..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Kültür Çatýþmalarý > Adem KORKMAZ




3 Ekim 2007
Belarus Minsk'de 4 Ay  
Minsk

Adem KORKMAZ


Bazýlarýnýz yazýyý taze olarak okuyor olacak, bazýlarýnýzsa yolu biraz sonra bahsedeceðim þehre düþeceði için google.com dan araþtýrma yaparak bu yazý yazýldýktan belki aylar, belki de yýllar sonra ulaþmýþ olacak. 14 Mayýs 2007 Ben ve beraberimdeki dokuz kiþi Belarus Hava Yollarý’nýn bizim köy dolmuþu kadar konforsuz uçaðýna binmiþtik. Ýki saat sonra Minsk þehrindeydik. Ýstanbul’un nemli havasýndan sonra Minsk’in havasý hepimizi büyülemiþti.


:DCCE:
Þuan da kulaðýmda ince bir fon müziði yanký yapýyor, bu müzik ademkorkmaz.com isimli kiþisel sitemden gelmekte. Yaþadýðým dört ay kareler halinde gözümün önünden geçe dursun… Uzun bir aradan sonra sizlerle yeniden buluþmanýn heyecanýný duysam da biraz sonra okuyacaðýnýz satýrlar eminim sizleri benim neden heyecanlandýðýma ikna edecek.Sudi Özkan Belarus Minsk Þehrine Prenses otellerinden birini inþa etmiþti. Mimar H.Osman Güreli vasýtasýyla bizde bu þantiyede kaba iþçiliði bitmiþ otelin boya iþlerini metrajlý almýþ, babama yardým amaçlý;ustalarý götürmek, iþi yoluna koymak, sözleþme yapmak vb…”hem ticaret hem ziyaret” bu þehirde bulunmak zorunda kaldým.
Ýþte gözlemlediklerim:
Bazýlarýnýz yazýyý taze olarak okuyor olacak, bazýlarýnýzsa yolu biraz sonra bahsedeceðim þehre düþeceði için google.com dan araþtýrma yaparak bu yazý yazýldýktan belki aylar, belki de yýllar sonra ulaþmýþ olacak. 14 Mayýs 2007 Ben ve beraberimdeki dokuz kiþi Belarus Hava Yollarý’nýn bizim köy dolmuþu kadar konforsuz uçaðýna binmiþtik. Ýki saat sonra Minsk þehrindeydik. Ýstanbul’un nemli havasýndan sonra Minsk’in havasý hepimizi büyülemiþti.

Sovyetlerin daðýlmasýndan sonra çeþitli devletçikler ortaya çýktý.Ýþte bunlardan biride Belarus Cumhuriyeti’dir. Hava sýcaklýðý ortalama kýþýn -5ºC - 10ºC yazýn +18ºC - +25ºC derece olan þehirde +40 derece sýcaklýk görecektik. Þehirde Baðýmsýzlýk anýtý, Kýzýl kilise, 38 metre uzunluðundaki anýtýn yeraldýðý Zafer meydaný görülmesi gereken yerlerdi. Þehirden 18km uzaktaki açýk hava müzesi "Ozertso" da günümüze kadar korunmuþ otantik mimarlýðý, eski binalarý görebiliyorduk. Bütün bu tarihi yüzünün yanýnda Minsk turistler için çok çeþitli dinlenme ve eðlenme olanaklarý sunan bir þehirdi. Belarus (Beyaz Rusya) cumhuriyetinin baþkenti olan Minsk, yaklaþýk 2 milyon nüfuslu ,1067 yýlýnda kurulan ve biraz sonra bahsedeceðim bayram sebebi þehirdeki nüfusun %80 Beyaz Rus, %15'i Rus ve geri kalan azýnlýk Ukraynalý, Polonyalý ve Yahudi' idi. Bu tip bilgileri nette elbette bulabilirsiniz o yüzden ben resmi bilgileri bu kadarla býrakacaðým. Ýnsan sureti olan taþ heykelciliðin ayrý bir yüzünü Minsk’de görebilirsiniz. Öyle ki büyük binalarýn tepelerinde köþe noktalarýnda bile insan heykellerine sýk sýk rastlamaktaydýk.

Hitlerin 4 yýl kaldýðý þehir hitlerden sonra yeniden inþa edilmiþti. Þehir o kadar tertipli ve düzenli ki iki milyon insanýn yaþýyor olduðuna hiç kimseyi inandýramazsýnýz. Þehrin mimarlarý sanki ellerine bir kaðýt almýþlar ve þehir kuralým demiþler, bu derece düzenli.

Þehir dümdüz bir alan üzerine kurulmuþ, öyle ki küçük bir yokuþ veya tepe görmeniz imkansýz. Dilediðiniz kadar yürüyün sizi yoracak herhangi bir zorlukla karþýlaþmanýza imkaný yok.

Bizlere evler tutulmuþtu. Bildiðiniz daireler, üçerli,dörderli gruplar halinde evlerimiz vardý.Baþka bir ilginç konu ise yüzde doksana yakýn tüm evlerdeki ölçümler þekiller ayný idi.Tuvalet,mutfak,banyo vb.. metrekare olarak tüm binalarýn birbirinin aynýsý,biri diðerinden farklý deðil.

Günler akmaya baþladýkça Minsk’i ve halkýný daha fazla tanýyorduk. Halký tanýdýkça þaþkýnlýðýmýz büyüyordu. Garip karþýladýðýmýz bir baþka mevzu ise kadýn nüfusunun inanýlmayacak derece de fazla oluþuydu. Ýstatistiklere yüzde 65 kadýn olarak geçse de biz bu þehirde sürekli kadýn görmekteydik.Ulaþým araçlarýna bindiðimizde etrafýmýza göz gezdiriyoruz on iki bayan ve bir erkek.Nadiren çocuk görüyoruz yine tüm çocuklar kýz.

Türk insanýnýn kadýna karþý olan ilgisi þüphesiz tartýþýlmaz.Elbette bu þehirde sýk sýk Türk turistlerde görmekteydim.Türkiye’den gezmek için gelen insanýn ilk sorduðu soruydu kadýn.

Özür dileyerek yardýmcý olamayacaðýmý söylüyordum.Zaten bu þehri ziyaret edenlerin baþlýca iki hedefi olabilir.Birisi kadýn diðeri ise kumar.Bu ülke en çok turistti Arap ülkelerinden almaktaydý.Özellikle Ýran’a vize uygulamýyordu.Gezintiye çýktýðým zamanlarda çok sýk Arapla karþýlaþýyordum.Yarým Arapçamla ayaküstü birkaç dakika sohbet ediyor ve en iyi bildiðimiz selamla ayrýlýyorduk.Ülke halký yabancý dil konusunda her ne kadar ikinci bir dil olan Ýngilizceyi büyük çoðunluk bilse de “a” harfini telafuzlarý bizden çok farklý. Bu yüzden Ýngilizcede anlaþamýyorduk.Tek yol Rusça öðrenmekten geçiyordu.

Bu güleryüzlü,sevecen ve kibar insanlarý daha iyi anlayabilmek için Rusçayý öðrenmekten baþka yol kalmamýþtý.Ýlk birinci aydan sonra “çýt çut” az uz konuþmaya baþlamýþtým bile.Bizdeki Azuz’un Rusça karþýlýðý “çýt çut”.Rusça bana farklý gelmiþti.Zira rusça konuþuyorsanýz her kurduðunuz kelimenin arkasýna “anladýn mý” diye sormak gerekiyor ve lütfen kelimesini cümlenin ya baþýna yada sonuna eklemeniz gerekli.Birde bizim az kullandýðýmýz “lazým” kelimesi.Rusçasý”nada” olan bu kelimeyi öðrenmekle Rusçanýn yarýsýný öðrenmiþ sayýlýrsýnýz.

Ýkinci ay bittiðinde artýk iþittiðim bir cümlede on kelime varsa beþini anlýyor diðer yarýsýný da tahmin ederek anlaþýyordum.Yemek kültürleri,eðlence anlayýþlarý, yaþama sanatlarý bizim kültürümüzle büyük orantýda ters.Baþlangýçta alýþamýyorsunuz ama zaman ilerledikçe ortama ayak uyduruyor ve halinizden memnun oluyorsunuz.Bu memnunluðu beraber gittiðim insanlar yaþasa da ben yaþayamadým.Kültür ve yaþama sanatlarýndan bahsetmiþtim.Ýþten eve gitmek için þehrin kaldýrýmlarýna kendimizi býraktýðýmýzda sanki Playboy dergisinin sayfalarýnda geziyor gibi oluyorsunuz.

Zira günlük hayatta giydikleri elbiseleri bizim yaþam tarzýmýza o denli saçma gelir.Halkýmýzýn bakýþ açýsýna göre;Türkiye’nin herhangi bir yerinde sýradan Minsk'li bir kadýnýn giydiði elbiseyi ancak “hafif meþrep kadýnlar” giyebilir.

Kadýn,erkek iliþkileri ve aile yapýlarý gazetelerde tv lerde duyduðunuz gördüðünüz Avrupalý yaþamdan farký yok.Ama yapýlan bir istatistik bilgiye göre:

Rus kadýnlarla evlenen aileler arasýnda mutluluk oraný %90.Ve yine gariptir kaynanalarýn gelinlerinden memnuniyeti yine %90.

Belarus Kominist düzenden koptuktan sonra resmi din olarak Hristiyanlýðý seçmiþ.Lakin halk din konusunda bilgisiz.Müslümanlarý terörist olarak algýlayan batý toplumlarýndan farklarý yok. Tanýþtýðýnýz ve dost olduðunuz bir Rusa Ýslamý teklif ettiðinizde verdiði cevap:

-Olabilir ama Usama bin Ladin de Müslüman!

Rukeþenko Minsk de sayýsýz kilise inþa ettirmiþ. Kiliselerin þatafatý ve heybeti kayda deðer,her metreye bir kilise düþer dersek abartmýþ olmayýz.

Her iki ayda bir mutlaka bayramlarýna denk gelebilirsiniz.

Ben iki bayramlarýna denk geldim.Bizdeki gibi bayramýn kutlu olsun diye bir kutlama olaylarý yok!Aile ziyareti vb.. konular bizlere mahsus. Minsk’deki son bayram 947 yýl evvel birileri Minsk þehrine ilk evi yapmýþ yani Minsk kurulmuþ(!).

Bu olay Minsk þehrinden en büyük olarak niteledikleri bayrama sebep olarak tanýmlanýyor.Ýnsanlar normal yaþantýnýn dýþýnda o gece biraz daha fazla içki tüketiyorlar,sokaklar sarhoþ insanlarla dolup taþýyor tabii ki…Büyük kalabalýklar halinde bir araya toplanýyor dakikalarca sürecek havai fiþek þölenini izliyorlar.Sadece bayram gecesi havai fiþekler patlatýlýyor.Ýnsanlar bu gösteriyi izliyor ve çok ýþýk ve motif çizen hava fiþeði de alkýþlýyorlar hepsi bu…

Bu kadar basit, indirgenmiþ bir bayramlarý var.Doðrusu o gün þok içinde kalmýþtým.Türkiye buna benzer bayramlar yapsaydý her gün bayram günü olur,buda yetmez her güne çift bayram düþerdi belki de…



Bu güler yüzlü insanlarýn þehrinde üçüncü aya girdiðimizde artýk Rusça benim için sorun olmaktan çýkmýþtý.Ve bu insanlarý daha iyi tanýyabilir,daha doðru gözlemlerde bulunabilirdim.Nede olsa roman yazýyordum bu þehir ve buradaki yaþam benim romaným için güzel bir mekan olabilirdi.

Bu yüzden daha dikkatli gözlemlerde bulunmalýydým.Yüzlerce sayfa notlar aldým.

Asla kabullenemeyeceðim, benimle ve karakterimle uyuþmayacak yaþamlarýn,maceralarýn içine daldým.Derdim görmek tasvir etmek ve romanda kullanmak olmuþtu.Bu endiþeyle ve çok dikkatli bir uyumla Minsk þehrinde gece hayatýný gözlemlemeyi umarak bana ait olmayan bir karakteri oynamaya baþlamýþtým bile.

Bu þehirde hayat pahalý.Ucuz olan iki ürün var,birisi sigara,diðeri ise içki.Bir bardak su,bir þiþe biradan pahalý…

Ýçkiden uzak durdum.Zira hayatým boyunca tadýný bilmediðim bu sývýlara karþý ilgim asla olmadý.

Minsk’in diskoteklerini görmeye gelmiþti sýra.Adýmýmýn biri gidiyor,diðeri gitmiyor bu þekilde gelebildim genç kadýn ve erkeklerin bulunduðu loþ ýþýklý diskoteðe.Bu sahne romanýmda iþlenecekti.Minsk deki genç insanlarýn vazgeçilmez unusur idi dans etmek.Çýlgýnca ve kendini kaybetmiþçesine dans.Hayatým boyunca dans denen tanýmý yaþamadýðým için tuhaf karþýlamýþtým.Dans etmek de bana göre deðildi.Geriye uzaktan insanlarýn tepiniþlerini izlemek kalýyordu.

Ve kendime sýk sýk bu insalar neden mutlu veya mutlu görünüyor sorusunu soruyordum cevabýný baþlangýçta verememiþtim.Ama daha sonra anladým ki ahiret diye bir kaygýlarý yok ve onlara göre herkes cennete gidecek…

Diskotek de sabah üç gibi çoþku ve sarhoþ sayýsý artýyordu.Bir birlerini hiç tanýmayan kadýn ve erkekler dans pistinde kendilerinden geçmekteydi.Ne iðrenç sahneler görmüþtüm. Onlarýn;yaþam tarzlarý ve hayata bakýþ açýlarý ile bizimkinin arasýnda uçurumlar vardý.Ýlk zamanlar böyle düþünüyordum.

-Aman Allahým! O þehirde zaman geçtikçe bizleri onlarýn kültürleri çelik gibi sarýyor,eritiyordu…Baþlangýçta ürktüðümüz konularý anlayýþla karþýlamaya baþlamýþtýk bile!.Þantiyede yýllarca çalýþan iþçilerle sohbet ediyor,en son ailelerini ne zaman ziyaret ettiklerini öðrendiðimde dehþete kapýlýyordum.Zira dört yýldýr gitmeyen vardý ve hala gitmeyi düþünmüyordu.



Ýþten sonra günün gece vakitlerini nasýl geçireceðimi düþünürken,Rusçayý biran önce ilerletme düþünceleri de sarmýþtý beni.

Akþam çaydan sonra çýkýyor pratik yapacak,sohbet edecek insanlar arýyordum.Saat yirmiden sonra Rus erkeklerinin yüzde doksaný kesinlikle sarhoþ oluyordu.Ve sarhoþ erkek Rus; Minsk’de insanýn görmek isteyeceði en son þeydir.Zira isteðinden kurtulamazsýnýz,son olarak sizden para ister.Verseniz bile arkasýný getiremezsiniz.

Bu yüzden daha çok kadýnlarla sohbet etmeyi murat ettim. Hem rusçam ilerliyor hem de Minsk’in bilmediðim yanlarýný orda yaþayanlardan öðreniyordum.Aylýk üç yüz dolara hatta iki yüz dolara sabah yedi akþam onbir saatleri arasý marketlerde çalýþanlarla da karþýlaþýyordum.

Zaten bizim ülkemizdeki gibi alýþ veriþ için marketler bulamazsýnýz biraz daha farklý ve küçük büfeler mevcut. Oralarda da alacaðýnýz þey bir gün vardýr ertesi gün yoktur. Yatýrýmlar için ve ticaret düþünceler için henüz hiç yapýlmamýþ onlarca iþ kolu var diyebiliriz.

Bazen dört kiþi kaldýðýmýz eve Minsk þehrinin insanlarý,bazen de komþularýmýz misafir oluyor bizden Türk yemeði istiyorlardý.Bir gün ayran yaptýðýmda içirememiþtim.Garip karþýlayacaksýnýz ama hala ayranýn ne olduðunu,nasýl olduðunu bilmeyen ülkeler var.Evet Belarus halký ayrandan bihaber.Doðru dürüst yoðurt bile bulamazsýnýz.Sanýrým içki çeþitlerinden ayraný tanýmaya ve içmeye vakit bulamadýlar.Bizim damak tadýmýz her milletten farklý ve gerçekten tatlý.

Bunun kýymetini bilmeliyiz.Romaným için Minsk þehrinde çok fazla argüman yakaladým,bizim için özellikle benim için baþlangýcý zor olsa da iyi bir deneyim oldu,en azýndan Rusça öðrendim.Bir daha yolum düþer mi bilmiyorum ama “nasipse gelir yemenden nasip deðilse ne gelir elden” Bu ata sözümüzü hatýrlayarak eðer içecek suyum, yiyecek ekmeðim varsa elbette bir kez daha Minsk þehrinde bulunacaðým.Minsk’e gitmeyi veya orda herhangi bir teþebbüste bulunmayý isteyen insanlara yardýmcý olmak beni mutlu eder...

Bir baþka Minsk ile alakalý yazýda görüþmek umuduyla…

yarimkalandua@hotmail.com










Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Türk Þiir'i Nereye Gidiyor
Murat Göðebakan ve Gülpembe
Fatih Abb ve Müzik
Türkiye de Edebiyat ve Dergicilik
Güneþ ve Gerçekler
Bilgi ve Hayat
Hicran Dergisi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Þiir Nasýl Olmalý? [Þiir]
Þaþý Dünya [Þiir]
Seni Sana Býrakýyorum [Deneme]
Sevgiliye Mektup - 1 [Deneme]
Uyuþmuþ Beyinler [Eleþtiri]


Adem KORKMAZ kimdir?

Yarým Kalan Dua,Kartallar Leþ Yemez Romanlarýnýn Yazarý,Yüzlerce þiirin sahibi ,Hicran Dergisinin mimarý ve yazý iþleri Müdürü.


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Adem KORKMAZ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.