Hayaller olmasaydý, umutlar dünde kalýrdý. - Dolmuþ atasözü |
|
||||||||||
|
Ortalýðýn her yanýp sönüþünde sol omzuna bir sýzý giriyor. Hafif bir elektrik çarpmasý ya da ani bir kol hareketiyle acýmýþçasýna… Yerin göðün aydýnlandýðý böyle bir anda birden kararýyor her yan. Gökteki atasýnýn yanýnda ne denli cýlýz ve güçsüz kaldýðýný gören þehir þebekesi hasedinden çatlýyor; kesiliveriyor. Kulelerin tepesindeki ýþýldaklar, koðuþu aydýnlatan lambalar ve körfezin ýþýklarý bir anda kararýveriyor. Karþý kýyýdaki rafinerinin bacasýndan yükselen alev topu karanlýk gecenin tek hâkimi oluyor. Penceresinde oturduðu koðuþ ve dýþarýsý karanlýðýn kucaðýnda birleþiyor. Onu dýþarýsýndan ayýran duvarlar, demir parmaklýklar, kulelerdeki eli silahlý askerler silinip gidiyor. Karanlýkta da olsa birleþiyor dýþarýsýyla. Dýþarýsýnýn güzelliðini de güzelliklerle arasýna çekilen duvarlarý da görmüyor. Demir parmaklýklar, paslý tel örgüler batmýyor gözüne. Gökteki bulutlar keyfi gelip de þavkýyýncaya ya da denizle, daðýn eteðini yalayan yoldan araçlar geçinceye dek her yer tümden karanlýkta. Ýki göz odasý gelin evinin çýrasý gibi yanan kamyonlar; ölü evi gibi her yaný ýþýl ýþýl otobüsler aydýnlatýyor yaðmurdan ýslanmýþ asfalttý. Ortalýk tutuþuyor yeniden. Yaðmur, gökten mi yere, yerden mi göðe yaðýyor belli deðil. Tel örgülerle sýnýrlanmýþ toprak parçasý bir anda göl oluyor. Gölden minik mýzraklar fýrlýyor gökyüzüne. Gökyüzü, dereden, denizden, topraktan ödünç aldýðý borcu baþýna kalkan, caný cebinde alacaklýsýnýn, yerin, yüzüne çarpýveriyor alacaðýný. ‘Koðuþ gece nöbetini’ þenlendiren demir parmaklý pencereden kopamýyor. Anlýný soðuk demir parmaklýklara dayamýþ, tüm ayrýntýlarýný zihnine kazýyacaðý bu gece hiç bitmesin istiyor. Nöbet kulesindeki asker diz çöküyor. Çapraz tutuþtaki silahý kule demirlerine çarpýyor. Asker baþýný kaldýrýp; çýkan gürültüyü kimsenin fark edip etmediðine bakýyor. O an kendini gardiyanýndan özgür hissediyor. Asker doðrulduðunda, avucunda gizlediði sigaranýn ateþi belirli belirsiz fark ediliyor. Ýçinde dayanýlmaz bir sigara içme arzusu doðuyor. Koðuþ kapýsýnýn yanýndaki çelik dolabýn kapaðýný açýyor; dolabýn orta rafýnda aðzý yarý beline kadar açýlmýþ Maltepe paketinden, bir dal sigara çekecekken faz geçiyor. Onu, gardiyanýndan daha özgür kýlan, ‘kurallara, kendi iradesiyle uyma’ ayrýcalýðýna kýymak istemiyor. Yeniden koðuþ penceresindeki yerini alýyor. Dýþarýda hafif bir esinti çýkmýþ. Uykusuz gözlerini, yüzüne vuran ýslak esintinin ardýna takýyor. Gözünün önünden akan þeffaf minik kelebek kanatlarý kayboluyor. Caný cebinde alacaklý ile onurlu borçlunun ödeþmeleri günün ilk ýþýklarý, karanlýk denizde ýþýldayana dek yürüyor. Koðuþ dýþ kapýsý açýlýyor. Sakinleri bilmem kaçýncý uykusuna dalmýþ, uyku kokusuyla tütsülü, horultulu koðuþ, þakýrtýlý bir kükreyiþle açýlan demir kapýnýn gürültüsüyle irkiliyor. Askerler iç kapýyý açmadan koðuþ kapýsýna varýyor. Onlarýn söylemesine fýrsat vermeden iki koca çöp kovasýnýn kulpuna yapýþýyor. Demir kapýlar, açýlýrken çýkardýðý sesten daha gürültülü, ardý ardýna kapanýyor. Beton zeminde yankýlanan postal seslerinin ardýna düþüyor. Çýkýþ kapýsýnýn ortasýndaki sürgülü pencere aralanýyor. Tel örgülü pencerenin ardýnda, çelik mihverle gölgeli bir asker yüzü görünüyor. Ýkili asker kolunun önünde, bidonlarýn sapýnýn elini kesmesine aldýrmadan yürüyor. Yeryüzü yenilenmiþ. Karþý kýyýdaki rafinerinin bacasýndan çýkan alev topunun geceki havasý kalmamýþ. Güneþ onun hükmünü siliyor. Tartýþmasýz. Günün sahibi belli... Bu hiç bitmesini istemediði yürüyüþün sonuna geldiðinde, elbet bir gün ‘müflis borçludan’ alacaklarýný tahsil edecekleri günlerin de geleceðine duyduðu inançla; tespih tanesi gibi diziliveren þu dizeler zihin kütüðüne çakýlýyor: ''Topraðý, denizi, havayý kokladým sabahýn yedisinde. Ellerimde çöp bidonlarý, ardýmda coplu asker… Soðan kabuðu, çürük portakal kokularý doldu ciðerlerime. Özgürlüðü kokladým sabahýn yedisinde… Tam deniz kenarýna varmýþken, ilk otobüsü beklerken, alýp götürülüþüm geldi aklýma birden. Onca gün, küflü duvarlar ardýnda kalmýþlýðýma bakýp; ah dedim ah keþke dün daha çoðunu atsaydýk ‘çürük portakallarýn’ çöpe.'' 30.Temmuz. 2006
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ihsan alaittin bilgen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |