..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýste, sana verilecektir; Ara, bulacaksýndýr; Çal ve kapý sana açýlacaktýr -Ýncil
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Kent > Eren Rýzvanoðlu




21 Ocak 2007
Gecenin Anlattýklarý  
yolculuk

Eren Rýzvanoðlu


geceleyin kentti örten karanlýk, benliðimizin en sahici yanlarýný ortaya çýkarýr. bu yazý iþte benliðimizin tam da bu yanýna yapýlan bir yolculuk denemesidir.


:BGHG:
Yavaþ yavaþ hava kararmaya baþladý. Bol güneþli ve dingin bir gündüz yerini alaca bir aydýnlýða býrakýyor. Etrafta özellikle havanýn kararmasýný bekleyen garip görünüþlü insanlar görünmeye baþladý, kim bilir ben de onlardan biriyim. Sokaklarý dolduran kalabalýk birbirini çok anýmsatýrken, bu insanlarýn hiçbiri birbirine benzemiyor. Ama en belirgin ortak özellikleri bakýþlarýndaki farklýlýk; yakýcý ve belirli bir anlamý yansýtmayacak bir biçimde bakýyorlar. Sanýrým ancak karanlýk böylesi derin bakýþlara hak ettiði deðeri veriyor. Fakat benim için önemli olan zaten bunlarýn kim olduðu deðil, yaklaþan karanlýðýn ben de neyi deðiþtirteceði. Bir köþeden öylesine boþ boþ izlediðim dünya her gece beni çaðýrýyor. Aynen bu gece, hiç bilmediðim bir sokaðýn garip bir dönemecinde olduðu gibi. Þimdi korkmadan insanlarýn gözlerinin içine yeniden bakmaya baþladým. Gözlerine korkusuzca dimdik baktýðým insanlarda korku yarattýðýmý biliyorum ama bu istediðim bir þey. Sokaðý kaplayan kýzýlýmsý renk yerini çoktan loþ ve koyu bir kýrmýzýya býraktý. Baþým dik yavaþça sokakta yol alýyorum. Geceye olan saygýmý, her gece bir geçit töreniyle göstermiþimdir. Geceye doðru yürümeye baþladým. Bu gece bu sokakta bir evsiz daha ölecek bunu biliyorum. Yine de tüm sahip olduklarýmý aydýnlýða gömüp geceleri ölümle dost oluyorum. Karanlýða dost olmak aslýnda kendim olmamdýr. Çünkü bilirim ki kiþinin gerçek evi bu karanlýktýr. Her neyse, tam da sokaðýn daraldýðý bir yerinde bir adam sigarasýný yakýyor ve elinde bir buket çiçek çevresini gözlüyor. Sanýrým bu adam geceyi sözde bir aydýnlýða kavuþmak için bir araç olarak görüyor. Kim bilir kimi bekliyor ve kimsesizliðini kime akýtacak. Bazýlarýnýn önemli olduklarýný duyumsamak için boðduklarý baþkalarý olmak ne acý. Adamýn hemen yanýnda ýþýðý sürekli titreyen bir gece lambasý, adamý daha esrarengiz kýlýyor. Oysa ki ben, iyi biliyorum ki, o, herhangi biri. Sokaðýn diðer yanýnda bir genç kýz, yemyeþil gözleriyle bana doðru baktý. Kahverengi bir pardösüsü ve uzun pileli bir eteði var. Gövdesine oranla kocaman baþý, biçimli yüzü ve dolgun dudaklarý asýl o kýzý benim gözümde çekici kýlýyor. Acaba yanýna yanaþsam ve gerçekte hiç olmayan bir yeri sorsam ne der. Ama bunu yapmakla geceye ihanet etmiþ olmam mý? Ýlerde bir yerlerden gelen hoþ bir ezgiyi kýz yaný baþýmda yakalýyor. Hafifçe gülümsüyor ve ben tam bir þeyler soracakken yüzünü çevirip yürümeye devam ediyor. Yaþamýn hep böyle bize teðet geçen bir þey olmasý ne acý. O kýz belki de birazdan onu hiç hak etmeyecek bir adamýn kollarýna býrakacak kendini ve ben bu gece yine kendi yalnýzlýðýma sarýlarak uyuyacaðým. Ýçimden bir ses, býrak diyor. Bir bilsem neyi býrakmam gerektiðini, hiç sorun olmazdý zaten. Hava soðumaya baþladý. Keþke daha sýký giyinmiþ olsaydým. Nem içime iþliyor, birazdan yaðmur yaðabilir. Islak kaldýrýmlar, gecenin hep en nadide süsü olmuþtur. Evet, yaðmur da çiselemeye baþladý, kapalý bir yer bulmak lazým. Camekanlarýn dibi yaðmurdan sakýnmak için elveriþli. Cansýz ve çýplak mankenlerin gösteriþli giysilerle sarmalandýðý maðazalarýn yanlarý, geceleri bir umut sýðýnaðý olur. Soðuk ve gece sokaðý tam anlamýyla ele geçirince, sokak iyiden iyiye insansýzlaþtý. Þehrin üstü koyu kýrmýzý bulutlarla kaplý. Bulunduðum yer yüksek bir yer. Þehre tepeden umutsuzca bakýyorum. Sokaðýn baþka sokaklara açýldýðý noktada duraksýyorum. Þimdi seçim yapma zamaný. Acaba hangi sokaðý seçmeli. Bunu, seçtiðimiz en küçük þeylerin bile bizi belirlediðinin bilinciyle soruyorum kendime. Acaba hangi sokaða sapmalý.

Örtülü bir yalnýzlýk içimde depreþirken, gözlerimi hafifçe kýsýp, dünyanýn görünüþünü iyice boðduktan sonra, bu karartýlar yýðýný içinde en aydýnlýk sokaða sapýyorum. Bu seçim, içimde bulunduðum durumun suçunu dünyanýn renksizliðine, bilinemezliðine atmamým bir yolu. Yolumu karartanýn gece deðil de yalnýzlýðým olduðunu sanmam ne acý. Oysa ki bu sokaklarýn en bilinmedik kývrýmlarýna kadar uzanacak bir yolu, düþlerimde çoktan çizmiþtim. Yanýlmýþým. Yine de bu sokaðýn ýssýz bir köþesinde bunca yalnýz kalmamýn bir suçlusu olmalý. Keþke yýllarca içimde beslediðim ve bir öykü olarak anýmsadýðým çocukluðum ansýzýn geri gelse ve yeniden umarsýz bir çocuk olsam. Evet, biliyorum ki insan için olgunluk, ona ait olan çaresizliði olanca kesinliðiyle kabullenmesidir. Öyleyse tüm gençliðim boyunca aradýðým olgunluðu, bir daha geri dönmemesine belleðimde yaþayan anýlara dönüþtürmüþüm. Þimdi artýk geceye giden yolda bana eþlik eden tek þey bu anýlar. Henüz ilk gençliðimde sevdiðim bir kýzýn imgesi canlandý birden zihnimde. Hani ben anlaþýlmamýþ, umarsýz, ama tümüyle çocuk bir biçimde dünyada dolanýrken, onu bana bakarken yakaladýðým ilk anki saflýðýyla. Onunla göz göze gelince çocukça bir telaþla ve utanarak kaçýrmýþtý gözlerini benden. Sanki aðlamak istiyordu da, mutluluktan mý mutsuzluktan mý karar veremiyordu. Ne garip ki þimdi anlýyorum; yaþamak, bu arada kalma durumuymuþ.

Bazen artarak bazen de azalarak yaðan yaðmurun oluþturduðu su birikintileri sokakta yürümeyi neredeyse olanaksýz bir duruma getiriyor. Bu durumda yürümeye bir ara vermeli. Ýleride ýþýklý tabelalardan birini seçip yavaþça o tarafa doðru yöneliyorum. Henüz kapanmamýþ bir kafeye girip, en kutu yere oturuyorum. Ýçeride ben dýþýnda yalnýzca üç müþteri daha var ve hepsi sanki beni yankýlar gibi tek baþýnalar ve bezgin görünüyorlar. Ýçlerinde en tuhaf görünüþlü olaný ise, nerdeyse tüm bedenini saklayan kalýn bir gocuk giyen ve uzun süredir kesilmemiþ saç ve sakalýnýn arasýna sýkýþmýþ garip bakýþlý gözlere sahip olan karþý masadaki adam. Garson yanýma yaklaþýp ne istediðimi soruyor. Ýçimden garsona, gerçekten ne istediðimi bilseydim burada olur muydum demek geliyor ama ben bir bardak çay istiyorum. Alýþkanlýðým gereði çayý önce soðutup sonra içiyorum. Bu ara karþýdaki adam sürekli eðik duran baþýný dikleþtirip bana bakýyor. Birden gerçekte hiç tanýmadýðým bu adama çok benzediðimi duyumsuyorum. Gözlerinden aþaðý doðru bir göz yaþý damlasý, mahcup, usulca akýyor. O an yutkunuyorum. Biliyorum ki hepimizin buluþtuðu bir yitirmiþlik aný var. Bu korkunç görünüþlü adamýn göz yaþlarý beni nedense anlamsýzca yaralýyor, kaçmak istiyorum. Oysa en baþýndan geceye bunca saygým, beni yitirdiklerimden uzakta baþka bir yitiriþe teslim etmesiydi. Bu adamýn göz yaþlarýnda, þimdi artýk yüzünü bile anýmsamadýðým bir arkadaþýmý, en genç yaþlarýnda belirsiz bir yokluða býraktýðýmý anýmsýyorum. Ýçleniyorum. Acaba bu dünyada büyümek için kaç ölüm ve aþk yaþamak gerekti? Dýþarýdaki serin havaya karþýt olarak kafenin içi fazlasýyla sýcak. Eminim ki öðlen saatlerinde güneþin ve insanlarýn týka basa doldurduðu bu kafede tek bir gerçek duygu bile yaþanmamýþtýr.

Bir coþkunun peþine takýlýp geçen gençliðimin en amansýz anýna yerleþmiþ bir sýzýydý, sevdiklerim. Oysa þimdi bu kafe, bakýþlarýnda sevgi aradýðým insanlarla deðil, sevgisizliðin bir insanýn bakýþlarýnda yarattýðý yýkýmla dolu. Kendi adýma bu yýkýmla doluyum. Neden sonra anladým gençken sevmenin ve ölmenin bu kadar kolay olduðunu ve yaþlandýkça her gece tekrar tekrar öldüðümü. Bu nedenle geceleri ölmemek için hep kendimi sayýklarým. Dýþarýda rüzgar pencere camýna vurarak uðulduyor. Baþým hafif yana yatýk ben düþüncelerimle uyurken, garson yanýma yaklaþýyor ve son bir isteðimin olup olmadýðýný soruyor. Ýrkiliyorum. Ölmek diyorum, ne kadar kolay olurdu. Garson þaþýlýyor ama anlamamýþ gibi sorusunu yineliyor. Bu defa hayýr, yalnýzca bir düþ görmüþtüm diyor ve teþekkür edip garsonu yolluyorum. Garson evine dönme düþüncesiyle dolu, bana kayýtsýz çekip gidiyor. Kayýtsýzlýðýnda mutluluðu görüp imreniyorum. Keþke benim dönünce huzur bulacaðým bir barýnaðým olsaydý. Gençliðimi, tüm dünyanýn bizim olduðu düþüncesine yürekten inanarak geçirdim. Dünya yurttaþlýðý ve evrensel insan deðerleri. Þimdi benim için en önemlisi, beni bekleyen birinin olduðu bir ev. Henüz her þeyin benim için gelecek düþleriyle dolu olduðu bir anýmda biri gelse ve þu an içinde bulunduðum durumu betimlese kim bilir ne kadar anlamsýz gelirdi bana. Belki daha komiði ayný kiþinin, yaþamýn anlamýný bana o an gösterip, -býrak direnmeyi artýk çekip gidebilirsin, demesi olurdu. Ama eminim ki ona inanmayacak ve yaþamýn anlamýnýn yaþamakta olduðunu söyleyecektim. Her hangi bir zaman deðil ama bu gece benim için yaþamýn anlamýnýn ne olduðu açýk ve ben ona yaklaþmak arzusuyla sürekli ondan uzaklaþýyorum. Oysa yaþamýn anlamýný belki de hiç sorgulamamýþ bu garson benim sürekli uzaklaþtýðým þeye sahip.

Ay ýþýðý artýk daðýlmaya baþlayan bulutlarýn arasýndan kentin sokaklarýný aydýnlatýyor. Dýþarýdan içeriye yaðmurun ýslattýðý sokaklarýn serinliði vuruyor. Dýþarýda bir sarhoþ sendeleyerek sokakta dolaþýyor. Alkolün esrikliði tüm bedenini ve acýlarýný ondan almýþ gibi gülümsüyor. Yaþlýca bir kadýn sokaðýn karanlýk bir köþesinde çömelmiþ, ellerini yüzüne bastýrýyor. Sanýrým aðlýyor ve bunca anlamsýzlýðýnda bile aðlamaklýðýndan utanýyor. Düþkünlüðünün yaraladýðý gururu, sahip olduðu tek gerçek þey olsa gerek. Ayný köþede daha korunaklý bir yerde bir çocuk bir depo merdiveninin arkalýðýnda bir baþýna kývrýlmýþ uyuyor ve bütün bu birler o çocuðun durumunu yine de anlatamýyor. Pencereden biraz daha dikkatli bakýnca kadýnýn sahip olduðu tek þeyin yalnýzca gururu deðil ayný zamanda korumak için yakýnýnda durduðu bu çocuk olduðunu da anlýyorum. Biri bir gün bana bütün çocuklar mutludur demiþti. Halbuki yaþanan kuralsýz bir oyun. Ölüm bir gölge gibi sarmalamýþ bir çocuðun temiz düþlerini ve onu bildiði tüm kötürümlüklerle boðmaya hazýr. Ölüm ona bütün gece hep farklý bir yüzüyle görünecek. Bazen açlýk olacak bazen de soðuk, bazense baþýnda bekleyen kiþinin yokluðu. Belki de kadýn, tüm direncini bu durumdan alýyor. Birden kadýnýn gözyaþlarýnda aslýnda çocuðun mutluluðunu taþýdýðýný duyumsuyorum. Öyleyse bir çocuk ancak onun için aðlayacak birileri varsa mutlu olmalý.

Her yolcunun kendi yalnýzlýðýný anlattýðý bir þiiri vardýr. Ben bu gece þiirimi, kaldýrým taþlarýyla yazmaya niyetliyim. Bundan dolayý bu kafedeki bekleyiþim artýk yeterince ýsýnmýþ olan bedenimin yardýmýyla bitmeli. Þimdi yeniden sokaða çýkma zamanýdýr. Zaten garson hesabý getirip masanýn üstüne býrakýyor. Ýçeride çalýþanlar çoktan üstlerini deðiþtirmiþ çýkmaya hazýrlanýyorlar. Anlaþýlan þimdi onlar için en önemli þey aðýrlaþan göz kapaklarýna uymak. Elbiselerinden çok sanki yorgunluklarýný giyinmiþ gibi giderek daha da bezgin görünüyorlar. Ýçlerinde bir tek garson gülümsüyor. Bende ona bir ödül vermem gerekirmiþ gibi hesabý ödedikten sonra garsona yüklü bir bahþiþ býraktýktan sonra yeniden sokaða çýkýyorum. Henüz saatler gece yarýsýný göstermedi. Varýlacak bir yer olduðuna dair umudum, gecenin içinde çatlayan bir tomurcuk gibi, filiz vereceði topraðý arýyor.

Peki, umut nerede? Yaþlandýkça her yanýmýzda arayýp bulduðumuz noksanlýklarla çevriliyim. Her yaným yara bere. Yüreðimde umutsuz, karanlýk bir sýzý. Zamanýn bedenimde býraktýðý izleri göz ardý etmeyi hiç beceremiyorum. Duyularýmýn keskinliðini bozan, dilimi peltekleþtiren ve beni yola koyulmaktan alýkoyan noksanlýklarýma inat yaþama dair sözlerimi kendimin kýlmanýn savaþýndayým. Yollarda arayýp da bulamayacaðým þeyin, benim, içinde bir gözlemci olarak bile bulunmadýðým bir yaþam olduðunu biliyorum. Bakýn bu diye iþaret ettiðim ama nedense dillendiremediðim, sanýrým bu nedenle de hiç kimseye gösteremediðim bir sorunun burgacýnda kýskývrak yakalanmýþ gibiyim. Olsun demekle olmayan onca umudun yokluðunda, olsun da nasýl olursa olsun bir sabahýn henüz baþýnda, kendi aðýrlýðýmla yorgun bir biçimde dolanan yalnýz bir ruhum. Duymak için kulak kabarttýðým ama herkesin üzerine konuþmaktan kaçýndýðý, görmek için bakýndýðým ama kimsenin görmediði, dolayýsýyla olmadýðý varsayýlan bir sorunu sorgulayan yalancý bir ruh. Öyleyse þöyle demeliyim, bir uçurumun kenarýnda durdum ve sanýrým gidecek baþka bir yolum da yok. Bu nedenle bu gecenin sonunda o uçurumun ötesine geçmeliyim.

Sokakta gülüþen gençlere imrenerek yakýnlarýna sokuluyorum. Ýçlerinde esmer tenli yaðýz bir delikanlý yanýnda usulca onun her dediðine tebessüm eden ve koyu kahverengi gözleriyle ona mahcup bakan bir kýza sürekli bir þeyler anlatýp duruyor. Delikanlýnýn gençliðin esrikliðiyle dolu olan gözlerinde sanki hiç ölmeyecekmiþ gibi ya da ölüm pek umurunda deðilmiþ gibi bir hava var. Kýz bir tebessümün baðladýðý haykýrma istediðini yutkunarak, erkeðin bakýþlarýnda saflýðýnýn en dokunulmamýþ anýný yaþýyor. Sanki hiç yaþanmamýþ onca þey tek bir anda yaþanýyor gibi bir anýn sonsuzluðuna akýp gidiyor. Erkeðin deliþmen bakýþlarýndaki onca sahtelik, tek bir aný arzulamanýn arkasýna sýðýnmýþ. Sonradan hiç varolmamýþ gibi yok olup gidecek onca duygu, belleðimiz onlara ihanet etmeden önce yalnýzca çok kýsa bir süreliðine bizimdir. Delikanlý gözleriyle uzaðý yoklayýp dönüp bir an benim olduðum tarafa bakýnýyor. Ýçimde ona karþý imrenmeyle birlikte bir hýnç da uyanýyor. Þu an asla sahip olamayacaðýmýz onca þeyin bir cisimleþmesi gibi, bir sokak lambasýnýn soluk ýþýðýnýn altýnda, bir insanýn gerçek mutluluðu olan, yaþadýðý ana kayýtsýzlýðýn ve o aný hemen orada tüketmek üzere olmanýn getirdiði hazla duruyor.

Devam edecek.......



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Eskiden Varolan Bir Düþ [Þiir]
Aþk ve Hiçlik - (Deðiniler1) [Deneme]
Bir Yalnýz Gezerin Düþleri [Deneme]
Bir Yüz Çizmek [Deneme]
Dil, Okyanus ve Ada [Deneme]
Düþ ve Çocuk [Deneme]
Herkes Ýçinde Kendi Bataðýný Taþýr [Eleþtiri]
Sanatýn Toplumsal Ýçeriði [Ýnceleme]
Sisifos ve Camus [Bilimsel]


Eren Rýzvanoðlu kimdir?

yazarýn dediði gibi " Ben yalnýzca bir sözcüðüm ve bir yüze ihtiyacým var. "

Etkilendiði Yazarlar:
dostoyevski, hesse, camus....ama okuduðum edebi yapýtlarý farklý bir gözle görmemi saðladýklarý için; bakhtin ve blanchot.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Eren Rýzvanoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.