..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"...öyküyü yazan bilge, beþinci ya da altýncý göbekten kral torunu olduðumu ortaya çýkaracak þekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Soyut > Nesrin




27 Haziran 2005
Olympos’ta Ýki Mülteci  
Nesrin
“Olympos” adlý öyküde gerçeküstü tatlarýn daha yoðun olduðu görülmekte.


:BJBJ:
Bahar, Arap atý gibi tahakküm kurmuþtu doðanýn üzerine. Çimenler kükremiþ; güller tomurcuklanmýþ... Serçeler yuvalarýndan dýþarý uçup, yemyeþil aðaçlarýn baþýnda þakýyarak gülüþmekte. Bir badem aðacý, kahverengiliðini bozmuþ, gelin baþý gibi açmýþ. Baharý kucaklamýþ. Sessizlik senfonisi. Zihnimde uzun yürüyüþlere çýkmýþtým, baþýmý alýp da. Uzun emprime bahar çiçeði bol eteðim rüzgarda savrula savrula yola koyulmuþtum. Yemyeþil çimenlerin üzerinde açan papatya, gelincik, sarý mineli çiçekleri eðilip toplamaya baþlamýþtým. Beyaz, üzeri iþli bluzumla. Alýçtan, firuze kolye boynumda. Saçlarým örgü örgü. Oyalý bir yazma baþýmda. Seke seke geziniyordum Olympos’un eteklerinde. Bu bahar kimseler yoktu buralarda. Herkes savaþta. Birbirini öldürmekte. Olympos yalnýz. Ben de yalnýzdým. Duygularýmý bahara açtýrmýþtým. Cömertlik ve yalýnlýktan öte bir þey yoktu bu daðda. Savaþtan kaçýp buraya sýðýnmýþtým. Hayret kimseler yoktu. Olympos boþalalý asýrlar olmuþtu. Koþuþmuþtu insanlar kokuþmuþ teknolojinin kucaðýna. Bir ben, bir Olympos kalmýþtý savaþtan arta kalan. Bir de göveren doða. Yemyeþil, bonkör, çiçekli bir yol.

Seke seke bir ceylan belirdi yamaçtan. Cansýz bir hayale dalar gibi uyanmýþtým. Yanýma sokuldu ceylan. Dostluk aramaktaydý, belli. Yaðýz bir Filistinliydi o. Gözlerinde ateþ, karþýmda bir hayal. Cansýz bir hayale bakar gibi dalmýþým. Filistinli bir gençle Ýsrailli bir kýzýn buluþmasý gibiydi tablo. Ceylan, ürkekti. Yaðýzdý. Saç sakal birbirine karýþmýþ... Gözlerinde bir ateþ yangýný; dudaklarýnda çöl kuruluðu vardý. Titrekti. Belliydi, sevgi dolu yaðýz bir ceylandý. Duygu zengini. Gönlü varsýl. Aðlamaklý, ama yürekli. Karþýmda oturmuþ, titriyordu. Bir ayaðý sürekli hareket halinde. Tek ayak üstünde bekleyen suçlu öðrenciler gibi. Helezon yaya oturtulmuþ oyuncak bebekler olur ya, aynen öyle iþte. Vurulmuþtu. Özgürlüðe susuzdu. Sevgi dolu. Utanarak kaçmýþtý savaþtan, ezikti. Yaný baþýnda, Ýsrail’den kaçmýþ bir kadýn. Esmer. Köylü güzeli. Yanaklarý al al. Simsiyah gözlü. Tenine cýmbýz deðmemiþ bir Ortadoðulu kadýn. Bir sufat. Doðal. Makyajsýz. Sade. Süzme bir kadýn.. Nasýl olursa öyle iþte. Emprime eteði efil efil rüzgarda. Olympos’a sýðýnmýþ bir öðrenci belli. Ýyi öðrenmiþ yaþamý. Öðretmiþler enine boyuna. Nasýl olursa öyle... Yaþamý öðrenmeye gelmiþ. Onurlu. Þeref listelerinde bir öðrenci. Kýrýlgan. Ezilmiþ. Horlanmýþ, ama baþý dik.. Deðerlerinden ödün vermeden yaþamýþ. Acýlardan kaçýp, buraya sýðýnmýþ. Yorulmuþ. Sýkýlmýþ da sýðýnmýþ Olympos’a.

Ýkisi de yan yana. Dopdolu canlýlar. Her ikisi de yaþýnýn baharýnda. Bu kadar kalabalýðýn içinde gözlerime inanamadým Þaþýrdým. Hoþuma da gitmedi deðil... Ne mi oldu? Filistin’den kaçýp buraya sýðýnan ceylan, doðanýn ortasýnda Ýsrailli kadýna yanaþtý. Hem de usulca. Dað çiçeði gibiydi kadýn. Utandý. Kavgadan kaçmýþtý. Kýzardý, rengi attý. Korktu. Hayret hem de Olympos’ta. Böylesine ýssýz, terkedilmiþ bir sýðýnakta. Çirkinliklerden kaçýp gelmiþti kadýn, taa buralara. Temiz bir kadýndý. Ceylan, özgürlüðü için koþmuþtu bu diyara. Bir dostluk imzasýydý belki de aralarýndaki bu bakýþ, kim bilir... Bir barýþ. Bir özgürlük arayýþýydý. Sembolik bir buluþma! Kýz yaðmur gözlüydü. Etkilendim. Utandým Olympos’tan. Baþýmý çevirdim. Ýkisi de acemiydi bu mekanda. Ürkek, yalnýz ancak. Özgürlük heveslisi iki acemiydiler. Ceylan seke seke dolaþýyordu Olympos kýrlarýnda. Kadýn küçük bir çocuk gibi. Onca güzelliðin ortasýnda. Baþka bir gören olmuþ muydu? Ýzliyordum. Düþtüm ardýna ikisinin de. Belliydi. Aralarýnda bir çekim vardý.. Anlamak zor deðildi. Aralarýnda bir kývýlcým vardý. Bundan habersizdi her ikisi de. Ancak olmuþtu iþte. Yoksa bir veda buluþmasý mýydý onlarýn ki? Bir kutlama mýydý? Savaþýn bitiþine, barýþýn geliþine. Kadýnýn ayaklarýnýn arasýnda dolaþmaya baþlamýþtý ceylan. Kadýn korkmuþtu. Tedirgindi. Utangaçtý. Ürkekti. Az bulunur bir çiftti bu ikili. Sitemli bakýþlarýný gördüm sisli gözlerimle. Hadi, dedim içimden, helal olsun ikinize de. Nasýl istiyorsanýz, dostça, arkadaþça... Ya da bilmem ki? Nasýl istiyorsanýz... Bir insan bir ceylan. Dostluk... sevgi... paylaþým... Ne istiyorsanýz... Bütün güzellikler... Elimi baþýna götürdüm ceylanýn. Gözleri umutla ýþýldýyordu. Yaný baþýmýzda ýlgýt ýlgýt bir nehir akmakta. Elimdeki birkaç papatyayý suya býraktým. Su kabul etti, alýp götürdü hediyemi. Dalmýþtým nehrin suyuna. Bu tanrýsal suda zihnimin yýkandýðýný hissediyordum. Düþüncelerim iyice arýnmaya baþlamýþtý. Ceylan susamýþ... Ben de, benliðim de susamýþýz böylesine bir sessizliðe. Diliyle içiyordu suyu ceylan. Kana kana. Sýcak çöllerden, kýzgýn savaþlardan, çorak kan meydanlarýndan kopup gelmiþti. Eteklerimi toplayýp suya indim. Ceylan yalnýzdý. Kulaklarýný oynatýp gülen gözlerle bana bakýyordu. Heyecanla. O da nehire girdi, peþim sýra. Bir elim eteðimde, bir elim ceylanýn baþýnda.. Ceylan Ýsrail’den, ben Filistin’den. Ýkimiz de fani oyunlardan kaçýp sýðýnmýþtýk Olympos’a. Biz iki mülteci. Ýlahi bir çaðrýyla, aykýrý bir buluþmaydý bu, bu eski yücelikte...

Ateþten ve barut dumanýndan görmeyen gözlerim açýlmýþtý. Ýki sýðýntýydýk bir zamanlar. Garip... Ceylan suya kavuþmuþ, mutlu. Ben ceylandan daha umutlu. Temiz bir nefes bulmuþtuk nihayet. Kulaklarý hep dimdik ceylanýmýn. Gelecek kötülüklere karþý yaný baþýmda. Gelin baþlý badem aðacý da katýldý bu kutsal törenimize. Bütün tomurcuklarýný açtý. Baharda kar yaðdýrdý, baþýmýzdan aþaðý.

Öteki dünya. Ýðrenç kokusu halen burnumda. Bizden uzakta o ölüm þehirleri. Madde savaþýna yenik düþmüþ, ruhlarý yutan, kalabalýk canavarlar. Ceylaným da yorulmuþ Robin Hood’culuktan. Ýþte þimdi üç kiþi olduk. Bir serçe. Minik serçe. Zýp zýp... mutlu... Nefesi daralmýþ savaþ kokusundan. Nasýl dayanmýþ onca uzun yola, hayret... Avcumun içinde. Bana kendi barýþýnýn özlem dolu müziðini dinletmeye gelmiþ. Ýþte dolmaya baþladý ÖZGÜRLÜK ülkesi! Karanlýk ülkelerden vizesiz geldik buralara. Uçarak. Ardýmýza bakmadan gelmiþtik. Sonra da, bulutsuz gökyüzünde, sürü sürü güvercinler. Ayaklarýnda mavi boncuklar. Serçe daha çok ötmeye, ceylan ise dans edip sekmeye baþladý. Olympos’da þenlik var! Fes rengi bir gül açmýþ, beyaz mineli çiçeklerin içinde. Mülteciler artmaya baþladý. Aðýt yok... Ceylan gülüyordu ve ben de bir elimle eteðimi tutmuþ dans ediyordum. Gökyüzü zifiri aydýnlýk. Gözlerim kamaþmýþ bahardan. Nehir, yataðýný aþmýþ engin bir deniz; ben ise kayadan oyulmuþ bir kayýk gibiydim suyun orta yerinde... Serçe avcumun içinde. Ceylan ayaklarýma sarýnmýþ. Güvercinler, yere inmiþ saçlarýmla oynuyorlar, ayaklarýmýn dibinde oradan oraya zýp zýp... Mavi boncuklarýný sökmemi istiyorlar. Biz bizeyiz. Uykulu, bahar kokulu. Bütün mülteciler gönül rahatlýðý ile uykuya dalacaðýz. Hepimiz olduðumuz yere kývrýlýyoruz. Ýyi ki bu postu yanýma almýþým sýnýrdan kaçarken, diyorum. Koyun postu. Yumuþacýk. Ceylaným çekip getiriyor yanýma postu. Ýlerideki tel örgülerin yanýnda býrakmýþtým. Postu, aðzýyla bana getirdi, sürükleyerek. Üzerime örttü. Ay dede bizi bekliyordu artýk.

Hepimiz el ele tutuþmuþtuk. Gökyüzüne doðru kanatlanýp uçuyorduk. Güvercinler rehberimiz... Gökyüzünün maviliklerine kavuþmuþtuk iþte. Cennete doðru, tabelasýz yol almýþtýk. Kim bilir, belki bu dünyada bulamadýklarýmýzý birbirimizde bulduðumuz için sarýldýk birbirimize, bir daha, daha sýký... Utanmadan... doðallýkla... safça...

Sonra gün aðardý, yeniden. Serçeler coþmuþtu. Cývýl cývýl þakýmaya baþlamýþtý gün onlarla birlikte. Yaþadýklarýmýn hayalini söndürdüm, kendimle derin bir gündüz düþüne daldým....

Nesrin Özyaycý



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Güvercin [Þiir]
Alleben [Þiir]
Yaðmur Duasý [Þiir]
Sevgi ve Iþýk [Þiir]
Olymposta Ýki Mülteci [Þiir]


Nesrin kimdir?

Nesrin Özyaycý-(Gaziantep, 1955) Hacettepe Üniversitesi, Ýngiliz Dil Bilimi Bölümü’nden mezun oldu. Körlere Ýngilizce Eðitimi konusunda dört yýllýk bir yurtdýþý bursu kazandý, ancak ailesinin isteði üzerine bu olasýlýðý deðerlendiremedi. Bir dönem Gaziantep Anadolu Lisesi’nde Ýngilizce öðretmenliði yaptý. ODTÜ Lisan okulu’nda Öðretim görevlisi olarak çalýþtý. ODTÜ bursuyla Ýngiltere de eðitimini sürdürdü. ODTÜ’de “Language Teaching” konusunda yüksek lisansa baþladýysa da devam edemedi. YÖK’ten sonra iþine bir yýlbaþý günü son verildi. Öðrencilerini halen özlemekte. Daha sonra ODTÜ’deki görevine Yargýtay kararýyla yeniden baþladý ancak, yirmi dakikalýk çalýþma sonunda istifa etti. Gaziantep’te, Milli Eðitim Bakanlýðý’na baðlý olarak Bilgisayar Ýngilizce Eðitim Merkezi’nin kurucusudur. 1984’ten bu yana kurucusu olduðu, BÝEM(Bilgisayar Ýngilizce Eðitim Merkezi)Kurslarýnýn yöneticisi olarak Anadolu da zor bir uðraþý olan “iþ kadýnlýðý” görevine devam etmektedir. Gaziantep’te ve ülke genelinde radyo ve televizyon programlarýna katýlmakta, dergi ve gazetelerde, insani kadýnýn toplumdaki yeri, sevgi, barýþ ve eðitim üzerine yazýlarý yayýnlanmaktadýr. Mayýs 2002 tarihinde IÞIK adlý þiir kitabý, Temmuz 2003 de KANKA isimli aný kitabý, Þubat 2005 tarihinde “Alleben’ de Boðulmak” adlý Öykü kitabý yayýnlanmýþtýr. Rotterdam’da hazýrlanmakta olan, Anafilya, Türkçe Edebiyat, Kültür, Sanat, Dergisi’nin seçkilerinden derlenen, Ýzdüþüm I kitabýnda “Irak için Týrlarla Papatya” isimli denemesi pek çok yazarla birlikte(Temmuz/2003)H@vuz Yayýnlarý tarafýndan Almanya’da yayýmlanmýþtýr. Varlýk, Berfin Bahar, Kum Edebiyat dergilerinde , yazýlarý, yazýlarý ile ilgili eleþtiriler yayýnlanmaktadýr. Kum Edebiyat dergisi’ nin Gaziantep temsilcisidir. Türkiye Edebiyatçýlar Derneði’nin üyesi olup Gaziantep temsilcisidir. Edebiyat alanýnda adýný hýzla duyuran, bugüne kadar kiþisel çabalarýyla iki yapýta imza atmýþ olan Nesrin Özyaycý, istem üzerine yeni þiirlerini de ekleyerek-ilk baskýsýnýn 2000 adet olarak gerçekleþtirildiði ve tükenen- IÞIK kitabýnýn ikinci baskýsýný, Almanya’da bulunan Havuz yayýnlarý aracýlýðý ile baskýya hazýrlamýþtýr. Bir –ROMAN- çalýþmasý basýma hazýr aþamasýndadýr. Bundan sonra da birçok “IÞIK” dolu yapýta imza atacaðýndan eminiz. Nesrin Özyaycý

Etkilendiði Yazarlar:
Shaekspear, Arthur Miller, Hemingway


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Nesrin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.