Kitabýnýn bir kopyasýný gönderdiðin için saðol. Onu okumakla hiç zaman yitirmeyeceðim. -Moses Hadas |
|
||||||||||
|
Gözümü her kapattýðýmda çok baþka diyarlara gittiðimi hayal ediyorum birkaç aydýr, o kadar güzel bir yer ki anlatmam imkansýz... O diyar da insanýn içini sonsuz bir huzur kaplýyor, nedensiz þekilde gülümsemek ve coþmak mümkün... Hani derler ya, içim içime sýðmýyor, kalýplarým dar geliyor, sanki patlayacakmýþým gibi hissediyorum diye, iþte ben bu diyarda bunun anlamýný ve özelini keþfettim... Sanki çok uzun zamandýr da böyle bir hissi tatmamýþtým... Hayatýn anlamý bu olmalý diye düþündüm, etraf pýrýl pýrýldý, gözlerimi ýþýðýn yoðunluðundan açamýyordum, en can alýcý nokta ise sanýrým sevgiye açtým... Yaþadýklarýmý masaya yatýrdým uzun uzun, gelgit lerimle yüzleþtim, hatalarýmý ilk kez en saf haliyle yüzüme vurdum, geçmiþimi kanata kanata silip süpürdüm... Çok caným yandý, yüreðim usul usul aðladý ama geç kalýnmýþ bir olaya, kendi damgamý vurmanýn dayanýlmaz rahatlýðýný, tüm bedenimde, her bir hücremde sonuna kadar hissedebilmek her þeye bedeldi...Bu mutluluða atýlan ilk adým olarak benim için çok ama çok önemliydi... Güneþin aydýnlattýðý nehri keþfettim az önce, duru bir sessizlik hakimdi ama yosunlar taþlarla seviþiyordu az ötede...Hayat da öyle deðil mi zaten? diye düþündüm birden... Bir tarafta sakin ve huzurlu bir hayat, diðer yanda uluorta seviþebilmeyi ve tutkuyu doyasýya yaþayabilmeyi, hayata geçirebilecek kadar cesur adýmlar atýlabilen uç yaþamlar... Birden bire kalbimin deli gibi attýðýný fark ettim, ayaða kalktým ve bastýrmakta güçlük çektiðim yolculuk isteðine cevap vermeye karar verdim... Az ileride tren istasyonu vardý, nedenini bilmediðim bir sempati duyardým trenlere çocukluðumdan beri... Aslýnda nedeni vardý, beni, bayramlarda ve sömestr tatillerinde Ýstanbul' dan Ankara' ya dayýma götürürdü mavi tren, gece 23:00 karanlýðýnda...Yol boyunca karanlýklara inat gördüðüm her ýþýða el sallardým, her ýþýðýn özellikle beni aydýnlattýðýný sanýrdý minik yüreðim, çocukluk iþte... Annem cam kavanozlara ev kurabiyesi yerleþtirirdi, yol boyunca sanki ilk kez kurabiye yermiþ gibi lezzetli gelirlerdi bana... Her yolculukta, minik bedenim uykuya yenik düþer, geceye teslim olurdu, sabahýn ilk ýþýklarý ve annemin tatlý dokunuþlarý güne hazýrlardý beni... Bu hayallere dalmýþken, trenin keskin düdük sesiyle kendime geldim, týpký mazideki gibi... Tren durdu, usulca bindim, duygularýmý yastýk altý yapýp vagonuma yerleþtirdim, kurabiyelerimi ve annemin sihirli dokunuþlarýný yüreðime iþledim nakýþ misali... Artýk yolculuða hazýrdým iþte, geceye, gündüze, çiçeðe, böceðe, ýþýða, karanlýða, her canlýya el sallayarak baþladým yolculuðuma... Artýk tek baþýmayým, ama elimde hüzün ve keder yok, bu yolda sadece ve sadece, ýþýl ýþýl bir meþale var... Taþýyorum umutla...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © müge eralp kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |