformlarý ve özellikle Laisizm, birdenbire, boþlukta vücut bulmuþ deðildir. Bütün bunlar, büyük ölçekte, Osmanlý Sekülerizmi’nin tarihi bir uzantýsý ve bir sonucu olarak ortaya çýkmýþtýr. Genel bir hüküm olarak, “Cumhuriyet’in her þeyi, rüþeym olarak, Cumhuriyet-öncesi dönemde mevcuttur” diyebiliriz.

* * *

Atatürk ile Ortodoks-Sað Yeraltý Muhalefeti arasýnda teþekkül eden bu soðukluk, Atatürk’ün tarihi misyonuna aykýrý bir geliþme yaratmýþ, Sanal Atatürk, Gerçek Atatürk’ün üstünü örtmeye baþlamýþ, özellikle 1980 sonrasýnda Sol, Atatürk’ü tekeline almýþtýr. Bunda en büyük veballerden birisinin Ortodoks Sað Anti-Kemalizm’e ait olduðu açýktýr. Ortodoks Anti-Kemalizm’in bilinçsiz Atatürk-karþýtlýðý, Kemalistler ile Marksist Sol’un -en azýndan nisbi olarak- yakýnlaþmasý ve ittifaklar kurmasý gibi garip bir neticeye yol açmýþtýr.

Böylece, karþýmýza çýkan tuhaf manzara þu olmuþtur: Türk Ýstiklal Harbi’nin muzaffer baþkomutaný, Halaskar Gazi, büyük Türk Milliyetçisi Mustafa Kemal Atatürk, akýl almaz bir þekilde, O’nun devrimleri bizim devrimlerimiz için bir basamaktýr diyen, kendi müstakbel iktidarlarý için Atatürk ismini açýkça bir alet gibi kullanan Komünistler ile yanyana getirilmiþtir. Bu, tüyler ürpertici bir manzaradýr ve bu neticede herkesin almasý gereken dersler vardýr.

* * *

Sanal Atatürk’ün, Gerçek Atatürk’ün yerini almasýna izin verilmemelidir.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplum ve birey kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Neyimizi Kaybettik
Milletlerin Ruhunu Taklit Öldürür
No Comment
Her Ýþte Bir Hayýr Vardýr
Penis Bilgeliði
Sempati ve Antipati
Memelerin Sürprizi
Aðýr ve Hafif Erkekler! Biraz da Adalet
Teknik Yaklaþýmý Kullanamayan Erkeklere Ýthafen…
Affeder Misiniz?

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sinema Kültürel Meselemiz Haline Ne Zaman Gelecek?
Chp, Gerçekten ‘demokrat’ Mýdýr?
Seviye
Bir Çatýþma Zemini Olarak Kültür
Dikkat Bu Bir Siyasi Yazýdýr!
Hizipçi Memur Partisi Chp
Arzu Yeterli Deðil
Türk Sinemasýnýn Ezberini Bozan Yönetmen
Chp’nin Psikopatolojisi
Yarýn Bekleyebilir Þiir Kitabý Üzerine

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.