Dengeli bir rejimde yemeðin yeri çok önemli. -Fran Lebowitz |
|
||||||||||
|
Bu þehitler, daha öncekiler, hepsi; bizim þehitlerimiz deðil! Çünkü onlar “dünyaya hükmeden, güçlü para babalarýnýn” kendilerine ait olmayan yeraltý kaynaklarýný ele geçirme; olmadý, kontrol altýnda alabilmek için, nabza göre þerbet veren, her iki tarafa da sayýsýz ‘mavi boncuk’ daðýtanlar için, öldüler / öldürüldüler. Amma ve lâkin, o ölenler bizim “evlatlarýmýzdý” Bu hâlâ sürmekte olan savaþ ve eli kulaðýnda Kuzey Irak’ta bir þekilde baþlayacak! Olan savaþ da bizim deðildir, olmayacaktýr: Çünkü, bu savaþ; ayný para babalarýnýn desteðiyle yýlar önce, sözüm ona daða; Türkiye topraklarý üzerinde bir “Kürdistan” devleti kurmak amacýyla çýkmýþtý... Uzun yýllar boyunca “Kürdistan” rüyasýyla koynuna girdiði para babalarýnýn ‘Keko kurban, artýk öyle baðýmsýz devlet filan yok.’ diye rest çekmesinin ardýndan, profesyonel beyaz zehir tüccarlýðý, çek senet tahsilciliði, sivil halk katlediciliði ve son yýllarda profesyonel can alma taþeronluðuna soyununan PKK terör örgütüyle... “Biz ABeDe için önemli ve güçlü bir müttefikiz” palavrasýna kâh inanarak kâh inanmadýðý halde, gözümüzün içine baka baka yalan söyleyen, bizleri kandýrarak, evladlarýmýzýn kanýna giren zübük politikacýlarýn savaþýdýr. Amma ve lâkin, bu savaþta ölen de ölecekler de bizim evlatlarýmýzdýr. Bu “vatan” diye adlandýrdýðýmýz toprak parçasý bizim deðildir: Çünkü, bizim olsa; bu kadar çok hýrpalamayýz, hýrpalattýrmayýz. Oturur adam gibi vergisini verir, sonra da verilen verginin adam gibi hesabýný sorardýk. Ve böylece hem “askerimize canýmýz kurban” demek hem de vergi vermemek için kýrk takla atmazdýk. Ormanlarý kesmez, tarýmýmýzýn içine etmezdik. Ve torunlarýmýza çöl olmaya yüz tutmuþ bir ülke býrakmazdýk. Amma ve lâkin, neylersin, bu topraklarý vatan bellemiþ kavruk Anadolu insaný, bizim evladýmýzdýr. Bu ‘bayrak’ bizim deðildir: Çünkü, bu bayrak bizim olsa idi, gerçek anlamda sahiplenebilseydik; o bayrak tabutlara deðil, düðün arabalarýný, sünnet konvoylarýný süslerdi... ‘Bayrak’ dediðiniz þey, ‘tam anlamýyla baðýmsýzlýðýný’ kazanmýþ bir ülkenin iþaretidir. Yoksa, göbeðinden ona buna baðlý; ‘sosyo-ekonomik yönden karar alma ve uygulamada’ dýþa baðýmlý, bir ülkenin bayraðý olsa ne olur, olmazsa ne olur?.. Amma ve lâkin, bu bayraðý bayrak bellemiþ kavruk Anadolu insaný, bizim evladýmýzdýr. Peki bizlerin, yani kavruk Anadolu insanýnýn nesi var? Neye sahip? Yýlardýr, baþýna musallat olmuþ nur topu gibi ‘terörü’ var. Evet evet, gürbüz terör çeþitlerimiz var: Daðlarda gezen terör. Daðlarda kol gezen terörle, savaþýrken ölen insanlarýn tabutlarý üzerinden ‘milliyetçilik!’ edasýyla estirilen, ýrkçý terör. Alýþ veriþ merkezlerinde, turistik kasabalarda, kol gezen terör. Ülke yollarýnda son 26 yýlda yaklaþýk ikiyüz yetmiþbin insanýmýzýn ölümüne sebep olan ‘sürücü’ isimli legal ‘teröristler’ tarafýndan yaratýlan terör. Su, kanalizasyon, telefon, inþaat çukurlarýnýn yarattýðý terör... Yani, neredeyse biz doðduðumuzda ebemiz eðilip kulaðýmýza “terör” demiþ de farkýnda deðilmiþiz.... * * * NAHOÞ NATO(Þ) Israrla Kuzey Irak’a girelim; hatta hazýr o kadar masrafa girip girmiþken, gidip Kerkük petrollerinin üzerine oturalým, ne de olsa babamýzdan, atamýzdan miras sayýlýr diyenlere hatýrlatmalar: Son günler de sýkça adý geçen Nato’nun meþhur 5. maddesi özetle þöyledir: “Eðer Nato üyesi bir veya daha çoðuna yapýlacak bir silahlý saldýrýnýn... karþýlýðý olarak silah kullanma dahil olmak üzere her türlü yardýmý yapacaktýr..” Ne kadar güzel bir madde deðil mi? Ýþte tam da ülkemizin içerisinde bulunduðu durumu tarif ediyor! Eee nerede kaldý, ‘tataratratar tatrarat tararata rat’ hücum borusu eþliðinde gelen NATO süvarileri, dost, müteffik kuvvetler?........ Boþuna beklemeyin gelmez... Çünkü, ilk önce ABD Baþkaný Kennedy tarafýndan benimsenen, daha sonra seve seve! Nahoþ NATO’nun da benimsediði, ‘esnek savunma’ doktrini der ki: “.....Eðer NATO/ABD’nin tam anlamýyla yaþamsal çýkarlarýný söz konusu ya da yaþamsal kaynaklarýnýn* devamýnýn tehlikede olmasý söz konusuysa, Birlik NATO üyesi olmayan ülkelere bile asker göndermekten çekinmez. Bu askerler nükleer silah kullanma seçeneði dahil, olmak üzere her türlü silahla savunma yapar.....” Bu doktrini teyit edercesine 2006’nýn Ocak ayýn’da ABD-AB-Ýran üçgeni arasýnda patlayan “Atom bombasý yapma, yaptýrmama” gibi geliþen olaylar sonuncun da zamanýn Fransa Cumhurbaþkaný Jacques Chirac kelimesi kelimesine aynen þöyle demiþti: “ Batýnýn yaþamsal kaynaklarýnýn devamýnýn saðlanmasý tehlikeye girerse, atom bombasý kullanmakta tereddüt etmeyiz!”. Ee herhalde yurtsuz, vatansýz, bayraksýz birileri (!) olarak, halen ‘1. Sýnýf’ Nato üyesi olduðunu zannetmiyorsunuz deðil mi?.. Mýsmýl olunuz... *Burada adý geçen yaþamsal kaynak þu an için “petrol’; sonrasý için hem “petrol” hem “su”dur”.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Demirhan Ocak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |