Düþünce dilden, dil düþünceden doðar. -Platon |
|
||||||||||
|
Kalebend Hasan Destaný Ya Da Hasan'ýn Kýsa Süren Mapusane Günleri Aðzýmdan çýktý bir kez, Haremlik-Selamlýk da neymiþ dedim, Haremi kaldýrýn ! Halkýma Özgürlük ! falan, Sen misin diyen bunlarý, çýktým mý mahkemeye, Üç yýl dokuz ay dedi Kadý efendi, Üstüne de kýrk gün forsa kürek, Kaymakam bey de saðolsun bakmadan hükme, Sað eliyle imzalayýp mühürledi, Sonra uzatýp hükmü elime, Allah kolaylýk versin, oðlum, dedi, Ýþte böyle baþladý Hasan'ýn kalebentliði, Sürdüler beni Hasret kalesine. Söyle canýmýn içi, ben ne yapayým þimdi ? Taþ odalarda hasretini mi çekeyim inleyerek, Yoksa günde üç vardiya, güneþ altýnda, Sýrtýma vurulan yüklerin aðýrlýðýný mý, Yoksa geceleri ciðerlerime bir mil gibi iþleyen Taþ duvarlarýn nemini, rutubetini mi, Söyle canýmýn içi, hangisini çekeyim önce? Hasretin kalesinde kalebendim þimdi, Ne gündüz taþýdýðým yükün aðýrlýðý, Ne de gece sýrtýmý dayadýðým duvarlar, Hiçbiri, hiçbiri kahretmiyor senin hasretin kadar, Seni düþünmek için kapýya dikiyorum gözlerimi, Kapýlar; hasretin parlayan gelin telleri, Kapýlar; mesafenin kör mazgallarý sanki, Aslýnda bütün bunlar, aramýzdaki en ucuz engel, Sýkma canýný fazla n'olur, baktýn olmuyor, Zaman da geçmiyorsa dilediðin gibi, -Ýþlediðin çeyizler de üst üste birikmiþtir hani- Baktýn taþýmýyor haftalar, aylar aþkýmýzý gerektiði kadar, Can çekiþiyor demektir bu sevda gýyabýmda, Kopar bir gül koparýr gibi, Sil bu kalebendin defterini. Aslýnda bu, aþkýmýzýn en aðýr bedeli, Bana kalsa; yerim bu cezayý peynir ekmek gibi, Geçer günler, haftalar, aylar bulut misâli, Koþar gelirim yalýn ayak sana çýktýðým gibi, Bir bardak çay yaparsýn bana mutfakta, Hatta bir fincan kahve de olur köpüklüsünden.. Bilemezsin ne kadar özledim seni, Varsýn Hasan, kalebend oldu desinler, Kale de benim taþ da benim aslýnda, Bir taþa çevirdiler burada yüreðimi, Biliyorum bu hasreti, bu ayrýlýðý, bu aykýrýlýðý, Geçerse elime bir gün o Kadý ile Kaymakam, Düþünmeden keserim vallah bileklerini, Dilim dilim karpuz keser gibi, ... Su akýyor duvardan geceleri, Görsen þaþarsýn, gözyaþým sanýrsýn! Tavana dikiyorum gözlerimi unutmak için seni, Günlerin geçmeyeceðinden korkuyorum bazan, Bir mumya mý desem, hortlak mý desem, Ýþte onun gibi birþey oluyorum, Fýrlýyorum birden yattýðým yerden, O hasreti bir geçirsem elime, verseler bana, Bir tavuk boðazlar gibi boðazlarým inan ! Bazan hýrslanýyorum iþte böyle, iyi geliyor, Seni düþünüyorum saatlerce, iyi geliyor, Gözlerini düþlüyorum, pembe dudaklarýný, Beyaz, yumuk ellerini düþlüyorum, iyi geliyor, Bir bardak sýcak ýhlamur kadar iyi geliyor, Bak diyorum kendime, bir ayý çoktan geçtik, Yarýn altý ay da dolar, dokuz ay da, bir yýl da, Hüsnühâlden yararlanýrsýn belki ! Burada geceler de günler gibi aðýr, Kalenin önünde duran topun güllesine benziyor, Bunlarý söylüyorum da teselli oluyor mu acaba sana? Ben; iyi, kötü geçiniyorum burada, Kahvaltýmýz, elli dirhem zeytin ile bir tayýn günde, Akþamlarý çorba ile bulgurumuz Devlet-i Âli'den, Bundan gayrý ne isterki bu âdem, Ya sen ne yapýyorsun orada kalbimin ebedî hasreti, Ne yapýyorsun orada bensiz ? Kalebend Hasan olsaydý yanýmda, diyor musun ? Olsaydým tutardým beyaz, yumuk ellerinden, Geçerdi hasretim, geçerdi toptan, Ýçim ýsýnýrdý sýcak bir tas çorba gibi, Düþ kurmaya da gerek kalmazdý ! Saat onikiyi vurdu, bende uyku hak götüre ! Postayý göndermiþler, idare lambasýný geri aldý, Þimdi zifiri karanlýk odanýn her yaný, Hasan, hesabýný yaptý, tam kýrkdört ayý kaldý. Bir sabah yoklamada çýktý Hasan'ýn firarý, Kimi kaçtý dedi, kalenin bedeninden, Kimi laðýma dalmýþtýr mutlaka, dedi, Biri de tuttu, "Yahu adam erimiþti aþkýndan, Kuþ kadar kalmýþtý, kuþ olup uçtu iþte ! " Kimse anlamadý Hasan'ýn hilesini, Aþkýna kavuþmak için kýsa yoldan, Kimin aklýna gelirdi Tatar Postasý olmak, Kale kapýsýndan besmele ile çýkýp Saða, sola selâm verip atýn üstünde, Sonra da deh ! demek Hürriyet'e !
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Gürcan Erbaþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |