Bir önyargýyý yok etmek, atomu parçalamaktan daha zordur. -Einstein |
|
||||||||||
|
Lisede okurken Osmanlýca’ya vâkýf bir hocamýzýn anlattýðý anekdotlar beni çok etkilemiþti. Hocamýz üniversiteyi Ýstanbul’da okurken, sýk sýk kütüphanelere gider, özellikle içinde binlerce yazma eserin bulunduðu Süleymaniye Kütüphanesi’ni ziyaret edermiþ. Üzülerek þunu anlatmýþtý: “Süleymaniye Kütüphanesi’nden faydalanan kiþilerin yüzde 80’i Avrupalý ve Amerikalý araþtýrmacýlardan oluþuyor. Bizim kitaplarýmýzý okuyorlar, araþtýrýyorlar, hatta týpký basýmlarýný kendi ülkelerinde basýyorlar.” Her cildi bine yakýn sayfadan oluþan, 63 ciltlik Ebû Hayyan el-Endülüsî’nin “Kitab-ý Nebâtât ve Hayvânât” adlý büyük ansiklopedisinin Almanya’da bir enstitü tarafýndan basýlmasý gibi. Þimdiki nesil, býrakýn Osmanlý devri eserlerini okumayý, yirmi yýl önce yazýlmýþ kitaplarý bile anlamakta, son derece güçlük çekmektedir. Bu durum, bir milletin hayatýnda meydana gelecek en acýklý hadiselerden biridir. Yazma eserleri hiç incelediniz mi? Nasýl göz nuru dökülmüþtür onlara? Kitap baþtan sona ayný hatla elle yazýlmýþtýr. Güzel bir cilde sahip olan kitabý açtýðýnýz zaman, renkleri ruhunuzu okþayan bir çiçek bahçesini andýran ebru sanatý ile karþýlaþýrsýnýz. Kapaðýn iç kýsmýný süsleyen þimdilerde unuttuðumuz, ancak meraklýlarýnýn tekrar keþfettiði ebru sanatýnýn eþsiz örnekleri, adeta kitabýn sayfalarýný açmaya bir davetiye gibidir. Sahaflar, bu medeniyetin ürünlerinin alýnýp satýldýðý yerlerdir. Artýk sahaflarda bir bir kapanmakta, yerlerini özensiz basýlan yeni kitaplarý satan kitapevlerine terk etmektedirler. Dursun Gürlek’in yazdýðý, “Çýnaraltý Kitap Sohbetleri”(*) adlý eserde, kitap medeniyetimizin yapý taþlarý olan yazma eserlere ait dünyadan misâller verilirken, bir yandan da bu dünyayý teneffüs eden insanýmýzýn belirlediði, kendine has usûl ve kurallarýndan da bahsedilmektedir. Bunlardan bir kaçýný naklederek yazýmýzý bitirelim: “Büyük, çok büyük kitâbiyyât bilginimiz Ali Emîri Efendi antika bir eseri dostlarýna gösterme lütfunda bulunurken alýn bakýn, inceleyin gibi sözler söylemez; ‘Ziyaret Buyurun!”dermiþ.” (Gürlek, 2002: 13) “Kültür dünyamýzý istila eden kara bulutlar öyle yoðunlaþtý ki, bir avuç insanýn ziyaret ettiði kitapçýlarda bile cehâlet kol geziyor. Oysa eskiler bizim bugün farkýnda bile olmadýðýmýz ayrýntýlara dikkat ederler, soru sorarken veya bir konuyu anlatýrken hata yapmamak için azamî gayreti gösterirlerdi. Geçen Kadýköy’de bir kitapçýda tozlu raflarý karýþtýrmaya devam ediyordum. Derken bir müþteri girdi. El yazmasý kitap olup olmadýðýný sordu. Karþýlýklý konuþurken ‘el yazmasý’ sözünü o kadar çok kullandý ki, kitapçý –biraz da yüksek sesle- ‘Efendi, el yazmasý ayak yazmasý diye bir þey olmaz. Bunun doðrusu yazmadýr!’ diye ikaz etti.” (Gürlek, 2002: 15-16) Hepinize kitap aydýnlýðýnda günler diliyorum. (*) Gürlek, Dursun (2002). Çýnaraltý Kitap Sohbetleri, Timaþ Yayýnlarý, Ýstanbul.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Sedat Topal, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |