Mermere sýkýþmýþ bir melek gördüm ve onu özgürlüðüne kavuþtuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo |
|
||||||||||
|
Olmasý gerekeni deðil, olaný savunuyor o. Düþünceleri birbirine dolaþýyor, baþýna dolanýyor hepsi. Her birinden ayrý ses çýkýyor, düþünceleri tezatlýklarýyla üþüþüyor damarlarýna. Kurtulmak istercesine çýrpýnýyor baþýný sallayarak. Son buluyor 'baþka bir gözden kendine bakmak' cesareti yenik düþme tasasýyla. Laf hücumunda yoðunlaþtýkça karþýsýndakine, mütevazý ile karþýlanýyor. Derinden maðlup oluyor. Kýzsa da, öfkeler savursa da, hoþ bir tebessümle yüz yüze geliyor ve çileden çýkýyor. Diðeri, ona bunlarý demesini ve uygulamasýný fýsýldayanýn kim olduðunu biliyor. Ve duyuyor fýsýltýlarý. Anlamýný taþýdýðý davranýþlarýn kötülüðünden bahsederdi o. Uyarýrdý bu yük ile yola çýkýlmamasý için. Derdi ki; "Tökezlersiniz. Fakat bu kötü hareketlerin sizi güçsüzleþtirdiðinden ziyade, karþýlýk olarak sergilenen iyi hareketlerin, asfaltýnýzý bir mum gibi eritmesindendir." Hiç de yanlýþ söylemiyordu. Þimdi ise, aðzýndan mecburen çýkan suçsuz sözcükler, nasýlda çok isterler onlarla deðiþilmeyi. Ve bir araya getirilerek acý anlamlar taþýyan cümlelerdense, yok olmayý müfit bilirler. Hâlinin tanýmýnda hangi kelime telaffuzu gerektiðinin farkýnda deðildi ki saklamaya çalýþaydý. Ki buda gözden kaçmazdý. Karþýsýndaki, onun hareketlerinin de sesini bal gibi duyuyor iþte. Þöyle yukarýdan bakýnca o, tecrübelerine dayanýp da küçümseyerek süzünce karþýsýndakini, ata sözlerinin; akýlýn; yaþta deðil baþta olanýyla düelloya giriþiyor. “Sen öyle san” dediðinde içinden, imkân buldukça anlattýklarýnýn daha bir üstünde duruyor diðeri. Biri kendini haklý zannediyor, diðerini el-Habîr olan Mevla haklý gösteriyor. Gurur ona "o kim ki?" dedirtince ve diyince yine içinden, kapýldýðý büyüklüðün onu küçük düþürmesi aradýðý cevap oluyor. Duymuyor sansa da, karþýsýndaki ne dese duyuyor. Yankýlanýyordu onun içinden geçirdikleri. Her iç sedasý yönünü þaþýrmadan aynen karþýsýndakine ulaþtý. Bedenden bedene geçit kurulmuþtu. Ýçte, açýk ve gizli hepsi geçerken öteki ruha, ne elek var ne süzgeç. Arýnmadan öylece varýr yerine. Kime söylenip duruyorsa, o kiþinin söylenenleri bilmesi pek âlâ haktý. Öyle sessizce iki kiþilik bir kavgaya tutuþup, diðerinden habersiz kendini galip saymak var mýydý? Kabullendirmek isterken, 'kabullendirilmek' gereken kiþi olabileceðinin de hakikatine hazýr tutmalýydý kendini. Aksi taktirde kurbaný olur düþüncelerinin. Ah, bide o kendini duyabilseydi... O dayanamýyor ve ortamý daðýtmak için, belki de tartýþmayý; kapana kýsýldýðýndan dolayý deðersiz bulduðunu belirtmek maksadýyla bakýnýyor etrafa. Oralý olmuyor. Yok gücüyle 'ilgi' ve 'umursama' listelerinden kendi adýný çýkarýyor. Otomatikman 'ilgisiz' ve 'umursamaz' listelerine adý basýlýyor kocaman. Sonra, boþ gözlerle güya alâkalý biçimde karþýsýndakini seyrediyor gibi görünüyor. Nereden bilecek, o zihninden patlayan boþluk; 'kendini haklý bulan ve karþýsýndakini önemsemeyen' sarhoþluðuyla yayýlýp akýyor karþýsýndakinin beynine. Anlamaz sanýyordu, yanýldý. Diðeri alçak gönüllüðüyle yücelirken, sezinlediklerini onun yüzüne vurmayarak daha bir yücelecek. Yüceltenin sesini de duymuyor deðil ki. Saltanat sürdürecek bir tebessüm kondurdu çehresine. Öbürü, gözlerini kapatýyor tekrar, birkaç saniye öyle bekletiyor göz kapaklarýný. Ve bir solukta açýyor yine gözlerini. Siniri dinmiþ olarak geri dönüyor bakýþlar. Yaramaz bir çocuk nasýl uslanýrsa, o þekil duruldu. Yatýþmýþtý artýk. Olduðum yere ýþýnlandým sanki ve sanki baþka bir yerdeydim de, kendimi onlarla birlikte buldum. Ýkisi de susmuþtu… Ýrkildim, dalmýþým bu iki kiþinin tartýþmasýný izlediðim sýrada onlarý yüreðimde anlaþtýrmaya çalýþýrken. O; mahcupluðunu, bana da çevirdi. Karþýsýndaki de; ip cambazýnýn, ipin bir ucundan bir ucuna olan yolculuðunu tamamlayýp, alkýþlara tutulaný gibiydi. Belli ki anlaþmýþlardý. Çehrelerinde hoþ bir gülümseme. Yoksa, yoksa beni de ikisi mi duymuþtu?
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Belkýs TUNÇAY, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |