Bir kimse, neden oltasýný, içinde tek bir balýk olmadýðýný bildiði bir göle sarkýtýr? -Adalet Aðaoðlu |
|
||||||||||
|
Hava soðuk... Yaðmur taneleri pencereme damlasý düþtükçe güzel bir güneþin doðacaðýný müjdeliyordu sanki. Ýçimde sabah uzun bir yolculuk vardý, taþý topraðý altýn gözüken ülke, ummadýðým bir coþku belirlenmiþti. Yol uzundu, bu yol boyunca karþýlaþacaðýmýz neler olacaktý sabahýn ilk doðan güneþiyle birlikte yola koyulduk. Sevgili Nihat Behram ve Ýbrahim Turhal aðabeylerimizle birkaç benzin istasyonunda molalar verdik. Yolumuz aþaðý yukarý 800 kilometreydi. Bir benzinciye geldik Arabadan ben indim yaným sýra Nihat abi indi, Ýbrahim abi arkada kalmýþtý.Bir masaya oturuverdik, bayan ne içeceðimizi sordu, ben de " Bir arkadaþ gelecek onu bekliyoruz." dedim. Ýbrahim abi içeri girdi, saðýna soluna uzunca bakýndý. Gözüm hep onun üzerindeydi; bizi görecek mi diye. Saða sola süzerek iyice bakýndý, boynunu eðerek bir selam çaktý, masamýza geldi. Gelir gelmez ben sordum "abi selam verdiðin kimdi" dedim. Ýbrahim abi de "bir tanýdýk gördüm ona selam verdim" dedi. Gözlerim bu tanýdýk kim diye çevreye bakýnmaya baþladý. Abi dedim sen kime selam verdiydin bir daha söylermisin ? " Tanýdýk gördüm iþte "dedi. Ýlk kez bir yere gelmiþiz, sonradan farkýna vardým: Meðer duvarda ayna varmýþ, aynada kendi yansýmasýný görmüþ, ona selam vermiþ. Gülüþmeler kahkahalar ki sormayýn. Ýbrahim abiye dönerek "abi iyi ki o da sana selam vermiþ ya vermeseydi" dedim. Gülüþmelerle kalktýk. Bir konsere gidiyorduk, yollar uzadýkça uzuyordu. Ýbrahim abiyi varacaðý yerde indirdik. Biz yollumuza devam etmiþtik . 12.02.2003 tarihinde posta aracýlýðýyla kitap göndermiþtim, kendisi de bana GURBET TÜRKÜLERÝ adlý bir kitabýný göndermiþti. Doyumsuz þiirlerini okumuþtum, hayranlýðým gittikçe artmýþtý. Güzel bir gün olmuþtu o gün; anýlarda kalan, hatýrladýkça devamlý güldüðüm güzel bir gündü. "Hislerinin doðrultusunda yola devam et "diyorum Nihat abiye, "varacaðýmýz yer az kaldý" sözleriyle avunuyorduk Allah'ým bir dað baþýydý, geceyeydi, caddeler ýssýz, gece uykusuna dalmýþ insanlar... Bizlerse elimizdeki bir adres arýyorduk. Elimizdeki pusula, bir adres bir de içimdeki his doðru yoldasýnýz diye dürtüyordu beni. Nihat abi bir yandan sinirleniyor "Oðlum nerde bu adres, yolumuzu kaybettik" diye söylenip duruyordu. Ben "abi sen sürmene devam et, az kaldý" sözleriyle üç saat gitmiþtik. Derin ormanlarýn içinden bir Allah'ýn kulunun geçmediði gecenin yarýsýnda, yanýmýzdan sinek uçsa ona adres soracaktýk ama börtü böcek uykuya dalmýþtý bile. Bir küçük köyden de öte sayýsýný saysak evler vardý. Bir delikanlý bizi karþýladý "abi evimiz þurada buradan gideceðiz "dedi. Beþ dakika gittik. Bir abla merdiven baþýnda üstü baþý un içinde karþýladý. Hoþ beþ derken karayaðýz bir adam koltukta oturuyor. Teknolojinin imkanlarýndan yaralanarak konuþtuðum kiþi karþýmdaydý. Gerilere dalarak düþündüðümde, eskiden haberleþme denen imkanlarýn imkansýz olduðunu duyumsardým. Dünya çok büyük, içine sýðmamak mümkün deðildi. Þimdi ise yeryüzü avuç içi kadar. Baktýðýmda taþýyor, sýðmýyor insanlýk. Bir adým önde ilerliyor, ilerledikçe zamanýn nasýl geçtiðinin farkýnda olmadan varacaðýmýz yere varmýþtýk bile. Sarýldýk Nihat abi þaþýrmýþtý yüzünü bile görmediðimiz, sadece internetten sohbet ettiðimiz bir aileye misafir olmuþtuk. Heyecanlanmamak mümkün deðil. Þiirlerini okuduðum, resimlerine hayran olduðum çok deðerli, kýymetli, güzel bir insan, bir aile sýcaklýðýyla karþýlaþmýþtýk. Anlatýlmaz bir duygu, her insanýn da yaþayamayacaðý bir þeydir bu. Sabaha kadar oturmak istedik ama ne mümkün, yol yorgunluðu ezmiþti bizi. Uyumak için bize ayrýlan odaya çekildik. Derin derin uykumun arasýnda birinin kendimi "uyan, uyan" sesleri arasýnda bularak uyanmýþým. Ne var diye de kaba sesle karþýlýk vermiþim. "Horulduyorsun, rahatsýz oluyoruz bizler uyuyamýyoruz " diye bir sesler duymaya baþladým o uyku esnasýnda. Ben neden duymuyorum horuldadýðýmý diye de çýkýþmýþým dostlarýma. Bütün gece uykusuz kalmýþlardý, ne kýzacaklarýný ne de güleceklerini bilmiþlerdi. Sabah uyandýðýmda ve bana baktýklarýnda kendilerinden geçmiþ yüzler gördüm, gülmekten. Demek ki gece yarýsý bir þeyler olmuþtu. Olaný biteni anlattýlar. Müstakil büyük bir ev, dað baþýnda saklambaç oynasak bulunmaz, o kadar çok odasý vardý. Özel odasý , tablolarý, kütüphanesi... Yüzlerce kitap doluydu; içinde yazdýðý þiirler masanýn üzerinde birikmiþ duruyordu. Rengarenk bir dünya; bu dünyanýn içinde kocaman bir dünya. Benim için öyleydi kaldýðýmýz yer. Daðlar, çam aðaçlarý, þirin güzel evler, arý besiciliði de vardý þiirlerine yansýyan... Güzellikler doðanýn ona sunduðu bin bir renklerdi, fýrçasýnda da onu yansýtmýþtý. Hayran kalmamak mümkün deðildi. Can Yoksul aðabeyimizle de tanýþma fýrsatý bulmuþtuk. Bir birinden güzel anlattýðý hikayeler, sözler, insanýn unutmasýna imkan yok ki... Üç gün boyunca unutamayacaðýmýz anýlarla, sohbetlerle, güzelliklerle dönüyorduk geri. Ýlk gün tanýþtýðýmýz þiirin silinmesine imkan yok belleðimden. Paylaþmak adýna yeniden ilk günkü gibi heyecanla okuyarak sizlerle paylaþýyorum: HANÝ NERDE DOSTLARIM Ýyi günde aðýrdým Dost dost diye baðýrdým Dar günümde çaðýrdým Hani nerde dostlarým Kime nasýl yazayým Sahteliði bozayým Ben kendime kýzayým Hani nerde dostlarým Gerçek dosta kýrýlmam Kimselere darýlmam Dost peþinde yorulmam Hani nerde dostlarým HARUN YÝÐÝT gözüne Yiðit dostun sözüne Hasret kaldým yüzüne Hani nerde dostlarým Harun Yiðit Harun YÝÐÝT Kimdir ? Harun Yiðit 1961 yýlýnýn mayýs ayýnda Konya, Ilgýn, Beykonak Kasabasýnda doðdu. Ýlk ve orta öðrenimini kasabasýnda tamamladýktan sonra 76/77 öðretim yýlýnda Ilgýn Endüstri Meslek Lisesi ne baþladý. O yýllarda geliþen siyasi çalkantýdan payýna düþeni alan Yiðit, okulu býrakmak zorunda kaldý. 1977 Mart’ýnda Almanya’ya ebeveyninin yanýna iþçi ailesi olarak gitti. Küçük yaþlarda resim sanatýna ilgi duyan Yiðit, Büyük çabalar sonunda 1982 yýlýnda Hannover Türk evinde ilk resim sergisini açtý. Bunu daha sonra baþka sergiler izledi. Almanya’nýn deðiþik kentlerinde 50’nin üzerinde resim sergisi açtý. Resim sanatýnýn aracýlýðý ile tanýdýðý þair Can Yoksul, Osman Daðlý gibi þahsiyetlerden Edebiyat (Þiir) üzerine eðitici bilgiler edinerek þiir yazmaya baþladý. 1991 yýlýnda ölçülü uyaklý þiir stiliyle yazdýðý ilk þiir kitabý Gurbet Türküleri’ni ‘’özel baský’’ yayýnladý. 1986 yýlýnda Ýsviçre’nin Basel kentinde düzenlenen ‘’Barýþ Yýlý Sanat Yarýþmasý’’ da resim dalýnda ikincilik ödülü, 1996 Almanya’da Sesimiz dergisinin düzenlediði þiir yarýþmasýnda üçüncülük ödülü , 2002 Konya, Ilgýn Beykonak Eðitim ve Öðretim Vakfý’nýn düzenlediði þiir yarýþmasýnda birincilik ödülü ve 2002 Almanya Vupertal’da düzenlenen üçüncü Aþýklar Bayramý’nda birincilik ödülleri aldý. 1993 yýlýndan 2000 yýlýna kadar Hürriyet gazetesinde serbest muhabir olarak çalýþtý. Muhabirliðe üç yýl ara verdikten sonra tekrar bölgesinde serbest muhabir olarak gazeteciliðe baþlayan Yiðit, halen bir fabrikada iþçi olarak çalýþmanýn yaný sýra resim, þiir, yontu çalýþmalarýný da sürdürmektedir. 2003 Kasým ayýnda ikinci kitabý Duy Yunus Emre Yalçýn Yayýnlarý tarafýndan yayýnlandý… YÝÐÝT BÝZE ELÝN VERDÝ Gülmez yüzü bin yýldýr Þal baðlamýþ dili baldýr Yiðit bize elin verdi Þair gurbete düþtü Gönül ateþlerde piþti Yiðit bize elin verdi Yâr sevdaya kor düþtü Sýrça ayaklarýna yol idi Yiðit bize elin verdi Acý alýp balý verdi Yetim gibi burda kaldý Yiðit bize elin verdi Harun dostum bizi sordu Son görüþüm bir yýl oldu Yiðit bize elin verdi Yusuf dosta güller attý Sevdikleri nere gitti Yiðit bize elin verdi Yusuf Ter Not: Sevgili Harun Yiðit abime hediyemdir bu þiir Görüp te tanýmanýn tanýyýp ta eserlerinden gurur duyduðum Ýnsana küçük bir hediye ediyorum gözün dile döktüðü sözler… Yusuf Ter 14.09.05 Saat 19:20 Ýsviçre
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yusuf Ter, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |