/þu uzun gecenin gecesi olsam , sýlada bir evin bacasý olsam../

Mektuplar yazýyorum sana , gece karanlýðýnýn yüzünü yýrtar gibi. Elime yüzüme hüzün bulaþtýrýyorum , dualar ediyorum , dilimde ömrümün mahþer aðýtlarý . Hani seni diliyorum ya sýradan bir nisan sabahý kar beyazlar içinde, seni istiyorum ya bu gece , üþütmüyor havadaki ayaz , dudaklarým sevilmiþlik kokuyor seni her istediðimde , cigaranýn dumaný bir baþka yakýyor boðazýmý. Al götür beni de suskunluklarýnýn þehrine diyesim geliyor birden. Sen uzaktasýn ya buralardan bahar usul usul çekiliyor. Nisanlarý , mayýslarý , bütün üþüdüðüm sabahlarý ve yatak yorgan hastayken ben , ilaçlarýmý peþinden götürdüðünü bilmiyorsun. Yakarýþlarýmýn ortasýndayým ya hani, gözlerimi bul istiyorum bütün karanlýk sokaklarda , kaybolma diyorum içimden sakýn , elimi tut sýkýca ve bir bardak sýcak çay
götürürken aðzýna tahta iskemleli o çay bahçesinde , beni hatýrlayasýn diye , iki þekeri býrak masaya sonra seninkileride katýp o iki þekerin arkasýna bi tren yap ve oyna doyasýya...


/..dediler ki nazlý yarin pek hasta , baþýnda okuyan hocasý olsam/

kiraz aðacý kokularý arasýnda bir küçük yaðmur çisesi konsa alnýna , rüzgarlarýn okþadýðý yanaklarýn kýzarsa , kýrlangýçlar seni sevdiðimi söylediðinde kulaðýna , utansan ve ben gelsem aklýna . Ne fýrtýna ne bir üþüme girse aramýza. Sen hep kahve kokusunda kalsan, dalga dalga denizde ve bir vapur düdüðünde Eminönü yahut Üsküdar'ýn , seni bulsam her uyandýðýmda.Bir vapur yanaþsa Üsküdar'a sen olsan o an yanýmda mesela yada dalgalar ýslatýrken beni Moda'da yüzümdeki damlalarý elindeki mendil yakalasa , kahve kokusu yalayýp geçerken gökyüzünü , hatýrlatsan verdiðim en son sözü bana..sen olsan hep yaný baþýmda , hep benim baþýmda , hep , benim ,yaný baþýmda...