Bahçede dolanmak istiyordu. Kimsenin olmadýðý bir dað evinin, izlediði sinemalarda gördüðü o göle bakmasýný ve yapraklarýn hýþýrtýsýný izlemek istiyordu; gözleri kapalý ve rüzgarý teninde hissederken. O göle bakýp bir sahne seçme özgürlüðüne sahip olup o sahneyi yaþamak istiyordu. Kendi hayatýnýn sahnelerinde oynadýðý tüm roller sýkmýþtý onu çünkü. Üstelik deneme çekimleri bile yoktu ve aniden geliþen olaylarda doðduðundan beri büyüttüðü tüm güvenleri yýkan insanlarla karþýlaþýyordu. Doðup büyüdüðü her hatýrayý sahteleþtiren insanlarla geçirdiði hayatýna buruk yüreðiyle bakarken geçmiþine duyduðu saygýyý yitiriyordu. Yaþadýðý olaylar onu daha da özgür kýlarken özgürlüðün getirdiði sorumluluklarýn altýndan tek baþýna nasýl kalkacaðýný bilmemenin yorgunluðunu yaþýyordu. Þimdi çalýþma odasýnda oturmuþ geçmiþte yaþadýðý olaylara duyduðu sevgiyi yok etmeye çalýþýyordu. Oysa bahçesi olsun isterdi. Bir köþesine çiçekler ekebileceði ve sonbaharda solan çiçeklerle hayatýn anlamýnýn kalýcýlýk olmadýðýný anlamasýný kolaylaþtýracak, deðiþimi her an vurgulayacak bir bahçesinin olmasýný isterdi. Gözlerini kapadýðýnda yalnýzca kendisinin olduðu, hiçbir anýnýn bozmadýðý, hiçbir insanýn görmediði bir bahçesinin olmasýný isterdi. Hayal kurmasýný yasaklayan insanlara olan saygýsýný yitirdiði zamanlarda sýðýndýðýnýn hayalleri olmamasýný öyle çok isterdi ki ve aðlayabilmeyi hiç olmazsa! Oysa yoktu iþte. Hiçbir þeyi yoktu elinde. Ne bir bahçesi vardý, ne de aðlayabilecek gözyaþý. Hepsini onlara duyduðu güvenle birlikte alýp gitmiþti hayatý boyunca güvendiði insanlar. Hiçbirini affetmeyecekti. En azýndan þimdilik affetmeyecekti. Þu anda o kadar merhametli olamýyordu çünkü. Hayatýný adadýðý insanlarýn ona yaptýðý ikiyüzlülüðü affedecek kadar kendini kaybetmemiþti. Oysa o insanlara hep güvenmek isterdi ve o insanlar için bir þeyler yapmak isterdi. Yoktular artýk onun için. Keþke gerçek yüzlerini gösterseydiler zamanýnda yada hiç olmasalardý dedirttiler. Hayatýnýn ilk büyük keþkesi idi bu. Keþke ikiyüzlü olmasaydý çocukluðu. Ve her anýnda hayatýný onlar için geçirmeyi düþündüðü insanlara toz kondurmamalýk yapmasaydý. Ve keþke kanmasaydý insanlara, her þeyini bu kadar iyi bilen insanlara karþý o da ikiyüzlü olsaydý. Keþkelerin sonu keþke çabuk gelseydi! Hayatýný almasaydý ilk büyük keþkesi! Ama artýk yalnýzdý iþte. Hayatýný adadýðý insanlarýn gerçek yüzünü görmüþtü ve anlamýþtý ne demekti yalnýzlýk. Anlamýþtý kendisine ait bir bahçeye sahip olmamanýn hüznünü. Keþke sadece ona ait olan, ona hayatý anlatan bir bahçesi olsaydý.