Tüm mutsuzluklar yokluktan deðil, çokluktan gelir. -Tolstoy |
|
||||||||||
|
Ýstanbul’un iki ana tren garý vardýr. Bu durum çok açýk ki, kentin denizle ikiye bölünmüþ coðrafi yapýsýndan kaynaklanmaktadýr. Yüzelli yýla yakýn bir zamandan beri Sirkeci Garý doðunun Avrupa’ya açýlan kapýsý olup, Asya da Haydarpaþa Garýndan baþlamaktadýr. On yýllardan beridir, Özellikle Haydarpaþa Garýnýn otele dönüþtürülmesi dile getirilmekte olup, sivil toplum kuruluþlarýnýn ve toplumun bir bölümünün karþý çýkmasý sonucunda bu niyet ertelene gelmiþ bulunuyor. Küreselleþme ile birlikte iyice azgýnlaþan uluslar arasý sermaye son günlerde konuyu hem yeniden gündeme taþýmakta, hem de Sirkeci Garýný da dahil ederek, kapsamaný bir hayli geniþletmektedir. Þunu baþtan söyleyeyim ki, benim bu mütevazi yazý çerçevesinde amacým demiryolu nostaljisi yapmak olmayacaktýr. Tam tersine konunun nesnel yanlarýna aklým erdiðince deðinmeye çalýþacaðým. Her þeyden önce þu sorunun cevaplanmasý gerekmektedir. Kapitalizmin aklýna uyarak, tarihi garlarýný, ulaþým hizmeti olarak iptal edip, otel ve benzeri tesislere dönüþtüren baþkaca bir Avrupa ülkesi var mýdýr? Bu talihsizliðin neden yalnýzca Ýstanbul’un baþýna geldiði de ayrýca cevaplanmasý gereken bir husustur. Tarihsel metropoller Avrupa’nýn hiçbir yerinde, gerek yerli burjuvazinin, gerekse uluslar arasý sermayenin arpalýðý deðildir. Ýþte sorularýn cevabý burada aranmalýdýr. Bilindiði üzere son yirmi yýldýr Avrupa’da demiryolculuk yeniden ihya edilmekte olup, bu çerçevede yapýlmakta olan yatýrýmlar ve uygulanan yeni teknolojiler Türk televizyonlarýna dahi zaman zaman yansýmaktadýr. Yüz yýldan fazla bir zamandýr baþtanbaþa demiryolu aðlarý ile örülü örneðin Almanya’nýn, bu alanda yapmakta olduðu inanýlmaz iþleri merak edenler, þayet uydu kanallarý varsa, Alman Demiryolu Ýdaresinin iþletmekte olduðu televizyon kanalýndan (bahn TV) izleyebilirler. Þu kadarýný söylemek durumundayým ki, bunlarýn 19. yüz yýldan beri büyük kentlerinin orta yerinde bulunan Ana Ýstasyonlarý, çevrelerindeki cer alanlarý ile birlikte birkaç mahalle büyüklüðünde olup, bunlarýn, artan arazi deðerleri karþýsýnda alýþveriþ merkezi ya da otel vs yapýmý amacýyla yerlerinden göçürülmeleri akla bile gelmemektedir. Yalnýzca Berlin’in orta yerindeki ana istasyon için Almanlarýn þu sýralarda yaptýklarý, “yüz yýlýn yapý örneklerinden” sayýlmaktadýr. Adamlar her halde ya ekonomiden bizim kadar anlamamakta, ya da düpedüz geri zekâlýdýrlar. Tabii ki ne o ne de diðeri, adamlar bizde olmayan bir kamuoyuna sahiptirler. Biz gene özellikle Haydarpaþa Garýna dönelim. Bu gün bu gardan, yoðun banliyö ulaþýmýna ek olarak sekiz adet ana hat treni günlük karþýlýklý çalýþmakta, on bir adet de Adapazarý seferi karþýlýklý olarak yapýlmaktadýr. Açýkça ifade edebilirim ki Gar gerek peron miktarý olarak, gerekse temizlik, bakým, manevra ve bekleme alaný olarak daha þimdiden yeterli olmayýp, özellikle cer alaný tabir edilen alanda ciddi týkanma vardýr. Hal böyle iken, Ýstanbul-Ankara arasýnda inþaat devam etmekte olup, yakýn bir gelecekte, bu iki kent çift hat iþletmesine kavuþacaktýr. Bunun Türk demiryolculuðu bakýmýndan anlamý büyük olup, yalnýz Ýstanbul-Ankara arasýnda saat baþý karþýlýklý seferin mümkün hale geleceði bizzat demiryolu ilgilileri tarafýndan ifade edilmektedir. Çift hat iþletmeciliðinin kaçýnýlmaz olan yaygýnlaþmasý halinde tablonun neye varacaðýný tahmin etmek zor deðildir. Bu durumda Haydarpaþa alaný otel yapýldýðýnda bu trenler nerede bakým görecekler, nerede park edeceklerdir, otelin lobisinde mi? Ýlgili siyasetçilerin yangýndan mal kaçýrýrken yaptýklarý yarým yamalak açýklamalar da nasýl bir telaþ ve yasak savma anlayýþý içinde olduklarýný göstermektedir. Bütün trenler, Kadýköy yakasýnýn henüz kamuoyunun bilmediði bir yerinde yeraltýna girecekler ve tüp geçidi kullanarak karþýya geçeceklermiþ. Sirkeci Garý da ayný þekilde ortadan kaldýrýldýðýna göre geriye kala kala 24 kilometre uzaktaki Halkalý sahasý kalmaktadýr. Halkalýnýn gümrüklü yük istasyonu iþlevini bir yana býraksak bile gerek tüp geçit, gerekse Halkalý hattý bu yükü nasýl karþýlayacaktýr? Uygulanmakta olan çok yönlü projede Anadolu yakasýnda hattýn Gebze’ye kadar üçe çýkarýlmasý da vardýr. Bunun anlamý ikili hattýn ne þimdi ne de gelecekte yükü taþýyamadýðýdýr. Tüp iki hattan oluþtuðuna göre açýldýðýnda taþýyamayacaðý yükü gelecekte nasýl taþýyacaktýr? Bu sorunla ilgili bir söylenti ise, Anadolu uzak mesafe yolcularýnýn Gebze’de trenden inerek banliyö trenlerine aktarma etmek zorunda býrakýlacaklarýdýr ki, þayet doðruysa yapýlacak olan ihanetlerden en büyüðü de bu olacaktýr. Dünyanýn bütün metropollerinde uluslar arasý yolcular kentlerin merkezine kadar doðrudan ulaþýrlarken, Ýstanbul’da bunun ancak aktarma ile saðlanmasý akýl dýþý ve sorumsuz bir uygulama olacaktýr. Bu durumda Anadolu yolcu trenlerinin karþý yakaya geçmeyerek Haydarpaþa Ýstasyonu ile cer sahasýný kullanmaya devam etmeleri kaçýnýlmaz görülmektedir. Ayrýca yolcunun Haydarpaþa ve Sirkeci Garlarýný kullanmaya devam etmek isteyenleri ise doðal olarak kimsenin umurunda bile deðildir. Ýstanbul’un güncel rant hýrsý alanýndaki olaðan üstü konumu ortadadýr. Demiryolu konusunda yaþanan bu kepazelik, bu alanda ne ilktir ne de son olacaða benzemektedir. Özal’ýn önerisiyle sanayiye sýrtýný çeviren burjuvazi ve dýþtaki aða babalarýnýn elinde kala kala bu rant iþi kalmýþ görülmekte olup, bu uðurda da yapmayacaklarý yok gibidir. Yakýnda, Topkapý Sarayý’nýn yeþil alanlarýna alýþ-veriþ merkezi ya da gökdelen dikilmesi gündeme geldiðinde kimse þaþýrmamalýdýr. Ýstanbul’a ne olduðu Anadolu eþrafýnýn ne umuru, babasýnýn memleketi mi, yapar da yýkar da.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ali Erasoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |