Düþgücü güzelliði, adaleti, mutluluðu yaratýr. -Pascal |
|
||||||||||
|
Yorgunluðun verdiði aðýrlýkla, hüzünlü bir pazartesi okula giderken, dinlediðin þarkýnýn da etkisiyle, aklýna bir türlü bulamadýðýn o rüyalarýn kýzý gelir ama fazla takmamaya çalýþýrsýn. ’Amaaan ne olacak kýz bulup da!’ dersin, kedi uzanamadýðý ciðere mundar dermiþ misali. Okula vardýðýnda düþüncelerin verdiði etkiyle þaþkýnlýk, Yýllardýr gözüne çarpmayan o güzel kýzý görürsün, hiçbir þey anlayamadan daha, içine güzel bir sýcaklýk gelir, sanki soðuk bir kýþ günü dýþardan kendini eve atýp kalorifere yaslanýrmýþ gibi. Bir rahatlýk, bir yangýn vardýr içinde ama sen hala hiçbir þeyin farkýnda deðilsindir. Hatta artýk burnunun ucunu bile göremez olmuþsundur. Kulaklarýndan gelen müzik beynine iþler ve artýk o þarkýyý býkmadan usanmadan 1000lerce defa dinleyebilirsindir. Gözlerindeki parlaklýk, içindeki ferahlýk, düþlerindeki o güzel hayaller, pek de þanslý deðildir sandýðýn gibi. Allahýn verdiði bu güzel duygu günah olamaz diye haykýrmak gelir içinden,ama sen sessiz sesiz söylemeyi tercih edersin, o aþkýn ünlü dert babalarýna. Onlar seni dinlermiþ gibi yaparken, sen onlarýn rol yaptýðýný bilirsin ama anlamak istemezsin. O an aklýndan geçen tek þey birilerine içini dökmektir. Annen ‘bana anlat, bana anlat, hadi ne olur söyle’ diye yalvarýrken, sen hep o ünlü dert babalarýndan istersin. Yoktan anlamayan beþ yaþýnda çocuklar gibi. Diðer günlerde, durmaya dayanamaz olmuþsundur. Haykýrmak istersin aþkýný ve de yaparsýn haykýrýrsýn ama utana sýkýla, sanki sonucu sualin bilinmezmiþ gibi. Sorduðunda o geyiklere meze büyük suali, umursamaz bir tavýrla ’bir düþüneyim bari’ cevabýný ister istemez alýrsýn. Artýk o cehennem saatler baþlamýþtýr, beklemeye baþlarsýn soðuk bir kýþ günü otobüs bekler gibi, üþürsün iliklerine kadar. Dillere destan aþkýn sýnýrlarý aþmýþ durdurulamaz olmuþtur, artýk 5 yaþ utangaçlýðý da yoktur, aþkýný orada burada anlatmaya baþlarsýn, mahallenin o çok konuþan ama boþ konuþan koca karýlarý gibi. Orada burada anlatýrsýn, zýrt pýrt, hiç durmadan. Artýk sana dayanamayan arkadaþlarýn, kaçmayý tercih ederler ’bir küçük iþim vardý, gelince dinlerim seni’ þeklinde. Zaman gelir, cevap gelir. Sen -Hayýr- kelimesini tedavülden kaldýrmak isterken, millet ya bu deli herhalde diye þüphelenmeye baþlar. Artýk -Hayýr-ý duyunca, sordum soruyu aldým boruyu mantalitesini anlayamayacak kadar âþýksýndýr. Dizleri üstünde aþkýna yalvaran jönler gibi hissedersin kendini. Yalvarýrsýn aylarca beklide yýllarca; sonrada orda burada kabul edilmeyip 4,5 yýl yalvardýðýný anlatýrsýn, sanki bir marifetmiþ gibi. Yalvarýr, yalvarýr, yalvarýrsýn. Yalvarýrsýn ama karþýnda seni hala görmeyen umursamaz havalý bir kýz bulursun. Onun o umursamaz tavýrlarý seni daha da âþýk etmeye yetip de artýyordur bile. Olaydan bir yýl geçince artýk býkýp usanmýþ kalbin yorgun düþmüþ aþkýný umursamaz olmuþtur. Umursamaz tavýrlarýn, onun sana âþýk olmasýna neden olmuþtur, bilip bilmeden. Sana aþýðým demekte geç kalan o, þimdi yalvarmaya baþlamýþtýr. Uzunca bekleyen servisi, kaçýran çocuklar gibi. Okula taksiyle gitmek zorunda kalmýþtýr, her þeyin bir bedeli varmýþ misali. Sonun baþlangýcýndan arayan güzel kýz, nasýl bir salak olduðunu anlatma sýrasý ona geçmiþtir. Sen o sýrada baþka kýzlara onu artýk sevmediðini, hatta biraz abartýp nefret ettiðini anlatmaktasýndýr, dilindeki tüyler aþýnana dek. Onlar ama ýsrarcýdýrlar, takmaman gerekir. Kýzlar senle 1.sýnýftaki ‘Ahmet Ayþeyiiii seviiiyo!’ dalgasýný geçerken, sen Piç olmadýðýný ispat etmeye çalýþan Sezercik gibisindir. ’Hayýýýýýýr,hayýýýýýýr ben piç deðilim’ diye haykýrýrsýn. Sonra içine bir garip kurt düþer, gider annene sorarsýn ‘Aneeee ben piç miyim?’ diye. Aþkýn tabirini gökte ararken yerde bulursun, cevap ordadýr iþte. Aþk nedir, aþýk olmak nedir diye sorarken. Cevap bulmak gerekir, bari cevabý da ben vereyim, aþk bir nevi piçliktir dostlar.(Piç miyim neyim?). Hikaye hep devam eder, býrakmaz hiçbir zaman peþini, elinde kaðýt kalem, yazarsýn þiirini, ben þair sen þair, gidelim uzak diyarlara, ben aþýk sen aþýk, hep soralým baþka yarlara. Utku Koçak Prag
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Utku Kocak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |