Hayaller olmasaydý, umutlar dünde kalýrdý. - Dolmuþ atasözü |
|
||||||||||
|
Saate göre bugün bayram, pencereden baktýðýmda ise yarýn… Saat tam 02:44… Sevmiyorum artýk bayramlarý… Birer birer eksilenlerden dolayý mý, tam da ayýrtýnda deðilim þu an… Babamý uðurladýðýmýzdan beri, bayramlarda annemi geziye gitmesi için zorluyoruz kardeþimle… Hoþ, gezi arkadaþlarýndan sonradan öðrendiðimize göre, oralarda da hüzünleniyormuþ ara ara… Caným benim… Yanýmýzda hüznünü hep yutar da… Üzülmeyelim diye biz… Bayram sabahý yola çýkacak annem ve gezi arkadaþlarý. Kýz kardeþimin mezeci dükkaný var, çok yoruluyor her daim… Onlar da bir yerlere gidip, dinlenmek istiyorlar… Ziyarete gidilecek kimse kalmadý ki, ziyaretlerini yaptýk zaten Pazar günü, ki o gün bile çok kalabalýktý kabristanlar… Annemin evinde akþamüstü toplaþtýk. Çok keyifliydi doðrusu! Özlemiþim annemin yanýnda ve evinde duyduðum huzuru. Kýz kardeþim, iki kýzý, ben, oðlum… Birbirini seven, birbirine kenetlenen bir aileyizdir biz, çok þükür!... Bu, anne ile babanýn da birbirlerine duyduðu sevgi, saygý ve bütünlüðünden kaynaklanýyor sanýyorum. Ne mutlu bana!... Ahh… Evet, ben biraz fazla duygusalým sanýrým bu akþam! Ah pardon, ne akþamý, sabaha karþý… Neyse… Büyük yeðenim dedi ki “Teyze yaa, senden daha yaratýcý þeyler beklerdim” , “Nasýl yani Fuþfuþum?” Fuþfuþ deriz de biz ona… “Tv deki bir dizinin adýný alýp kullanmýþsýn.” “Yapma yaa!..” Hakkaten de Bizim Evin Halleri diye bir dizi varmýþ tv de. Hay Allah dedim, izlemiyorum ki ben televizyonu senelerce… Altý yýl mý oldu, daha mý fazla? Saatlerce kendimi yatar vaziyette koltukta tv izlerken bulduðum anlardan birinde, sorunlarýmdan, yada gerçeklerimden kaçmak için beynimi tv ile uyuþturduðumu fark ettiðimden beri izlemiyorum tv. Salonumda da yoktur. Gittiðim bir yerde ise, ki kolay kolay evimden çýkmayý sevmem, genelde bana gelinsin isterim ben, dayanamam laf olsun diye açýk duran tv ye… Tv izlenecekse, o izlenmelidir, yok, sohbet edilecekse de sohbettir ki, o arada tv nin açýk kalmasý kadar anlamsýz bir þey yoktur bana göre… Caným oðlum benim… Ýki sene kadar önce dedi ki bir gün bana “Anne, biz de normal aile gibi olsak ya…” “Nasýl yani oðlum?” “Hani televizyon falan seyretsek senle, ellerimize çerez falan alarak…” Ama biliyorsun ben… derken… “tamam” dedim… Hakký vardý onunda gördüðü þablonlara uymaya. Ama, dedim, öyle her gece olmaz, haftada bir gece, hem de öyle dram dizileri de izlemek istemem ben! Çarþamba akþamlarý Avrupa Yakasý’ný izlemeye baþladýk… Çok da keyif aldýk… Tüm dostlarýma bildirdim, dedim ki, oðlumla beraber televizyon izleyeceðiz Çarþamba akþamý saat sekiz ile on arasýnda, haberiniz ola! O saatlerde gelmeyin, gelirseniz ya bizle tv izleyin yada salonda bizi bekleyin… Böyledir bizim büyük ailede iþler, kimsede kimseye gücenmez… Bir arkadaþým rast gelip de öyle bir saate yakýn uðradýðýnda, ona da söylemiþtim! Her zamanki kabulkar tavrýmý bilen, ki evime çok nadirdir geldiði, genelde onun dükkanýnda görüþürdük ve hep eve de gel derdim, biraz þaþalamýþtý doðrusu! Biz yetiþkinler doðru dürüst konuþtuktan sonra her türlü meseleyi çözeriz, ama bir çocuða verilmiþ söz tutulmazsa, o hayal kýrýklýðýný kolay silemeyiz… Necati, eski iþ yerinden tanýþýklýðým, ki dostumdur artýk, geçenlerde bir konuda espri yazýyor msn de… Sonra da diyor ki “Pardon Gülgün Haným” , bu arada onca yakýnlýðýmýza raðmen, Gülgün Haným der ve sizli konuþmaya devam eder, kibar çocuktur anlayacaðýnýz, “Siz tv izlemediðiniz için bilmezsiniz þimdi bu kiþiyi!” Yok, yok, biliyorum diye yazdým, basýndan izliyorum… Gülgün Haným, tv den izleseniz daha kolay olmaz mý? diye espri yaptý!... Ahhh, unutuyordum az daha…Yazýlarý takip edenler bilirler, Tayfun ile boþandýðý eþi tekrar bir arada olmayý deniyorlardý ya, toparlayamýyorlarmýþ… Ýki gecedir bizim salondaki koltuðu, ki onun ikinci evliliðini yapmadan önce yaklaþýk sekiz ay kadar tapulu koltuðuydu, ele geçirdi! Ramazan Bayramlarý bana yaramýyor deyip duruyor, Özlem ile de en son kopuþlarý bir Ramazan Bayramýydý! Ne diyelim, her þey herkese uygun, bütünün hayrýna olsun! Güzel bir bayram geçirmeniz dileðiyle… Ve sevgilerimle… Gülgün Karaoðlu Ekim,12/07
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Gülgün Karaoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |