bizlere "hayatta en çok korktuðunuz þey nedir?" diye sorarlar. biz de hemen "yalnýzlýk" deriz ya da "yalnýzlýk" þýklardan biri olur.bizi bu tür sorulardan kurtaran bir "kahraman"dýr. peki ama, neden? neden, bizi korkutan bir þey? bize ne yaptýki biz ondan korkuyoruz? sanýrým hiçbir þey yapmadý. o, sadece bizi kendimizle yüzleþtirmek istedi. bizse kendimizden korktuðumuz ve utandýðýmýz için ondan kaçtýk. bizi kurtaran bir kahramandan neden, bizi korkutan bir canavar gibi kaçtýk,kaçýyoruz? bu durum ne zaman kadar devam edecek? biz ne zaman kendimizle yüzleþebileceðiz? ne zaman içimizdekileri korkusuzca, cesurca haykýrabileceðiz? cevabý aslýnda çok basit:"yalnýz" kaldýðýmýz zaman. evet, yalnýz kaldýðýmýz zaman bütün bunlarý yapabiliriz. çünkü, bize "neden böyle söylüyorsun?" diyen bir kiþi bile olmayacak. kendi kendimize baðýrýp duracaðýz. kendimizden geçmiþte yaptýklarýmýz için "intikam" alacaðýz. "yalnýzlýk" bizi biz yapacak. bizi kendimize yöneltecek, yeri geldiðinde bizi acýmasýzca eleþtirecek, bize, yaptýðýmýz kötülüklerin hesabýný soracak ve o kötülüklerin canýmýzý nasýl yaktýðýný fýsýldayacak. bazen canýmýzý yakacak, bazen bize huzur verecek. ama þurasý kesin, bizim biz olmamýzý saðlayacak. "yalnýz" kalýp kendimizle yüzleþtiðimiz zaman kendimizden kaçmayacaðýz ve kendimizden korkmayacaðýz. "yalnýzlýk", bizim insan olmamýzý saðlayacak. bir nevi hiç hesaplaþma yaþatacak ve içimizdeki gizli "ben"i bulup ortaya çýkaracak. bizi hayata döndüren bir "kahraman" oluverecek bir anda.
yani, "yalnýzlýk"tan korkmamýza ve kaçmamýza gerek yok. aksine ona daha çok sarýlmamýz gerekiyor.
artýk, "yalnýzlýk"tan korkmayalým...