Müsait zamanlarda, müsait alanlar yaratmaktý niyetimiz.

Hep bir kaçak dünyada yaþýyorduk yakalanma tehlikesiyle karþý karþýya. Severken kaybedeceðimizi ve kaybedilenlerin de daha çok sevileceðini biliyorduk. Belki de kaybetmemek için olan çabamýzýn tek nedeni buydu. Gereksiz vicdani sorumluluklardan kaçýyor ve hep bir diðerimizin önayak olacaðýný düþünüyorduk bazen de...

Kurallar koyuyor ve o kurallara uymayý bekliyorduk, bunca kuralsýzlýk ortasýnda. Kuralsýzlýklarýn ortasýndaki kurallar sakil duruyordu, daha çok uzaklaþtýrýyordu bizi. Oysa ýramak aþkýn büyüsüne aykýrýydý, belki uyanýyorduk uykudan...

Yolunda gitmeyen birtakým þeylerden ötürü kurallar koyduk. Bilmiyorduk kurallarýn, kuraltanýmazlar için hiçbir þey ifade etmediðini ya da o kuraltanýmazlarýn, o hiçbir þey ifade etmeyen kurallarý koyan, kuralkoyucularýn neden o kurallarý koyduklarýna dair sorgulara gireceðini.

Susmak en iyi çaredir dedik, özellikle bir taraf kýzgýnsa diðerinin susmasý kesinlikle gerekli diye düþünürdük. Oysa bilmiyorduk suskunluklarýn kocaman seslere gebe olacaðýný. Cin hikayesini biliyorduk ama... Bilmiyor muyduk yoksa?

"Çok güçlü bir cin zamanýn birinde bir þiþeye kapatýlmýþ ve okyanusun dibine atýlmýþ. Yýllarca vazgeçmeden yalvarmýþ cin, tam beþ yüz yýl boyunca "beni buradan kurtaranýn sonsuz dileðini yerine getireceðim" diye; ama ne gelen olmuþ ne giden. Biraz burulmuþ cin ama yine de kaybetmemiþ ümidini sonraki beþyüz yýl boyunca "beni buradan kurtaranýn üç dileðini yerine getireceðim" diye yalvarmaya baþlamýþ yine kimse gelmemiþ. Kýzgýnmýþ cin hem de çok kýzgýnmýþ artýk onu oradan kurtaran en büyük cezayý hakediyormuþ ona göre...

Bir gün sahilde gezen bir adam kumlarýn üstündeki þiþeyi bulduðunda hiç düþünmeden mantarýný açmýþ ve karþýsýnda kocaman cini görmüþ daha þaþkýnlýðý bitmeden cin "beni buradan kurtarana sonsuz lanet" demiþ. Adam þaþkýn ve bir o kadar korkmuþ bir ifadeyle "neden böyle dersin seni ben kurtardým" demiþ, cinin cevabý çok netmiþ " AMA ÇOK BEKLETTÝN"... "

Müsait ve dar zamanlarda, müsait ve dar alanlarda...