Herkes ayný notayý söylediðinde uyum elde edilmiþ olunmuyor. -Doug Floyd |
|
||||||||||
|
Gel zaman git zaman adamýn telefonlarý azalýr ve bir gün aniden kesilir. Adam artýk eve kapanmýþtýr. Bir zaman sonra marangoz olan adamýmýzýn kardeþi gelir köye Adam annesinin öldüðünü cenazesini bile göremediðini en azýndan vasiyetini yerine getirmek için Kazakistan’a geri dönmesi gerektiðini söylere eþe dosta. Çocuklarýný ve karýsýný alýr evi, atölyeyi ve tapularý kardeþine býrakýp çekip gider. Kardeþ sessizdir. Maden mühendisi olduðunu ve madenlerde inceleme yapmak için geldiðini söyler birkaç kiþiye. Köylü bunu çabuk kabullenir hatta dalga geçenler olur adamla. “ deli kardeþim bu herif o eski maden de ne bulacak sanki.” Bu geliþmeler yaþanýrken meclisten bizim köyle ilgili bir karar çýkar sessiz sedasýz. Ýhale yapýlmýþtýr ve ihale sonucu bizim köydeki madenler (marangozun madenleri(!)) bir yabancý þirkete satýlýr. Yabancý þirket madenler de, doðada çok az bulunan bir tür madde araþtýracaktýr. Bu madde ýsýtma sistemlerinde kullanýlacaðý açýklanýr.... Mühendis bey çalýþmalarý hýzlandýrmýþ hatta son model takým ve donanýmlarla gelen bir grup madenliðin civarýnda kamp bile kurmuþtur. Adamlar sürekli çalýþýr ama bir þey anlamaz köylü. Devlet nerde midir? Devlet yenilenen belediye konaðýnda Kazakistan malý koltuklarda oturmaktadýr. Köyün yýllardýr eksik olan köprüsün açýlýþýndadýr devlet. Mühendis bir de köye Saðlýk ocaðý yaptýrýr, köylü kullansýn diye. Devlet ocaðýn gülen doktorudur. Amma ilaç gelir saðlýk ocaðýna kamyonlarla ve ayný kamyonlar madenin yanýndaki yoldan geçer gider geceleri. Birkaç yýl geçer böyle köyün bir ilkokulu vardýr artýk. Mühendis sever çocuklarý ara sýra elinde hediyelerle okulu ziyaret eder. Sonra maden deki iþler bir den durur bir. Bir iþçi ölür madende. Mühendis çalýþmalarýn bittiðini , artýk Kazakistan’a ailesinin yanýna dönmesi gerektiðini söyler. Evini kütüphaneye çevirir amma kitabý vardýr mühendisin, ama kitaplarýn bir çoðu ecnebi malýdýr. Kütüphaneyi köye baðýþlar çeker gider mühendis. Madenin kapý sana da kilit vurmayý unutmaz yalnýz. Kütüphaneye köyün þehir okullarýna giden gençleri ilgi duyar. Ocaðýn doktoru da kütüphanede müdürdür artýk. Ocaðý yeni doktorlar gelmiþ yöreye alýþan doktor tayin alýp gitmek yerine istifa etmiþ ve bir dilekçe yazarak 2. günü kütüphaneye müdür atanmýþtýr. Ne si gariptir ki bunun , “Doktor dünyalar iyisi bir þehirli adamdýr elbet vardýr koca Ankara’da bir tanýdýðý”....... der köylü.. Kütüphaneye ilgi duyan gençler bir bir üniversite yoluna düþer. Köyde bir bahar havasý çocuklar okuyup adam olacak ve memlekete hayýrlý birer evlat olacaklardýr. Doktorun hakký yenmez hani geceleri bile ilgilenip okumaya teþvik etmiþtir çocuklarý. Çocuklarýn tercih ettiði bölümlerde iyidir hani hepsi aklýselim kararlar vermiþtir; Hukuk, tarih , siyasal bilimler fakültesi ve güzel sanatlar.. Tarým ve madencilikle geçinen bir köyde ne Bir ziraat seçen olur, nede madencilik. Aman caným okuyup büyük þehirde adam olsunlar da ; hem maden okuyup ne olacak yabancý mühendis bile “boþuna uðraþtý” onca yýl..... Bir gün kahvede piþti oynayan Kadir’in dikkatini bir þey çeker . Masanýn üstündeki gazetede oðlunu gördüðünü sanýr. Yok caným oðlu deðildir o. Dayanamaz eline alýr gazeteyi bakar bakar bu sakalý ve býyýklarý traþ yüzü görmemiþ adamý tanýmaya çalýþýr yorgun gözleriyle.Yanýnda oturan kardeþine sorar ; Lan Bekir ! “bu bizim Enver’e benzemiyor mu” ? Enver okuduðu 4 yýl boyunca çok nadir ailesini aramýþ ve hep iyiyim, ama dersler çok yoðun Ýnþallah seneye geleceðim demiþtir.Demiþtir de bir türlü o seneler gelmez, gelen Enver in kampüs te kafasýna yediði sopa darbeleriyle öldürüldüðünü anlatan gazete haberidir, babasýnýn elinde tuttuðu. Bütün köy haberle çalkalanýr, herkes genç Enver’in yasýný tutar. Alakasýz ama muhtarýn küçük oðlu Edip’in bir yürüyüþte Molotof kokteyl ile polis yaralamaktan hapse girdiði zamanlardýr. Enver’ in öldürülmesinden kýsa bir zaman sonra bir gece iki el silah sesi duyulur Kütüphane civarýnda. Kütüphaneye koþan köylüler doktorun çýplak cesediyle karþýlaþýrlar, hepsi þok olur kanlar içindeki cesedi görünce Ama asýl þok sonradan gelir çünkü bu erkek cesedinin erkeklik organý sünnetsizdir. Tam aralarýnda yorumlar yapmaya baþlamýþken muhtarýn büyük oðlu Ersin’in dikkatini bir þey çeker. Doktorun bir eli yumruk halinde bir þeyi sýkmaktadýr. Yumruðunun arasýndan aþaðý doðru bir zincir süzülür. Babasýnýn ve diðerlerinin ikazlarýna aldýrýþ etmeyen Ersin yumruðu açar ve avucunun içinden artý þeklinde parlak bir metal çýkar. Ersin babasýna döner “ baba bu þeyi biliyom. Aðrýda askerdeyken öldürdüðümüz bir teröristinde boynunda da vardý bundan.” Muhtar “ bu herif kesin ecnebi !!!”..... dediði sýralarda; Köyün sýnýrýný koyu lacivert, sahte plakalý bir Mercedes terk eder.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © tuncer, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |