Gerçek Ýnsan Olabilmek
Yazýk oluyor çocuklara ve sivillere dediklerinde isyan ediyorum. Savaþ diye ellerine verilen silahlarý kullanan o gencecik, yaþamlarýnýn henüz baharýnda olan askerlere de yazýk deðil mi?
Geçmiþte dedelerimizin savaþ anýlarýný kahramanlýk destaný olarak algýlar ve onlarýn yaptýklarý savaþlardan gurur duyardýk. Savaþýn vahþet, ölüm ve sefalet olduðunu aklýmýza bile getirmezdik. Oysa þimdi her þey gözler önünde. Yaþamýn ve korkunun ne olduðunu henüz kavramamýþ, henüz bebek denecek yaþta olan çocuk ölülerin yüzlerinde masum bir ifade var. Dehþetinse izi bile yok. Zira onlar henüz yaþamla ölüm arasýndaki o korkunç farký kavrayabilmiþ deðiller. Bu görüntülerin karþýsýnda yýkýlmamak olasý mý?
Amerikalýlar için Irak’a saldýrýlarý çok kolay kazanýlacak bir savaþ olacaktý. Zira ulus bilincinden yoksun olduklarýna inandýklarý Iraklýlarýn Amerikan çýkarlarý uðruna birbirlerini kýracaklarýný hesap ediyorlardý. Hesaplarý tutmadý. Ýlk günün þaþkýnlýðýný üzerlerinden atan Iraklýlar vatanlarýný ölümüne savunmaya baþladýlar. Teknoloji etten duvarlarýn önünde naçar kalýnca ülkelerini ölümüne savunan Iraklýlara, tüm Müslüman ülkelerden destek gelmeye baþladý. Eli silah tutan Müslüman gençler Irak topraklarýný savunmak üzere harekete geçtiler. Akýn akýn Irak’a gidiyorlar. Tüm dünya ülkelerinin insanlarý din, dil ve ýrk ayýrýmý gözetmeksizin savaþa hayýr diye haykýrýyorlar, ülkelerini yönetenlere en sert þekilde karþý çýkýyorlar.
Ýnsan oðlu artýk erdemli olmanýn sýrrýný çözmüþtür. Her ülke insanýnýn, insanca yaþamalarýnýn hak olduðu gerçeði, din, dil, ýrk farký gözetilmeksizin savunulmaya baþlanýldý. Her ülkenin insanlarý güçlerinin yettiðince bu savaþ, bu kan durdurulsun diye haykýrýyor. Savaþa, açlýða ve sefalete hayýr diyorlar. Ýþte gerçek insanlýk budur.
Türkiye her ne kadar bu savaþa katýlmayacaðýz diyorsa da yaþamýmýzý savaþ olacakmýþ gibi düzenlemeliyiz. Türk ordusu bu savaþa karþý kararýný kesin olarak açýklamýþtýr. Eðer bir Kürt devleti kurulmaya ve Türkmen katliamýna kalkýþýlýrsa bunu savaþ nedeni sayacaðýz. Musul ve Kerkük petrolüne aðýzlarý sulanan Barzani ile Talabani’nin olasý bir çýlgýnlýðýna karþý ordumuz gereken her hazýrlýðý yapmýþtýr.
Amerikalýlar ve Ýngilizler Irak savaþýndan sonra, sýrada daha beþ ülke olduðunu açýkça söylüyorlar. Bu ülkelerin dördünü açýklýyorlar. Beþincisi ise açýklanmýyor. Bu da büyük olasýlýkla Türkiye. Bunu açýkça söyleyemiyorlar. Zira Türkiye’nin askeri gücü küçümsemeye gelmeyecek kadar büyük. Kimsenin aklýna bizde petrol yok, neden bizi vursun diye bir düþünce gelmesin. Ömrü otuz beþ yýl kalmýþ petrol için bu savaþlar göze alýnýyorsa, petrol sonrasý enerji gereksinimini en az beþ yüz yýl karþýlayacak olan ve dünyanýn en büyük Bor madeni rezervi sahibi Türkiye için savaþý neden göze almasýnlar? Amerika ve Ýngiltere’nin Ortadoðu’ya yerleþmek istemelerinin temel nedeni bu deðil mi?
Amerikalýlarýn ve Ýngilizlerin önünde ÝMF ve Dünya Bankasý aracýlýðýyla Türkiye ekonomisini çökertebilmek için otuz beþ yýl var. Bu otuz beþ yýl içerisinde Türk insanýný daha da fakirleþtirmek için bu iki kurumu en iyi þekilde kullanacaklardýr. Bu tuzaða düþmemek için savrukluktan kurtulmamýz, tarýma ve üretime gereken önemi vermemiz gerekir. Önce dýþ ülkelere neler satabileceðimizin sýký bir araþtýrmasý yapýlmalýdýr. Bu araþtýrma sonucuna göre tarýmda, sanayide ve el emeði iþlerde üretimi arttýrmakla kalmayýp, ihraç ürünlerine rekabet gücü kazandýrýlmalýdýr.
Türkiye çok büyük bir ülkedir. Kaliteli ve rekabet gücü yüksek üretimde dünya devi olabiliriz. Bu olgu, Konya ilimiz kadar olan bir çok Avrupa devletinin ve tüm Avrupalýlarýn korkulu rüyasýdýr. O ülkelerin korkulu rüyalarýnýn gerçekleþmesi için hepimize görev düþmektedir. Devlet açacaðý iþ sahalarýyla herkesi iþ sahibi yapýp kahvehane kültürümüzü sona erdirmelidir. Türkiye bunu baþardýðý gün çok büyük ve sözü geçen bir ülke olur. Fakirliðimiz yazgý olmaktan çýkar.
                         Özcan Nevres