"Ýnsan - iþte tüm sýr burada. Bu sýr üzerinde çalýþýyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Ya kahramanlýk türkülerimiz, marþlarýmýz?! Yüreðimizin daraldýðý anlarda en çok onlarý söyleriz belki de...Tarih sayfalarýna yakýþan ve yapýþan utkularý müjdeleyen marþlardan tutun, günümüz insanýnýn millet olma özelliðini ortaya çýkartan bu ezgiler az yer tutmaz hayatýmýzda...Ta ilkokul yýllarýmýzdan beri söylediðimiz ve kahramanlarýný yüreðimize iþlediðimiz þu marþlarý hangimiz unuttuk ki!..Hiçbirimiz deðil mi? “ÝZMÝRÝN KAVAKLARI DÖKÜLÜR YAPRAKLARI BÝZE DE DERLER ÇAKICI YAR FÝDAN BOYLUM YIKARIZ KONAKLARI...” Ve; “TUNA NEHRÝ AKMAM DÝYOR, ETRAFIMI YIKMAM DÝYOR, ÞANLI BÜYÜK OSMAN PAÞA PÝLEVNE’DEN ÇIKMAM DÝYOR...” Gemisini en son terk eden(bu yýllarda yitirdi anlamýný bu deyiþ)kaptan gibi gördük hep Osman Paþayý,Tiryaki Hasan’ý!...Kýlýcýný kuþanmýþ,kalkanýný siper etmiþ vaziyette maðrur,heybetli, kendinden emin,damarýnda taþýdýðý kanýn hakkýný vere vere ölümüne savunurken sahip olduklarý kaleleri; gýpta ettik, gururlandýk, göðsümüz kabardý..Onlar gibi olmayý ve yaþamayý istedik hep...Yurdumuz topraklarýna ekmek gibi, nefes gibi sarýlmayý öðrendik... Yoksa kazana bilir miydik Kurtuluþ Savaþýný!? Asla!...En önemlisi Atatürk gibi büyük bir öndere sahip olamayabilirdik! Keþke Atatürk yaþasaydý da, sorsaydým ona; ”Bu marþý kaç kere söylediniz Paþam?” diye. Sanýrým cevabý “sayýsýz” olurdu. “ÇANAKKALE ÝÇÝNDE VURDULAR BENÝ ÖLMEDEN MEZARA KOYDULAR BENÝ” Ölümün insana bu kadar yaklaþtýðý anda bile ölmedik biz!..Ne Çanakkale’ de, ne Kars’ta, ne de Antep’te!..Sadece sýlaya bir göndermeydi bu ezgi; þehitlerimizin dilinde anlamýný bulan...Onlar yüreðimizde yaþasýn diye, onlar minnetimizi duysun diye söyledik durduk 18 Martlar’da...Top yekun hem de!..Beþikte yatan bebeklerimize varana kadar söyledik, inanýn!..Top seslerini, silah výzýltýlarýný susturmak için söyledik...Savaþý istemedik, barýþtan yana olduk her dem...Ölümlere arkamýzý döndük...Kore’de, Bosna’da, Kýbrýs’ta, Senegal’de, Arnavutluk’ta dilimledik bize býrakýlan ‘BARIÞ’ denen nimeti...Piþman olmadýk, usanmadýk!..Dilimledikçe büyüyeceðini biliyorduk çünkü... “DAÐ BAÞINI DUMAN ALMIÞ GÜMÜÞ DERE DURMAZ AKAR GÜNEÞ UFUKTAN ÞÝMDÝ DOÐAR YÜRÜYELÝM ARKADAÞLAR!” Hey büyük insan! Mustafa Kemalim! Hey ULUSAL DOST! Ýtiraf ediyorum, kulak ver ve dinle! Dumanýndan sýyrýlmýþ daða, suyu altýna dönen çaya, güneþle deðil ýþýðýnla ýþýyan yola senin sayende kavuþtuk biz. Binlerce teþekkürler!..Bu marþ sadece umudu aþýladý yüreðimize...Her fýrsatta söyledik ama; en güzeli seninle birlikte söylenendi,inan! “ANKARANIN TAÞINA BAK GÖZLERÝMÝN YAÞINA BAK BÝZ DÜÞMANI ESÝR ALDIK ÞU FELEÐÝN ÝÞÝNE BAK!” Umutlar tükendiðinde söyledik bu ezgiyi...Düþman ayaklarýnýn topraklarýmýzý dövdüðü zamanlarda yani. Önce kötü baþladýk, sonra kazandýðýmýz savaþlara þaþtýk! Böyle dile getirdik duygularýmýzý...Felek buydu demek! Ne zaman, nasýl, kendini kanýtlayacaðý belli olmayan bir þeydi...Ýnsaný aðlarken güldüren, gülerken aðlatan; yaþarken öldürüp, ölürken yaþatan þeydi felek!..Ve felek, seni, bizim baþýmýza GÜNEÞ yapan yazgýydý ATAKÜRKÜM! Ne var ki son iki dizesini deðiþtirmek zorunda kaldýk sonra, istemeden; en acýlý anlardý bu anlar; zor gelir söylemesi. “UYAN UYAN KEMAL PAÞA GÖZLERÝMÝN YAÞINA BAK!” Dedik. Beden olarak aramýzdan ayrýldýðýn zamana rastlar ilki! 10 Kasým’ýn hazan sabahý...Geçtim yapraklarý, kuþlar bile yaprak olup dökülmüþtü topraða... Mumcu’yu, Emeç’i, Üçok’u, Kýþlalý’yý, Ýpekçi’yi ve daha nicelerini karanlýða kurban verirken gerçekleþti ikincisi. Aðýta döndü sadece bu deðil, bütün marþlar!..Gözlerimizden akan yaþa bakamasan da Paþam; bize verdiðin gözlerle baktýk dünyaya...Ýþte sana en iyi haber: Uyumuyoruz, bilmeni istedim! Bazen sis, bazen hüzün, bazen korku çökse de bakýþlarýmýza, her seferinde silmesini bildik...Ellerindi mendilimiz... Fikirlerindi yani ’mendil’ dediðimiz... “MÜJDELER VAR YURDUMUN TOPRAÐINA TAÞINA ERDÝ CUMHURÝYETÝM ELLÝ ÞEREF YAÞINA” Elli deðil Paþam! Elli artý otuz oldu sayý...Hiç kuþkun olmasýn ki, sonsuzluk kadar yaþayacak Cumhuriyet! “ATAM SEN RAHAT UYU YOLCUSUYUZ BÝZ HÜRRÝYETÝN ATAM SEN RAHAT UYU BEKÇÝSÝYÝZ CUMHURÝYETÝN...” Koromuzda kimler yok ki...sayamam!... Ve ulusal marþýmýz! Göklere çekilen bayrakla beraber aya, yýldýzlara ulaþan selamlar götürür bizden...Kuþ olur yüreðimiz..Iþýk çakar gözlerimiz...Topraða deðer ellerimiz onu söylerken...Özgürlük denen duygunun en yücesine çýkarýz...Hele gökyüzü mavi, baþýmýz dumansýz, dimdik ise...Ýsterseniz böyle sayalým kendimizi ve hep bir aðýzdan söyleyelim, olur mu? Haydi 1,2,3!.....Baþla! “KORKMA SÖNMEZ BU ÞAFAKLARDA YÜZEN AL SANCAK SÖNMEDEN YURDUMUN ÜSTÜNDE TÜTEN EN SON OCAK...” Biter mi hiç türkülerle, manilerle, ninnilerle,marþlarla yaþadýðýmýz serüven? Bitmez elbet!..Ýnsanlar yaþadýkça, diller söyledikçe, kalemler yazdýkça, sazlar çaldýkça, dünya döndükçe eskiler tekrarlanacak, yeniler ortaya çýkacak...Önemli olan onlara ruh kazandýrabilmek.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |