Eðer bir kelebeði sevebiliyorsak, týrtýllara da deðer vermemiz gerekir. -Antonie de Saint-Exupery |
|
||||||||||
|
Güneþ yüzünü gösteriyor yavaþ yavaþ. Gün ýþýðýnda herþey ne kadar da net. Sanki güneþ yerini karanlýða býraktýðýnda herþey daha bir yuvarlak, pürüzsüz ya da herþey daha bir puslu. Aldanýyor insan...Aldanmak!..Ne can alýcý, ne kadar da iç acýtan bir kelime çoðumuz için. O kadar çok þey bekliyoruz ki hayattan, beklentilerimiz gerçekleþmediðinde hayal kýrýklýðýna uðruyoruz. Mutluluk dediðin nedir diye soruyorum uzun zamandýr. Ýnsanoðlu hep mutlu olma çabasýnda ama ayný zamanda bir o kadar da doyumsuz. Bu doyumsuzlukla mutluluk kelimeleri arasýnda bir çeiþkinin içinde buluyorum kendimi. Ýnsan kendini doyuramýyorsa nasýl mutlu olabilir ki? Hep birþeyler eksik gibi deðil midir onun için? Hep o eksik sandýðý þeyin peþindedir, belki de yanýbaþýndadýr aradýðý mutluluk ama o hiç doymaz dolayýsýyla mutlu olamaz. Hep bir beklenti içindeyiz, bu beklentiler de insanlarýn yaþam standardýna göre þekilleniyor olsa gerek. Ama gerçeðe dönüþmediðinde verilen tepki hep ayný ve hep insana özgü. Hayatýn içindeki bu döngü, bu süreklilik veriyor belki de bize bu güveni. Sonuza kadar ayný evde saðlýklý bir yaþam sürmeyi ya da ileride iyi bir meslek sahibi olmayý bekliyoruz hayattan, ama deprem gibi doðal bir afet karþýsýnda evimizin yýkýlma ihtimali gerçeðini hesaba katmadan bu beklentiler içine giriyoruz. Yani madalyonun hep tek tarafýna bakýyoruz ve onu yaþamak istiyoruz. Ola ki madalyon arkasýný dönecek olsa hayal kýrýklýðýna uðruyor, öfkeleniyoruz ya da aldandýðýmýzý düþünüyoruz.Aslýnda madalyoun diðer yüzünü de hesaba katabilmiþ olsak bu kadar yýkýlmaz bu kadar öfke duymayýz. Bunu azaltabiliriz, insanca tepkilerimizi akýl yürüterek doðru çýkarýmlarla yönlendirebiliriz. O zaman belki de daha az acý çekeriz ve aldanmak kelimesi daha az acý verir insana. Belki de hayattan beklentilerimizi azaltmalýyýz. Bize sunulanlarý akýllýca deðerlendirebilir, onlarý boþ þeyler uðruna heba etmezsek belki de yakalayabiliriz mutluluðun bir ucundan, mutluluk kelimesine anlam kazandýrabiliriz belki de... Ýþte ancak o zaman çýkarabiliriz mutluluðun tadýný ve belki de o zaman geceleri uyur, gündüzleri daha gerçek görürüz herþeyi. Daha parlak gelir güneþ ve daha dingin gelir gece...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Burcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |