...Gelin sizinle tatlý tatlý tartýþalým: 5 Haziran tarihli
'Çikolata' ekindeki yazýnýzý zevkle okudum...
"Feminizm kadýn haklarýný aramaktýr..." diyorsunuz...
Bu düþünceyi kabul eden, deðil kadýn sayýsý, erkek
sayýsý bile hayli...Kabul; ancak bir an için düþünün:
Hak arama mücadelesi yaptýðýnýz konuya 'feminizm'
deðil de 'hümanizm' deseniz, ne kazanýrsýnýz; ne
kaybedersiniz? Bir tekini söyleyeyim: Sizi bir milyon
erkek destekliyorsa, bu on milyona çýkar... Kadýnlar-
da da keza...
Sizin maksadýnýz eðer 'üzüm yemekse' ve bunun
için "peki, bundan sonra hümanistim" dediðiniz tak-
tirde, her açýdan destekleyicileriniz artacaksa
(denemesi bedava) sayenizde kadýnlar daha çok
haklara kavuþacaksa, o durumda tek terim üzerinde
israr etmenin bir anlamý olur:Megalomani!..(Öyle
olmadýðýnýzý bildiðim için yazýyorum...)
Konunun bir de mantýki deðerlendirilmesi
söz konusu: Bana yeryüzünde bir izm örneði verin ki;
ayný zamanda diðer izmleri benimsemiþ olsun?
Söz gelimi Marksizm; diðer hangi izm'lere hak tanýr?
Ýzmlerden birini seçen diðerlerini red ediyor demektir...Kadýnsýlýk,erkeksiliði... Yani "sadece biz
varýz" anlamýný taþýr... En azýndan izlenimini yaratýr...