..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Egoistlerin en güzel yaný baþkalarý hakkýnda konuþmuyor olmalarý. -Lucille S. Harper
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zekai Yýldýz




21 Ocak 2007
Küfelik Adem  
Ahmet Zekai Yýldýz
Adem peygamberden milyonlarca yýl sonra bir Adem gelir dünyaya. Ýnce yüzü, sivri burnu ve yer yer kýrmýzý lekelerin bulunduðu suratýnda, gökkuþaðý renklerine ev sahipliði yapan iki küçük meneviþli gözleriyle ve ters hilal þekli çizen dudaklarý ona saf bir insan görünümü veriyordu. Aslýnda iyi bir insandý Adem. Ama alkol almadýðý zamanlar.


:BIFH:
Ekabir oturmuþ,
Masa bildiðiniz gibi.

Kadehi kaldýracak oluyorum,
Kadehler havada.

Gülümseyecek oluyorum,
Herkesin aðzý kulaklarýnda.

Nasýl anlatsam?
Harika bir masa..

Ne peçeteler uçuþur.
Ne ceket yakan var.

Fakir ama onurlu,
Þu bizim arkadaþlar.




Sözlük anlamýyla esri, esrik, mest, sermest ve sarhoþ sözcükleri ile ifade edilen alkollü içki kullanan insanlarýn, argoda çakýr, akþamcý, mazýlýk, küfelik, zom ve zurna sýfatlarýyla tanýmlandýðýný bilirsiniz. Eðlence deyince ilk aklýmýza gelen alkol, aslýnda göründüðü gibi masum deðildir. Eskilerin dediði bir söz vardýr, “þiþede durduðu gibi durmaz.” diye. Gerçekten de durmaz. Alýnan miktara göre kullananlarý her zamanki hallerinden alýr ve bambaþka bir kiþiliðe sev keder de kendine geldiklerinde hiçbir þey anýmsayamazlar. Aslýnda alkol mutluluða giden yolda bir araç olarak kullanýlmalýdýr ama genelde bunun baþarýldýðýný söylemek olasý deðildir.
Sevgilisinden ayrýlýnca aþk acýsýný unutturuyor diyerek alkole baþvuran aþýklardan tutun da; eþiyle geçinemeyenler mi yoksa iþleri bozulanlar mý ararsýn bir çok gerekçe sunulur alkol kullanma bahanesi olarak. Kimisi düzenli olarak haftada bir, kimisi ayda bir kullanýr alkolü. Pek çok insan da özel günlerinde kullandýðýný söyler. Ama bir kesim vardýr ki hepsinden farklýdýr. Hiçbir bahaneye sýðýnmazlar. Onlar her akþam içer. Akþamcý sýfatý ile ünlenen bu insanlar, alkolü hava ve su gibi bir gereksinim olarak algýlamaktadýrlar.
Alkolden sözedildiðinde hemen hemen herkesin aklýna takýlan birkaç önemli þahsiyetten söz etmek gerekiyor.
Bunlardan ilki XI.y.y.’da Semerkant’ta yaþamýþ, Ýranlý filozof, þair ve matematikçi Ömer Hayam, bir þiirinde oruç ayý Ramazan’ýn sona ermesini þu dizelerle anlatmaktadýr.
Bayram geldi; iþimiz iþtir bu aralýk.
Horoz kaný gibi þarap bollaþýr artýk.
Gel gelelim eþekler de boþ gezer þimdi.
Oruç gemi aðýzlardan çýkar yazýk.
Ömer Hayyam
Bu dizelerle Ramazan ayýnýn sona ermesiyle þarap içileceðine üzüldüðü görülen Hayyam, aþaðýdaki dizeleriyle de þarabý göklere çýkaran bir çeliþki yaþamaktadýr.
Çekmeyiz aþaðýlýk dünyanýn gamýný.
Özleriz gül rengi þarabýn canýný.
Þarap dünyanýn kaný, dünya ise kanlýmýz.
Niçin içmeyelim kanlýmýzýn kanýný.
Ömer Hayyam
Yine Hayyam’ýn çaðdaþý olan Türk þair, Baðdat’lý Nesimi(Seyit Ýmadettin) bir dörtlüðünde þarap konusundaki yasaklara þöyle baþkaldýrmaktadýr.
Kelb rakip haram diyormuþ þarabýn bir katresine.
Saki doldur, ben içerim, günah benim kime ne?
Ben mekamet gömleðini deldim, taktým eðnime.
Ar-u namus þiþesini taþa çaldým, kime ne?
Nesimi
Ünlü 18.y.y.divan þairi Nedim(Ahmet) ise aþaðýdaki beyitinde; sevgilinin yüzündeki allýðýn, þarabýn allýðýndan geldiðini ifade edecek kadar kýþkýrtýcý bulmaktadýr.
Haddeden geçmiþ nezaket yal-ü bal olmuþ sana.
Mey süzülmüþ þiþeden ruhsar-ý al olmuþ sana.
Nedim
II.Selim’in oðlu III.Murat zaten içki yasaðý olan Müslüman mahallerinde yaþayanlarýn Hýristiyan mahallelerindeki meyhanelere gittiðini öðrenince 14/mart/1585 tarihinde çýkardýðý bir fermanla içki yasaðýnýn kapsamýný, Hýristiyan mahallelerini de içine alacak þekilde geniþletir.
Bu ferman üzerine Komutanlardan biri, içkinin yasak olduðunu birliðindeki tüm askerlere þöyle duyurmuþtur. Herkesin görebileceði bir duvara “Alkol Öldürür.”diye yazdýrýr. Ertesi sabah bu yazýnýn altýna bir cümle eklendiði görülür. “Asker Ölümden Korkmaz.”
Alkolden söz edilir de XII.y.y.’da yaþamýþ ve içki üzerine fýkralarýyla ünlenmiþ olan Bekri Mustafa Aða’dan söz etmemek olur mu? Olmaz tabii. Ýçki yasaðý ile tanýnan Osmanlý Padiþahý IV.Murat ile Bekri Mustafa Aða’yý karþý karþýya getiren olay þöyle anlatýlýr.
Bir gün tebdili kýyafet gezen Padiþah IV.Murat, Boðazda Bekri Mustafa’nýn kullandýðý sandala biner.
IV.Murat: Nedir o içtiðin sandalcý?
Bekri Mustafa: (Kendini kolay ele vermemek için,) Kuvvet þurubudur beyim. Ben bundan bir yudum çekince kendimi aslan gibi hissediyorum. Kürek çekmek výz geliyor.
IV.Murat: Ver bakayým þiþeyi. Ýki yudum da ben içip aslan olayým. Zira bugün çok yoruldum.
Bekri Mustafa: (Nasýl olsa denizin ortasýndayýz. Bizi kim görüp yakalayacak düþüncesiyle þiþeyi tanýyamadýðý padiþaha uzatýr. Padiþah þiþeden iki yudum alýr almaz kükrer.)
IV.Murat: Bre zýndýk! Bu içtiðin þaraptýr. Þarap içmeyi yasakladýðýmý bilmiyor musun?
Bekri Mustafa: (Bu tepki karþýsýnda þaþýrýr. Þaþkýnlýðý geçer geçmez,) Sen kimsin ki içkiyi yasaklýyorsun?
IV.Murat: Ben IV.Murat’ým.
Bekri Mustafa: (Küreði kaptýðý gibi ayaða fýrlar.) Þimdi atarým seni denize. Daha iki yudum aldýn kendini IV.Murat sanmaya baþladýn.Maazallah iki yudum daha alsan, dünyayý ben yarattým diyeceksin.

Neyzen’e sormuþlar “Üstat raký nasýl içilir? diye. Yanýtý oldukça kýsa olmuþ. “Adam gibi.” Ama Neyzen’in bir tasa doldurduðu rakýyý ekmek doðrayarak içtiðini duymuþsanýz, “Bu nasýl adam gibi içmektir? ” sorusunu sormadan da edemiyoruz.
Piyiz, anzorot, çarmaçur, imam suyu, apeki, dem v.b. isimlerle anýlan rakýnýn ençok kullanýlan ismi “Aslan Sütü” olmuþtur. Rakýya aslan sütü denilmesinin nedeni, bir rivayete göre Osmanlý döneminde aslan resimli kaplarda içilmesi ve renginin de süte benzemesi gösterilir. Her ne ise konu raký olur da eski milletvekillerimizden rahmetli Necip Mirkelamoðlu’ndan ve onun “Rakýname” isimli þiirinden söz etmemek olurmu? Olmaz tabii.

Bir münasip miktarý,
Muhabbet ayarý.
Kaçýrýrsan ayarý,
Can’a ezadýr raký.

Yarattýðý ahengi,
Ne saz verir ne çengi.
Terbiyenin mihengi,
Ferahfezadýr raký.

Ehli kemal olana,
Zevkle hem’hal olana,
Sohbette tat bulana,
Yar-ý vefadýr raký.

Necip Mirkelamoðlu

-I-

Adem peygamberden milyonlarca yýl sonra bir Adem gelir dünyaya. Ýnce yüzü, sivri burnu ve yer yer kýrmýzý lekelerin bulunduðu suratýnda, gökkuþaðý renklerine ev sahipliði yapan iki küçük meneviþli gözleriyle ve ters hilal þekli çizen dudaklarý ona saf bir insan görünümü veriyordu. Aslýnda iyi bir insandý Adem. Ama alkol almadýðý zamanlar.
Adem her akþam olduðu gibi meyhanede alkol almaktadýr. Ýlerleyen saatlerde garsonlardan biri, bir elinde peçete, diðer elinde kolonya þiþesiyle müþterileri dolaþmaktadýr. Sýra Adem’e geldiðinde gülümseyerek garson’a takýlýr.
Adem: “Eveeet yavrum þimdi iþi yaptýn iþte. Ýçimizi alkolle bahtiyar eyledik. Dýþýmýzý da alkolden nasiplendirebilirsek içimiz dýþýmýz bir olacak. Zaten biz alkol kullananlar böyle içi dýþý ayný olan dürüst ve iyi insanlarýzdýr.”
Garson: (Önce þaþkýn þaþkýn Adem’e bakar. Þaþkýnlýðý geçince,) “Çok doðru söylüyorsun Adem amca.. Babam geçen gece eve sarhoþ geldiðinde, öyle istifra etti ki içi dýþý bir olmuþtu.”

Masalar konuþsa anlardýnýz.
Masa kadar boyumla,
Masa temizlediðim meyhanede;
Sigara dumanýna sarýlý soluduðum,
Küfürlü havalarý hak etmediðimi.

Masalar konuþsa bilirdiniz.
Büyüyüp koca adam olunca,
Abazan aþk þiirlerinde saklý yýllarýn
Rüyasý kabus,
Yataðý yarsýz,
Gecesi uykusuz aç sabahlarýnda
Nasýl acýlar yaþadýðýmý.

Masalar konuþsa duyardýnýz.
Aðladýðýmý.
Yalnýzlýðý paylaþtýðým
Meyhane masalarýnda,
Sessizce aðladýðýmý
Mutlaka duyardýnýz.


-II-
Meyhanesini geç saat kapatan Ýdris Usta, bitkin bir þekilde evine giderek yatar ve deliksiz uyumaktadýr. Ýlerleyen saatlerde acý acý çalan telefon Ýdris Usta’yý uyandýrýr. Sarhoþ olduðu konuþmasýndan belli olan ve meyhaneci Ýdris Usta’nýn da tanýdýðý müdavim müþterisi Küfelik Adem’den baþkasý deðildir.
Adem: (Yarý anlaþýlýr bir dille,) “Ustacýðým meyhaneyi ne zaman açacaksýn?
Meyhaneci: Ne açmasý? Daha yeni kapattým yahu..
Adem: Tamam ustacýðým, anladým ama ben de bunun için aramýþtým seni. Ýçeride kalmýþým da..
-III-
Adem ile çok sevdiði asker arkadaþý Veli meyhanede içki içmektedirler. Meyhanenin kapanýþ saati yaklaþmýþ olduðundan garson son isteklerini sorarak masalara servis yapmaktadýr. Eþlerinden zaman zaman dayak yiyen iki kafadar, aslýnda evlerine geç kalmaktan da son derece korkmaktadýrlar.
Veli: Yahu arkadaþ, þu garsonlarýn “Son isteðiniz nedir? ” diye sormalarý yok mu ya, öldürüyor beni. Þunun þurasýnda ne güzel dertleþiyorduk. Muhabbetin içine ediyorlar vallahi.
Adem: Yerden göðe kadar haklýsýn Veli’ciðim. Al benden de o kadar. Hatta dahasý kendimi idam sehpasýndaki mahkum gibi hissediyorum.

Aradýðým
Dost söyleþilerdi.
Ak saçýmýn her telinde
Her akþam acýlar bulduðum,
Gönlümün mayhoþ gülüþüne aldanarak.

Aylak boðuntularda
Ýhtiyar olmadan tükenirken,
Raký bardaðýnda yüzdüðüm meyhanelerin
Soðuk mezeleri tadýnda
Ýki yüzlü tanýþlarýydý;
Selamlarý sayýsýnca unutulacak insanla
Sarhoþ yaþamak.


-IV-
Adem gece boyunca içki içtiði günün sabahýnda iþe gitmek üzere durakta servis beklemektedir. Alkolün ve oldukça rüzgarlý olan havanýn etkisiyle ayakta durmakta zorlanan Adem’e okula geç kaldýðý için koþmakta olan küçük ilkokul öðrencileri çarparak düþmesine neden olurlar. Yol kenarýndaki pis su birikintisine düþerek üstü baþý kirlenen Adem öfkeyle baðýrmaya baþlar.
Adem: Ýçkiyi içen benim. Sarhoþ olan bunlar. Nasýl oluyor bu iþ anlamadým.
Kaymakam:(Tam bu sýrada oradan geçmekte olan Kaymakam, Adem’in avaz avaz baðýrdýðýný görerek yanýna yaklaþýr.) Ne oldu arkadaþ! .Bir sorun mu var? Ne diye çocuklara baðýrýyorsun?
Adem: (Kaymakamý tanýmayan Adem, kendine hesap soran bu kiþiye fena halde sinirlenir.) Sana ne! . Çocuklar senin midir ki, baðýrdýðýma karýþýyorsun.
Kaymakam: (Adem’in bu çýkýþýna gülümseyerek yanýt verir.) Evet, bu gördüðün çocuklarýn hepsi benimdir.
Adem: Allah Allah! .Bu onlarca çocuðun hepsi senin ha? Peki sen ne iþ yapýyorsun beyim? Bu kadar çocuðu doyurmak için devlet gücü gerek.
Kaymakam: (Gülümsemenin yerini kahkahalar almýþtýr.) Ýyi bildiniz. Bravo vallahi! Ben bu ilçede devleti temsil ediyorum. Bende devletin gücü var yani. Þimdi sen söyle bakayým ne iþ yaptýðýný? (Kaymakam’ýn korumasý el iþaretleri ile Adem’i uyarmaya çalýþmaktadýr.)
Adem:(Kaymakam’ýn korumasýnýn hareketlerine bir anlam veremez.) Ben kaloriferciyim. Kazaný ateþledim miydi acele 100 dereceye ulaþýr. Benim mesaimde herkes anadan üryan soyunur da Cannes plajý sanýrsýn bizim lojmanlarý ansýný satayým.
Kaymakam: Tamam da sen bu vaziyette her yeri yakarsýn. Bugün iþe gitmesen iyi olur. Ben amirinden sana izin alýrým. Sen polis merkezinde biraz istirahat et.
Adem: Teþekkür ederim beyim. Amma olmaaz. (Baþlar burnunu çekerek aðlamaya..) Ben zaten yanmýþým be. Alem yansa ne olur ki? Eve gidiyorum bizim Hacer karý dövüyor, iþe gidiyorum patron Yaver Darý dövüyor. Madem sen devleti teslim ediyorsun. Sayende sýðýnayým devlete de bunlarýn þerrinden beni korusun. Yok olmaz yine dayak yiyeceksem, izin ver þuracýkta öleyim. Vatan saðolsun. (Kaymakam’ýn elini öper.)
Kaymakam: (Elini Adem’in sýrtýna koyarak,) Tamam kardeþim. Þimdi seni devletin þefkatli kollarýna teslim ediyorum. Seni temin ederim ki kimse dövmeyecek.
Olay yerine gelen polis Adem’i karakola götürür. Sabaha kadar nezarette bekletilip, kendine geldiðinde serbest býrakýlmasý düþünülen Adem sabah olduðunda hala ayýlamamýþtýr. Çünkü Adem fenalaþýyorum bahanesiyle görevli memurun getirip unuttuðu kolonyayý da içmiþtir. Durumu þüpheli gören komiser Adem’in yanýna gittiðinde, elinde yarýsýndan fazlasý tüketilmiþ bir þiþe kolonya görünce küplere biner ve emrindeki polislere verir veriþtirir.
-v-
Meyhaneci kapanýþ saati geldiði için iki kafadar arkadaþ olan Küfelik Adem ile Keþ Osman’ý evlerine göndermenin çarelerini aramaktadýr. Çünkü Adem ile Osman sabahýn saat dokuzundan itibaren tam onüç saattir raký içmektedirler.
Sonunda meyhanecinin aklýna þeytani bir fikir gelir ve hemen bunu uygulamaya koyulur. Önce Adem’in tuvalet gereksinimi için masadan ayrýlmasýný fýrsat bilerek, “Bak Adem’ciðim! Sen alkole Osman’dan daha tahammüllüsün. Osman çok sarhoþ oldu. Onu evine ancak sen götürebilirsin. Bu konuda sana güveniyorum.” der. Ayný konuþmayý Osman’a da yapar.Bu konuþmalardan kýsa süre sonra iki kafadar masadan kalkarlar. 20-25 dakika sonra Adem meyhaneye geri gelir. Ve meyhaneciye, “Görev tamamdýr ustam. Osman’ý evine götürdüm ve yengeme teslim ettim. Þimdi bir duble rakýyý hak ettim sanýrým.” diyerek büyük bir iþi baþarmanýn gururuyla masaya kurulur. Aradan 10 dakika geçmeden içeriye Osman girer. Osman Adem’i fark etmemiþtir. Meyhaneciye “Ya usta be! Adem aðabeyin baþka türlü evine gideceði yoktu. Birkaç kere birbirimizi evlerimizin kapýsýna kadar geçirdik. Fakat olacak gibi deðil. Ben onu evine uðurluyorum. Dönüyor o beni uðurluyor. Sonunda ben olgunluk gösterdim de öyle ikna oldu. Eve kapýdan girdim, arka pencereden çýkýp buraya geldim. Adem Abi þimdi mýþýl mýþýl uyuyordur.” diyerek ayrý bir masaya oturur ve bir duble raký da o ister.

Aðýrdan bir þarký..
Bir de raký þerefine.
Yarasýn.

Bir yaðmur..
Ama inceden yaðarsa,
Yaðsýn.

Raký,
Ýçimi ýslatsýn.
Yaðmur dýþýmý…

Yeter ki
Gözlerin ýslanmasýn.




-vý-
Eþiyle kavga ettikleri bir gecenin ertesinde kurbanlýk olarak beslediði keçilerini otlatmak için kýrlara çýkan Adem, aldýðý alkolün etkisiyle çayýrda uyuyakalýr. Uyandýðýnda bir de bakar ki keçiler gitmiþ. Telaþla çevreyi arar fakat bulamaz. Hava kararýncaya kadar keçilerini arayan Adem eve döndüðünde fena halde yorulmuþtur.Yine dayak yemeyeyim düþüncesiyle eþine keçileri yitirdiðini söyleyemez. Akþam yemeðinde eþi keçileri neden erken getirdiðini sorunca, keçilerin kendiliðinden eve döndüklerini anlamýþtýr. Aslýnda bu habere çok sevinen Adem bir taraftan da keçilere son derece öfkelidir. Bir gün sonra otlatmak için çýkardýðý dört keçiyi satarak, parasýyla cocker(sarý) cinsi bir köpek satýn alýr. Keçileri kurban bayramýna kadar komþu köyde sürüye kattýðýný söyleyen Adem, eþinden gizli olarak aldýðý köpeði bir arkadaþýnýn evinde eðitir. Verdiði eðitim de yabancýlara karþý saldýrgan olmanýn dýþýnda bir þey deðildir.Bir gün köpeði eve getirir. Küçük þirin bir hayvan olan köpeði Adem’in eþi Hacer de sevmiþtir. Bir gün eve yine küfelik olarak el arabasýyla getirildiði zaman olanlar olmuþtur.
Hacer: Yine mi kör kütük içti bu körolasý! Boyun devrilsin e mi? Boðazýn kopsun da içeme. Hey komþular! Görün bakýn, bundan adam olur mu? Görün de Allah için söyleyin bunu koca diye koynunuza alýr mýsýnýz?
Adem: (El arabasýnýn içinde yattýðý yerden cevap verir.) Heh heh hee! Adýmý yanlýþ söylüyorsun karýcýðým. Ben adam deðil Adem’im bir kere. 20 yýl oldu bir adýmý öðrenemedin gitti.
Hacer: (Bu konuþmasýna daha bir sinirlenerek baþlar elindeki sopayla Adem’e vurmaya..) Þuna bakýn üstüne üstlük konuþuyor. Aklý sýra kabahat bastýracak. Yok öyle. Kýrayým þu seni meyhaneye götüren bacaklarýný da akýllan.(Adem’in dövüldüðünü gören köpeði, sahibini koruma içgüdüsüyle Hacer’e hýþýmla saldýrarak birkaç yerinden ýsýrýr. Acýyla kývranan kadýn bildiði bütün beddualarý sýralamaktadýr.)
Adem: (Karýsýndan dayak yiyen Adem ise acýdan kývranacaðý yerde kahkahalarla gülmektedir.) Fark etmez karýcýðým. Ayaklarým saðlamken küfelik sarhoþ olduðumda el arabasýyla bir kere getiriyorlardý. Ama bundan sonra iki kere taþýmak zorundalar. Çünkü meyhaneye baþka nasýl gidebilirim ki? Hoh hoh hoo! .
-VI-


Hava zýpkýn gibi ayaz.
Baðrýmý deler geçer.
Yerde yýðýnla kar.
Üstelik dað baþýndayýz.

Daha ne olsun?
Ýçki de varsa bir çakýrlýk.
Ýçmemek olmaz.

Sorun içmekse her gün güzeldir.
Ýçince kara gökyüzü maviye,
Kara toprak yeþil çayýra döner, uzanýrým.

Ýçince çiçek gibi olurum yani.
Baþýmda arýlar výzýldaþýr.
Rakýya zam olmuþ,
Cebimde metelik yokmuþ, ne gam?
Elin metresi, evi, arabasý, yatý, katý çokmuþ…
Výz gelir, trýs gider.

Ýçince fýrçasýz bulut ressamý,
Kalemsiz halk ozaný olur söylenirim.

Ýçince çiçek gibi olurum yani.
Baþýmda daðlar duman.

Ahmet Zekai Yýldýz




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn gülmece (mizah) kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Büyükbaþlar Yalakta
Dom/bay Mustafa

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Dersimiz Vatan Sevgisi [Þiir]
Herkes Yalnýz Ölür... (Çobanýmsý Yalnýzlýklar - 7 - ) [Þiir]
Þiir Anasý [Þiir]
Eðitim Emekçileri [Þiir]
Kanaviçe Ýþlemeli Yastýk [Þiir]
Gökanne'den Yerkýz'a [Þiir]
Elveda Sevgili Sincabým [Þiir]
Kavgam Kendimledir Tutmayýn Beni [Þiir]
Ben Bir Tanrýça Sevmiþim Meðer [Þiir]
Beni Býrakma Sakýn [Þiir]


Ahmet Zekai Yýldýz kimdir?

paylaþmak en yüce duygudur

Etkilendiði Yazarlar:
nazým hikmet, yahya kemal beyatlý,pablo neruda,orhan kemal


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ahmet Zekai Yýldýz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.