..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Gençliðinde müzik öðrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam > peri sim eldivenoðlu




25 Ocak 2006
Ýnsan, Panik, Uhu  
peri sim eldivenoðlu
panik mideye uhulandý.


:BHEJ:
Dediðim þu:

Bir gün, elimde kitaplarým, sýrtýmda kahverengi paltom ve aþaðýdan sarkan pantolonumla o çok sevdiðim sokaklardan birinde yürürken, siyahlar giymiþ, omuzlarýný çýkararak ve önüne bakarak yürüyen bir adamýn, karþýdan gelen etekli, boyalý saçlý, acelesi olan bir kadýn görüp, frankenstein misali birden canlanýp, gözlerini, gözlerinin biri yerde diðeri gökte olan cadý gibi, ona yukardan aþaðý ve aþaðýdan yukarý bakarak, garip, hayvansý sesler çýkararak, kadýn yanýndan geçip gittiðinde arkasýný dönüp ellerini yukarý kaldýrarak bazý insan dýþý sözcükler sarfetmesini izlememin, ruhumda, beynimde ve yüreðimde açtýðý öfke, burukluk ve üzüntüdür, insanlarý küvetime doldurulmuþ beyaz baloncuklar sanmamýn nedeni.

Bugün geçtiðim, yarýn tekrar, diðer gün tekrar ve tekrar geçeceðim yollarýn insandýþýlýkla kaplanmýþ olmasý, sabahlarý midemde bozulmuþ mýsýr çorbasýnýn verdiði rezalet tatla yürürken, önceki akþam toplanmýþ çöp yýðýnlarýnýn arkalarýnda býraktýðý o pis kokulu, kaldýrýmlarý berbat eden siyah kalýntýnýn nasýl da kolay bezdiðimi anlatmasý hayattan, insanlar, yani insaný insan yapan özelliklerden yoksun kalmaya alýþmýþ, çok somut anlamda beyinsiz, kadýnlarý vitrin malý, erkekleri her an kavgaya tutuþabilecekleri birer domuz olarak gören erkekler, kadýnlarý birer rakibe, erkekleri birer yiyecek olarak gören kadýnlar, kendilerini eli býçaklý, pantolonu silahlý, beyni kapkaranlýk birer delikanlý gibi gören, bunu yaþamda tek doðru olarak benimsemeye on yaþýnda baþlayan erkek çocuklarý, upuzun týrnaklarý, upuzun topuklarý ve upuzun (?) beyinleriyle kitap taþýyan ellerinin nasýl bir ikileme düþtüðünü anlayamayan, dünyada sadece kendileri ve kendileri gibi olmak isteyenlerin bulunduðunu düþünen kýz-kadýnlar, gözlerimi kapatýp ona kadar saymaya baþlayýnca ve bitiremeden gözlerimi açtýðýmda ne kadar çok þeyin deðiþtiðini, geriye doðru deðiþtiðini görmemle gelen o hayal kýrýklýðý, nefesimi içime çekeyim derken burnuma dolan çöp yanýðý, karbonmonoksit ve ter kokusu, alýþamamam, alýþmamam, ve direnmeye çalýþmam;

beni bir süre sonra insanlýktan çýkardý.

Ki aslýnda söylemeye çalýþtýðým, bir yandan tüm bu çirkinlikleri ve sarý elmalarla dolu olmasý gerekirken köpek pislikleriyle pislenmiþ bu yuvayý lanetlerken, bir yandan da bunun içinde yaþamaktan acý bir zevk duyduðum, söylemekten bile utandýðým, ayakkabýlarýmý giyerken kaldýrýmýn hangi köþesine basacaðýmý merak etmem

dur/dýr/dir.

Ýnsanlýk hakkýnda yazmam gereken daha çok þey var. Fakat yaptýklarýmý hatýrlamadýðým zamanlarý çarpýp bölüp, integralini alýp, bokunu çýkardýktan sonra, beþ yýlýmýn her gününün bu þekilde geçtiðini anlamak, yirmi dört saat uyumanýn verdiði uyuþukluk, eski sözleri küçük bir kaðýt parçasýna yazdýðýmý hatýrlayýp, onlarý teker teker okuyunca duyduðum acý, beni az da olsa alýkoyuyor hayata buz gibi ellerle baðlanmaktan; düþünsenize, yaþama sürenizin her anýnda abartýya kaçtýðýnýzý bilerek ve anatominize ve kafa yapýnýza verdiði zararlarý hiçe sayarak, ayný yolda yürümek, her gece ve her sabah hissedilenlerin birbirine biri gözlüklü diðeri gözlüksüz ikizler kadar benzemesi, geceleri gördüðünüz rüyada karnýnýzdan býçaklanýp, ayný doktorun, ayný laflarý –öleceðinizi- söylemesi, ama nedense kan akmýyor hiç yaradan, -hep içeri, hep içeri doðru, pankreasýnýz kan kusmaya baþlayana dek, ve siz hala abartýya kaçarak ve ensenizde kolonyalý mendillerle dolaþarak þarkýlar söylerken, topu .öt olmuþ bu insanlýða bir artýk býrakayým diyerek masa baþýna geçtiðinizde, duyduðunuz o mide yanmasý, piþmanlýk ve nefretle, saçlarýnýzý düzeltirken ve sýcak suyun altýnda uyuþurken gövdeniz, neþeli bir þarký dinlemeye dayanamayýp, sabaha kadar oturma kararý almakla, sürekli kararlar almakla yani, bugün proust , yarýn faulkner, diðer gün önünüzde bir yýðýn pespembe ilaç; ve tüm bunlar olup bittikten sonra bir sabah ter içinde, beyaz çarþaflarýnýzda, gözünüze güneþ girdiði için uyandýðýnýzda, tanrý çocuklarýný seviyor diyebilecek kadar saf, güzel ve karmakarýþýk olmanýz.

Aslýnda böyle bir þey olmalý yaþadýklarým da, bir türlü sonu gelmeyen olaylar silsilesi, ama birbirine benzeyen olaylar, kopmuþ iki gömlek düðmesi kadar küçük ve mavi, ama yerine dikilmesi zor.

Yaþadýklarýnda zor olan, aslýnda tüm o yaþadýklarýný bir raya oturtma zorunluluðu içinde olman, bir insanlýk paterninin içine oturtmak zorunda olduðun alýþkanlýklarýn, doðru bildiklerin, yanlýþ diye yapmadýklarýn, örneðin bir gece bavulunu toplayýp baþka bir þehirde, baþka hava koþullarýnda, baþka bir pisliðin, baþka sokaklarýn içine düþmek, bardaklara doldurduðun sularý hiç içmemek, gözüne giren gece lambasýnýn ýþýðýný incecik bir perdeyle örtmeye çalýþmak, bunlar, yaptýklarýn, o raya oturmalý, krem kaplarý biriktiremezsin örneðin, kadýnsýn, maksi giymek zorundasýn, mick jagger aramamalý seni yollarda, erkek kýsmý inceleyebilmeli seni, parasýyla satýn alabilecekmiþ gibi süzebilmeli, yüzüne oturttuðu o bakýþla, aðzý yarým açýk, aval aval bakabilmeli vücuduna, oturup alkollü bir içecek istediðinde sana hafif kýz imajýný yakýþtýrabilmeli, kadýnlar kadýnlýðýný, erkekler egemenliðini bilmeli, ve sen buna yaþam demelisin ve ondan zevk almayý bilmelisin.

Bir sokak lambasýnýn altýnda, parlak ýþýklý bir dükkanýn içine girdiðinde, yazýsýndan hiçbir þey anlamadýðýn reçeteler, bilmediðin dilde yazýlmýþ bir kitap görünce, herhangi bir kuleden atlamak istediðinde, mideni bulandýran su, her sözü bileklerine sivri iðneler gibi batan bir erkek, veya bir kadýn veya boy sýrasýyla dizilmiþ binlerce matruþka nefesini kestiðinde, ayaklarýn ýslak, her yerinden sular fýþkýran bir kaldýrýmda yürürken, yüzük parmaðýnda gördüðün iki boncuk þeklindeki yaraya anlam veremezken ve bir vampir olduðunu hayal ederken yapanýn, seni üzen tonlarca þey, hareketlerini yavaþlatan düþünceler, beynini yiyen endiþeler, bir tren tuvaletinin klozet deliðinden aþaðýya atmak istediðin hatýralar varken; kafanýn üzerinde kocaman beyaz papatyalarýn açtýðýný bile görsen, yarýn huzurlu olacaðýný bilsen, omzundan tutup suratýný sülfürik asidin içine batýrmayacaklarýna emin olsan, tüm dünyanýn sessiz, yapayalnýz ve huzurlu olacaðýna inansan bile; yine titreyen ellerin, sinirden çatlayacak baþýn, yaralarýn, –hep ayný, ne yazýk ki, ne yazýk ki hep ayný- kýrýk dökük vücudun ve sana bulutlarý vermiþ insanýn ihanetiyle baþbaþasýn. Yere bakýyorsun, sürekli tekrarlanan desenlerle beyin kývrýmlarýný uyuþturmaya çalýþýyorsun, ayný þarkýyý binlerce defa dinleyerek, ayný makyaj çantasýnýn tekrar tekrar fotoðrafýný çekerek, rüzgara baþýný çevirerek, parmaklarýnla oynayýp, devamlý yutkunup, gözlerini kýrparak, dudaklarýn kare þeklinde yaralarla kaplanana dek onlarý ýsýrarak, unutmaya, unutmaya, u n u t m a y a çalýþýyorsun, ama olmuyor. Yaþýyorsun, güzel yaþýyorsun, güzel ve genç yaþýyorsun, ama yaþamýyorsun.

Bir bireyden öte tüm insanlýða mal olmuþ bir trajedidir bu, unutamamak, þöyle gözlerini kapatýp, güneþli bir günde açýk havada çayýný yudumlarken, aklýna çok güzel, çok güneþli, çok gökkuþaklý anýlarýn, insanlarýn gelmesini dilemek ama tek gördüðünün içi çamurla dolmuþ derince bir kuyu olmasý, elinde renk renk bayraklarla, düdükler çalarak ve þarkýlar söyleyerek, arkanda yaz rüzgarý, denizin kenarýndan yürürken ve büyük adamlarýn susup yerlerine oturmalarýný dilerken içinden, tam yanýnda, denizin dibinde þiþmiþ, ölü bir insan vücudu görmen, birden ellerinin boþalmasý; çünkü bitmeyeceðini böyle acý þekilde görmek istemez insan, birilerinin hala kýs kýs gülmesi ölülerin arkasýndan, katili olduðu ölülerin arkasýndan; ve sen oturup barýþ önergeleri ezberlerken ve harekat düzenlemek isterken savaþ suçlarýna.

Sen, elinde bir tutam kaðýt, saçýnýn arkasýnda iki arka sokaðýndaki bahçeden kopardýðýn çiçekler, acemi hareketlerle, neden olduðu belli olmayan bir sevinç, bir umut ve telaþla, yüzüne çarpan serinliðe aldýrmadan, yüzündeki tebessüm, temizliðin, ayaðýndaki kirli pabuçlar, parlak týrnaklarýn, ortadan ikiye bölünmüþ kalbin, ikide bir kaldýrýmlara takýldýðýndaki çocuksulukla, bozulmuþ mantarlara benzeyen hatýralarýn, yapýþ yapýþ olmuþ bir kalbin, soðuk terler döken bir endokrin sistemin olmasýna raðmen, yürürken ve sedefli paketlere sarýlmýþ hediyeler beklerken hayattan, þiþmiþ göz kapaklarýna raðmen gülebilirken insanlara ve anlamamalarý bir þey ifade etmezken, yani olaysýzsan, tamamen olaysýz ve normal, bir yerde, belki senden cehennem kadar uzakta veya hemen omzunun arkasýnda, insanlar þiþmiþ karýnlarýyla ölüyor, üçüncü büyük seçim inden sonra doymuyor, ak-47 ’yi düðmesine basýlýp oynanabilecek, küçük elli çocuklarýn üzerinde denenebilecek bir oyuncak sanýyor, deðiþim kelimesini tersinden anlýyor, biri rahatsýzlýðýný dile getirince tahrik oluyor, kýrýþýklarýnýn içini beyaz kremlerle dolduruyor, kafasýz olmayý erdem sanýyor, unutamýyor, unutamýyor, unutamýyor olacak.

Buna yaþam diyeceksin, ve ondan zevk almayý bileceksin.

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: insan ruhu paniðe uhuyla yapýþtýmý ?
Gönderen: kuzey darýcý / Ýstanbul/Türkiye
4 Þubat 2006
belki bizi bu bizliyordur. ellerimizi tanrýya açýp dua etmeliyiz belki sadece. görmek istediklerimizi görüp sadece , nlp patronlarýna sýký bir ben burdayým senin için heeey demeliyiz. amaaaan ben ne zýrvalýyorum ki sýyýrdým iyice, herþeyi bana benzetiyorum, herkes bundan çok korkarken. neyse üzülcek bi bok yok aslýnda. genel ev bile var len dünyada, tabi genellemeler de olcak... tabi genellemelerinin ,seni genel ruh halinden uzaklaþtýrmamasý umuduyla.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yaþam kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Defne Sokak

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Evsiz ve Yaðmurlu
Ýtiraf ve Kalp Çarpýntýsý
Saðýr

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Anne [Þiir]
Kaybolma Yazýsý [Þiir]
Bir Rüya, Ýçecek Dolabý, Kelebekler [Öykü]
Absürdlük Kalem Kutusunda - 1 [Öykü]
Absürdlük Kalem Kutusunda - 4 [Öykü]
Absürdlük Kalem Kutusunda - 2 [Öykü]
Absürdlük Kalem Kutusunda - 3 [Öykü]


peri sim eldivenoðlu kimdir?

küçük düþünürüm ben. mesela antibiyotik þiþelerinin içinde kelebek biriktiririm. siz? çay, kahve, omlet, oralet?

Etkilendiði Yazarlar:
kara delikler, denizin en derin noktasý, ne zaman ufuk çizgisine varýyoruz, jean seberg saçýndan topuz yapabilme, evet 1963.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © peri sim eldivenoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.