Paranýz varsa toprak alýn. Artýk üretmiyorlar. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
kahvesini yudumlarken ihtiyar, bunlarý sayýklýyordu, 70 yaþýnda idi, ama 70 yaþýndaki bir insana göre, daha çökmüþ görünüyordu.. bugünkü sohbetini birkaç üniversiteli gençle yapýyordu.. söylenenlere göre gençliðinde bir çok olaya karýþmýþ, ama hiçbirisinde suçlu bulunmamýþtý.. çünkü hiçbir düþüncesi hakkýnda ýsrarcý konuþmazdý, fazla derinlere inmez hep yüzeysel kalýrdý.. gençlerden birisi eðitim sisteminden baþladý konuþmaya; bir ezberdir gidiyor okullarda, üstelik sözel, sayýsal her bölümde bir öðretim üyesi formatý var. Gelir kürsüye oturur veya ayakta durur; baþlar kendi ezberlediðini ezberletmeye.. beni rahatsýz ediyor abi dedi, sert ve kinayeli bir dille... diðeri atýldý söze, boþversene bunlarý öðrensen ne olacak öðrenmesen ne olacak; bir yandan elindeki tesbihi salllayýp duruyordu; rahatsýz edici bir tesbih sallama þekli vardý; oldum olasý nefret etsem de bu gayri modern sallama þeklinden bazýlarý salladýðýnda gidip bir tokat atasým gelmiyor; bu çocuk ta rahatsýz edici duruyordu iþte; belki de o beyaz çoraplarýndan kaynaklanýyordu, belki de o boynundaki zincirden.. Tanrým diyordu ihtiyar içinden nasýl olur da 21. yüzyýlda böyle canlýlar yaþamýný idame ettirebiliyordu.. iki tane oðlu vardý biri 42 diðeri 35 yaþýnda idi. babalarýna nazaran razý oluþçu bir yapýlarý vardý... bilimi, sanatý, sosyolojiyi, psikolojiyi babalarýnýn öðretileriyle þekillendirmiþ olsalar bile, gözlerinin içinde o ihtiyardaki parýltýnýn zerresi yoktu.. böyle durumlarda bunu genetikten çok psikolojik etkilerin yansýmasý olarak deðerlendirmiþimdir. babalarýnýn gölgesinde kalan iki delikanlý gibi düþünüyorum þimdi onlarý.. babalarýnýn her zaman saygý duyulacak düþünceleri vardý, oysa onlar farklý olmak adýna bir þey yapamazlardý. çünkü konuþan birisi varken evde susmayý öðrenmiþlerdi. belki babalarý farkýnda olmadan susturmuþtu onlarý.. Bazen derin düþüncelere dalar, çocuklarýnýnýn kendi gibi olmayýþýna üzülürdü, bazense kendi gibi olmamalarýna sevinirdi. çünkü kaygýlarýnýn daha azabileceðini umuyordu böylelikle. ne yazýk ki bu görüþü çocuklarýnýn taþýdýðý kaygýlar nedeniyle çöküvermiþti. insanýn kaygýlanmasý için yaþamasý yetiyordu, ister istemez var oluþ kaygýsý taþýyordun.. minicik çocuklarýnýn gözlerinde sen bir devdin, ama dev olarak ne kadar yaþayabilirdin ki.. yani anlayacaðýnýz maddi kaygýlar tümden yetiyordu onlara da... Nazmi dedenin ise dünya kaygýlarýndan uzak sessiz sedasýz derinden yaþadýðý bir hayatý vardý, þimdi gençlerin dilinden düþmeyen sanal alem, onun diðer dünyasýnýn adýydý... Balýkçý olmalýydý, bir kürek bir kayýk, bir minik ev yetecekti ona deniz kýyýsýnda, bu hayali gerçek olmayýnca gençlik yýllarýnýn verdiði taþkýnlýkla da olsa gerek sistemi yargýlýyordu... çözümsüz bir yargýlayýþtý onun ki, birisi bir þey söylese anti tez üretemezdi, sadece düþünürdü... ona göre tek bir doðru yoktu, ama bir doðru var ise de yaþadýðý yerde barýnmýyordu.. gençlerden daha modern görünüþlü olaný (bu nasýl bir tanýmlama ise) insanýn yaþadýðý dünyayý, eðitimi tecrübelerini þekillendiren kendisidir diyordu. örneðin daha arzulanan bir eðitim alabilseydik, ya da iþte daha çok pratik yapabilseydik, ne farkedecekti.. elindeki hamuru yoðuramayan bir kiþi sisteme saldýrýr diyordu.. ister eðitim sistemi, ister yönetim sistemi hiç farketmezdi, önemli olan kiþinin öðretilerini zekasýný kullanarak keskinleþtirmesiydi. nazmi dede bu çocuðun daha haklý olduðunu düþündü nedense, daha sempatik belki de ondan diye düþündü.. ama elindeki hamuru yoðuramayan tamlamasýna takýldý bir süre... acaba kendisi de böylemiy di? bu zamana kadar bir evi olmuþ, bir eþi, iki çocuðu olmuþtu.. hamur bu þekilde mi yoðrulurdu acaba... yoðursaydý hamurunu acaba daha zengin mi olabilirdi? maddi zanginlik miydi yoðurmak... sonra standartize edilmiþ bir þekilde bu dünya kime kaldý ki diye sessizce mýrýldandý... heyecanla konuþmasýný sürdüren çocuk duymuþ olacak ki sessizleþti birden.. Nazmi usta çocuðun hevesini kýrmak istemedi, tatlý ihtiyar gülümsemesiyle devam et oðlum, haklý konuþuyorsun dedi... gençlerden biri atýldý, bu dünyada zenginlik,görkem,zerafet,nezaket adý her ne abartýlý olan olsun aþktan baþka insaný kimse mutlu edemez dedi... bir of çekti, cep telefonuna sarýlarak uzaklaþtý.. küçük bir kahkaha yükseldi topluluktan, nazmi dede eþine aþýk olduðu ilk günleri anýmsadý ve gerçekten bugüne kadar kimsenin ve hiçbir þeyin onu eþinden daha mutlu etmediði sonucuna vardý.. gerçek aþký bulursan sakýn kaçýrma, týpký otobüsü kaçýracakmýþ gibi koþ peþinden dedi gençlere... sonra yutkundu.. herkes daha fazla konuþacaðýný umdu ama o konuþmadý, gözünden damlayan yaþlarý sildi, eþine aðlýyordu.. genç yaþta yitirdiði çiçeðine... duygusaldý nazmi dede, sert yýkýlmaz görüntüsünün ardýnda yumuþacýk bir kalbi vardý, yaþlanýnca insanlar umarsýzlaþýrken, onun yarasý daha çok kanamaya baþlamýþtý, hassaslaþmýþtý... herseye karþý hassaslaþmýþtý, çünkü dünya kendi döngüsünde hesapsýz ilerliyordu, kimseden hesap sorulmuyordu, buna baþkaldýrmýþtý ama iþte o da yaþlanmýþtý ve tükenmiþti.. gençlerden mücadele etmelerini istemiyordu, çünkü amacýný unutmuþtu.. yaþlýlýðýna ve güçsüzlüðüne raðmen nazmi dede asla konuþmaktan ve düþünmükten vazgeçmezdi, bir yandan da aslýnda hala genç olduðunu düþündü, genç olup ta örümcek beyninle oradan oraya savrulan zavallýlarý düþündü.. güldü, sonra da kýzdý gülmesine... onlar alay edilmeyi bile hak etmiyorlardý... dünya da herþey hak ettiðini bulmuyordu ya neyse...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ayca tezel, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |