Þiir, duygularýn dilidir. -W. Winter |
|
||||||||||
|
Kuþlar o kadar güzel uçuyorlardý ki hürriyetin yekparesinde bir nefes sýhhat gibi. Oldukça canlý ve diri bir keyfiyette, hilkatleri mucibince, rýzklarýnýn taksimince! Semanýn haþmeti, maviliðin enginliði, bulutlarýn serpiliþi bir nizamýn ölçüsüydü. Etrafýmýz oldukça kalabalýktý, muhtelif seslerin can havliyle çýktýðý, meramlarýn paylaþýldýðý, dikkatlerin bir yöne doðru çekilmek dilendiði bir ortamdý. Her bir arkadaþým bir güç gösterisine soyunmuþtu sanki. Aslen güçsüz olanlar dahi her zaman ulaþabileceði bir babasý veya annesi olduðundan, evleri yakýn bulunduðundan daha çok baskýn çýkýyorlardý. Top oynansa, maç yapýlsa, met deðnekte olsa, yakarda karar kýlýnsa, týpta oynansa, saklambaçta varsa yinede pek deðiþen bir þey olmuyordu bu meyanda. Uçurtmalarýmýz çok olmuþtur, topaçlarýmýz nasýlda zýnýlayarak ses çýkartýrlardý. Bir kaþ arkadaþ uçurtma sevdasýyla gökyüzünde seyri âlem ederken düþlerimiz, hülya saðanaklarýmýz, kursaðýmýzda kalan umutlarýmýz sayfalarýný açardý sanki! Bir ayçiçeðinin kalpaklarýnda, bir mýsýrýn sümbül yelpazesinde, bir nohudun metanetinde, bir karpuzun masumiyetinde, bir kavunun dirayetinde, bir çileðin zarafetinde, bir domatesin hazýrlýðýnda, bir biberin süzülüþünde farklý farklý! En heyecanlý anlarýmýzda annemizin gel diyen amir sesi ne de hoþnutsuzdu! Babalarýmýz sanki daha bir masumdu, çok yüz göz olmazlardý, çalýþan dirayetli pervanelerdi. Annelerimiz sabrýn demi, sevginin seli, hoþ görünün nefesiydi. Ablalarýmýz can yoldaþýmýz, yardým saðanaðýmýz, kaygý yumaðýmýz canlardý. Aðabeylerimiz sanki daha katý, yaptýrým noktasýnda karalý, müsamaha açýsýndan çok sýkýntýlý olanlardý. Komþularýmýz ne kadarda birbirinden farklý insanlardý. Bir kooperatif marifetiyle bir müþterekliði bulunan, çok deðiþik mekânlardan gelmek zorunda kalanlardý. Kültür farký o kadar sarih olandý ki, tercih sebepleri dikkate þayan olanlardý. Bir Ahmet amca vardý ki sakin bir adamdý, eskilerin klup sigarasýný çok içerdi. Hasan amca caný tez olan her bir olayda bir tutam tuzu bulunan farklý insandý. Fethi amca çok ciðerpare olan bir amcaydý, tebessüm yüzünden asla eksik olmazdý, çok narin kýzardý, her vakit yardýma koþan deðerli ve dost bir insandý. Ama Hatice teyze yani hanýmý tam tersi, asýk suratlý, iddiacý, layardýmcý olandý. Hani derler ya tencere yuvarlanýp kapaðýný bulmuþ tesellemesi misali gibi. Evlerinin tek oðlu durumunda ki Mehmet çok þýmartýlmýþtý. Babasýnýn avcýlýk lakabý bulunan Mehmet’e kimseler söz edemezlerdi. Ne kadar çok þýmarsa da! Çok haksýzlýk yapsa da, onun her hareketi birilerince masum karþýlanýrdý. Çünkü avcý olan Ahmet amcadan çok korkarlardý. Lakin Ahmet amca bunlardan habersiz olan, kendi iþleriyle ilgili çalýþmalarý bulunan çok sakin bir insandý. Bizler uzaktan da olsa bir kötülüðüne þahit olamadýðýmýzdan azda olsa onu severdik. Oðlu Mehmet’i hiç sevmediðimiz halde, onu þýmarttýðýný bildiðimiz nedenle diyemem, çünkü onu hiç yüz göz olurken görmemiþtik. Bir gün yine uçurtmalarýmýzý uçururken þýmarýk Mehmet bir diðer arkadaþýn ipini kopartmak için, uçurtmasýný kaçýrtmak için saldýrmýþtý. Maðdur olan arkadaþýmýz Sait ne kadar sabrederek dirense de, bizler bir gayret göstersek te tüm çabalarýmýz nafileydi. Mehmet’i bir kere hýrs basmýþtý. Çok rahat dövebileceðimiz bir arkadaþtý lakin onun babasý acý olan bir adandý! Ara da olsa omzunda tüfekle gezdiði görülürdü. Farklý kýyafetler eþliðinde. Mehmet mücadelesine devam ederken maðdur olan arkadaþ Sait’in babasý iþten geliyormuþ duyduðu sesler onun dikkatini çekince koþarak geldi ve sevimsiz mücadeleyi gördü. Ayýrmak için yüksek sesle müdahale etse de Mehmet artýk dut durak bilmiyordu. Hakaretler yapmaya baþladý, salim amca fazla dayanamadý ve Mehmet’e bir fiske vurdu. Mehmet aðlayarak koþar adýmlarla babasýný çaðýrmaya gittiðini haykýrýyordu. Bir müddet sonra Mehmet anne ve babasýna her ne anlatmýþsa bir fýrtýna koptu. Mehmet’in babasý tüfeði elinde soluk soluða koþarak geldi. Salim amcanýn oðlu Sait’in uçurtmasýný hedef alarak tüfeði ateþlemiþti. Bizlerde korku ile havada ki uçurtmaya bakýyorduk. Uçurtma tam ortasýndan delinmiþti ve çok fazla direnmeden elektrik direðine dolandý ve arada çaresiz bir þekilde kalmýþtý. Tüfeðin saçmalarýndan nasibini alan üç tane kuþta cansýz bedenleriyle yere öylece düþmüþlerdi. Hýrsýn, mantýksýzlýðýn, ahmaklýðýn bir yaþý olmadýðýný o kadar bariz bir þekilde görmüþtük ki þaþkýnlýðýmýz ayyuka çýkmýþtý. Baþlangýç paragrafýnda neler söylemiþtik oysaki! Kuþlar o kadar güzel uçuyorlardý ki hürriyetin yekparesinde bir nefes sýhhat gibi. Oldukça canlý ve diri bir keyfiyette, hilkatleri mucibince, rýzklarýnýn taksimince! Semanýn haþmeti, maviliðin enginliði, bulutlarýn serpiliþi bir nizamýn ölçüsüydü. Ne kalmýþtý bunlarda artan geriye sadece terbiye edilmeyen, tefekkürle þekillenmeyen, ahirle özleþmeyen, mizanla bütünleþmeyen fiiliyatlar. Gözyaþýndan baþka bir þey kalmamýþtý. Üzülenler çok fazlaydý. Hafýzalarýna kayýt düþenler en bahtsýz olan zavallý masum çocuklardý. Düþünmek onu tercih etmek, insan olmanýn erdemiyle nefeslenmek demektir.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa CÝLASUN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |