Sevgi sabýrlý ve yürektendir, sevgi kýskanç ve övüngen deðildir. -Ýncil |
|
||||||||||
|
Yedi yaþýný doldurmuþ, ilkokula yeni baþlamýþtý Ahmet. Boyu kýsa olduðu için öðretmeni ön sýralara oturtmuþtu. Ama yine de arkadaþýnýn defterine bakarak yazardý. Bu durumu fark eden öðretmeni, babasý ile konuþmuþtu. Babasý da Ahmet’i bir göz doktoruna götürdü. Ahmet’i muayene eden doktor, Babasýna da “Niçin bu kadar geç getirdiniz? Hiç mi fark etmediniz?” diye kýzmýþtý. Sonra bir gözlükçüye gitmiþler, oradan Ahmet’e bir gözlük almýþlardý. Kocaman kalýn bir çerçeve ve çerçeveden dýþarý taþan kalýn camlar. Hem de þiþe götü gibi bir cam ve camý kucaklamaya çalýþan siyah çerçeve. Ahmet ilk defa gözlükleri taktýðýnda baþý dönmüþ, midesi bulanmýþtý. Ekran karlý görüntülüyken birden bire netleþmiþti. Yolda yürürken önünde çukur var sanýyordu, ayaðýný bir basýyordu meðer düzlükmüþ. Düzlükleri çukur sanýyordu, bir adým daha atýyordu sonra düþecek gibi sallanýyordu. Birkaç gün geçmeden alýþtý Ahmet yeni gözlüklerine. Okuldaki arkadaþlarýnýn tepkisi ise çok farklý olmuþtu. “Dörtgöz dörtgöz” diyorlardý. Suratýnda taþýmak zorunda olduðu bu fazlalýktan nefret etti. Hatta ilk günler okulda takmadý. Ceketinin cebinde saklayýp, eve yaklaþtýðýnda gözüne taktý. Sonra arkadaþlarý da alýþtý. Ama maç yaparken düþüyordu. Çýkarttýðý zaman ise topu göremiyor gol yiyordu. Top deðmesi önemli deðildi. Önemli olan maçý kazanmalarýydý. Daha sonra ona da bir çözüm buldu. Annesi bir don lastiði ile arkadan baðladý. Böylece düþme sorununu da ortadan kaldýrdý. Ahmet’in sýnýftaki baþarýsý da artmýþtý. Artýk arkadaþýnýn defterine bakarak yazmýyordu. Sýnýftaki en arka sýralarda dahi otursa yine tahtada yazýlanlarý okuyabiliyordu. En çok da çarþýdaki tabelalarý okumayý seviyordu. Rengarenk ve ýþýl ýþýl tabelalar. Artýk o kadar alýþmýþtý ki gözlüklerine, onunla yatar uyurdu. Bu durumu gören annesi Ahmet’in gözlüðünü çýkartýr ve TV’’nin üstüne koyardý. Bir tek yüzünü yýkarken zor oluyordu. Avuçlarýna suyu dolduruyor yüzüne sürerken gözlüðünü hatýrlýyordu. Tabi bu arada camlar ýslanmýþ oluyordu. Onu kurulamak için ise ya gömleðinin ucunu yada atletini pantolonun içinden çýkartmasý gerekiyordu. Sonra da ýþýl ýþýl olan gözlüðünü itina ile yerine yerleþtirirdi. O aðýr çerçeveyi taþýmakta olan burnunun iki yanýnda çukurlar oluþmuþtu. Teknoloji her konuda olduðu gibi bu konuda da ilerledi. Organik camlar, tel çerçeveler çýktý. Bir zamanlar Ahmet ile “dörtgöz” diye dalga geçen arkadaþlarý; dinlendirici gözlükler, güneþ gözlükleri takmaya baþladý. Sonra çerçeveler de atýldý; lensler, lazerli göz ameliyatlarý çýktý. Yýllar ne çabukta geçti. Artýk Ahmet Bey’in “Biz seninle ayrýlmaz bir dörtlüyüz.” dediði gözlüðüne ihtiyacý yoktu. Ayaklarýnýn altýna aldý ve topuðuyla camlarý ezerken bir yandan da “Artýk sana ihtiyacým yok. Lanet þey.” Diye baðýrdý. Yýllardýr içinde biriktirdiði kini kustu.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Zeynep Küçük, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |