Bir önyargýyý yok etmek, atomu parçalamaktan daha zordur. -Einstein |
|
||||||||||
|
Sakin pencereme vuran organik kent ýþýklarýna nihai bir sahne ayarýnda Ah kýrlangýç kývamý dudaðýmda, nerede söyle ismin? Hava boþluðunda asýlmýþ bir aþkýn izlerini korkuttum Sözcüklere kapattým gizlerimi ne vahim: bir tümcedir bildiðim Eskiyen bir aþký geri getiren Platin bir dama taþý tut elinde, yanýlsadýðým ne varsa organik bileþiminden Giz deðil, yanký deðil, camlardan içeri sýzamayan bir kýþtayýz. Müebbet hapis cezalarý alnýmda, önce soðuyup sonra lekelenen Geniþ omuzlu bir hayat: sarkýtlar, gece baskýnlarý Polisler sanrý gibi geçiyorlar önlerimden Görüyorlar beni bir vakit; kýrýk bir vazo; “deymez” diyorlar belli. Bir glayöl kývraklýðýnda sinsice giriyor içime bilinmezliðin ah yaþam! Aynalara bakabilmek için yansýyorum þimdi yollarýn aksýndan. Sokaða çýktým o gece, kimse görmedi ayak izlerimi. Silinmiþliðim, hiçliðim bir parkýn ortasýndaki yaþlý çýnarlar gibi kapatýyordu önümü. Bir þehir uyuyordu, korkular da... Bir þehir nasýl uyur? Tramvay yolunda ýþýklarý izledim, sonra yola uzandým Süratle diktim kafaya zehir dolmuþ kanýmý Boþaltýp kendi bedenimin temizliðe hasret damarlarýndan Simsiyah bir köþedeydim: YEÞÝLÇAM ÇIKMAZI Simsiyah bir köþedeydim, simsiyah bir köþede çaðlar deðiþtirdim. Kýlýcýmý çektim kýnýndan, asfaltýn pelerinli ceneviz askerleri girdiler koluma Sonra üç-beþ süvari alayý, haramiler, vahþi kabilelerle çaðlarca savaþtým. Ben bir imparatordum belli ki Mührümü koydum cebim sanýp yine bir yerlere, tahttan indim. Hiç bilmem neye yarar devrik bir kral? Köle tacirleri, amber kaynayan mahalleler, fesli çocuklar, En son kanlý gladyatörler devirdim. Bin çaðda yaþamýþ ne kadar kahraman varsa beyaz bir atla önlerinden geçtim Pelerinimi savura savura. Sonrasýnda göz kamaþtýran bir vitrinin önündeydim. Elimde kýlýç sandýðým bir kalem, avcuma sýkýþtýrýlmýþ bir paçavra Aynaya baktým, bulanýk bir eþkal tespit etti gözlerim. Yüzüm yoktu, neden? Bilemiyordum. Saklý bir kitap gibi baktým hep hayata Yaþamýn tüm parlak kývamlarýndan uzlaþýlmýþ kelebekler yarattým. Bilemiyordum. Bir dirilen kahramandý yalnýzca bildiðim Tarihin tüm ölümsüz aþklarýný kendi aþkýndan üstün sayan. Külden yaratýlmýþ bir sevda gibi sakladým o paçavrayý Ertesi sabah uyandýðýmda nesnelerin dünyasýnda yerini almýþ bir hakikatti bu. Bir sanrý sandýðým akþam, hayattan kademeli bir gerçek olup çýkmýþtý. Öyle zamanlar olur ki insan o zamaný içine alýr, Uyandýðýmdaysa ben tarihin tüm bileþik zamanlarýndandým. Bütün gece tarihte dolaþarak elime geçen tek buydu, anladým. Þehir uykusundan uyanmýþtý; gündüz gezmelerinde aþýklarý gördüm Zakkumlarý ve sarmaþýk delisi süslü balkonlarý Her þey eski bir aþkýn çýkartabileceði tüm kabarcýklara dönüþerek kanýmý pýhtýlaþtýrdý. Biliyordum, imkansýzlýktý cehennemde son bulmuþ bir hayali Böylesine pýrlanta, yüksüz, yalýtkan ve deðerli kýlan. Yataðým yaptýðým köþeden kalkýp vitrine yöneldim, Ne yüzüm vardý ortada, ne çatýk kaþlarým, ne bedenim ne sözcüklerim Bir çaðýn geçerli yetisinden bir baþka çaða geçiþ Tarihin savruk küllerini rulet masasýnda yitirmek gibidir. Harcadýðýnýz her marka yerine geçen kül, yaþýnýzdan dolanýp yüzünüzde kýrýþýk halini alýr. Bir imparator gibi kalsam farklý mý olurdu diye defalarca sordum kendime Tek tarihte, bilmem kaçýncý saltanatýmla... Ama yok! Savurup ruhumu, ihtiraslarýný tek tek çalmalýydým tüm kahramanlardan. Karlý ve þantaj dolu bir gecede ne yapýlabilirdi ki baþka? Tüm hüzün kokan kývamlarýný çýkartýp üzerini kapatabilirdim kahramanlarýn Yahut soyutlayabilirdim kendimi ve tiner kokan ciðerlerimi aþkýn tarihi bulularýndan Ama yapamadým. Ceketimin cebinden bir fotoðraf çýkarýp insanlara göstermeyi düþündüm Görenin olup olmadýðýný sormayý... Sonra köþeye çekilip her geçene gidenlerden söz ettim. Çareler dinledim kerelerce, “geçer”ler, “unutulur”lar.. Teselli edici sanýlan ne varsa hepsini dinledim. Oysa aþk, dev bir gökdelenin tepesindeki –adýný bilmediðim- uçak dikkat ýþýðýydý. Öylesine uzak.. Ona uzandým; dolayýsýyla aþka, Gücüm yoktu, bütün gece koca bir tarihte yürümüþ, savaþmýþtým. Öldüðünde göðe yükselen safsata aþýklarý düþündüm; Çýplaklýðýn ve zamanýn olmadýðý Tüm zamanlarda yaþanan Hiçbir þeyin zamansýz olmadýðý zamanlarý aradým tüm tarihte. Geri döndüðümdeyse bulduðum kendi mabedimdi: Kendi zamanýmdan bir yapay mabed.. Aþkýn, ýþýk hýzý zamanýndan... Zamanýn kalibresini bilmediðim her milimetresi için koca bir ömür vergiler ödedim. Bileklerimden yukarýda, tüm bedenimi baþtan ayaða kaplayan YANNIS RITSOS þiirleri... Hayatýn ve aþkýn tüm geçirgen yanlarýný Tüm bulaþýcý hastalýklarýný uzak tutmak için yapýlmýþ ince ruhlu bir aþý sayýyordum bunlarý. Bir þiir bir insaný koruyabilir miydi? Bilmiyordum. Antika bir mücevher kutusu bulmuþtum yýllarca önceleri Ýçinde eskimiþ bir ferman Üzerinde bir kasýmdan bir hayata sýçrayabilecek, salgýn hastalýk büyüleri yazýyordu. Açmaya korktum ilkin; sonra kahraman yapým girdi devreye –bilirsin vardýr köþe gönderlerinde adým- Kapaðý kaldýrdým, bir büyü yaptým. Sülfürik bir karýþýmdý büyü. Bütün mahrem alanlarýnda dolaþtýrdým tenimin, sonra tarihte yazýlmýþ tüm yazýtlarýn üzerine döktüm. Bozuk aksanlý bir kadýn yapmýþtý tercümesini, kimse duymadý. Tek bir “es” deðildi bu bizi kesen. SS’ler karþýmýza dikilmiþ, gaz odalarýný kolluyorlardý. Öyle Führerciydi demek tarih. Zamanýn kirli ve lekeli her yerinde bir týlsýmlý paçavra yansýrdý zahiri görünüm verebilen Her aynavari þeyin öbür yakasýndan. Kapalý anlatýmlý bir salonun localarý Kýrýlmýþ, yapýþtýrýlamaz ve durulmaz bir þiddetle açar kapýlarýný Bir oyun entarisi ve mavi bir entrikadýr zaman Aþkýn yedi kat resmiyle Bizans’tan, Aydýnlanma Çaðý’na uzanan. Kelimeler yerine hareketler, mekanik plazmalar YALNIZLIK ve AÞK’a dair bir kabare: Bir þeylerin eksik kýlýndýðý, Bir þeylerin yerli yerinde durduðu, Fazlalaþtýðý ve yansýdýðý hummalý bir kabare bu. Yüzüm yoktu o gece yassý ayna yüzümdeyken, kilitli bir tarih Yüzü olmayan bir adamý oynamak ne denli zordur? Adýn neydi söylesene; adýn... Yapým eki almadan güzelleþen nedir adýn söylesene bana Angolie? Ýzle, bak! Sözcüklerin cehenneminde motor seslerinden kaçýp bir rol düþtü sana Seni çaðýndan alýkoyan kimmiþ sor! Bir otoyolda savur direksiyonu, demir köprülerden geç. Anladým; ne sensin ne ben, kalifiye olmuþ bir kabare aslolan Danýþýklý bir metropol savaþýdýr yalnýzlýk ve aþk üzerine bu kabare Bir metropol dansý: Tarih atlaslarýndan bakýnca içbükey bir aynadan yansýyan.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mehmet Ulaþ ORAL, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |