..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"...öyküyü yazan bilge, beþinci ya da altýncý göbekten kral torunu olduðumu ortaya çýkaracak þekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar > Levent




18 Eylül 2007
Türkiye Ýran Olur Mu?  
Levent
Bu yaþanan bir Ýktidar Savaþýdýr. Aþkta ve savaþta her þey mubahtýr. Ýþte bu nedenle Türk halkýnýn da bütün diðer dünya haklarý gibi yönetenler ve yönetmeye talip olanlar tarafýndan kandýrýlmasý, suiistimal edilmesi, din dahil her kutsal duygu ve deðerinin, inancýnýn amaç doðrultusunda kullanýlmasý mubahtýr.


:BAFB:
Ýran Humeyni’nin Ýslam devriminden bu yana Ýslami kurallar temel alýnarak oluþturulmuþ hükümlerle yönetilen bir komþumuzdur. Ýþin içinde Ýslam sözü geçse de ortadaki durum yönetimdeki bir zümrenin Ýslam adýný kullanarak kendi iktidarýný güçlendirmesinden ibarettir.
Ýslam tarihini biraz kýyýsýndan kenarýndan okumuþ kiþiler bile Ýslam’daki hoþgörünün bilinen yirmi beþ bin yýllýk tarihte eþsiz olduðunu kabul edecektir. Mekke’nin fethinde, þehir halkýnýn canlarýna ve mallarýna -yaptýklarý zulme raðmen- iliþilmemesi bile bu insancýllýðýn somut ifadesidir. Lakin Ýran’a baktýðýmýzda kendi dininden ve halkýndan olanlara bile, en ufak bir karþý fikri olmasý durumunda, müsamahasýz davranýldýðý görülmektedir. Elbette Ortadoðu halklarý tarihte yaþadýklarý sayýsýz istila ve savaþýn þekillendirmesi ile sert ve çetin halklardýr. Kendilerine yapýlan kötü muameleyi aradan nesiller geçse bile hatýrlayýp, ilk fýrsatta o kiþinin mezarýný açmalarýna, kemiklerini sokaklarda sürüklemelerine bakmak bile bunu anlamak için yeterlidir. Bu yönden baktýðýmýzda aslýnda Ýslam coðrafyalarýnda, Ýslam kanunlarý telaffuz edilerek yapýlan, pek çok þiddet ve baský içerikli hareketin Ýslam deðil Ortadoðu kültürü kökenli olduðu ortaya çýkar. Ne yazýk ki Ýslam adý burada kiþi ve guruplarca kendi hareketlerine ilahi ve tartýþýlmaz bir referans, bir dokunulmazlýk saðlamak için kullanýlmaktadýr. Din ne yazýk ki istismar edilmekte ve siyasi iktidarýn arkasýnda saklandýðý bir maske olarak halka karþý kullanýlmaktadýr. Halk, burada, ilahi yetkiye sahip, tepedeki bir yönetici zümrenin kullarý durumuna düþmektedir. Halk, Ýslam’ý maske olarak kullanýp dikta ile yönetenlerin kulu ve sürüsüdür. Kadýnlarýn adý ve sözü geçmez, böylece nüfusun yarýsý zaten sindirilmiþ olur. Kalan yarýsý da Ýslam adý oradan çýkartýldýðýnda dinle alakasý olmayan, aslýnda bir diktatörlüðün halký hizada tutmak, yönetime karþý dönmesini engellemek için uyguladýðý, sert disiplin kurallarýndan baþka bir þey olmayan yasaklarla baský altýnda tutulur. Halkýn bugün pek çok özgürlüðü elinden alýnmýþ ve sadece itaatkâr tek tip kullar olmalarý amaç edinilmiþtir. Kiþi yoktur, yönetenlerin kullarý vardýr. Din, felsefi ve manevi bir olgu olmaktan çýkartýlýp iktidar hýrsýnýn bir aracýna dönüþtürülmüþtür.
Günümüz Türkiyesine geçiþ yaparsak, siyasi tabloya baktýðýmýzda gözüme ilk çarpan þey liderler sultasýdýr. Osmanlý Hanedan gelenekleri siyasette hale izlerini taþýmaktadýr. Liderler ölene kadar ya da indirilene kadar tahtlarýný býrakmamaktadýr. Saltanat geleneði hala o kadar güçlüdür ki, Egemenliðin Kayýtsýz Þartsýz Milletin olduðu gerçeði gözlerinin önünde koca harflerle yazýlý olsa bile, bunu inkar edebilmektedirler. Türk siyasetinde her partinin birinci amacý iktidara gelmek, ikinci amacý iktidarda kalmaktýr. Hakim olmak, yönetmek biricik var oluþ sebepleridir. Hizmet etmek diye bir þeyi duymuþlardýr ama bu bitmek bilmeyen Ýktidar Savaþlarýndan hiçbiri ona fýrsat bulamaz.
Bu yaþanan bir Ýktidar Savaþýdýr. Aþkta ve savaþta her þey mubahtýr. Ýþte bu nedenle Türk halkýnýn da bütün diðer dünya haklarý gibi yönetenler ve yönetmeye talip olanlar tarafýndan kandýrýlmasý, suiistimal edilmesi, din dahil her kutsal duygu ve deðerinin, inancýnýn amaç doðrultusunda kullanýlmasý mubahtýr. En tehlikeli durum ise bunun din adý altýnda yapýlmasýdýr. Baþka bir araca karþý koymak ve onun yanlýþlarýna karþý çýkmak nispeten kolaydýr ama din kullanýldýðýnda çok tehlikeli bir durum ortaya çýkar. Kendini ilahi gücün halk üzerindeki sözcüsü, temsilcisi sayan guruplarýn büründüðü ilahi dokunulmazlýk kalkaný toplumun içinde çok derin çarpýþmalarý beraberinde getirecektir, bir toplumu din ile bölecektir. Din en tehlikeli silahtýr. Bu gün siyasette dini simgelerin kullanýmý pimi çekilmiþ bir el bombasý ile oynamaktýr. Hele ki zorlu bir Kurtuluþ Savaþýndan geçerken, cahil ve temiz halký saf dini duygularý istismar edilerek, isyanlara teþvik edilmiþ ülkemizde bunun sonu çok tehlikelidir. Atatürk dinin istismarý ve dini konularda ayrýlýk çýkartýlmasýnýn, Türkiye Cumhuriyetinin bölünmezliðine en büyük tehlikeyi oluþturduðunu görmüþtür. Atatürk’ün laiklik ilkesine yüklediði önem, günümüzde de göz ardý edilemez. Laiklik Cumhuriyetin temel taþýdýr. Laikliðe dokunmak bu binayý yýkýmýna sallar.
Atatürk’ten bu yana gelen giden hükümet sayýsýna, siyasal-ekonomik-toplumsal çalkantýlara baktýðýmýzda vekalet verdiðimiz kiþilerce iyi yönetilmediðimizi söylemek yalan olmaz. Bu ülkenin baþýna geçenler tarihimizi ve coðrafyamýzý iyi bilmek mecburiyetindedir. Bu coðrafya Ortadoðu ve Kafkaslardaki kara altýnýn coðrafyasýdýr. Bu coðrafya Ýsrailli bir coðrafyadýr. Bu coðrafya en nihayetinde güçlüler coðrafyasýdýr. Bu coðrafyada hayatta kalabilmenin yolu tam baðýmsýzlýk ve sýfýr güdümdür. Biz hala 1919’da Bandýrma Vapuru’nun yolculuðu ile baþlayan Ýstiklal Mücadelesinin içindeyiz. En son ihtiyacýmýz olan þey ilhamýný dýþarýdan almýþ, din istismarý ve ayrýmcýlýðý üzerinde yükselen siyasi akýmlar ve halkýn bir kez daha bölünmesidir-dinle bölünmesidir. Halkýn açlýk, iþsizlik, temel saðlýk ve en önemlisi yeme, içme, barýnma problemleri yaþadýðý bir ülkede türban ve din lafýný aðýzdan düþürmeden siyaset yaptýðýnýzda, devletin temel taþlarýný kurcalayan elemanlarý içeriye yýðmaya baþladýðýnýzda bomba ýsýnmaya baþlamýþtýr. Böyle öncelikleriniz varken devletin ideolojisiyle oynamaya baþladýðýnýzda, hizmet etmekten ziyade hükmetmek niyetinde olduðunuz þüphesi Cumhuriyetin insanlarýnda pek tabii ki ortaya çýkacaktýr.
Þüpheye düþen insanlar olsa da durum aslýnda vahimdir. Ýran’dan Ýslam Devrimi esnasýnda kaçan ve Türkiye’ye sýðýnan bir generale sorulur, “Bunlar olurken hiç mi farkýna varmadýnýz?” Cevap, “Yavaþ yavaþ her yeri almýþlar. Farkýna vardýðýmýzda çok geçti.”
