Gene gel gel gel. / Ne olursan ol. / ... / Umutsuzluk kapýsý deðil bu kapý. / Nasýlsan öyle gel. -Mevlânâ |
|
||||||||||
|
Bir hakiki yaren için yazýlanlardý. Bir iç sýzýsýdýr iþte yaþadýðým… Vicdanlarý azapla tanýþ kýlmak zorunda býraksam da. Bu muhayyile karþýsýnda zalim olmak korkusunu yaþýyorum. Arzý mekânýn her bir boylamýnda onca insan yaþarken niye ki… Öyle mütemadiyen soruyorum, adýmladýðým kaldýrýmlarda… Sessizliðim ayak vurgularýnda… Vadinin solan çayýrýnda… Aðaçlardan düþen yapraklarda hep kendimi görürken yine bir esrarýn tahayyülü… Zorunda kaldýðým halin müþkülatýný yazmak hevesinden vazgeçecek kadar. Yazýlanlarý yetti artýk yaþattýðýn azap diyerek, hepsini birden imha edecek kadar… Ama niye bunlar, bilinmezlerin her merak dilimlerinde! Neden zulmün abadý olayým, ne kadar büyük bir hadsizlik deðil mi? Þu okunan ezanlar suyu hürmetine hiçbir dahlim olmadan bunlar niye? Neden cezbe tutulmuþ bir halin müdavimi olmak zorunda kalýyorum? Yalnýzca bu sebeple hiçbir suçu olmayan bir caný neden üzmek zorunda býrakayým. Bu kadar sefil bir canýn hamalý olmaktan bir bilinse ne kadar bizarým. Ne pazardayým ne mezardayým, acizliðinin her katresini haykýrmak için bu saflardayým. Olamadým iþte ne abit ve ne de zahit. Olsam olsam hederde ki bir viraneyim. Ama biliyorum ki bu müþkülüm olan konuda asla ve hassaten bir þey yapmýþ deðilim. Ne edepten anlarým ve ne de edebiyattan Ve hatta safhalarýndan anlayýþý kýt bir girdabýn pençesinde nefeslenen hissiz bir illetim. Efendim, her aklýma geldiðimde gözlerimden süzülenlere yanarým, mukallit olduðuma inananlardaným. Hakkýn kelamý karþýsýnda okumak için otururken teganniye kaçacak kadar baðýran bir ahmaðým. Gülden anlamam, koparmak için can atanlardaným. Enaniyetim takiyye kalkanýmdýr, ar içindir bütün gayretim, hak rýzasý nerde bilmeyenlerdenim. Ýþte demem o ki ey can; Sizi yetiþtiren eve beyniniz meðer en güzel ziynetle müþerref kýlmýþ. Bir emanetin itminanlýðýnda sizi abit yapmayý baþarmýþ. Biliyorum ki sizde ki ruh güzelliði, Zaten sizin için hususen verilen bir nimetti. Ve siz bunu en güzel bir biçimde deruhte ederek lütfederek bizi ihya ettiniz. Bilseniz ki ne kadar müþfiksiniz, ibreti âlemsiniz bir mücahide siniz. Sizin için sarf edilen beyanlar biliniz ki yetersiz çünkü siz bir erensiniz. Aslýna bakarsanýz bu risaleyi yazmayacaktým lakin gönlüm elvermedi. Hakikat karþýsýnda susmanýn bir zillet olacaðýnýn idrakine vardýrdý. Eðer hiç bir karþýlýk yoksa alýnan nefeslerde etkileþim niyedir bilinmez. Her etki bir tetik mi asla ve fakat sinede ki cana ne demeli hak için salývermeli deðil mi? Lakin eðer bu hissiyat bir azap olacaksa Allaha sýðýnmam mutlaktýr. Çükü esrarýn perdesini aralayanda odur, kalplere ilga edende odur. Onca yaþayan canlar arasýnda bu hususilik ne ile anlamlýdýr Bilmek isterdim doðrusu lütfederseniz ayrýca mesrur olurum. Bir azapsa asla, bir hazsa illa diyerek, geldik ki elbet bir gün gideceðiz. Verdiðimiz o sözle imtihandan geçeceðiz ama sevdiðimiz için yerilmeyeceðiz. Bir hoþ seda olarak kalabilmem imkânsýz… Bunu ancak mana derinliðine haiz olan gönüller baþarabilirler… Lakin bir hüznü yaþatan olmayý asla tercih edemem… Gönüller ancak görmeden de kalp diliyle kemalatý yaþaya biliyorlarsa… Sevgi ve muhabbet ve hatta aþk bu manada çok yücedir hal ehli olan gönüller için bulunmaz bir nimettir… Bir iç sýzýsýdýr iþte yaþadýðým… Vicdanlarý azapla tanýþ kýlmak zorunda býraksam da. Bu muhayyile karþýsýnda zalim olmak korkusunu yaþýyorum. Arzý mekânýn her bir boylamýnda onca insan yaþarken niye ki… Öyle mütemadiyen soruyorum, adýmladýðým kaldýrýmlarda… Sessizliðim ayak vurgularýnda… Vadinin solan çayýrýnda… Aðaçlardan düþen yapraklarda hep kendimi görürken yine bir esrarýn tahayyülü… Zorunda kaldýðým halin müþkülatýný yazmak hevesinden vazgeçecek kadar. Yazýlanlarý yetti artýk yaþattýðýn azap diyerek, hepsini birden imha edecek kadar… Ama niye bunlar, bilinmezlerin her merak dilimlerinde! Neden zulmün abadý olayým, ne kadar büyük bir hadsizlik deðil mi? Þu okunan ezanlar suyu hürmetine hiçbir dahlim olmadan bunlar niye? Neden cezbe tutulmuþ bir halin müdavimi olmak zorunda kalýyorum? Yalnýzca bu sebeple hiçbir suçu olmayan bir caný neden üzmek zorunda býrakayým. Bu kadar sefil bir canýn hamalý olmaktan bir bilinse ne kadar bizarým. Ne pazardayým ne mezardayým, acizliðinin her katresini haykýrmak için bu saflardayým. Olamadým iþte ne abit ve ne de zahit. Olsam olsam hederde ki bir viraneyim. Ama biliyorum ki bu müþkülüm olan konuda asla ve hassaten bir þey yapmýþ deðilim. Ne edepten anlarým ve ne de edebiyattan Ve hatta safhalarýndan anlayýþý kýt bir girdabýn pençesinde nefeslenen hissiz bir illetim. Efendim, her aklýma geldiðimde gözlerimden süzülenlere yanarým, mukallit olduðuma inananlardaným. Hakkýn kelamý karþýsýnda okumak için otururken teganniye kaçacak kadar baðýran bir ahmaðým. Gülden anlamam, koparmak için can atanlardaným. Enaniyetim takiyye kalkanýmdýr, ar içindir bütün gayretim, hak rýzasý nerde bilmeyenlerdenim. Ýþte demem o ki ey can; Sizi yetiþtiren eve beyniniz meðer en güzel ziynetle müþerref kýlmýþ. Bir emanetin itminanlýðýnda sizi abit yapmayý baþarmýþ. Biliyorum ki sizde ki ruh güzelliði, Zaten sizin için hususen verilen bir nimetti. Ve siz bunu en güzel bir biçimde deruhte ederek lütfederek bizi ihya ettiniz. Bilseniz ki ne kadar müþfiksiniz, ibreti âlemsiniz bir mücahide siniz. Sizin için sarf edilen beyanlar biliniz ki yetersiz çünkü siz bir erensiniz. Aslýna bakarsanýz bu risaleyi yazmayacaktým lakin gönlüm elvermedi. Hakikat karþýsýnda susmanýn bir zillet olacaðýnýn idrakine vardýrdý. Eðer hiç bir karþýlýk yoksa alýnan nefeslerde etkileþim niyedir bilinmez. Her etki bir tetik mi asla ve fakat sinede ki cana ne demeli hak için salývermeli deðil mi? Lakin eðer bu hissiyat bir azap olacaksa Allaha sýðýnmam mutlaktýr. Çükü esrarýn perdesini aralayanda odur, kalplere ilga edende odur. Onca yaþayan canlar arasýnda bu hususilik ne ile anlamlýdýr Bilmek isterdim doðrusu lütfederseniz ayrýca mesrur olurum. Bir azapsa asla, bir hazsa illa diyerek, geldik ki elbet bir gün gideceðiz. Verdiðimiz o sözle imtihandan geçeceðiz ama sevdiðimiz için yerilmeyeceðiz. Bir hoþ seda olarak kalabilmem imkânsýz… Bunu ancak mana derinliðine haiz olan gönüller baþarabilirler… Lakin bir hüznü yaþatan olmayý asla tercih edemem… Gönüller ancak görmeden de kalp diliyle kemalatý yaþaya biliyorlarsa… Sevgi ve muhabbet ve hatta aþk bu manada çok yücedir hal ehli olan gönüller için bulunmaz bir nimettir…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa CÝLASUN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |