..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir dost nedir? Öteki ben. -Zenon
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aþk > adnan durmaz




17 Ekim 2007
Aþkýn Katili  
adnan durmaz
“Mînâ gibi AÞK’a ser-fürûda Bu þiþede sanki ol sebûda”


:BFID:



Aþk ve iktidar…Aþkýn iktidarý…Ýktidar aþký…Ýktidarda olanlarýn ve olmayanlarýn aþký…Kölenin aþký,efendinin aþký…Güçlünün aþký ve güçsüzün aþký…Dindarýn aþký,dinsizin aþký…Güzelin aþký ve çirkinin aþký…
Kuþkusuz,yaþadýðýmýz dünyadan,zamandan,koþullardan,kiþiliðimizden soyutlanamayacak bir duygudur o.Kuþkusuz zalimi mazluma,þeytaný meleðe,efendiyi köleye,köleyi efendiye çevirmiþtir.Dindarý dinden çýkartmýþ,dinsizi imana getirmiþtir.Kuþkusuz çirkini güzeller güzeli kýlmýþ,korkaðý daðlara çýkartýp þaki yapabilmiþtir.Ýnsanoðlunun hala keþfetmeye çalýþtýðý sonsuz okyanustan baþkasý deðildir.Bin yýl önce kangallar ve papatyalar nasýl açardý,arýlar ve kelebekler nasýl konardý,göçerdi onlarýn çiçeklerine; ki þimdi zamana uygun bir davranýþ deðiþikliði yapmadan ayný tutkuyla,ayný iþlevlerini yapmaktadýrlar.Aþk da bin yýl önce nasýlsa aynýdýr hep.Deðiþen insan,giderek insanlýktan çýkan insan,büyük bir tutku ve acýyla aþkýn en saf,en aþk halini yaþamaya çabalamaktadýr.Ne boþuna bir çaba; makineler aþký nasýl bilebilir.Yaþama biçimi,davranýþlarý,neyi seveceði,neye “güzel “ diyeceði baþkalarý tarafýndan belirlenen, aslýnda kendine yabancýlaþmýþ insan nasýl sevebilir.Oysa aþk olmak için,kendi olmak gerekmez mi.Kendi olmadan aþk mý olur.Baþka tutkularý için yaþamýný araç yapanlar ne boþuna bir arayýþtadýr aþk yolunda.Akþama kadar kendisine televizyon ve her türden iletiþim aracýnýn sunduðu illüzyonlarý tutkuyla kovalayanlar, aþký nasýl yakalayabilir.Yaþamýný para kazanmak için,erk kazanmak için,egemenlik ve makam kazanmak için araç yapanlar; gece gündüz paraya,iktidar hýrsýna,makam sevdasýna secde edenler için yaþam bir araçtan baþka ne olabilir.Aþk nasýl geçsin onlarýn dünyasýndan.Kendi istençleri ve istekleri,kendi canlarý,mallarý,makam ve mevkileri,kendi süslü yaþamlarý,kendi egemenlikleri,kibirleri,güzellikleri,yakýþýklýlýklarý,”kendileri “ olanlar,”kendi” dýþlarýna çýkmayanlar,”ben” diyenler,benciller,istedikleri ahkamý kessinler ama aþka yollarý düþemez onlarýn.Kendinden dýþarý çýkmayan,aþkýn kapýsýna uðrayamaz.
Kapitalizmin tekelci aþamasýnda,emperyalizmin dünya kültürleri üzerinde soykýran bir karanlýkla dolaþtýðý zamanýmýzda,en büyük saldýrý insanýn tam da kendisine olmaktadýr.Ýnsan ne kadar insan þimdi.Bundan önceki tüm zamanlarda da insanýn baþýndaki egemen olanlar,onu köle yaptýlar,kul yaptýlar ama hiçbir zaman bir makine parçasýna,bir cývataya bobine dönüþtüremediler.Zamanýmýzda ise birey bir makine parçasýna dönüþtürülmektedir.Diþliler,çarklar asla sevemez.Tekelci dönemde insan aklý tek boyutlu deðil boyutsuz hale getirilir ve seçmeci yaný yok edilir,seçim yapamaz.Aþk bir seçmedir ve bir görmedir.
Gerçek…Bizim gördüðümüzle gerçek ayný þey midir.?
Bizim gördüðümüz daðla,o daðýn kendisi ayný mýdýr?
Ayný daðý,yüz ayrý ressam çizse ayný resmi mi çizecek..Kuþkusuz ki hepsinin çizdiði ayný dað ama ortaya çýkan resim farklý olacaktýr.Daðýn gerçeði,bir çobana göre baþkadýr,bir jeologa göre baþka,bir coðrafyacýya göre baþka,bir daðcýya göre baþka olacaktýr.Bir insan,bir dað veya masanýn görüneni,algýlananý ve gerçeði ayný deðildir,biz hep kendimizi katarak algýlarýz.(her bilim dalý, görünenin arkasýndaki gerçeði kendi yöntem ve ölçütleriyle araþtýrýr) Bir insanýn gerçeði de,diðer insanlara göre baþka baþka olacaktýr. Kimisinin sevmediðidir,kimisinin kardeþi,kimisinin yabancýsý; kimine göre iyi,kimine göre kiþiliksiz..Aþk bir seçme ve görmedir.Ancak ayný göz ve akýlla bakanlar için,yani robotik bakanlar için,görülen þey çok farklý olmayacaktýr. Egemen olanlarýn insaný biçimlendirmek üzere sunduðu koþul, olanaklar ve toplumu tektipleþtirme araçlarý,robotikleþtirdiði toplumlara reçeteler sunarak kendi deðerlerini zerkederler.”Güzel”,televizyonda durmadan gösterilen kadýn tipleridir.Bu nedenle olmalý büyük kentlerde sokaklarda caddelerde kýyafetinden,saç biçimine,bakýþýndan,kurduðu cümlelere,hatta zevklerine,deðer yargýlarýna kadar birbirine benzeyen kadýnlar ve erkekler görmek olasý.Aþk,yalnýzca burjuva yazarlarýnýn romanlarýnda anlatýlan aþktýr,ya da dizi filmlerde,filmlerde gördüðümüz ama bir türlü yaþayamadýðýmýz aþktýr.
Oysa farklý olana göredir aþk ve aþýk farklý olaný arar.”Kendi” olmak adýna bencilleþtirilen insan,benzeþtiði,kalýplarý týpatýp ayný olanlarla birlikte kitleye dönüþtü ve renklerinden zevklerine kadar sürüleþti.Sürü,sürü içgüdüsüyle davranýr.Bir yalnýzlar sürüsü ki,herkes kendi ekseninde dönen bir bencillik alemi.Oysa aþk,kendinden çýkma,kendinden dýþarý bakmadýr.Yüreðinde açýlan bu bakýþ pencereleri,yalnýzca içeriye ýþýklar ve görüntüler girmesine yaramaz,dýþarýya bakmaya ve katýlmaya da yarar.Ceviz kabuðunu kýrmasaydý,aðaç olamazdý; ne türküler söyleyen yapraklarý,ne gölgesi,ne renkleri,ne çiçeklerine konan arýlar,dallarýnda þakýyan kuþlar olurdu,ne de meyvesi.
Bilinen aþk öykülerinde de bir iktidar muhalefet,bir köle efendi uçurumu vardýr.Þirin Ermen hükümdarýnýn küçük kýzý,Ferhad ise bir duvar ressamýnýn oðludur.Sevdiðine kavuþmak için bisütun daðýný yýkmasý gerekmektedir.Zeliha Mýsýr azizinin eþidir,Yusuf’sa kardeþlerinin kuyuya attýðý kimsesiz bir çocuk. Zeliha saltanatýný býrakacaktýr Yusuf için.Mecnun bir rivayete göre Emeviler devrinde yaþamýþ bir beyzadedir.Kerem Anadoluda bir Türk beyinin oðlu,Aslý ise bir Ermeni papazýnýn kýzýdýr. Egemen olan ve egemen olmayan çeliþkisi,yüzyýllardan gelen tüm aþk öykülerinde ortaya konulmuþtur. Burada vurgulanmak istenen nedir? Aþk geçmiþten zamanýmýza kadar tüm egemenlerin egemenliklerini hiçe saymýþ sonsuzluktur.Ne taç ne taht dinler yürekte aþký olan; ne ölüm tanýr; ne zulümden korkar; ne de mevcut düzenin sunduðu ayýp,günah,yasak kavramlarý umurunda olur.O kendi ahlak kurallarýný,kendi doðrularýný kendisi koyar.Bunu deðiþtirmeye ise egemenlerin gücü asla yetmez. Binyýllardýr insanlýðýn belleðine öylesine sýký kazýnmýþtýr ki bu gerçek,zamanýmýzýn egemen olanlarý bu baþkaldýrtan gerçeði de kendi kalýplarýnda eritip ucubeye çevirmek için her yola baþvurmaktalar.Tekelci sistemin duygusu olmaz çünkü..Ondan ki,ruhunu,beynini,yüreðini sakatladýklarý insan kitleleri,kendilerine ezberletilen aþklarda sadece acý çekmektedir.Arýlar bir gün çiçek diye naylon çiçeklerle karþýlaþýrsa kýrlarda ne yaparlar; aþk diye sunulan yeni deðerler þimdi ayný þaþkýnlýðý yaþatýyor insanlarda.Robotik toplum yaratma mimarlarý robotsal evler yapýp,robotsal aileler oluþturarak orada yaþatýyor.Robotik dünyanýn satýlmýþ þairleri ve yazarlarý hormonlarýyla yazýyor aþka ve tüm insani deðerlere dair reçetelerini.Ama Hormonlarla sevilemiyor ne yazýk ki.
AÞK ve acý,aþk ve çile,aþk ve engeller,aþký büyütüp çoðaltan en önemli unsurlar olarak anlatýlageldi bu güne dek.Ýnsanýn insana kul-köle olduðu binyýllarda bu gerçekten de böyle oldu.Ulaþýlmazlýk oldu aþk.Divan edebiyatýnýn bu konuda yazýlmýþ en önemli yapýtlarýndan Büyük Usta Þeyh Galib’in Hüsn ü Aþk Mesnevisi ilginçtir. Hüsn ü Aþk, kurgusal anlamda Hüsn (Güzellik) isminde bir kýz ile Aþk isminde bir erkeðin aþkýný anlatan, tasavvufi bir mesnevidir. Özetle öykü þöyledir:
Muhabbetoðullarý (Beni-mahabbet) adlý bir Arap kabilesi vardýr. Bir gece bu kabilede bir kýz,bir erkek çocuk dünyaya gelir.Erkeðe Aþk kýza Hüsn adýný verirler ve birbirlerine niþanlarlar. Öðrenim zamanlarý gelince ikisi de Edep okuluna giderler.Dersleri,Rýza ve Teslimiyettir.Okulda Mollâ-yý Cünun(cinnet,delilik mollasý) isimli büyük bir hoca vardýr. Giderek Hüsn Aþk'a aþýk olur.
“Mînâ gibi AÞK’a ser-fürûda
Bu þiþede sanki ol sebûda”
(Sürahi gibi AÞK’a boyun eðerdi, sanki biri testide diðeri kadehteydi)
Birlikte zaman zaman Mânâ gezinti yerine giderek, gezinip, sohbet etmektedirler. Bu gezinti yerinde Suhan isimli bir mihmandâr (misafir aðýrlayan kiþi) vardýr.Suhan, her þeyi bilen çok büyük bir insandýr. Hayret isimli güç sahibi biri Hüsn ile Aþk'ýn görüþmesine engel olur. Bir süre Suhan aracýlýðýyla mektuplaþýrlar. Aþk'ýn Gayret adýnda bir lalasý vardýr ve sonunda ikisi,Aþk'ýn gidip Hüsn'ü kabile büyüklerinden istemesine karar verirler. Kabile büyükleri,Aþk'ýn bu isteðiyle alay eder ama eðer Hüsn'e kavuþmak istiyorsa Kalb ülkesine gidip Kimyâ`yý alýp gelmesi gerektiðini söylerler. Yolun çok zorlu ve korkunç olduðunu ise iyice anlatýrlar. Aþk yolda devlerle, cinler ve cadýlarla karþýlaþacak, sonra ateþten bir denizden geçmesi gerekecektir. Aþk ve Gayret birlikte Kalb ülkesine yola koyulurlar.Baþlarýndan birçok tehlike geçer. Her zor durumda onlarý Suhan kurtarýr. Mutlu sonla biten öykünün sonunda Aþk'ýn Hüsn'ü kendinden ayrý bir varlýk olarak algýlamasýnýn, yanlýþ yollara yanlýþ yollara düþmesine neden olduðunu görürüz.Aslýnda Aþk Hüsn’dür, Hüsn de Aþk; ikisi birdir. Bir’likte ise ikilik olamaz.
Her ne kadar bu öykü tasavvufi bir deðere sahipse de,duygusal aþk baðlamýnda biz alacaðýmýzý almaya kalktýðýmýzda,Ýki insanýn çileli bir yolculuktaki sayýsýz engeli aþarak bir olabilmesidir belki de aþk,diyebiliriz..Dünya edebiyatýndan bize taþýnan bilgilere bakýlýrsa,aþk acý çekmek ve yanmaktan baþka nedir ki.
Þeyh Galib’in ikinin bir olmasý biçiminde sonuçlanan Aþk mesnevisi’ne karþýlýk Halil Cibran’ýn þu sözleri ilginçtir;
” Yeryüzüne birlikte geldiniz ve sonsuza dek birlikte yaþayacaksýnýz,
Ölümün ak kanatlarý günlerinizi bölene dek birlikte olacaksýnýz,
Tanrý'nýn suskun anýlarý katýna eriþtiðinizde bile birlikte olacaksýnýz,
Ama býrakýn da bunca beraberliðin arasýnda biraz boþluklar olsun,
Ve Tanrýsal alemin rüzgarlarý esip dolanabilsin aranýzda,
Birbirinizi sevin,ama sevginin üzerine baðlayýcý anlaþmalar koymayýn,
Býrakýn yüreklerinizin sahilleri arasýnda gelgit çalkalanan bir deniz olsun Sevgi
Birbirinizin kadehini onunla doldurun ama ayný kadehe eðilip içmeyin,
Ekmeðinizi bölüþün,ama ayný lokmayý diþlemeye kalkmayýn,
Þarký söyleyin,dans edin,eðlenin birlikte,ama ikinizin de birer Yalnýz olduðunu unutmayýn,
Çünkü lavtadan daðýlan müzik ayný,ama naðmeleri çýkaran teller ayrýdýr,
Yüreklerinizi birbirine baðlayýn ama biri ötekinin saklayýcýsý olmasýn,
Çünkü ancak Hayat'ýn elidir yüreklerinizi saklayacak olan,
Hep yan yana olun,ama birbirinize fazla sokulmayýn,
Çünkü tapýnaðý taþýyan sütunlar da ayrýdýr,
Çünkü bir selvi ile bir meþe birbirinin gölgesinde yetiþmez....”
Kuþkusuz aþk bir birliktelik ve bütünlüktür,ancak,”tapýnaðý taþýyan iki sütun gibi bir birliktelik bireyleri birbirine baðlý ama baðýmsýz kýlacaktýr.Tekelci dönem,aþýk ve maþuku tapýnaðý taþýmak zorunda olmayan iki ayrý varlýk olarak reçetelemiþ ve onlarýn arasýna “sen –ben”,”senin paran benim param”,”senin ailen benim ailem”,senin hesabýn benim hesabým “gibi sayýsýz nifak nedeni sokmuþtur.Bölmek ve parçalamak,tekelci aþamanýn en etkin silahlarýndan biridir ve bu silah sonucunda þimdiki zamanlarýn aþklarý, arkadaþlýklarý darmadaðýn olmuþ insan,ayný zamanda yalnýzlaþarak robotlaþmýþtýr.Zamanýmýzýn insaný bir meta gibi sahip olacaðý,satýn alýnabilir ve tükenen bir meta olarak yaþýyor tüm güzel duygularý.
Batýda “hastalýkta ve saðlýkta,ölünceye kadar “biçiminde edilen yeminler çoktan içi boþaltýlmýþ ve anlamýný kaybetmiþ durumdadýr.Kapitalizm için aþk,cinsellik,erotizm tüketimin yeni bir alanýdýr yalnýzca.Aydýnlanma çaðýnda cinsellik ancak romantizmle birlikte vardý.Postmodern yapýda ise,cinsel hazlar kendi baþlarýna bir deðerdir ve kiþiler bu deðerlerin peþinde sürüklenmektedir.Dýþarýdaki dünya,iþ yeri, hastane,hapishane,okul, eðlence yeri gibi modern kentçi mimarinin ve yasalarýn þablonlarýyla net çizgilerle birbirinden ayrýlmýþtýr.Her þey cetvelle çizilmiþ planlar dahilinde sýnýrlara ayrýlarak yaþama sunulmuþtur ve kurallara tamý tamýna uyulur.Giderek,evlerde herkesin kendi alanlarý oluþtu.Bu alanlarda birey kendi haklarýný savunurken “biz” kavramýndan.ok,”ben” kavramýný ön planda tutmaya baþladýlar..     Benim-senin kavgalarý ve çeliþmesi,postmodern insan iliþkileri için kurulmuþ birer tezgahtý.Çünkü her yerde her þeyin kurallarý ve sýnýrlarý vardý.Aþkýn sýnýrlarla hiç iþi olamazdý oysa.Her þey kendisini meydana getiren parçalarýna ayrýldý.Aile kavramý da bu bölünmenin tam ortasýnda yer aldý.Diðer tüm insani yanlarýyla birlikte insan ve aþk katledildi.yapay bir Sevgililer Günü icat edilerek tüketim malzemesi yapýldý aþk.
“kadehin þeklini terk et
þarap kadehtedir fakat kadeh deðildir.”
diyor Mevlana
“Ýnsanlardaki güzellik iðreti bir yýldýzdan ibarettir.Böyle olmasaydý “sevgilim” diye baðrýna bastýðýn dostun,kocamýþ bir eþek gibi çirkinleþtiðini görür mü idin?
O sevgili bir vakit melek gibi güzel iken,þeytan gibi çirkinleþmiþtir.Çünkü o güzellik onda iðreti olarak bulunuyordu.”diyor.Egemen güçlerin insaný bir görüntüye,kalýba dönüþtürdüðü zamanýmýzda,her türden aþkýn,öze dair bir buluþma ve karýþma olduðunu vurguluyor bir kez daha.
Bu dünyada kötüler var.Yaþadýklarý koþullar onlarý kötü yapmýþtýr biçiminde çözümlemeler,onlarý iyi yapmaya yetmiyor.Yüreði aþk diye baþka baþka þeyler için çarpanlar.Ýkili iliþkide de iktidar ve muhalefet kavgalarý yapan anlayýþ,aslýnda sevemiyor olmanýn hýncýyla,giderek saldýrgan bir konuma geçiyor.Yüreði aþk tanýmayanlar,yüreðinde aþk olanlarýn dünyasýný karartýyor sevebilme yeteneklerini ortadan kaldýrmak için.Egemen olanlar aþktan uzak oluyor.Aþk zalimlere,paraya,makama,mevkiye,eþyaya tapan putperestlere en uzak duygu oluyor.Aþka uzak olanlar,ona düþman oluyor,gördükleri yerde baþýný ezmeye çalýþýyor.Onlar ki,Aþkýn katilidirler.
Ýktidarda olanlarýn aþk iktidarsýzlýðý,tarihin her döneminde aþýk ve maþukun arasýndaki en büyük engel olmaya devam etti.Ýktidarda olanlar kendi güzel,doðru ve iyi kavramlarýný kabul ettirebilmek için kan dökmekten hiç vazgeçmediler.Aþk da aþk olmaktan hiç geri durmadý.Onbinlerce yýldýr yakýlmýþ sayýsýz türkü,anlatýlan sayýsýz efsane ve söylenceyle,zamandan zamana taþýdý aþký ve aþýklarý.Geniþ kitlelerin yanýndaydý aþk ve hep asiydi,kavgalarla birleþip ateþlerde yanmakta ustalaþtý,daðlara çýkýp meydan okudu.
Ýktidardakilerin aþk yaný iktidarsýzdý
Ýktidardakiler aþkýn iktidarýný hiçbir zaman yýkamadýlar.
Aþksa insanýn insaný kul etmediði gelecek zamanlara, yeryüzüne kendisini büründüreceði zamanlara doðru, yolculuðuna,üzerine kan bulaþmýþ olarak devam ediyor.

ADNAN DURMAZ
2 Temmuz 2006



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sevgi ve aþk kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Aþk Devrimcidir

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bana Yalnýzlýðýný Söyle/
Bana Yalnýzlýðýný Söyle…
Aþk Atýna Binen Sözün Zamanda Yolculuðu -
Yalnýzlar Çaðý
Hep Dönülmez Bir Yerleri Ararýz
Kýzýlkývrým
Düþler de Ölür
Bir de Iþýk…bir de Rüzgâr…bir de Yaðmur…bir de Gece…bir de Su…

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Günümüz Diliyle Mevlana'dan Rubailer - 1 [Þiir]
Yaðmur Neyi Dokur Gülün Kalbine [Þiir]
Biz ki Aþký Sevmekten Öle Öle Öðrendik [Þiir]
Fýrat ve Dicle [Þiir]
Yol Çatýnda [Þiir]
Yürekte Ýz Koyar mý Akýp Giden Gözyaþý [Þiir]
Körler Panayýrý [Þiir]
On Ýki Eylül Öncesinden Gelen Çocuk [Þiir]
Yürek Sözleþmesi [Þiir]
Günümüz Diliyle Mevlana'dan Rubailer - 2 [Þiir]


adnan durmaz kimdir?

HANGÝ YAÞAM, TEK SAYFADA ANLATILIR; VE ÝNSANLIK TARÝHÝ ÝÇÝNDE BÝR TOZ ZERRESÝNDEN DAHA BÜYÜKTÜR. ÝNSANIN KAÇ, PENCERESÝ VAR YÜREÐÝNDE, ÝÇÝNÝ IÞIKLARLA DOLDURMAK, DIÞARIYA IÞIKLAR SALMAK ÝÇÝN; . . . . . . . . . . SEN ONA BAK. HEM HER YERLÝ, HEM DE HÝÇ BÝR YERLÝSÝN; . . . . . . . . . . . EÐER ÞAÝRSEN, ÝNSANÝN VATANÝ ÝNSANDIR BELLEMÝÞSEN. . . YAZIP ÇÝZMEK, SERÜVENCÝLÝK DEÐÝL MÝ;YANÝ KEÞFETMEK. BAZAN, DOÐDUÐUN BOZKIRIN ÇÝLELÝ ÇATLAKLARINDA ARARSIN GÜZELLÝKLERÝ;BAZAN, OTUZUNDA GÖRÜR GÖRMEZ VURULDUÐUN DENÝZÝN ÇIÐLIÐINA . . . . . . . . GÜN OLUR, BOZKIRIN EN KIRAÇ YERÝNDE, BÝR DERÝN KUYU OLURSUN; GÜN OLUR, ARTIK HÝÇ; BÝR GEMÝNÝN UÐRAMADIGI, ISSIZ ADADAKÝ YOSUNLU DENÝZ FENERÝ. . . . . . . BAZAN DA, SONSUZ GÖKYÜZÜNDE GÝDECEK VER BULAMAYAN, GÖÇMEN BÝR KUÞ. , . YALNIZLIÐIN DA, SEVÝNCÝN DE, HASRETÝN DE TANIMLANAMAZ. AMA GÜZELLÝK, KENDÝ ÝÇÝNDE YOKSA, OLUÞTURAMAMIÞSAN, ARAMAKLA BULUNAMAZ; BÝLÝRSÝN. . . ADNAN DURMAZ FISILTILARLA DA OLSA SÖYLE (Arka kapak yazýsý/1994, Ankara, saypa. yay. ) Not:Adnan Durmaz Ankara Afyon arasýnda haritalarda yer almayan bir köyde yaþamýný sürdürüyor. Edebiyat öðretmeni. 46 yaþýnda, 5 þiir kitabý var 1-Fýsýltýlarla da olsa söyle(saypa yay. Ankara) 2-Yarýn yeniden(gerçek sanat yay. Ýstanbul) 3-Ben gidersem ay sen-deler(art yay. ankara) 4- Ateþ çiçeði ( Art Yaýn-Ankara ) 5- Bilirsin aþk da serseri(art yayýn-Ankara )

Etkilendiði Yazarlar:
baþlangýçtan bu güne türk edebiyatý-dünya edebiyatý


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © adnan durmaz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.