Bir deliyle aramda tek bir ayrým var. Ben deli deðilim. -Salvador Dali |
|
||||||||||
|
Rudolf Otto Wiemer Günün birinde –büyük babam böyle anlatýyordu ve özellikle güzel bir gün olmalýymýþ diye de ilave ediyordu– þosede bir adam gidiyordu. Bir komþusunu dava etmek için þehirdeki mahkemeye gitmek istiyordu. Kuþlar ötüyor, güneþ parlýyordu, yalnýz, adam –galiba ismi Maier’di, fakat büyük babam bunu tam olarak bilmiyordu- suratýný asmýþtý, çünkü öfkeli ve keyifsizdi. Yolda giderken defalarca yüksek sesle: “Onu dava edeceðim! Dava edeceðim!” diyordu. O sýrada, bahsettiði kimseyle, komþusuyla karþýlaþtý. Komþusu durdu ve: “Günaydýn! Yolun ne tarafa?” diye seslendi. Maier baþýný kaþýdý. Bir süre düþündü. Daha sonra þaþkýn þaþkýn diðerine baktý ve: “Bu, bunu ben, ben, az önce unuttum” dedi, kekeleyerek. “Öyle mi?” dedi komþusu, “Peki orada bari ne yapacaðýný biliyor musun?” “Bunu nasýl bilebilirim?” diye karþýlýk verdi Maier, “nereye gittiðimi unuttuysam!” Bunda haklýydý. Ancak, komþusu soru sormaya devam ediyordu: “Geçenlerde yumruðunla beni tehdit etmenden ne haber?” Maier omuzlarýný silkti. Hayýr, onu hiç de hatýrlayamadý. Bunun üzerine ikisi de güldüler, el sýkýþtýlar ve kucaklaþtýlar. Öyle bir gündü. O gün, daha çok þeyler oldu. Örneðin, öðretmen ceza ödevlerini vermeyi unuttu. Þayet o vermiþ olsaydý, o zaman çocuklar onu yazmayý unutacaklardý. Zaten çocuklar taþ atmayý ve birbirlerinin saçlarýný yolmayý unuttular. Avcý tavþaný vurmayý unuttu. Tilki sevimli, küçük fareleri yemeyi unuttu. Hýrsýz çalmayý unuttu. Haydut tüccarý soymayý, kaçak avcý, ormancýnýn evinin arkasýndaki ormaný kundaklayacaðýný unuttu. Askerler savaþý unuttu; silahlarýný atýp, evlerine gittiler. Bütün caddelerde gülen ve birbirini kucaklayan, küçük-büyük, fakir-zengin, siyah ve beyaz tenli insanlar görülüyordu. Ýnsanlar, birbirleriyle daha hiç kucaklaþmadýklarýný ve aslýnda birbirlerine kýzgýn olduklarýný unutmuþlardý. Garip, tuhaf bir gün. Güzel bir gün. Ne yazýk ki, çok çabuk sona erdi. Zira ertesi gün Maier, ki hikaye onunla baþlamýþtý, ansýzýn nereye gideceðini ve orada kimi dava edeceðini tekrar hatýrladý. O zamandan bu yana da gülmüyor artýk. Ve öðretmen ceza ödevlerini veriyor. Çocuklar taþ atýyor ve birbirlerinin saçlarýný yoluyorlar. Avcý tavþaný vuruyor. Tilki sevimli, küçük fareleri yiyor. Hýrsýz çalýyor. Haydut kundaklýyor. Askerler savaþa gidiyor. Hiç kimse bir baþkasýný kucaklamýyor; hiçbir zengin bir fakiri, hiçbir beyaz bir siyahý. Çünkü hiç biri, biraz olsun unutamýyor. Her halde, herkesin zihnindeki kötülükleri unuttuðu gün olmuþ olmalý. Aksi halde büyük babam, bu hikayeyi anlatamazdý. Þurasý muhakkak ki, büyük babam yaþadýðý sürece, ki çok yaþadý, bu hikayeyi unutmadý. Fakat o genellikle hikayeyi þu sözlerle bitiriyordu: “Belki de unutmak, yalnýz baþýna yeterli olmuyor. Galiba daha baþka þeyler de olmalý. Bu “Baþka”nýn ne olduðunu söylemedi. Çeviren: Ayhan SELÇUK
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ayhan SELÇUK, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |