Paul'un Peter hakkýnda söyledikleri, Peter'den çok Paul'u tanýmamýzý saðlar -Spinoza |
|
||||||||||
|
Rusya’da, Suudi Arabistan’da, Libya’da ve dünyanýn diðer ülkelerinde iþ yapan müteahhitler, yalnýz kar etmeyi düþünüyorlar. Kar etmeyi, zarar etmemeyi tabi ki herkes ister. Ama bir düzen iyi kurulmaz, hesap iyi yapýlmazsa, bunun acýsý, hiç yapýlmamasý gereken þeylerden çýkarýlamaz. Düþünebiliyor musunuz ki, rahat inþaat yapabilmek için, sizi baþka türlü hiç ama hiç ilgilendirmeyen, bir þehrin ýsýtma sistemi bir gecede bir kaldýrýmdan ötekine taþýnabiliyor? Yanlýþ yapýldýðýný bile bile kalýplar dökülüp eðri büðrü beton duvarlar ortaya çýkarýlýyor; daha beton doðru dürüst kurumadan baþka kalýp kurmak için kalýplar sökülüyor. Öyle ki beton denen duvara parmaðýnýzý basýnca izi çýkýyor; o kadar yumuþak. Sonra da bütün inþaat, yüzlerce konut, yarým býrakýlýp oradan kaçýlýyor. Neymiþ, arkadaþlar iþ yaptý ve para kazandý. Siz olsanýz, böyle bir zihniyete bir daha iþ verir misiniz? Sonuçta ne oldu? En iyi bildiðimiz þey denen inþaatta, dünya çapýnda hýzlý bir ilerleme ve ayný hýzda bir gerileme yaþandý. Bu firmalar kýsa süreli küçük çýkarlarý için bütün bir ülkenin insanlarýný, geleceðini sattýlar. Eðer bu olaylar bir iki firma ile sýnýrlý olsaydý, gene belki affedilebilirdi; ama tam tersine, dürüst çalýþan firmalar bir iki tane ile sýnýrlýydý. Yaptýðýmýz her iþe, “biþey olmaz yaa” zihniyeti hakim. Ülkemiz en çok trafik kazasý olan, en çok iþ kazasý olan, kötü olan ne varsa, her þeyin en fazlasý olan ülkelerin baþýnda geliyor. Bunun zararýný gene biz bunu yapanlarla birlikte çekiyoruz. Biz aptal mýyýz? Hayýr. Deli miyiz? Hayýr. Peki baþka ülke insanlarýndan ne farkýmýz var? Farkýmýz þu: Biz demokrat deðiliz. Böyle bir eðilimimiz, eðitimimiz de yok. Hayatta kalmayý, yalnýz baþkasýný ezerek saðlamayý düþünen, geri bir zihniyet sahibiyiz. Benim kervaným yürüsün, baþkalarý ölsün. Böyle düþünüyoruz. Dini bayramlar sözüm ona ayrýlýklarýn giderildiði, düþmanlarýn barýþtýðý günlerdir. Fakat ne oluyor? Bayramlarda trafik kazalarýndan baþka, kurþunlanarak öldürülenlerin sayýsýnda gözle görünür bir artýþ oluyor. Bir zavallý damat, dargýn olduðu kayýnpederinin elini öpmeye gidiyor. Orada barýþýp lokum yemek yerine kurþun yiyip mezara gidiyor. Ýnsanýn bu durumlarda davranýþlarýný etkileyen birbirine zýt iki düþünce var. Acýma duygusu (hümanizm) ve zalimlik. Biz hep savaþ halindeyiz. Bütün olaylara da savaþtaymýþýz gibi bakýyoruz. Herkes bizim düþmanýmýz. Çünkü insanlarýn düþmanýmýz olmayabileceði, doðru davranarak, düþmanca hareketleri bile kontrol altýna alabileceðimiz bize öðretilmedi. Dünya tarihi boyunca en nefret ettiðimiz uluslardan biri olan Ýngilizler, Osmanlýlar hakkýnda hep düþman deðil hasým olarak söz ederlermiþ. Anlamayanlar için söylüyorum. Bu onlarýn demokrasi anlayýþlarýndan kaynaklanýyor. Adamlar düþmanlarýna bile deðer vererek bakmayý öðrenmiþler. Ama gerektiði zaman kendi çýkarlarýný kollamýyorlar mý? Þüphesiz ki bunu da en iyi þekilde yapýyorlar. Hangi gerçek demokratik ülkede, partisi farklý diye insan öldürüldüðü görülmüþ? Ülkemizde seçim yapýlýyor; bununla övünüyoruz ama seçilecek insanlar parti baþkanlarý tarafýndan tayin ediliyorlar; seçilecek insanlar listelere girebilmek için milyarlarca lira para harcýyorlar; seçim sandýklarý kaçýrýlýyor; çöplüklerin içinde kullanýlmýþ oylar bulunuyor. Ýnsanlar iki kez oy kullanmasýn diye parmaklarý boyanýyor. Demek ki kimsenin kimseye güveni yok. Seçim kaybedilince, sanki yaþam son bulacak. Bu tip bir demokrasiden ne beklenebilir? Nasýl bir ilerleme saðlanabilir? Hiç. Nasýl demokrat olabiliriz? Sözüm ona ülkemizde demokrasi var. Biz yalnýz onun adýný kullanýyoruz. Bu kelime öyle sulandýrýldý ki artýk anlamýný yitirdiðini söylemek yanlýþ olmaz. Ama ne yazýk ki yerine koyacak baþka bir kelime yok. Bu kelimeye hak ettiði anlamýný yeniden kazandýrmak zorundayýz. Þöyle söylemeliyim: Sizin gibi düþünmeyen bir insana nasýl katlanabilirsiniz? Katlanmak, o kiþiye karþý hoþgörülü olmak anlamýna geliyor. Ama hoþgörülü olmamak da, onu yok etmek, hapse týkmak anlamýna geliyor. Böyle olmamalý. Yasalarýmýz deðiþmek zorunda fakat daha yasalar düzeyine gelmeden önce kendi aramýzda hoþgörüyü saðlamamýz gerekiyor. Bu saðlansa, yasalar zaten kendiliðinden deðiþir. Ne yazýk ki demokrasi, ülkemizde geliþmemiþ bir filiz gibi durmaktadýr. Ýnsanlarýmýz demokrat olmayý ve demokrat gibi davranmayý içlerine sindirememiþler. Öyle ki, siz demokrat iseniz eðer, birçok davranýþýnýzda bunu gösterirseniz, davranýþýnýz baþkalarý tarafýndan yanlýþ algýlanabilir. Örneðin sýk sýk gittiðiniz bir lokantada garsona bir demokrat olarak davrandýðýnýzý düþünelim. Sizin düþüncenize göre, garson orada yalnýzca görevini yapmakta. Ýnsan olarak sizden bir farký yok. O kiþiye böyle düþündüðünüzü hissettirirseniz – her zaman böyle olur demiyorum ama – çok deðiþik bir tepki alabilirsiniz. Kiþi onunla laubali olmak istediðinizi düþünebilir. Bir daha lokantaya gidiþinizde ensenize bir tokat yiyebilirsiniz (eþek þakasý olarak). Bu yüzden midir nedir, insanlar iliþkilerinde hep hiyerarþilerini hissettiriyorlar. Ya da demokrat olmadýðýmýz için. Ülkemizdeki genel kaný, iyi olan insan gevþek insandýr; istismar edilebilir. Hatta bu iyi insan erkekse, onun cinsel tercihi konusunda bir takým þüpheler (!) de olabilir. Çünkü karþýlýksýz olarak iyilik yapmak, pozitif düþünmek yalnýz kadýnlara, annelere özgü bir özelliktir. Sýrasý gelmiþken, ülkemizde kadýnlar arasýnda demokrasi, erkeklere göre çok ileridedir. Kadýnlar arasýnda iktidar mücadelesi yoktur. Bir kadýn iktidar mücadelesi yapýyorsa, büyük bir olasýlýkla erkeklerin iþlerinden birine el atmýþ demektir. Ona da erkekleþmiþ kadýn gözüyle bakarlar. Bir örnek de askerlikten vereyim. Ben askerliðimi üniversite mezunu olduðum halde, kýsa dönemde bitirmek için eðitim çavuþu olarak yaptým. Askerlik yapmýþ olanlar bilirler. Silahlarýn nasýl kullanýldýðý anlatýlan eðitim saatleri vardýr. Bir gün, çavuþ olan bir arkadaþýmla bir takýmý topladýk. Ben de çavuþum. Takým kare biçiminde ayakta duruyor; biz bir roketatarýn nasýl çalýþtýðýný anlatýyoruz. Daha doðrusu anlatmaya çalýþýyoruz. Askerler bizi dinlemiyorlar. Hepsi yirmi yaþýnda olan bu gençlerin, en eðitimli olaný lise mezunu. Ýçlerinde lise terkler, ortaokul mezunlarý var. Biz üniversiteliyiz ya, dinlenmemiz gerekmiyor. Onlara karþý – dayak gibi – kötü bir þey de yapmayýz. Bu yüzden hem bizi dinlemiyorlar, hem de yüzlerinde bir gülümseme, gayrý ciddi davranýþlarda bulunuyorlar. Ben bir iki kez daha ciddi olmalarýný söyledimse de dinletemedim. Sonunda arkadaþým patladý. “Bunlara iyilikle yaklaþmak yaramaz; bak þöyle yapacaksýn” dedi. Gitti, iki tanesine iki tokat çaktý. “Bunlar ancak bundan anlarlar” dedi. Gerçekten de hepsi neye uðradýðýný þaþýrdý. Sustular; hemen toparlandýlar; dersin sonuna kadar kýpýrdamadan durdular. Dersi dinlediler mi dinlemediler mi bilmiyorum. Bana söyleyecek pek söz kalmadý. Onlara yalnýz bir þey söyledim: “Ýlla ki böyle mi davranmak gerekiyordu?” Bu sýkýntýyý her bireyin kendisi yenmek zorunda. Ýnsan her hareketinde her zaman kendisini sorgulamalý. “Acaba doðru mu yapýyorum?” diye. Bu bilinç kolay kazanýlacak gibi deðil. Bilenler bilmeyenlere, anlayanlar anlamayanlara yardým edecek. Bir toplumun bir yarýsý yerdeyken öteki yarýsý göðe yükselemez. Bize yol gösterecek þey önyargýlarýmýz deðil doðru belirlenmiþ prensiplerdir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mehmet Sinan Gür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |