..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tüm mutsuzluklar yokluktan deðil, çokluktan gelir. -Tolstoy
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Þiir > Aþk ve Romantizm > handan




30 Ocak 2002
mutluluk bir kelebek ömrü süresidir.  
handan

:CJCC:
Korkunc bir soðuk var, Kar tenimin sezi yeteneðini yitirtiyor. Allahým nasýl üþüyorum. Hücrelerimde bezginlik, yýlgýnlýk, nefret dolu. Sibel de nekadar geç kaldý. Bu bankta biraz daha oturursam kesin ölümün bembeyaz elleri kucaklayacak tüm bedenimi. Küçücük bir yürek kocaman acýlar...
Hep maviliklerime vurur kurþunilikler. Ve hep tek mevsimde yaþarým. Yanlýþ sevdaya çiçeklenince ektim acýnýn tohumunu.
Gün çoktan batmýþtýr, biliyorum hava çoktan karardý. Küçükken güneþ doðumlarýna sevinirdim. Annem “kýzým görmüyorsun ki sen güneþi neden seversin anlamam” derdi.
Bilmezdi ki asýl güneþ içimdeydi. Hersabah acýtan bir mor sancýyla yüreðime dolardý. Sahi ilk nezaman görmediðimi anlamýþtým? Akraba çocuklarý bir aile toplantýsýnda birleþmiþ oynuyorduk; Bir ara Ebru (kuzenim) “Ben öðretmen sizler öðrenci olacaksýnýz” (kalemleri daðýttý) ve bana “inci sana kalem” dedi uzatýrken. Çizmeye baþladým. Kalem dolaþýyordu ak kaðýtta dolaþmaya baþladý baþlamasýna da sezemeyen ben de bilinç adýna þimþekler henüz çakmamýþtý. Ve ebru “Sen körsün yazamazsýn ki...” deyince ince tiz sesimle feryadý basmýþtým.
“Hayýr ben kör deðilim” Neydi kör?? Þimdi bilinç kýpýrdanmalarý baþlamýþtý. O 3 harfin aþktan sonra hayatým boyunca yaþamýma çelme takýp düþüþüme neden olacaðýný nereden bilirdi ki körpe yüreðim. Donuyorum, karda donup öleceðim. 45 dakika oldu. Sibel hala gelemedi. Oysa benim ortaokul,lise, ve ünüversite boyunca arkadaþýmdýr Sibel. Onu ortaokulda yatýlý okurken bir sinamaya giderken tanýdým ve bir daha býrakmadým. Ayný fakülteyi kazandým. Hafta sonlarý kütüphanelerde ders çalýþtýðým kadim arkadaþýmla.
Ve ve ve sonunda en büyük darbeyi de ondan yemedimmi?
Gözlerimden akan yaþlar þimdi ýsýtýverdi yüzümü. Bir an ensemde buz gibi bir el hissettim.
“Hey dýþarda mý bekledin!” Yarým saattir ulaþmaya çalýþýyorum kardan gelemedim. Konuþtuðumuz gibi komþumuz Sadýk aðabeyle konuþtum. Oda þimdi burada olur. Haydi çantalarý alýp harekete geçelim. Az kaldý otobüsün kalkmasýna.” Bu kenti terk ederken burada bir hayat býrakýyordum. Kalbimi, yarým yaþanmýþlýklarý, eksik duygularý, aþkýmý ve ilklerimi ve ve ve sonu gelmemiþ umutlarýmý...
Sibele sarýlýp hýçkýrarak aðlamaya baþladým. Gözyaþlarým özgürce akýyor, yükümü damla damla dýþarý atýyorlar. Nasýlda aðýrým kendime. Akan her damlayla hafifleþsemde senelerce gözyaþý akýtmam gerekir. Çantalarý Sibel omuzladý ve yürümeye baþladýk. Bastýðým adýmlarýmdan bile emin deðildim. Ýstanbulu terk etmek çok acý veriyor bana. Aslýnda ben deðilim kent ti beni terk eden. Sibel baðýrdý “Sadýk aðabey bu tarafa gelin biz buradayýz.”
Nefes nefese gelen adam “ver çantalarý; tek parçamý?” Sibel “evet memleketine dönüyor” “size yol arkadaþý olmaya çalýþýrým, Sibel’in komþusuyum ben, umarým kolay iyi bir yolculuk yaparýz.”
Dedi Sadýk bey. Ve ekledi “Adýnýz ne?” Aðýzýmý güçlükle açýyorum “Ýnci” “inci tanesi kadar özel, bir okadarda güzel bir kýzsýnýz.” Hafif gülümsüyordu sesi konuþmayý sürdürürken. “Piskolokmuþunuz, bol bol konuþuruz. Ben müütahitim.” Bir an gitmekten vaz geçip Ýstanbul’da kalmak istedim. Nasýl kalabilirim ki ablam bizde kal dese eniþtem tepki gösterir. Hem son zamanlarda beni yük olarak görmeye baþlamýþtý ablam. Ya bir arkadaþla eve çýkmak istesem bukez de ailem kýyameti koparýr. Çaðresizlik ve kadere teslimiyetle bir koyun bilinciyle yürüyordum; Sibelin kolunda.
Sadýk: “araba burada” yalnýzlýða götüren adýmlarý bilinçsizce atýyorum þimdi.
Sibel: “Ben arabayý arabayý evin önüne koyar anahtarý Melek ablaya teslim ederim.” Nihayet otobüse bindik. Allahým kendimi nekadar huzurlu hissediyorum. Ýlkkez yalnýzlýðý budenli sevdim. Ýstanbul, ilk aþkým santim santim uzaklaþýyor benden.
Sadýk: “Çaymý kahvemi?” sessizlik böylece bozuldu Sadýk: “Hým ben de kahve alayým”
Umarým hep konuþmaz diye düþünüyorum. Sadýk: “Mersin’e bir inþaat için gidiyorum. Sendene zamandýr gitmedin?” Kýsa kesmek istiyorum “12 yýl” Sadýk<: “Severim Mersin’i bu ikinci gidiþim. Sizinkiler biliyormu geleceðinizi?” bir soruda ben sorayým diye “Evet sabah konuþtuk eþiniz nereli””?” diye sordum. Sadýk: “Ýstanbul”” Keþke hiç evlenmeseydim dile kolay 15 senedir kavga gürültü sürüp gidiyor. Eþim beni hep bir para kaynaðý olarak görür o nedenle boþanma kelimesi korkutur onu. Evlilik denen þirkette kurallara göre yaþayýp gidiyoruz.”
Elleri ile çantasýný karýþtýrýyor belli ki birþeyler arýyor. Sadýk: “Kek yermisin?” “Hayýr” diyorum. Korkunc bir iþtahla yiyor hani nasýlda caným istedi. Þimdi azýcýk istesem ayýp olacak. Sadýk: “ya sende niþan evlilik gibi bir þey varmý?”
Bir an kollarýna atýlmak istedim. Nasýlda korumasýzým, gözlerimde akmaya utanan titrek yaþlar belirdi.
Dudaklarým titriyor. Derin bir sessizlik kýsa iç çekiþler Sadýk: “anlatma dilersen” “ben sevdim, onun sevgisini yüreðimden ancak ölüm sökebilir.”...” Artýk gözyaþlarýmý serbest býraktým. Aðlýyorum; bana doðru eðilip elindeki mendille siliyor gözümden akan yaþlarý. Sadýk: “Tamam kapatalým” elini tuttum “Hayýr anlatacaðým” Elleri avcumun içinde sýcacýktý. Bu sýcaklýðý 15 yýl öncesinden tanýyordum. “öyle bir yara ki hala açýk ve kanýyor.” Gece hayli ilerlemiþti. Iþýklar sönmüþ olmalý ki sesler fýsýltýya dönüþtü. Sadýk: “Dinliyorum” “adý Selim’di Fakülte 1. sýnýftaydým. Hoca ders sýrasýnda konuþmuyor tahtaya yazýyordu. Yazdýklarýný göremediðim için not kaçýrma endiþesiyle arkama dönüp hocanýn ne yazdýðýný sordum. Okudu ve tenefüste uzun uzun konuþtuk. Daha ilk günden sýcak geldi. Artýk hep onun önündeki sýraya oturmaya çalýþýyordum. Farkýnda olmadan ona aþýk olmuþtum. Bunu en yakýn arkadaþým Sibel’e anlattým. Sibel de artýk beni onun yanýna oturtmaya özen gösteriyordu. Sevgi, aþk, özlemden söz eden þiirler doyumsuz sohbetler ediyorduk. Birgün Sibel Selim ve ben pastaneye gittik.
Ve orada selim: “Ýnsanlar sevgiye yüreðini hep açýk tutmalý” deyince “Haklýsýn” diye atýldým. Sibel sessiz kalmýþtý. Ogünden sonra birkaç kez üçümüz birlikte yemeðe pastaneye gitmiþtik. Selim le iyice yakýnlaþmýþtýk. Birgün Selim “bir erkek sevdiði bir kýza ilgisini nasýl açýklamalý sence” diye sordu. Evet nihayet sevindirici cümleleri duyacaðým diye düþündüm. Ýçim içime sýðmýyordu. “ona bir mektup yaz içinden geldiðince riyasýz ve bir karanfille ver” Selim: “iyi fikir” Günler birbirini kovalýyor o mektup asla gelmiyordu. Ve sibel de benden uzaklaþýyordu. Birgün Sibel þiddetli grip olmuþtu. Sýnýfa gelmedi. Biz Selim’le geziyorduk. Ona “biliyormusun sen benim için çok özelsin”seni seviyorum” diyiverdim. Günlerdir yüreðimde sakladýðým söyleyecek yöntem bulamadðým o özel tümceler sabýrsýzca kafesteki kuþ misali uçuvermiþti aðzýmdan. Omzuma ve saçlarýma hafifce dokunarak içini çekti. “Teþekkürler” dedi titrek bir seesle. Bu cevap beni þaþýrttý. Ama zamana býraktým. Gün geçtikce samimiyeti kayboluyordu. Yoksa aþktan mý korkuyordu. Artýk gözlerim uykuya darýlmýþtý. Her gece ona mektup yazýyor sabah veriyordum. Sevgi sözcüklerim yüreðimden taþýyor ak kaðýtlarla Selim’e ulaþýyordu. Bu büyük sevgiyi tek Sibel’e anlatýyordum. “aslý ve Kerem olacaðýz biz” diye eklemeyide unutmuyordum. Finaller yaklaþýyordu. Tüm cesaretimle sordum “Selim bu sevgi aþka dönüþtü, sevdiðimi biliyorsun ve memlekete dönmek zorundayým. Yaþamý nezaman tek yürek paylaþacaðýz.” Selim: “Olmaz, bu sevginin yükünü taþýyamam Ýnci,, affet seni seviyorum dediðinde ben kendimde suçluluk duydum.”” Sana bir þey hissetmiyorum ki iyi bir arkadaþ dostuz.” Yer kayýyordu ayaklarýmdan. En yakýn Sibel’ime sýðýndým anlattým. Doyasýya aðladým. Finaller bitti rahatlamýþtýk. Ben ayrýlýðýn etkisini hala canlý tutuyor kendime gelemiyordum. Sibel birgün oldukca mahcup “inci” dedi ses renginde bir hüzün piþmanlýk vardý sanki “çok utanýyorum baðýþla ben selimle niþanlanýyorum. Can arkadaþým nedesen haklýsýn.”
Kurþunun acýsýný yüreðimde hissediyordum. Dayanýlmaz bir acýydý bu bir yanda arkadaþým bir yanda aþkým böyle olmamalýydý. Saatlerce aðladým. Günlerce kendimle çeliþtim. Sonunda Sibel’i affettim. Onu kaybetmeye hazýr deðildim ama Selim’i asla. Sibel’le paylaþtýklarýmý düþündükce aklýmý kaçýrýyordum. Ona herþeyi Selim’le geçecek ömrü hayalleri aþk sözcüklerine dek anlatmýþtým. Kendimden nefret ediyor anýlarý býrakýp kaçmanýn en doðru yol olduðunu düþünüyordum. Kaçmalýydým bukentten.herþeyi arkamda býrakarak. Artýk mor denizin kýyýlarý dövüþünü duymamalýydým. Denizin altýnda ne var? Sorusunun yanýtýný Akdenizde aramalýydým. Ben oraya ait bir Ýnci’ydim. Ve sonra Sadýk: “biliyorum caným artýk anlatma” Ellerinde yine ayný sýcaklýk var. Bu sýcaklýðý anýmsadým Babam beni Yatýlý okula teslim ederken duymuþ tanýmýþtý tenim. Bir an elleri gevþedi. Nefes alýþý sýklaþtý. Uyudumu daldýmý bilmiyorum.
Þimdi yine yalnýzlýk arkadaþým. Sadýk: “lokantaya geldik inelimmi?” Neden bilmiyorum ama sanki benden uzaklaþmýþtý. Oysa babamdý benim. Ben 15 yaþýnda Yatýlý okula gideceðim o ise beni okula teslim eden babamdý. Beni yatýlý okuldan kurtarmýþtý þimdi. Hýrçýn çocukluðumu avucuna býrakverdiðim sýcaklýk... Konuþmaya cesaret edemiyorum. Bir an piþmanlýk kaplýyor içimi odenli yakýn olmasam nevardý. Ama bu bende bir hastalýk, krakteristik bir özelliðimdir. Hemen yüreðimi açýveririm insanlara. Sessiz yürüdük ve bir masaya oturduk. Sadýk: “ne yersiniz?” ses yayvan isteksiz ve güçlükle çýkýyordu. “gözleme varmý” diye sordum. “var efendim” dedi baðýran bir adam sesi. 3. kiþiyði fark etmemiþtim bile Sadýk: “Ben çorba alýrým.”
Sýcacýk gözleme geldi. Bir kez ýsýrdým, gitmiyordu boðazýmdan hamur aðzýmda büyüdü. Þimdi yalnýzca aðlamak istiyorum. Ýnsanlardan affetmekten yorulduðumu anlýyorum. Beni ona karþý hata yapmadýðým halde terk eden tek þahsiyetti Sadýk aðabey. “siz severek mi evlendiniz” diye sordum. Konuþacakmý merakla bilinçsizce
Birden sanki uyanmýþcasýna býraktý kaþýðýný. “Hayýr görücü usülü.” Cevap almanýn sevinciyle sürdürdüm Kaç çocuk en küçük kaç yaþýnda?
Sadýk: “Henüz 3 aylýk” kopuk ta konuþsa sorularýmý cevapsýz býrakmýyordu. Erkek kýz?
Sadýk: 2 erkek 1 kýz”
“Küçük bebekler çok sevimli oluyor. Pamuk elleri nasýl seviyorum belki benim asla olmayacak” bu son sözcüðü neden söyledim bilmiyorum. Sadýk:” inþallah olur” dedi içini çekerek. Neden mutsuzdu bunu soramadým. Ve sonra tüm cesaretimle “bu mutsuzluðun nedeni?” yerinden kalktý ve “ben levoboya gidiyorum Tatlý, gelince görüþürüz.5 dakika yalnýz kalacaksýn” Bilmiyordu ki hep yalnýzdým bir ömür boyu.
(tatlý) baþkasýna ait tuhaf iðreti sözcük karþýlýk bulamadý benim daðýrcýðýmda. Yolculuk boyunca konuþmadýk. Ve bu garip yolculuk belki hiç tanýmadýðým ama bir aðabey baba yakýnlýðýndaki bu mühendisi dostu kazandýrdý tek taraflý olsada.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


handan kimdir?

amatör olaraköykü,ve deneme yazýyorum. kendimi en iyi kelimelerle ifade edebildiðime inanýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
behçet necatigil,tekin gönenç,mehmet ocaktan,ayþe kulin ve sadýk söztutan


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © handan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.