Yaþamak bir aðaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeþçesine... |
|
||||||||||
|
Kimbilir kaç 14 þubat geçirmiþtim kendimle kýyasýya cenk edip her defasýnda bozguna uðrayarak. Her sabah ayný rutin ile kalkýyor traþ oluyor iþe gidiyordum. Merhabalaþtýðým insanlar dahi hep aynýydý yalandan dahi olsa. Zira candan merhabalara alýþýk deðildim. Yanýmdan gelip geçen insan selindeki silüetlerin farklýlýklarý haricinde her þey aynýydý. Kadranýn üzerinde sabit dönen yelkovanýn akýbetiydi benimkisi. Hayatým boyunca birþeyler beklemiþ, beklemiþ durmuþtum. Ýdeallerime yaslanmýþ yaþýyordum, kaderin varolduðu bir iklimde kaderden habersizce. Ýdeallerim beni güçlü ve ulaþýlmaz biri kýlýyordu. Everestin zirvesindeki buzullar kadar uzaktým herkeze. Böylece yaþarken 1976 nýn bilemediðim bir haziran akþamý deðiþik bir þeyler yapmak adýna kültür parka gittim. Yalnýz baþýma yürümenin huzurunu yudumlarken lünapark cihetinden bana kadar ulaþan müzik ve þamata oraya oraya yönelmeme yol açmýþtý. Nihayet aralýksýz gülen konuþan yürüyen koþuþan bir kalabalýðýn arasýna dalmýþ ve etrafý incelemeye baþlamýþtým. Lünapark araçlarýna binen çocuklar heyecan, ebeveynleri ise huzur yada adýný koyamayacaðým insani duygularýn mozaiði içerisinde eðleniyor mutlu oluyorlardý. Tam da kendimi bu dokuya yabancý hissetmeye baþlamýþken amaçsýzca gezinen gözlerim gözlerin ile buluþtu. Dünyanýn tüm ýþýklarý sönmüþtü sanki. Bana tartýþmasýz bir netlikle bakýyor ve neon ýþýklarýnýn altýnda dünyada bir kiþinin daha gülemeyeceði kadar güzel gülüyordun. Benzersiz simandaki kývrýmlarýn yumuþaklýðýný yeni doðmuþ bir bebekten, edanýn tatlýlýðýný ve sevimliliðiniyse olsa olsa bir melekten almýþ olmalýydýn. Samimi gülüþünün ruhuma zerkettiði çaðrý artýk irademin surlarýný acýmasýzca bombalýyor, dört baþý maðmur prensin ülkesinin tüm kaleleri birer birer düþüyordu. Onca keþmekeþin arasýnda beliriverip saniyeler içerisinde benliðimi varlýðýnýn esiri etmiþtin. Teslim bayraðýmý çekip yüzüme en pembe gülümsememi oturtarak yanýna geldim. Sesinin tonu hala kulaklarýmda! Kutuplarda doðan güneþ kadar sýcak nefesin iliklerime kadar sirayet ediyordu. Yanýnda olabilmek lüksüyle sarhoþ olmuþ dünyanýn sekizinci harikasýný bulmuþtum. Karþýnda oturup kah yýldýzlardan kah güzelliðinden dem vurarak doðaçlama yaptýðým tüm þiirlere yemin olsun hayatýmda ilk defa seninle bu kadar mutlu olmuþtum. Seninle gülmüþ seninle coþmuþ minicik boþluklarda bile hep sana koþmuþtum. Sen benim için hayatýmda ekmek kadar kutsal su gibi mühim fransýz ihtilali misali kuvvetli bir devrimdin. Fizik kurallarýný alt üst edercesine tüm evrenin yörüngesi deðiþmiþ senin etrafýnda dönmeye baþlamýþtý. Yaðmurlar yerden bulutlara damlarken nehirler tersine akmýþtý. Sanýrým dünyada çekilen cennet piyangosu bana çýkmýþtý. Böylesine mutluluklar içerisinde güzel bir rüya görme sevincinin kýsalýðýnda geldiðin gibi esrarengiz geldiðin gibi apansýz avucumdan kayýp gittin ebedi aleme. Cenazene bile gelemedim. Kapandýðým evimde bir gecede kýrlaþan saçlarým sakallarým ile pejmürdelik yarýþý yapýyordu. Bir haftanýn sonunda artýk kurumuþ olan göz pýnarlarým iflas etmiþti çoktan. Çekmecemdeki tabacamý sehpanýn üzerine oturtmuþ ona bakarak kahkahalar atýyordum. Kahkahalarýmda yanýk ciðerimin kokusu yayýlýyordu salonumun her yerine. Seni bu kadar seviþimin ilahi her düzene aykýrýlýðýný düþünüyor, bu bitiþin aslýnda bana verilen bir ders olduðunun ayrýmýnda her zerrem ile hayattan nefret ediyordum. Önümde iki seçenek vardý. Sensizlik ile yaþamak yahut sana kavuþmak. Bu depresif düþünceler arasýnda kararýmý verip tabancamý elime aldým. Soðuk bir itaat ile avucuma oturmuþtu sevgili dostum. Sana giden yolun kapýsýnýn anahtarýný öptüm seni öpercesine sevgiyle, hürmetle ve belime sokup üzerime ceketimi aldým. Dayanýlmaz ýstýrabým beni sürüklüyordu, sana geliyordum. Mezarlýða varýncaya deðin karþýlaþtýðým her simada beni sorgulayan ve acýyan ifadeler beliriyordu. Beni baþucuna kadar getiren görevlinin ona tüm paramý veriþimde uðradýðý þaþkýnlýðý kimse bilemez. Ona bu bahþiþ zannýmca çok çok azdý. Seveni seveniyle kavuþturmanýn karþýlýðý edebilecek bir paha biriminin varolmadýðýný seni kaybettikten sonra anlamama yazýklar olsun. Çok fazla bahþiþ gaspetmiþim yaþamým boyu. Seninle yalnýz kalýr kalmaz topraðýna kapaklanýp bildiðim tüm aþk sözcüklerini fýsýldadým sana. Seni ne kadar da kuytu bir yere gömmüþlerdi. Tir tir titreyen vücudumun beynime yaptýðý baský nedeni ile acý çekiyordum. Elimi belime götürüp tabancamý kavradým. Sensizliðimin tüm suçu ondaydý. Metalin aðýrlýðý þakaðýmý ezerken birden benliðime bir nefret tufaný yayýldý. Suçum neydi benim? Eðer bir suçlu varsa oda sendin. Nasýl oldu da beni býrakýp gidebildin? Ayrýlýklarýn vebali her zaman terkedenlerin boynuna deðilmidir? Sana aþkýmdan sonra verebileceðim son hediyeyi bulmuþtum artýk; tabancam. Usulca topraðýný eþip senin yanýna gömdüm sevgili dostumu. Elveda dostum! Aþkým sana emanet...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Burhan ÜREGÜL, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |