“Sayýn Baþbakan paran var mý, niye geldin” diyor
Ýnsanlar topraðýný, köyünü, kentini neden terk eder?
Doðup büyüdüðü, öðrendiði, filizlendiði,
Bakir hislerin denendiði bir zenginliði niçin býrakmak zorunda kalýr,
Platonik aþkýný, sýnýf arkadaþlarýný, halý tezgâhýný,
Sohbet halkasýný niçin terk etmek zorunda kalsýn.
Annesini, ahrenini, kardeþini, özlemini neden gurbete yüklesin.
Tarlayý, tahýlý, aðaçtaki meyveyi, sobadaki közlemeyi niye önemsemesin?
Sosyolojik açýlýmlar…
Psikolojik yaklaþýmlar…
Felsefi bakýþlar…
Taraftarlarýn iþtirakiyle, geniþ münazara ve mülahazalarla teþhisi,
Tedavisi, tavsiyesi ve müdahalesi…
Sadece bir söylevle anlam bulmazlar…
Ýþi, aþý, güvenliði, salahiyeti, rehaveti tesis eden devlettir!
Belde, köy, kasaba veya þehir olmasý pek fark etmez!
Cazibe alt kültür mensuplarýnýn çekim alanýna girerler.
Milletin efradýnýn kültürünü, milli maarif tanzim eder.
Medeni devletlerin, geleceðin baþ þehri adayý ilanýný hatýrladým!
Hala köy konumundaysa, þehri merak ederim.
Mustafa Cilasun