"Hemen yüzüne gül suyu seperek Leyla'yý ayýlttýlar." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Maden ocaklarýnda kaybettim renkli tokalarýmý. Göçük altýnda kalan ustalarýma aðladým. Bir çocuktum bende, babalarýný bekleyen diðer çocuklar gibi. Onlar kavuþamadýðý içindir belki, ben de babama hep uzak kaldým. Fýrlattý ve sürükledi deli bir fýrtýna bedenimi caddenin tam ortasýna. Çöp adamýn çöp kýzý gibi bir þeydim. Yüzünü hatýrlamadýðým bir amca kurtardý beni. O amca peþimden koþup yakalamasaydý, rüzgarýn uçurup da bir arabanýn önüne attýðý küçük bir bedendim þimdi. Garsonlarý çileden çýkartýp, koþtururdum ardýmdan. Sakin durmak yaradýlýþýma tersti sanki. Ne zaman ortadan kaybolsam, beni ya sahnede ya da diðer masalara þarký söylerken bulurdu ailem. Ýnsan yedisinde neyse öyle devam ediyor ya, hala delicesine tutkunum þarkýlara ve onlarý dillendirmeye. Ve hala daha beni þarký söylerken buluyor dostlarým ortadan kaybolduðumda. Þarkýlarým en çok da, mutlu geçen çocukluðumun, dað yamaçlarýnda yaþayan dingin kahkahalarýna. ...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Demir parmaklýklarýn ardýndan kokladým can parçamý. Küçüktüm, o hep gülümserdi, ben mutlu sanýrdým. Elleriyle yaptýðý yanýk tablolarý gönderirdi bize, tablodaki çocuk aðlardý, ben susardým. Bilemezdim o zamanlar içindeki çocuðun aðladýðýný. Þimdi biliyorum ve susamýyorum artýk. Suskulara çelme taktým. ...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Parçaladý avucumu avucum kadar bir þiþe. Kanadým ve baðýrdým, toparlarken elimi doktorlar. O zaman anladým sanýrým, küçük þeylerin bile büyük acýlar verebileceðini. Öðrenmek istemiyordum, öðrendim. Yine de çýkartamadým hayatýmdan küçük mutluluklarý, çok sevilmemeyi bu yüzden istedim. “Çok” ile baþlayan hiçbir þey mutlu etmedi beni. Belki de bu yüzden hep yollara düþtüm. Otobüslerin buðulu camlarýna yazdým özlemlerimi, her seferinde tamamlayamadan uyuya kaldým. Muavinler ne istediðimi sorarlardý, ben her zaman huzur demek isterdim. Yollar uzayýp giderdi, ben asýl huzurun içimde olduðunu bildiðim halde, yollarýn sonunu þoförle beraber beklerdim. ...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Alakart yaþamlara da girdim, sokaktaki ayyaþla da içtim. Ayýramadým insanlarý kýyafetlerine göre. Ama itirafým olsun sana, ben sokaðýn insanlarýný daha çok sevdim. Okula gidemeyen çocuklarýn mendillerinde göz yaþý oldum. Yataðý sokaklar olan þarapçýlarla sabahladým. Allah inandýrsýn seni, onlarla hem çok güldüm hem de kendimi tutamayacak kadar aðladým. Sokak kýzý Ýrma olamayacak kadar büyüktüm ama denizi seyre dalýp geceyle bakýþýrken, serseri ruhumu çok geceler banklarda uyuttum. Böyle zamanlarda þiir oldum iþte, mýsralarýn içinden taþtým.. daðýldým, toparlandým, uslanamadým.. ...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Göz yaþlarýnýn asil olduðunu ve yere düþmediðini öðrendim, bir yanýmýn kavuþmalara eksik kaldýðý akþamlarda. Vedalarý sevmedim, merhabalarý canýmýn içine aldýðým kadar ama hep yorgun tarafýndan tuttum aþk’ý, yaralý dudaklarý öptüm ve kimi öpsem, koklasam acýlýydý sol yanýndan. Bu garip tesadüflere gülümsedim. Sevemedim korkularý, özellikle sevmekten korkanlarý anlamayý beklemedim. “Sevgi bir eylemdir kýzým” demiþti annem, bu güzel eylemleri, yaralanacaðýmý bilsem bile her seferinde gerçekleþtirdim, tutuklanmadým ama isteyerek tutuldum. Ne kadar kalabalýk olduðumu görüp de aslýnda çok yalnýz olduðumu fark ettiðimde aþýk oldum hüznüme. Hüzün güzeldir, onu coþkuyla ve umutla besledikçe. Hala hüznümle yaþýyorum, deli rüzgarlara ve yalnýzlýklara raðmen, gözlerimde onu itinayla koruyorum. ...bana daðlarý ve göçebeliði anlatma... Uzak iklimlerin sevdalýsý olduðum genç yüzlü zamanlarýmda fark ettim, aslýnda uzaklýðýn sadece yürekler arasýnda olduðunu. Belki’leri sevemedim, bu yüzdendir bir þey ya vardýr ya da yoktur diyerek cevap bekleyiþlerim. Gerçek olan hiçbir özlemime isim koyamadým ama hep uzakta kaldý özlemlerim ve özlediklerim. Yüreðimi ateþe verdim ama yakmadým içindekileri. Gülmenin çocuklara nasýl da yakýþtýðýný gördüðümden ve çocuklarý meleklerin güldürdüðünü öðrendiðimden beri gülümsüyorum, her þeye raðmen ve inat. Suskunluðu tehlikeli bir silah, yalanlarý keskin bir býçak ve ihaneti en egoist duygu olarak resimledim. Okþadým vedalarýmý, arkalarýndan el sallayamadan gönderdim. Düþler; umudun ve yaþamýn annesidir. Ama sen sadece düþlerini sevdin. Ve bu yüzden uzakta kaldýn en güzel çocuklardan. Ben sadece bir düþ deðilim, umudun ve yaþamýn annesiyim. Bu yüzden de sakýn; ... bana daðlarý ve göçebeliði anlatma...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © pelin onay, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |