Bahçesindeki çiçek tarhlarý, çakýl taþlarýyla bezenen yol boyunca ortadan ikiye ayrýlmýþ sonbaharýn artýk kýþa yaklaþan bu son günlerinde kendini iyiden iyiye hissettirmeye baþlayan sabah soðuklarýna inat, kýrmýzýdan yeþile bin bir güzellikteki renk tonlarýyla mevsimlik çiçekler geçip giden yaz günlerinin habercisiydi sanki. Adam, elindeki küreði yere býraktý. Yorulmuþtu. Haki renk montunun cebinden çýkardýðý sigarasýný yaktý. Derin bir nefes alarak ciðerlerini dolduran sigara dumanýný içinde hapsetti. Sonra öksürük nöbetine tutularak, olduðu yerde sarsýla, sarsýla öksürdü. Hayýr, diye söylendi. Bu mereti kaldýrmýyordu artýk bünyesi. Yeni yaktýðý sigarasýný öfke içinde yere fýrlattý. Oturduðu taburede sýrtýný duvara yaslayarak gün ýþýðýnýn artýk etkisini kaybeden sýcaklýðýný vücudunda duymaya çalýþtý. “Allah’ým ne kadar huzur verici bir etki uyandýrýyor insanda” diye düþündü. Gözkapaklarýný aralayarak baþýný gökyüzüne çevirdi. Sahi gökyüzüne bu gözle bakmayalý ne kadar olmuþtu acaba! Orada uçuþan kuþlarýn dansýný seyretmek, pamuk, pamuk olmuþ bulut kümelerinin sarmallar oluþturarak büyümeleri ya da daðýlýp kaybolmalarý ne kadar muhteþem bir görüntü veriyordu insana. Yorgunluðun tesiriyle adam, dalýp gitmiþti. Gerçi bahçede öyle pek uzun süreli bir çalýþmasý da olmamýþtý ama gel gelelim ilerleyen yaþý ve ilgisizliði onu hayata baðlayan dirilikten mahrum býraktýðý için marazi bir ruh haleti içinde çabucak yorulmasýna neden oluyordu. Uzaklardan kulaðýna kadar gelen köpek havlamalarý onu daldýðý derin uykudan uyandýrdý. Olduðu yerde doðruldu. Eline aldýðý kürekle çiçek tarhlarý için hazýrladýðý gübre yýðýnýný karýþtýrmaya baþladý. Sonra bunlarý küçük, küçük torbalarýn içine doldurarak sundurma altýnda bulduðu uygun bir boþluða yerleþtirdi. Zamaný geldiðinde gözü gibi koruduðu bu çiçekleri iþte bu gübrelerle besleyecekti. Çevrede görüntüyü bozan daðýnýklýðý toparlamasý uzun sürmedi. Ýþi bittiðinde bahçesine dönerek þöyle bir baktý. Renk, renk çiçekler, bulunduðu yerden kamelya önüne kadar bir halý yumuþaklýðýnda dalga, dalga uzanýp yayýlýyordu. O kamelya ne unutulmaz günlere tanýk olmuþtu bir vakitler. Mutluluðunu perçinleyen o müjdeli haberi aldýðýnda o ahþap çatýnýn altýnda çocuksu bir coþkuyla kendini tutamayarak haykýrmýþtý sevgisini…Meltem esintileri taþýmýþ mýydý bu haykýrýþlarý onun duyabileceði þekilde. Bunu asla öðrenemedi ama onunla koca bir hayatý yaþamýþtý bir yastýkta.
Cihan Þah’ýn Taç Mahal’i gölgede kalýrdý bu görkemli bahçe yanýnda. Adam, maðrur bakýþlarla son bir kez baktýðý bahçeden usulca uzaklaþtý.
Yazan ; A. Akdeniz
www.hadrianapolis.net