TIP BAYRAMI VE BÝZ HEKÝMLER.
Týp bayramý , Ülkemizde 14 Mart 1827 de II Mahmut döneminde Ýlk Modern Týp Okulu TIPHANE ‘nin açýlmasýna ithafeten , ilk kez 14. Mart 1935 de Ýstanbul Üniversitesi Týp Talebe Birliðince kutlanmýþtýr. Türk Týp Tarihinde modern týbbin ilk uygulanmaya baþlangýcý olarak kabul edilmiþ olan bu tarih , 1935 den bu yana bu yana týp bayramý olarak kutlanmaya devam edilmektedir.
Ben özel günlerin bazý þeylerin özümsenmesi ve gün ýþýðýna çýkmasý için önemli olduðuna inanmaktayým.Bu tarihin belirlenmesi ülkemizde modern týbbýn bu tarihten itibaren yapýldýðý , bundan önce týbbin ilkel þartlarda yapýldýðý çaðrýþýmýný yapmaktadýr ve bu beni üzmektedir.
Çünkü biz , tarihimiz boyunca Týbba Ýbni Sina’lar , Razi’leri katan bir milletiz. Avrupa akýl hastalarýný yakýn zaman kadar içine þeytan girmiþ diye çarmýha gererken , orta çað Avrupasý pislikten veba salgýnlarý ile kýrýlýrken , atalarýmýz 1200 lü yýllarda Kayseri’de Gevher Nesibe Sultan Medresesinde genel hastalýklar ve akýl hastanesini açmýþ ve tüm Selçuklu ve daha sonra da Osmanlýya hizmet etmiþtir. Yine Selçuklu ve Osmanlýdan kalan onlarca medrese de saðlýða bilimsel yaklaþmýþ ve eðitime çok önem vermiþtir.Bizim medrese hocalarýmýzýn , hekimbaþýlarýmýzýn yazdýklarý eserleri kendi dillerine çevirerek baþta Amerika olmak üzere diðer sömürgelerine kendi týp buluþlarýymýþ gibi yansýtan ve bizim sahip çýkamadýðýmýz hocalarýmýza bizden daha fazla sahip çýkarak , onlardan aldýklarý öðretileri bize modern týpmýþ gibi geri satan bu anlayýþa anlam veremiyorum.
Yaklaþýk 200 yýldýr ülkemizde uygulanan çöküþ dönemi psikolojisi , geçmiþ kötüdür , biz bir þey beceremezdik , bundan sonra da beceremeyiz. O zaman modern týp Avrupa’dan ve onun sömürgeleri Amerika’dan gelebilir. Onlar ne derse doðrudur mantýðý ile söyledikleri her bilgiyi doðru kabul edip öðrendik ve hastalarýmýza mantýk süzgecinden geçirmeden uyguladýk.
Artýk 2000 li yýllara geldiðimiz bu günlerde toplumun en uzun eðitimini alan ve tabiatýn en deðerli olan varlýðýna yani insana hizmet veren , onlarýn acýlarýnýn dindirilmesine karar verebilecek tek kiþi olan biz hekimlerin artýk kendi konumumuzu ve varlýðýmýzýn nedeni ni bir kez daha gözden geçirmemizin zamaný geldi diye düþünüyorum.Çünkü tüm hekimler kurtuluþ savaþý gibi , deprem gibi en zor zamanlarda gerekirse topluma yön verebilecek kadar güçlü bir iradeye ve inanca sahiptirler.
Bize modern týp diye öðretilen hasta odaklý týptan, atalarýmýzdan kalan insan odaklý týbba geri dönmemiz gerektiðini düþünüyorum. Yani insanlarý bir yatak ya da poliklinik numarasý olmaktan çýkartýp , Ahmet amca , Fatma bacý , bebek umut ‘ a dönmemiz gerektiðini düþünüyorum. Bu þekilde ki düþünce tarzýmýzýn hep çatýþma yaþadýðýmýz hasta-hekim iliþkilerinin tek çözümü olabileceðine inanýyorum.
Ayrýca Hekimliðin sadece bilim olduðunu ve makinelere odaklý olduðunu iddia eden modern týbbýn yerine , týp sanatýnýn temel alýndýðý bilimin bunun üzerine yamandýðý bir týp anlayýþýnýn baþarýlý olabileceðine inancým da güçlüdür.
Bu düþüncelerle genlerimizde bulunan týp bilgimizin , insan merkezli ve sanatsal týbbýn yeniden yeþereceði nice 14 Martlara diyerek , bayramýnýzý kutluyoruz.
Saygýlarýmýzla.

14. Mart. 2005