..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. -Atatürk
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Demirhan Ocak




2 Temmuz 2003
Bluruppp blurupppp, höbülülü höbülülü, bana ne ya ben annemi  
Demirhan Ocak
....Mesela hasta düþtüðü 8 metrelik belediye çukurdan kaba kuvvet kullanýlarak kurtarýlmasýndan (!) sonra, doktorsuz ve hemþiresiz gelen ambulans...


:BJFD:
Bluruppp blurupppp, höbülülü höbülülü, bana ne ya ben annemi istiyommm

Zannedersem Almanya'da gurbetçi kod adýyla yaþayanlarýn bir çoðu yine yaklaþan yaz tatillerinizi memleketlerine giderek kullanacaklar. Ve eminimki sözüm ona dinlenmek için gidilen bu tatilin yorgunluðunu atmak için oturma salonunuzdaki kanapede üç haftalýk tatile ihtiyacýnýz olacaktýr.

Olacaktýr diyorum, çünkü ben her tatil sonrasý kendimi dinlenmiþ, bütün bir senenin yorgunluðunu atmýþ, tekrar çalýþma hýrsýyla dolmuþ bir þekilde, hissetmiyorum. Aksine kendimi asabi, yorgun, stres limitini doldurmuþ, bir aðýr depresyondan çýkýp daha aðýr bir depresyona girmeye çabalar gibi hissediyorum.

Ve bendeki bu arýzanýn týp dilinde bir karþýlýðý olduðunu zannetmiyorum. Fakat halk arasýndaki adý “bluruppp blurupppp, höbülülü höbülülü, bana ne ya ben annemi istiyommm” olduðunu biliyorum. Belki aranýzda bu rahatsýzlýðý bilmeyenler vardýr diye bunun ne nalet bir hastalýk olduðunu size açýklayayým:

Hastalýðýn oluþma dönemi

Bu dönemde en önemli belirtilerden biri; hasta bir önceki sene memleket tatilinde yaþadýklarýný unutarak, bu yýl yeni bir tatil planý yapmakla baþlýyor. Sonralarýysa eþ, dost, akrabaya alýnacak hediyelerin þeçimi ve bu hediyelerin ücretinin ödenmesiyle kiþi ilk aðýr darbesini almýþ bulunuyor. Sonra ya bilet (uçak, feribot, tren) ya da akaryakýt parasý ödemek suretiyle ikinci aðýr darbeye maruz kalan kiþi anlaþýlmaz bir þekilde kendini mutlu hisseder ve sanki loto’dan 3-5 milyon Euro kazanmýþ gibi sürekli gülümser bir þekilde ortalýkda dolaþýr.

Bu belirtilere ek olarak bu oluþma dönemini daha aðýr bir þekilde yaþayan hastalar da, memleketindeki “b.k gibi parasý var”, “acayip zengin”, “denizde kum bunda para” gibi saðlam (!) temellere dayalý olan Alamancý imajýný çizdirmemek için yapýlan eylemlere göre ikiye ayrýlýr:

1. Arabasý olmasýna raðmen ya borç, harç eli yüzü düzgün ikinci el Mercedes, BMW satýn alýr.

2. Ya da hepten tozutmuþ olanlar sittim sene kredi ödemek kaydýyla gýcýr, gýcýr sýfýr Mercedes ve BMW alýrlar.

Hastalýðýn ilk belirtileri

a) Sýkça yaþanan karý koca kavgalarýn sonucu, ya boþanma ya da kocanýn cinnet geçirmesi sonucunda boðazlanan eþ.

b) Cümbür cemaat gidilen piknikte (mangal âleminde) çocuklarýn kaybolmasý

c) Ailenin gelir ve giderleri arasýndaki uçurumun büyümesi.

d) “Aman ya! ne olacak” felsefesinden güç alarak, iþe zamanýndan bir hafta geç baþlamak suretiyle iþten kovulma.

e) Nerdeyse dünyanýn tüm para birimlerinin aðýr cinsel tacizine maruz kalmýþ Türk lirasýnýn sýfýrlarýndan gelen güçle kendini gerçekten zengin hissetme.

f) “Akþam körle haganigi gaganigi yapan sabah þaþý kalkar” ata sözünden (!) etkilenerek sýlada bulunduðunuz sürenin sonuna doðru yavaþ, yavaþ aslýnda bu trafik kurallarýnýn çok da gerekli olduðuna inanmama.

g) Akþamýn karanlýðýnda sýladaki evinize döner iken, sabah sapasaðlam olan sokaðýnýza belediye tarafýndan açýlan çukurun çevresine hiç bir uyarý iþareti konulmadýðý için siz langadanak (aniden) düþtüðünüz 8 metrelik belediye çukurunun dibinde yarý bitkisel hayat girmiþ bir þekilde yatar iken, bir belediye zabýtasý çukurun baþýnda bir yandan sakýz çiðneyip diðer yandan “Körmüsün be kardeþim” diye sizi azarlamasý.

h) Ýtalya’nýn bilmem hangi limanýnda bir feribotun güvertesinde angut bir görevlinin elinizde bir yýl boyunca çalýþýp kazandýðýnýz euro’larý kuzu gibi teslim etmeniz karþýlýðýnda size verilen bilette 5 kiþilik büyük boy kamara yazmasýna raðmen angut efendinin ýsrarla “yassak hemþerim” mantýðýyla memlekete varana dek (30 saat) çoluk çocuk güvertede kalacaksýnýz diye ýsrar etmesi.

Hastalýðýn ilermiþ dönemi

Hasta tüm bu ilk belirtileri dikkate almayarak, gidiþte ve sýlada yaþanýlan onca olumsuzluða raðmen kendini mutlu olduðuna inandýrýr. Hatta bunun çok güzel bir tatil olduðunu her fýrsatta yüksek sesle söyler.

Mesela hasta düþtüðü 8 metrelik belediye çukurdan kaba kuvvet kullanýlarak kurtarýlmasýndan (!) sonra, doktorsuz ve hemþiresiz gelen ambulans, hafif alkollü ambulans þoförünün “bu adamýn üstü baþý çok pis bunu ben ambulansýma almam” (Godoþa bak, sanki babasýnýn malý) demesi karþýlýðýnda “Þükürler olsun, çok mutluyum memleketimde ölecem” diye baðýrmasý yada ambulans þöförünün güç bela (50 euro çorba parasýndan sonra) ikna edilmesi ve ardýndan hastahane doðru gider iken, trafikte yol alan diðer sürücülerin yýrtýnan sirenin sesine aldýrmayarak yol vermemeleri

3 km. uzaklýktaki hastahaneye 45 dakika sonra ulaþýlmasý; hastanýn ambulanstan indirilmesi sýrasýnda peydahlanan acil servis’te görevli hastabakýcý elindeki bir somun ekmekli sandeviçinden ýsýrdýktan sonra, “Paranýz var mý? Eðer yoksa bizi senet sepet ile uðraþtýrmayýn alýn götürün hastanýzý” gibi gayet insancýl (!!) sorununa karþýlýk duyduðu sihirli kelime “Alamancý” dan sonra sanki hastanýn hayatýný kurtarmaya karar vermiþ de ameliyeta baþlayacak bir doktor edasýyla “Tamam siz hastayý oradaki sehpanýn üstüne yatýrýn, ben gidip yan taraftaki kahvehaneden doktor beyi çaðýrayým” demesine karþýlýk, genellikle hasta “Ohh!! ne mutlu bana memleketimde öleceðim” der.

Çift okey ile döner iken masadan kalkmak zorunda kalan doktorun “kim þapar lan hipokrat yeminini bu saatten sonra” diye surat asarak yüksek sesle hastaya doðru “Ulan baþka bir saat bulamadýn mý çukura düþeþek, mis gibi okeye dönüyordum” demesi karþýlýðýnda, hasta kiþi kýrýk alt çenesinin aðrýsýna aldýrmayarak gülümser bir þekilde gözü yaþlý eþine doðru bakaraktan “Üzülme haným her Alamancý’ya doðduðu topraklarda ölmek nasip olmaz!” der.

Hastalýðýn sonu
“Aman ölür mölür de, baþýmýza kalýr” diye ameliyata alýnan hasta 7 saat sonra ameliyattan çýkar.

Ertesi gün yarým yamalak kendine gelen hasta hastalýktan kurtulmanýn ilk sinyalini vererek baþ ucundaki eþine “Lan avrat þu bizim Alamanya'daki sigorta þirketinin acil numarasýný yazdýðým kaðýt nerede?” der.

Sonra yýlda 20 Euro karþýlýðýnda sigortalandýðý gurbetteki sigorta þirketini arar. Telefonun diðer ucundaki Alaman (gavur!!!) ilk önce geçmiþ olsun dileklerini iletir. Sonra uçak ambulansýn gönderilebilmesi için nelerin yapýlmasý gerektiðini anlatýr. Hasta olan kiþi iki gün sonra, kýrk yýl önce týka basa tahta bavullarla dolu olan kara trenle gittiði Alamanya’ya bu kez özel uçakla gidiyordur... Yaklaþýk bir ay sonra Almanya’daki hastahaneden taburcu olan kiþi özel bir araçla evine getirilir.

Eve geldikten bir kaç gün sonra okuduðu gazetede “Türkiye’de 270 Euro’ya bir hafta herþey dahil 3 yýldýzlý otelde tatil” ilanýný görünce ilk önce gülümser sonra tatilde yaþadýklarý aklýna gelince yarý aðlamaklý kahkahalar atar ve en sonunda salonun ortasýna otururarak, sað iþaret parmaðýný alt dudaðýna seri bir þekilde vurarak “bluruppp blurupppp, höbülülü höbülülü, bana ne ya ben annemi istiyommm” diye sesler çýkarmaya baþlar...

Kendinize iyi bakýn mýsmýl olun!


.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Çok yaþayýn, e mi?
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu / Mudurnu
3 Temmuz 2003
Merhaba Sevgili Demirhan Ocak; Öykünüzde , aslýnda aðlamam gereken yerlerde güldüm." Güleriz aðlanacak halimize." misali. Ne güzel anlatmýþsýnýz, yaþadýðýmýz çarpýklýklarý.Yüreðinize, kaleminize saðlýk. Siz gurbetçiler, senede bir tatil boyunca yaþýyorsunuz bunlarI.Ya bizler!...Alýþtýk gitti." Dalga boyu aþmýþ nasýl olsa; ha bir karýþ, ha beþ karýþ."...Biz çoktan boðulduk.Öldük ama, halimize aðlayanýmýz bile yok...Sevgiler...Kâmuran ESEN




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn gülmece (mizah) kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ben Namuslu Bir Erkek Deðilim!
Bir kadýnýn el çantasýnýn anatomisi
Bak Postacý Geliyor Selam Veriyor...
Dandini dandini dastana
Tü Rtük Ýye
Truk Bakan
Olabülür
Yaylalar Yaylalar Sen Git de Aplan Gelsin
En Goddik
Medyatör

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yobaz! Arkadaþým

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kýna Yakýn [Þiir]
Anamýn Sihirli Adana Þalvarý [Þiir]
Bize Edebiyat Yapma Lan! [Þiir]
Okyanus [Þiir]
Caným Ýstiyooo... [Þiir]
Sex Sex Sex [Deneme]
Çotadanak Pide Salonu ve Mustafa Kemal Katilleri [Deneme]
"Köþeci" Geldiiiii Hanýýmmm! [Deneme]
Tecavüzcüler [Deneme]
Hindi Cumhuriyeti Antalyaski [Deneme]


Demirhan Ocak kimdir?

Almanya'lý bir Asabi Veled

Etkilendiði Yazarlar:
Hangi birini anlatsam ki?


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Demirhan Ocak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.