Bizimkilerde de durum benzer. Gidiþin rengi açýktýr lakin buna karþý duracak sivil irade kendini Ýktidar Savaþlarýnýn girdabýnda sarhoþ etmiþtir. Bilmem kaçýncý yenilgisine raðmen muhalefet ayný kadro ile sahaya çýkmakta kararlýdýr. Bu Fenerbahçe’nin baþýna gelse yemin ediyorum taraftarlar kulübü yakar, yöneticiler isyan bayraðý açardý. Muhalefette çýt yok. Gündemleri gelecek seçim gelene kadar fasa fiso. Ýktidar Savaþýný da ülkeyi de kaybetmektedirler.
Bu ülkeyi baðýmsýzlýk mücadelesinde hala ayakta tutmayý baþaran iki kuvvet vardýr. Birisi Anayasa, diðeri Türk Halkýnýn içinden çýkmýþ olan ve Halk için var olan Türk Ordusu. Zaten sadece bu ikisi kaldýðý için içerden ve dýþardan her türlü aðýr saldýrýyý da bunlar almaktadýr. Ordu ve Anayasa’nýn adýný bile duymaya tahammül edemezler.
Arkadaþým bana Ýran olmaktan neden korktuðumu sordu. Ýktidara oy vermiþti. Kendince Ýran’da bir sorun görmüyordu. Ben korkuyorum çünkü ülkemdeki mevcut düzenin aksaklýklarýndan ne kadar rahatsýz olsam da, sesimi kimse duymasa da, sularým akmasa da, internetim yavaþ olsa da,.. köþede bir kuytuda kendi halimde var olmama hala izin veriliyor bu rejimde. Elimdekileri de kaybetmek istemiyorum. Özümü tamamen inkar eden, kendisi gibi yaþamýyorum diye bana intikamcý gözlerle bakan, eli sopalý bir yönetimin ve onun yandaþlarýnýn beni karanlýklara atmasýndan korkuyorum. Tek bir yaþam tarzýný destekleyen, diðerlerini düþman görüp yok eden bir düzen istemiyorum. Tek tip insan olmak istemiyorum. Allah hepimizin ayný olmasýný isteseydi zaten hepimiz ayný görünür, ayný sesle konuþur, ayný boyda olurduk. Oysa bu koca kainatta kar tanelerinde bile bir eþsizlik ve hepsinin apayrý olmasý vardýr.
Buraya kadar ifade edilenlerin ýþýðýnda baþlýktaki soruya dönmek istiyorum. Türkiye Ýran olur mu? Ben olmamasýna taraftarým. Lakin görülen tablo neden olmasýn dedirtiyor.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sevgi, Mutluluk, Özgürlük ve Hayat Üzerine Felsefe
Tanklamak Ne Demek?
Ya Ýstiklal Ya Ölüm
Ölüm / Kalým
Uyanýklýk
Uzayda Hayat Var mý?
12 Fransýz ve Mükemmel Dünya
World Of Warcraft Yazýsý
Zenginler Klübünden Bir Þerefsizin Böbürlenmeleri
Türkiye Nasýl Kurtulur?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Barbar Conan'ýn Ölüm Þarkýsý [Þiir]
Her Ýnsan Öldürür Sevdiðini [Þiir]
Tatlý Sert [Öykü]
Zeytin Karasý [Öykü]
1996 Yýlý [Öykü]
2012: Ölülerin Ýntikamý [Öykü]
Ufuklar: Kýrmýzý Bölge - 18 [Öykü]
Althar'ýn Akýncýlarý: Altýngöl ve Ejderha (9. Bölüm - Son - ) [Öykü]
Kovan Savaþlarý (1. Bölüm) [Öykü]
2012: Ölülerin Ýntikamý (3) [Öykü]


Levent kimdir?

Fantazyada büyü, teknoloji ve aksiyon Ýldar'da buluþuyor. 07/10/2017 tarihinde þimdi diyebilirim ki neredeyse 2 senedir tek kelime yazmadým. . . 2 senedir yazar tarafým ölü. oysa oldugum þeyler içinde olmayý en sevdiðim þey yazar olmaktý :) Topraðý bol olsun.

Etkilendiði Yazarlar:
Süpermen, Robert E. Howard, Tolkien, Salvatore, Jules Verne, Battalgazi, David Eddings, Michael Moorcock.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Levent, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.